Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/1571 E. 2022/1213 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2021/1571 Esas 2022/1213 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1571
KARAR NO : 2022/1213

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/03/2021

NUMARASI : 2020/657 Esas 2021/237 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : .

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 31/12/2020
KARAR TARİHİ : 12/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/10/2022

Taraflar arasındaki şirketin ihyası istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı tarafça süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin terkin edilen ve ihyası talep edilen … Limited Şirketi bünyesinde işçi olarak çalıştığını, anılan şirketin 23/01/2014 tarihinde resen terkin edildiğinin Trabzon 2. İş Mahkemesi’nin 2020/792 Esas sayılı dosyasına gönderilen Ankara Ticaret Odası Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 02/09/2020 tarihli ticaret sicil gazetesi yazısı ile öğrenildiğini, bahsi geçen dava dosyasındaki 27/10/2020 tarihli ara karar gereği terkin edilen şirketin ihya işlemleri için taraflarına süre verildiğini, bu nedenlerle … Limited Şirketi’nin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, … Limited Şirketi’nin müdürlüklerinde … sicil numarası ile 29/01/1992 tarihinde kurulduğunu, ihyası istenen şirketin TTK’nun geçici 7. Maddesinin 1/a bendi uyarınca terkin edildiğini, 6102 sayılı TTK’nun geçici 7. Maddesinin 4/b bendi uyarınca ihtarlı tebligatın ilanen şirkete yapıldığını, taraflarında 03/10/2013 tarihinde şirketin “…” adresine tebligat gönderildiğini, tebligatın “taşınmış” notuyla iade edildiğini, söz konusu hususların 07/10/2013 tarih ve 8420 sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ihtaren de ilan edildiğini, sonuç olarak 6102 sayılı TTK’ya uygun hareket edildiğini, bu nedenle davanın zaman aşımı yönünden reddini, mahkeme aksi takdirde ise şirketin TTK’nun 547 maddesi uyarınca ek tasfiyesine karar verilmesini, bu nedenlerle davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; ihyası istenen şirketin 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. Maddesi kapsamında kaldığından bahisle davalı … müdürlüğünce ihtarname hazırlandığı ve ihtarnamenin … Limited Şirketi’nin kayıtlı adresine gönderildiği, ancak taşınmış olduğundan tebliğ edilemediği, tebliğ edilemeyen ihtarın Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayınlandığı, ancak ihyası istenen şirket yetkilisine herhangi bir tebligat çıkarılmadığının anlaşıldığı, 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. Maddesinin 4/a bendi uyarınca ihtarın şirket yetkilisine tebliğine ilişkin herhangi bir işlem yapılmadan sadece şirketin kayıtlı adresine çıkarılan tebligatın iade edilmesi üzerine ihtarın ilan yoluyla tebliğ edilerek kanunda belirtilen şartlar yerine getirilmeksizin şirketin resen terkinine gidilmesi kanun hükmüne uymadığından usulsüz olarak yapılan terkin işleminin iptali gerektiğinden davanın kabulüne, … … noda kayıtlı … Limited Şirketi’nin ihyasına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, gönderilen ihtara rağmen şirketin verilen sürede münfesih olmadığını belgeleyen hiçbir evrak ibraz etmediğini, şirketin son adresine yapılan tebligatın geçerli olduğunu, kendilerine kusur atfedilemeyeceğini, 5 yıllık hak düşürücü sürenin dolduğunu, şirketin sona erme nedeni ortadan kalkmadığı için ihya kararının ek tasfiye işlemleri ile sınırlı olarak verilmesi ve re’sen kapatıldığı için yapılamayan tasfiye işlemlerini tamamlamak üzere tasfiye memuru atanması gerektiğini, yasadan doğan zorunlu hasım olduklarını, dava açılmasında kusurlarının bulunmadığını, aleyhlerine yargılama giderlerine hükmedilmemesi gerektiğini bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, aleyhlerine yargılama giderlerine hükmedilmemesine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; 6102 Sayılı TTK’nun geçici 7. maddesi gereği ticaret sicilinden re’sen terkin olunan … Limited Şirketi’nin ihyası istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Trabzon 2. İş Mahkemesi’nin 2016/832 sayılı dosya suretinin incelenmesinde; davanın 15/12/2016 tarihinde Tespit istemiyle açıldığı, davacısının … olduğu, davalıların … Hastanesi Başhekimliği olduğu, 05/12/2019 tarihinde kısmen kabul kararı verildiği, kararın Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi’nin 2020/441 E, 2020/435 K, sayılı kararı ile ihyası istenen şirketin ticaret sicil kayıtlarının bulunmadığı, bu şirket aleyhine ihya davası açılması gerektiği belirtilerek kaldırma kararı verildiği anlaşılmıştır.
…’nün cevabi yazısının incelenmesinde; ihyası istenen … Limited Şirketi’nin 29/01/1992 tarihinde kurulduğu, ortaklarının … olduğu, şirket sermayesini 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda belirlenen asgari tutarlara yükseltmedikleri tespit edildiğinden ve kendilerine yapılan ihtar ve ilanlara rağmen sermayelerini asgari tutara yükseltmediklerinden dolayı 23/01/2014 tarihinde ticaret sicilinde resen silindikleri ve bu durumun Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nin 28/01/2014 tarih, 8495 sayısında ilan edildiği, şirket kaydının silinmesine ilişkin tebligatın “taşınmış” notu ile iade edildiği anlaşılmıştır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun geçici 7.maddesi gereğince; 01/07/2015 tarihine kadar sayılan halleri tespit edilen ya da bildirilen anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyeleri, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılacak olup anonim ve limited şirketler 559 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermayelerini öngörülen tutara çıkarmamış bulunmaları, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlük tarihinden önce veya 01/07/2015 tarihine kadar münfesih olmaları, Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanmış olmakla birlikte genel kurulun toplanamaması nedeniyle ara bilançoların ve kati bilançonun genel kurala tevdi edilemediği için ticaret sicilinden terkin edilememeleri sebepleriyle re’sen terkin edilebilecektir. Ticaret Sicil Müdürlüklerince kapsam dahilideki şirketlere bir ihtar gönderilecek olup bu şirketler tasfiye memuru bildirmeleri halinde maddede gösterilecek usulde tasfiye edilecek olup, ihtara rağmen tasfiye memuru bildirilmediği taktirde şirketlerin unvanı ise ticaret sicilden re’sen silineceği, ancak şirketin devam eden davasının bulunması halinde bu madde hükmünün uygulanmayacağı gibi sicilden kaydı silinen şirket alacaklıları ile hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını talep edebilecektir.
Somut olaya gelince münfesih şirketin 28/01/2014 tarihinde geçici 7. madde uyarınca re’sen ticaret sicil kaydının silindiği anlaşılmaktadır. Davacı tarafça münfesih olan şirket aleyhine Trabzon 2. İş Mahkemesi’nin 2016/832 Esas sayılı dosyasıyla tespit davası açıldığı, dosyanın derdest olduğu ve mahkemece şirketin ihya edilmesi için davacıya yetki verildiği, eldeki davanın bu nedenle açıldığı, terkin işleminin usulüne uygun yapılmadığı iddia edilmiştir.
Dosya kapsamına göre … Limited Şirketi’nin sermayesini 31/12/1998 tarihine kadar 500,00 TL’ye çıkartmadığından münfesih duruma düştüğü, 559 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname gereğince ihyası istenen limited şirketin 14/02/2014 tarihine kadar sermayesini 10.000,00 TL’ye çıkarmadığı gibi 10/09/2014 Tarihinde Mecliste Kabul Edilen 11 Eylül 2014 Tarihinde Yürürlüğe Giren 6552 Sayılı Torba Kanun İle Değiştirilen 6102 Sayılı TTK’nın Geçici 7. Maddesi gereğince 14/02/2014 tarihine kadar sermayesini asgari sermaye miktarına çıkarmadığı için kaydı silinen şirket yetkililerinin 11/09/2014 tarihinden itibaren üç ay içinde sermaye artırımı için de herhangi bir başvuru yapmadıkları dosya kapsamıyla sabittir.
Davalı … tarafından süresi içerisinde sermaye artırımı yapılmadığından münfesih duruma düşen şirketin tasfiyesine yönelik olarak tasfiye memurunun bildirilmesi için şirkete 03/10/2013 tarihinde tebligat çıkartılmış, ayrıca söz konusu ihtarın 07/10/2013 tarihinde Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edilmiş olmasına rağmen tasfiye memuru bildirilmemesi üzerine şirketin 28/01/2014 tarihinde sicilden terkin edildiği anlaşılmıştır.
Somut olaya gelince; 6102 Sayılı TTK’nun geçici 7. maddesinin 15. fıkrası son cümlesi uyarınca, şirket alacaklıları ve hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplerle dayalı olarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak şirketin ihyasını isteyebilirler. Eldeki dava da ihyası istenen şirketin sicilden re’sen terkin edildiği 28/01/2014 tarihinden itibaren 5 yıllık hak düşürücü süre dolduktan sonra 31/12/2020 tarihinde açılmıştır. Şu halde davanın açıldığı tarihte anılan madde uyarınca dava açma süresi dolmuş olmakla ilk derece mahkemesince 6102 sayılı TTK’nın Geçici 7.maddesinin 15. bendinde yapılan düzenlemede öngörülen yasal 5 yıllık süre içerisinde açılmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırıdır.
Tüm bu nedenlerle davalının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A)1-Davalı istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 24/03/2021 tarih ve2020/657 Esas 2021/237 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/(1)-b.2. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
B)1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
C)1-İstinafa başvuran davalı tarafından yatırılan 59,30 TL istinaf maktu karar harcının kararın kesinleşmesi ve talep halinde davalı tarafa iadesine,
2-İstinafa başvuran davalı tarafından yapılan 162,10 TL istinaf başvuru gideri ve 32,00 TL dosya gönderme ücreti olmak üzere toplam 194,10 TL istinaf giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.12/10/2022

Başkan- … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi -…
.