Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/1586 E. 2022/1344 K. 02.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2021/1586 Esas 2022/1344 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1586
KARAR NO : 2022/1344

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :07/12/2020
NUMARASI : 2019/442 Karar 2020/533 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 06/08/2019
KARAR TARİHİ : 02/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02/11/2022

Taraflar arasındaki itirazın iptaline ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın… Şubesi ile ….Ltd.Şti arasında imzalanan kredi sözleşmesine istinaden adı geçen firmaya kredi kullandırıldığını, davalıların ise müşterek borçlu ve müteselsilen kefil sıfatıyla söz konusu sözleşmeyi imzaladığını, asıl borçlunun sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirmemesi üzerine kredi sözleşmesinin fesih edildiği ve hesabın kat edilerek davalılara ihtarname keşide edildiğini, ihtarnamede verilen sürede borcun ödenmemesi üzerine ise davalılar hakkında Ankara 26. İcra Müdürlüğü’nün 2019/8226 Esas saylılı dosyasına kayden icra takibine geçildiğini, davalıların borcun tamamı ile faiz ve ferilerine itiraz etmesi nedeniyle icra takibinin durduğunu, davalıların yapmış olduğu itirazın haksız ve yersiz olduğunun zira Banka alacağının sözleşme hükümleri, banka mevzuatı ve yasal mevzuat uyarınca tespit edildiğini iddia ederek davalıların icra takibine karşı yapmış oldukları itirazın iptali ile takibin devamına ve %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından aynı borca dayanarak müvekkilleri hakkında Ankara 26. İcra Müdürlüğü’nün 2019/8225 – 2019/8226 Esas sayılı dosyaları ile olmak üzere mükerrer icra takibi yapıldığını, dava dışı asıl borçlu ….Ltd.Şti lehine 1 yıllık kesin mühlet bulunduğu, zorunlu dava arkadaşlığı sıfatı bulunan davalılar aleyhine icra takibi başlatılmasının hukuka aykırı olduğunu, borcu kabul anlamına gelmemekle birlikte takibe konu borçların hangi sözleşmeye dayandığı belli olmaksızın müvekkilleri hakkında icra takibi başlatılmasının hukuka aykırı olduğunu, takip tarihinde yer alan borçlara davacı bankanın dosyada sunduğu sözleşmelerin hiçbir ilgisinin bulunmadığını, gayrinakdi alacağın kefilden talep edilebileceğine ilişkin sözleşmede hüküm bulunmamasına rağmen davalılar aleyhine icra takibi başlatılmasının hukuka aykırı olduğunu, borcu kabul anlamına gelmemekle birlikte temerrüt faizi başlangıç tarihinin yanlış hesaplandığını ve faiz oranının fahiş olduğunu bildirerek davanın reddine, takip konusu alacağın %20 sinden az olmamak üzere tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; dava konusu Ankara İcra Müdürlüğünün 2019/8226 E, sayılı icra dosyası ve Ankara 26.İcra Müdürlüğüne yazılan 30.10.2020 tarihli müzekkere cevabından davalı borçlulara usulüne uygun bir ödeme emri tebliği yapılmadığı ve borçlular tarafından da icra dosyasındaki borca itiraz edildiğine dair bir dilekçe sunulmadığı, bu itibarla eldeki itirazın iptali davası açısından hukuki yarar koşulunun gerçekleşmediği gerekçeleriyle davanın hukuki yarar yokluğu nedeni ile dava şartları yönünden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dışı asıl borçlu şirket ve davalılar aleyhinin farklı borçlardan kaynaklı olmak üzere birden fazla genel haciz yolu ile takip başlatıldığını ve bu dosyaların tamamına borçlular vekili tarafından itiraz edildiğini, dava konusu icra dosyasının tarafları da aynı olup bu dosyaya da itiraz edildiği düşüncesi ile eldeki davanın açıldığını, mahkemece 07/12/2022 tarihli duruşmada dava konusu takibe itiraz edilmemiş olduğunun belirtilmesi üzerine tarafları aynı olan çok fazla icra takibi olduğundan beyanda bulunmak üzere süre talep edildiğini ancak mahkemece bu talepleri kabul görülmeyerek hüküm tesis edildiğini, verilecek süre ile eksikliğin sebebi incelenecek ve maddi hata bildiriminde bulunulacak iken bu fırsatın tanınmadığını, yanlış yazılmış olan dosya numarasının düzeltilmesi ile yargılamaya devam edilebilecek bir davanın bu aşamada karara çıkmış olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkili aleyhine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, nispi vekalet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; İİK 68. maddesi gereğince açılmış itirazın iptali isteminden ibarettir. 6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi, Ankara 26. İcra Müdürlüğünün 04/11/2020 tarihli cevabı yazısı Ankara 26. İcra Müdürlüğünün 2019/8226 Esas sayılı dosyası, ticaret sicil kayıtları ve hesap kat ihtarnamesi vs deliller dosya arasInda mevcutttur.
Ankara 26.İcra Müdürlüğü’nün 2019/8226 E. sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklısının …, borçlularının … Ltd.Şti. ve …olduğu, 31.868,91- TL nin tahsili için ilamsız takiplerde ödeme emri ile takibe geçildiği, ödeme emrinin borçlulara tebliğ edilemediği ve iade döndüğü, icra dosyasında borçlulara ait ödeme emrine itirazlarını içerir dilekçelerinin de bulunmadığı görülmüştür.
Ankara icra müdürlüğünün 2019/8226 E, sayılı icra dosyası ve Ankara 26.İcra Müdürlüğünün 04/11/2020 tarihli cevabı yazısında; davalı borçlulara gönderilen ödeme emrinin bila tebliği iade edildiği, dosyada herhangi bir itirazın bulunmadığı bildirilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 114. maddesinde dava şartları açıkça sayılmış olup 114/1. maddede genel dava şartları, 114/2 maddede ise, diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümlerin saklı olacağı düzenlenmiştir.
6100 sayılı HMK nın 115. maddesinde ise; “1) Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. (2) Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder. (3) Dava şartı noksanlığı, mahkemece, davanın esasına girilmesinden önce fark edilmemiş, taraflarca ileri sürülmemiş ve fakat hüküm anında bu noksanlık giderilmişse, başlangıçtaki dava şartı noksanlığından ötürü, dava usulden reddedilemez.” hükmü düzenlenmiştir.
Buna göre hakim dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır, taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını tespit ettiğinde davayı dava şartı yokluğundan usulden reddetmekle yükümlüdür.
İİK ‘nın 67. maddesi gereğince, itirazın iptali davasının dinlenebilmesi için usulüne uygun bir takip yapılması ve ödeme emrine süresinde itiraz edilmiş olması gerekli olup, usulüne uygun takibin bulunması ve ödeme emrine süresinde itiraz edilmesi, itirazın iptali davası yönünden özel dava şartıdır.
Somut olayda, dava dilekçesinde belirtilen Ankara 26. İcra Müdürlüğünün 2019/8226 Esas sayılı dosyasında her ne kadar davacı bankaca davalılar hakkında ilamsız icra takibi yapılmış ve adreslerine ödeme emri gönderilmiş ise de, gönderilen ödeme emirleri bila tebliği iade olduğu gibi icra dosyasında ödeme emrine davalı borçlularca yapılmış bir itirazın da bulunmadığı, icra müdürlüğünce 04/11/2020 tarihli yazıda da borçlulara yapılmış hiçbir tebligatın ve ödeme emri itirazının bulunmadığı belirtildiği anlaşılmakla; dava dilekçesindeki dava değeri olarak gösterilen miktar ile dosyaya sunulan icra dosyasındaki takip miktarının aynı olduğu; bu suretle dava dilekçesi ile belirtilen icra dosyasının itirazın iptali istenildiği, ancak icra dosyasının numarasının maddi hata sonucu olduğu ispatlanamadığı gibi davacı yanca istinaf dilekçesinde de doğru icra dosyasının bildirmeyerek maddi hata iddiasının somutlaştırıp delillendirilmediği gözetilerek davalılar yönünden itirazın iptali davası açısından öngörülen özel dava şartları gerçekleşmediğinden davacının işbu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığından ilk derece mahkemesince davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Öte yandan ilk derece mahkemesince davalılar yararına AAÜT’nin 7/2 maddesi gereğince maktu vekalet ücretine hükmedildiği anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf itirazlarının da reddi gerekmiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın reddi yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 80,70 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,

Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi. 02/11/2022

Başkan- Üye – Üye – Zabıt Katibi

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.