Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/1587 E. 2023/1246 K. 27.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2021/1587 Esas 2023/1246 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1587
KARAR NO : 2023/1246

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/03/2021
NUMARASI : 2019/622 Esas 2021/190 Karar
DAVACI : … –
VEKİLİ
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 31/10/2019
KARAR TARİHİ : 27/09/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/10/2023

Taraflar arasındaki itirazın iptali istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı gerekçelerle davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı banka tarafından dava dışı asıl borçlu … ile akdedilen genel kredi sözleşmesi’ne istinaden asıl borçluya verilen çek karnesinden ve kredi kartından doğan borcun dava dışı asıl borçluya ve davalı kefile keşide edilen Ankara 54. Noterliği’nün 02/05/2019 tarihli kat ihtarnamesine rağmen ödenmemesi üzerine kredi alacağının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini, arabuluculuk görüşmelerinin de sonuçsuz kaldığını ileri sürerek davalının haksız itirazının iptali ile %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı şirkete dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edildiği halde davalı şirket süresinde cevap vermediği gibi duruşmalara katılarak beyanda da bulunmamıştır.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesince iddia, bilirkişi raporuna ve toplanan tüm delillere göre; dava, taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine dayalı olarak asıl borçluya kullandırılan taksitli ticari kredi ile verilen busines card ve teminat mektubunun tazmininden kaynaklanan alacağa istinaden yapılan ilamsız icra takibine, davalı kefilin borca-fer’ilerine itiraz etmesi nedeniyle İ.İ.K’nun 67. maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasında, davalının itirazının kısmen haksız olduğu anlaşıldığından tüm dosya kapsamı ve bankacı bilirkişi raporu esas alınarak, davanın kısmen kabulü ile; Davalının Ankara 27.İcra Müdürlüğü’nün 2019/7204 Esas sayılı dosyasında, 8.995,34 TL asıl alacak(business card), 287.136,87 TL asıl alacak(diğer krediler), 5.937,13 TL işlemiş temerrüt faizi, 296,85 TL BSMV, 819,82 TL masraf olmak üzere toplam 303.186,01 TL alacağa yönelik itirazının iptali ile takibin devamına(8.995,34 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren %31,80 oranında; 287.136,87 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren %41,97 oranında temerrüt faizi uygulanmasına), fazlaya ilişkin istemin reddine; Kredi ve kredi kartı borcunun son ödeme tarihinde ödenmemesi, ihtarname keşide edilerek buna göre icra takibi yapılmasına rağmen davalının likit olan borca haksız olarak itirazda bulunduğu belirlenmekle İ.İ.K.’nun 67/2. maddesi gereğince asıl alacağın %20’si oranında 59.226,44 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince genel kredi sözleşmesi hükümlerine aykırı olarak businescard alacakları dışında kalan alacaklara yıllık %41,97 oranında temerrüt faizi uygulanması yönünde karar verildiğini, oysa diğer krediler için talep edilen faiz oranının %46,80 olduğunu, müvekkili bankanın genel kredi sözleşmesinin 11/b maddesi gereğince TCMB’ye bildirmiş olduğu en yüksek kredi faiz oranının %30 ilavesiyle bulunacak olan temerrüt faizi oranının %46,80 olduğunu, ileri sürerek açıklanan bu ve re’sen gözetilecek nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava, dava dışı asıl borçluya genel kredi sözleşmesine istinaden kullandırılan kredi alacağının davalı müteselsil kefilden tahsili istemiyle başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67. Maddesi gereği kaldırılmasına ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Davacı banka vekilinin istinafı ilk derece mahkemesince diğer kredi alacaklarına uygulanan temerrüt faizi oranına ilişkindir.
Davacı vekili dava konusu Ankara 27. İcra Müdürlüğü’nün 2019/7204 Esas sayılı ilamsız icra takip dosyasında icra takip talebinde; diğer kredi alacakları başlıklı alacak kalemi olarak talep olunan 287.136,87 TL kredi alacağına takip tarihinden itibaren yıllık %46,8 oranında temerrüt faizine hükmedilmesini istemiş, ilk derece mahkemesince bu miktar kredi alacağına takip tarihinden itibaren %41,97 oranında temerrüt faizi uygulanmasına hükmedilmiştir.
Taraflar arasında imzalanan dava konusu ilamsız icra takibine dayanak 28.04.2017 tarihli genel kredi ve teminat sözleşmesinin 11/b Maddesinde; “Temerrüt fsizi oranının tespitinde, TL borç için Banka’nın TCMB’ye TL krediler için bildirmiş olduğu, muacceliyet tarihi itibarıyla geçerli olan, en yüksek kredi faiz oranının %30 fazlası …dikkate alınacaktır” düzenlemesine yer verilmiş, açıkça uygulanacak temerrüt faizi oranı kararlaştırılmamış, sadece temerrüt faizi oranının nasıl belirleneceği belirtilmiştir. Davacı bankaca dosyaya sunulan 04.09.2018 tarihli bildirimde en yüksek kredi faiz oranının %36 olarak belirlendiği görülmüştür. İlk derece mahkemesince hükme esas alınan Dairemizce objektif, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunan bankacılık işlemleri konusunda uzman … tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda özetle; TC Merkez Bankası Entegrasyon kayıtlarından temin edilerek dosyaya dahil edilen bilgilere göre muacceliyetin oluştuğu Mayıs/2019 ayı itibarıyla davacı bankanın fiilen uyguladığı kredi faiz oranı %31,90 olarak belirlenmiş olup bu oran üzerinden genel kredi sözleşmesinin 11/b maddesi gereği %30 ilavesi ile temerrüt faizi oranının %41,47 olarak hesaplandığı tespit edilmiştir. Şu halde Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre bankalarca kullandırılan ticari kredilere uygulanacak temerrüt faizinin belirlenmesinde TC Merkez Bankas’ına bildirilen ancak fiilen uygulanmayan oran yerine fiilen uygulanan faiz oranı esas alındığı, eldeki davada davacı banka tarafından TCMB’na bildirilen %36 oranının fiilen uygulanmadığı anlaşılmış olmakla, ilk derece mahkemesince hüküm altına alınan temerrüt faizi oranında bir isabetsizlik görülmemiş, davacı banka vekilinin bu yöndeki istinaf sebeplerinin reddine karar verilmiştir.
Sonuç olarak yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin, istinaf başvuru kanun dilekçesinde yer verdikleri itirazların yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1. maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İstinafa başvuran davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun ilgili Tarifesi hükümleri gereği istinafa başvurusunda haksız çıkan davacı taraftan alınması gereken 179,90 TL istinaf maktu karar harcından başlangıçta alınan 59,30 TL istinaf maktu karar harcının mahsubu ile bakiye 120,6 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan giderlerin kendisi üzerinde bırakılmasına, varsa kullanılmayan gider avansının istek halinde kendisine iadesine,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 27/09/2023

Başkan – … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi – …
… … … …

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.