Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/1521 E. 2021/1228 K. 27.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi ….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

….

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

….
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/06/2021
NUMARASI ………, diğer borçluların müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış oldukları genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmelerine istinaden kullandırılan kredi borcunun borçlulara keşide olunan kat ihtarına rağmen ödenmediğini ileri sürerek 10.000.000,00 TL kredi alacağını karşılayacak şekilde teminatsız talep edilen ihtiyati haciz, ilk derece mahkemesinin 21.04.2021 tarihli ve ……Karar sayılı kararı ile %15 oranında 1.500.000,00 TL teminat karşılığında kabul edilerek ihtiyati haciz kararı verilmiştir.
İTİRAZ
İhtiyati hacze itiraz edenler vekili, ihtiyati haciz talep eden bankanın, müvekkili şirketlerden … … aleyhine aynı kredi sözleşmelerinden kaynaklanan alacakların da dahil olduğu alacak iddiasına ilişkin açmış olduğu davanın Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …… Esas sayılı dava derdest olup dosya işlemden kaldırılmış ise de davanın açılmamış sayılmasına dair bir karar verilmediğine, dava derdest olduğuna göre, mahkemenin ihtiyati haciz kararı verme görevinin bulunmadığını, ihtiyati haciz isteimbe dayanak kredi sözleşmelerinden doğan alacağın yenilenerek yenileme protokolü doğrultusunda ödemelerin yapıldığını, ancak müvekkili şirket …..AŞ hakkında konkordato mühleti verilmesi nedeniyle ödeme yapılmasının hukuken imkansız hale gelmesi nedeniyle, ödemelerin durması karşısında vadesi gelmiş bir alacaktan söz edilemeyeceğini, ayrıca ihtiyati haciz kararı verilen … …….. ait taşınmaz üzerinde alacaklı banka lehine ipotek tesis edilmiş olmakla, alacağın ipotekle teminat altına da alındığını, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için aranan yaklaşık ispat koşulunun alacaklı banka tarafından ihtiyati haciz talebinde sunulan belgelere göre gerçekleşmediğini, ihtiyati haciz talep eden banka tarafından, borçlu müvekkili şirket ile olan kredi sözleşmesi ilişkisinin Ankara 6. Noterliği’nin 01.12.2017 tarihli ihtarnamesi ile kat ettiğini, müvekkilleri tarafından Ankara 41. Noterliği’nin 05.12.2017 tarihli ihtarnamesi ile hesap katına itiraz edilmesi üzerine tarafların bir araya gelerek TBK’nın 133. Maddesi uyarınca yenileme protokolünün imzalandığını, her ne kadar banka tarafından protokolde kendilerinin imzasının bulunmadığı belirtilerek protokolün geçersizliği iddia edilmiş ise de Ankara 6. Noterliği’nin 19.10.2018 tarihli ihtarnamesinin 2. Sayfasının 2. Paragrafında protokolün varlığının kabul edildiğini, banka tarafından keşide olunan 19.10.2018 tarihli ihtarnamenin hesap kat ihtarnamesi niteliğinde olmadığını, dolayısıyla ayakta olan yenileme protokolüne göre kredi alacağının muaccel hale gelmediğini, hesap kat ihtarı olduğunun kabulü halinde dahi konkordato başvurusundan sonra alacaklılar arasında eşitsizlik yaratılmaması adına müvekkili … ..AŞ tarafından İİK’nın 294. Maddesi gereği herhangi bir ödeme yapılamadığını, sözü edilen protokol kapsamında konkordato başvurusunun yapıldığı 26.07.2018 tarihine kadar tüm taksitlerini vadesinde ödediğini ileri sürerek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını istemiştir.
İhtiyati hacze itiraz eden … …..AŞ vekili itiraz dilekçesinde özetle; ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığını, dayanak kredi sözleşmelerinde müvekkili şirketi temsilen yönetim kurulu başkanı … …’ye atfen atılı imzanın kendisine ait olmadığını, müvekkili şirkete atfen kullanılan kaşenin sözleşme tarihinde olmayan bir kaşe olduğunu, sözleşme tarihinde şirket adına imzası kullanılan kişinin Ankara’da olmadığını, imzanın sahteliği konusunda alınmış uzmanlık raporlarının bulunduğunu, kredi sözleşmelerinden kaynaklanan alacağın yenilendiğine dair yenileme protokolünde müvekkili şirketin hiçbir şekilde imzasının bulunmadığını, ihtiyati haciz kararı verilen şirketlerden …..AŞ ye ait taşınmazın üzerinde işbu kredi alacağının teminatı olmak üzere ipotek tesis edildiğini, ihtiyati haciz talebine dayanak belgelerin yaklaşık ispat koşulunu sağlamadığını, banka tarafından da kabul edildiği üzere keşide olunan 19.10.2018 tarihli ihtarname hesap kat ihtarnamesi niteliğinde olmadığından kredi alacağının muaccel hale gelmediğini ileri sürerek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını istemiştir.
CEVAP:
İhtiyati haciz isteyen vekili cevap dilekçesinde; Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı konkordato davasından kabul edilmeyen çekişmeli alacağın kabulü ile ödenmesi talebine ilişkin İİK’nın 308/b maddesi gereği davanın açıldığı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…..Esas sayılı dosyasında konkordato talep eden davalı …..AŞ’den olan 34.632.644 TL’lik kısmının borçlularca da kabul edildiğini ancak 40.062.0659 TL lik kısmının reddedildiğini, ne var ki konkordatonun tasdiki kararının Ankara BAM 23. HD’nin 16.02.2021 tarih ve ….. Esas sayılı kararı ile kaldırılması nedeniyle bu davaya devam edilemediğini, alacağın teminatını oluşturan ipotek toplamı 29.615.000,00 TL araç rehinleri toplamı ise 3.453.533,00 TL olup ipoteklerin üst sınır ipoteği olduğu ve alacak miktarının teminat altına alınan alacak miktarının üzerinde olduğu gözetildiğinde borçluların itirazlarının yerinde olmadığını, …..AŞ tarafından kredi borcuna 2. Dereceden 25.000.000,00 TL üzerinden ipotek vermiş ise de borcun tamamına kefil olduğundan ve alacak miktarının da gerçek limitlerin çok üzerinde olduğundan bu borçlu hakkında da ihtiyati haciz kararı verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığını, kredi alacağının borçlu cari hesap, taksitli ticari kredi ve tazmin edilen teminat mektuplarından kaynaklanmış olmakla alacakların vadesinin geldiğini, taraflar arasında imzalanan …. Sözleşmelerinin 75. Maddesi gereği bankanın muaccel olsun veya olmasın her türlü alacağı için ihtiyati haciz talebinde bulunabileceğinin kararlaştırıldığını, kredi hesabı kat edilmekle alacağın muaccel hale geldiğini, işbu itirazın İİK’nın 265/1. Maddesi gereği 7 günlük sürede yapılmadığını, Ankara BAM 23. HD’nin kkonkordato tasdik kararının ve tüm tedbirleirn kaldırılmasına ilişkin kararın temyiz incelemesi sonucu Yargıtay 15. HD’nin 16.02.2021 tarihli kararı ile bozulduğunu, Ankara BAM 23. HD tarafından bozma ilamına uyulmayarak direnme kararı verildiğini, ortada bir konkordato tasdik kararı veya tedbir kararı olmadığından … AŞ aleyhine takip yapabilmenin önünde yasal bir engelin de bulunmadığını ileri sürerek borçlular tarafından ileri sürülen ihtiyati hacze itirazların reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince duruşma açılarak yapılan inceleme sonunda; ihtiyati hacze itiraz eden vekili 02/06/2021 tarihli duruşmada Ankara 11. İcra Müdürlüğünün…..1 sayılı dosyasında ihtiyati haciz kararının takibe konu edildiğini, müvekkili şirketin banka kayıtlarına haciz konulması üzerine ihtiyati haczi 29/04/2021 tarihinde öğrendiklerini bildirdiği, icra dosyasının sunulan kayıtları ve dosya kapsamı itibariyle 29/04/2021 öğrenme tarihi de nazara alınarak 06/05/2021 tarihinde ihtiyati hacze itiraz edilmiş olup, itirazın yasal 7 günlük süresinde olduğu, itiraz dilekçesinde belirtilen ipoteğe ilişkin tapu kaydına göre ipotek belgesinin 25.000.000,00 TL’ye ilişkin olduğu, ihtiyati hacze itiraz eden vekili 02/06/2021 tarihli duruşmada Ankara 11. İcra Müdürlüğünce 27/05/2021 tarihli karar ile takibin durdurulmasına ve ihtiyati haciz üzerine yasal süresinde dava açılmadığından ihtiyati hacizlerin kaldırıldığını, bu şekliyle ihtiyati haczin konusunun kalmadığını bildiren icra müdürlüğü karar tensip tutanağı örneğini sunmuş ise de ihtiyati haciz kararının 21/04/2021 tarihinde verildiği, 27/04/2021 tarihinde teminatın yatırılarak kararın alındığı ve 22/04/2021 tarihinde süresinde genel haciz yoluyla ilamsız takibe geçildiği, icra takibine itiraz edildiği, itirazın iptali davasının arabuluculuğa tabi olduğu, dosya kapsamı itibariyle konusuzluk durumu olmadığından talebin esastan incelemesine geçildiği, borçlular vekili tarafından … İnş. A.Ş. yönünden ihtiyati haczi değerlendirme görevi noktasında esas davanın açıldığı mahkeme olduğu bildirilmiş ise de, bu dosyadaki dava miktarı, ihtiyati haciz talebine konu miktar ve hesap katındaki miktarlar da nazara alınarak ihtiyati hacze konu miktara ilişkin olmadığı ve bu aşamada Ankara Asliye 1. Ticaret Mahkemesi kararının henüz kesinleşmeme durumu nazara alındığında konkordato tasdik kararı bu aşamada olmadığı anlaşılmakla talebin değerlendirildiği, ihtiyati haciz talebinin dayanağı genel kredi sözleşmeleri ve ihtarnameler olup, ihtarnameler içeriği itibariyle hesabın kat edilip ihtarname ile talep edilen toplam miktarın talebe konu 10.000.000,00 TL’nin çok üzerinde olduğu, taşınmaz ipotek bedeli ve alacaklı vekili tarafından duruşmada beyan edilen araç kasko değerleri de gözetildiğinde teminat bedellerinin ihtara konu borç toplamı da nazara alındığında teminat bedellerinin çok üzerinde olup, 10.000.000,00 TL’lik haciz miktarının teminat kapsamında kalmadığı gibi kefillerin teminatını içerdiğinin de belgelendirilmediği, bu şekliyle alacağın ipotekle temin edildiği, diğer itiraz sebepleri, hesabın kat edilmesi için gerekli akdi şartların gerçekleşmediği, borcun olmadığı yönündeki itirazlar olup İİK’nın 265/1 maddesi kapsamında kalmadığı, muacceliyet koşulunun oluşmadığı yönünde itirazda bulunulmuş ise de, ihtiyati haciz kararı içeriği, dayanağı genel kredi sözleşmesi, ihtarname içeriği de nazara alınarak bu itirazın da kabul edilmediği gerekçeleriyle borçlular vekilinin ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
İhtiyati hacze itiraz edenler vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ihtiyati haciz talep eden bankanın, müvekkili şirketlerden … … aleyhine aynı kredi sözleşmelerinden kaynaklanan alacakların da dahil olduğu alacak iddiasına ilişkin açmış olduğu davanın Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin…Esas sayılı dava derdest olup dosya işlemden kaldırılmış ise de davanın açılmamış sayılmasına dair bir karar verilmediğine, dava derdest olduğuna göre, mahkemenin ihtiyati haciz kararı verme görevinin bulunmadığını, ihtiyati haciz isteimbe dayanak kredi sözleşmelerinden doğan alacağın yenilenerek yenileme protokolü doğrultusunda ödemelerin yapıldığını, ancak müvekkili şirket …..AŞ hakkında konkordato mühleti verilmesi nedeniyle ödeme yapılmasının hukuken imkansız hale gelmesi nedeniyle, ödemelerin durması karşısında vadesi gelmiş bir alacaktan söz edilemeyeceğini, ayrıca ihtiyati haciz kararı verilen … ……. ait taşınmaz üzerinde alacaklı banka lehine ipotek tesis edilmiş olmakla, alacağın ipotekle teminat altına da alındığını, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için aranan yaklaşık ispat koşulunun alacaklı banka tarafından ihtiyati haciz talebinde sunulan belgelere göre gerçekleşmediğini, ihtiyati haciz talep eden banka tarafından, borçlu müvekkili şirket ile olan kredi sözleşmesi ilişkisinin Ankara 6. Noterliği’nin 01.12.2017 tarihli ihtarnamesi ile kat ettiğini, müvekkilleri tarafından Ankara 41. Noterliği’nin 05.12.2017 tarihli ihtarnamesi ile hesap katına itiraz edilmesi üzerine tarafların bir araya gelerek TBK’nın 133. Maddesi uyarınca yenileme protokolünün imzalandığını, her ne kadar banka tarafından protokolde kendilerinin imzasının bulunmadığı belirtilerek protokolün geçersizliği iddia edilmiş ise de Ankara 6. Noterliği’nin 19.10.2018 tarihli ihtarnamesinin 2. Sayfasının 2. Paragrafında protokolün varlığının kabul edildiğini, banka tarafından keşide olunan 19.10.2018 tarihli ihtarnamenin hesap kat ihtarnamesi niteliğinde olmadığını, dolayısıyla ayakta olan yenileme protokolüne göre kredi alacağının muaccel hale gelmediğini, hesap kat ihtarı olduğunun kabulü halinde dahi konkordato başvurusundan sonra alacaklılar arasında eşitsizlik yaratılmaması adına müvekkili … ..AŞ tarafından İİK’nın 294. Maddesi gereği herhangi bir ödeme yapılamadığını, sözü edilen protokol kapsamında konkordato başvurusunun yapıldığı 26.07.2018 tarihine kadar tüm taksitlerini vadesinde ödediğini, müvekkili … AŞ yönünden dayanak kredi sözleşmelerinde müvekkili şirketi temsilen yönetim kurulu başkanı … …’ye atfen atılı imzanın kendisine ait olmadığını, genel kredi sözleşmesine kefil olarak imza atılabilmesi için şirket genel kurulu tarafından alınmış bir kararın da bulunmadığını, müvekkili şirkete atfen kullanılan kaşenin sözleşme tarihinde olmayan bir kaşe olduğunu, sözleşme tarihinde şirket adına imzası kullanılan kişinin Ankara’da olmadığını, imzanın sahteliği konusunda alınmış uzmanlık raporlarının bulunduğunu, kredi sözleşmelerinden kaynaklanan alacağın yenilendiğine dair yenileme protokolünde müvekkili şirketin hiçbir şekilde imzasının bulunmadığını, ihtiyati haciz kararı verilen şirketlerden …..AŞ ye ait taşınmazın üzerinde işbu kredi alacağının teminatı olmak üzere ipotek tesis edildiğini, ihtiyati haciz talebine dayanak belgelerin yaklaşık ispat koşulunu sağlamadığını, banka tarafından da kabul edildiği üzere keşide olunan 19.10.2018 tarihli ihtarname hesap kat ihtarnamesi niteliğinde olmadığından kredi alacağının muaccel hale gelmediğini ileri sürerek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını istemiştir.
İhtiyati haciz isteyen banka vekili, itiraz edenler vekilinin istinaf başvuru sebeplerinin esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep ihtiyati hacze itiraza ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda açıklanan gerekçeyle itirazın reddine karar verilmiştir.
İhtiyati haciz isteyen vekili, genel kredi sözleşmeleri ile Ankara 6. Noterliği’nce keşide olunan ve asıl borçlu şirket ………ye ve diğer borçlu müteselsil kefil şirketlere, 01.11.2018 tarihinde, müteselsil kefil borçlu gerçek şahıslara 24.10.2018 tarihinde tebliğ olunan 19/10/2018 tarihli kat ihtarı ile kefil muris … …’nin mirasçısı olan … …’ye 03.06.2019 tarihinde tebliğ olunan Ankara 6. Noterliği’nin 31.05.2019 tarihli kat ihtarına dayalı olarak 10.000.000,00 TL alacağın tahsili için İİK’nın 257. maddesi gereği ihtiyati haciz isteminde bulunmuştur.
İtiraz eden …….. müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla 01.07.2012 tarihli ve 10.000.000,00 ABD Doları kredi limitli, 01.07.2012 tarihli ve 50.000.000,00 TL kredi limitli, 2 adet genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmelerini imzalamış olup müteselsil kefil borçlu şirket yetkilileri ve gerçek şahıs müteselsil kefiller işbu genel kredi sözleşmelerine 01.07.2012 tarihinde asıl borçlu şirkete tanımlanan kredi limitleri üzerinden kefalet limitiyle ve müteselsil sıfatıyla TBK’nın 583. maddesi gereği usulüne uygun olarak imzaladıkları, gerçek şahıs müteselsil kefillerin kefalet tarihinde TBK’nın 584. Maddesi gereği eşlerinin rızalarının alındığı anlaşılmış olduğundan, kefaletleri şeklen geçerlidir. Ayrıca, ihtiyati haciz isteyen banka tarafından keşide olunan Ankara 6. Noterliği’nin 19/10/2018 tarihli kat ihtarı asıl borçlu şirkete 01/11/2018 tarihinde tebliğ edilmiş olduğuna ve ihtiyati haciz talep tarihi itibarıyla talep olunan kredi borcu ödenmediğine göre TBK’nın 586/2. maddesi gereği borçlu müteselsil kefillere başvuru koşulu da gerçekleşmiştir.
Bilindiği üzere ihtiyati haciz, İİK’nın 257. vd. maddelerinde düzenlenmiş olup, bir para alacağının zamanında ödenmesini temin etmek içi, mahkeme kararı ile borçlunun mal varlığına geçici olarak el konulması halidir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için, talepte bulunanın alacaklı olması, bu alacağın muaccel bulunması ve rehinle temin edilmemiş olması gerekir. İİK’nın 258/1. maddesinde ise; ihtiyati haciz isteyenin alacaklı olduğunu yaklaşık ispat kuralına göre ispat edebilmiş olması düzenlenmiştir. O halde İİK’nın 258/1. maddesinde getirilen yaklaşık ispat ölçütüne göre ihtiyati haciz istemine konu alacağın varlığının ispatında Mahkemeye kanaat getirecek delillerin sunulması yeterli görülmüştür. İhtiyati hacze itiraz koşullarının düzenlendiği aynı Kanun’un 265. maddesindeki hükme göre; kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haciz kararına karşı borçlu, ihtiyati haciz kararının dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata itiraz edebilir. Bu itiraz sebepleri sınırlı ve şekli niteliktedir.
Öncelikle ihtiyati hacze itirazın hak düşürücü sürede yapılıp yapılmadığının incelenmesi gerekmektedir. İK’nun 265/1 maddesi uyarınca borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haciz kararına karşı huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde itiraz etmelidir. Anılan süre hak düşürücü süre olup mahkemece resen gözetilmelidir. Borçlular vekili tarafından 06.05.2021 tarihinde ihtiyati hacze itiraz edildiği, borçlular vekilinin müvekkili şirketin banka kayıtlarına tarihinde ihtiyati haciz konulması üzerine ihtiyati haczi 29.04.2021 tarihinde öğrendiklerini bildirdiği, itirazın 7 günlük hak düşürücü sürede yapıldığı anlaşılmıştır.
Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … ortamında incelenen…. Esas sayılı dava dosyasında; davacı … AŞ tarafından davalı ……. hakkında Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı konkordato dosyasında nisaba dahil edilmeyen çekişmeli 40.062.659,67 TL’nin tahsili için dava açılmış olup 08.04.2021 tarihli celsede Harçlar Kanunu’nun 30. Ve HMK’nın 150. Maddesi gereği nispi harç tamamlanıncaya kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği görülmüştür. Davaya dayanak Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. Esas sayılı konkordato tasdik kararının henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır.
İhtiyati hacze itiraz edenler vekili, ihtiyati haciz istemine konu kredi alacağının tahsili amacıyla daha önce İİK’nın 308/b maddesine göre davacı banka tarafından müvekkili asıl borçlu şirket aleyhine açılan davanın görüldüğü Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesince ihtiyati haciz kararının verilmesi gerektiğini ileri sürmüş ise de Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde İİK’nın 208/b maddesine göre açılan davanın tarafları ile miktarı ihtiyati haciz isteminin tarafları ile miktarından farklı olduğundan bu yöndeki itiraza itibar edilmemiştir.
Ayrıca, dosyada bir örneği bulunan ipotek akit tablosu örneğine göre müteselsil borçlu … ….. adına davacı banka lehine Ankara Çankaya’da bulunan taşınmazı üzerinde 26.08.2014 tarihinde 25.000.000,00 TL bedel üzerinden asıl borçlunun ve kendisinin kefaletinin de teminatını teşkil ettiği anlaşılmıştır. Dayanak 19.10.2018 tarihli kat ihtarında ise; borçlu cari hesap, taksitli ticari kredi ve teminat mektubu kredisi komisyonu olmak üzere toplam 52.653.528,56 TL nakdi, meri teminat mektubu alacağı 9.198.721,00 TL’nin depo edilmesi, meri teminat mektubu komisyon alacağı 27.485,15 TL, çek yasal yükümlülük tutarı 8.320 TL talep edilmiştir. Bu durumda ihtiyati haciz istemine konu alacak miktarının, ipotek teminat bedelinin üzerinde olduğu açıktır.
Bilindiği üzere İİK’nın 264. Maddesinde; “Dava açılmadan veya icra takibine başlanmadan evvel ihtiyati haciz yaptırmış olan alacaklı; haczin tatbikinden, haciz gıyabında yapılmışsa haciz zabıt varakasının kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde ya takip talebinde (haciz veya iflas) bulunmaya veya dava açmaya mecburdur. İcra takibinde, borçlu ödeme emrine itiraz ederse bu itiraz hemen alacaklıya tebliğ olunur. Alacaklı, tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemeye veya mahkemede dava açmaya mecburdur.” hükmüne yer verilmiştir. İİK’nın 264. maddesinde öngörülen ihtiyati hacizi tamamlayan merasime uyulmadığı gerekçesiyle kaldırılması talebi icra müdürlüğünün işlemine şikayet mahiyetinde olup İcra Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan Dairemizce istinaf aşamasında bu hususun değerlendirilmesi mümkün değildir.
İlsan AŞ yetkilisinin genel kredi sözleşmesinde imzasının bulunmamasına ilişkin itirazları ise İİK’nın 265. Maddesi kapsamında kalan itiraz sebeplerinden olmayıp açılacak menfi tespit veya itirazın iptali davasında ileri sürülebilecek itirazlardandır.
Sonuç olarak yukarıda açıklanan nedenlerle; ihtiyati hacze itiraz edenler vekilinin ve ihtiyati hacze itiraz eden … …..AŞ vekilinin istinaf başvuru dilekçelerinde yer verdikleri itirazların yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İstinafa başvuran ihtiyati hacze itiraz edenler vekili … …..AŞ vekilinin istinaf başvurularının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan 492 Sayılı Harçlar Kanunu’nun ilgili Tarifesi hükümleri uyarınca istinafa başvuran taraftan alınması gereken 59,30’er TL istinaf maktu karar harcı başlangıçta alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, fazla alınan 4 istinaf başvuru harcı toplamı 648,4 TL ile 4 istinaf maktu karar harcı toplam 237,2 TL’nin istek halinde yatıran tarafa iadesine,
3-Yapılan istinaf yargılama giderlerinin istinafa başvuran taraf üzerinde bırakılmasına, varsa kullanılmayan gider avansının istek halinde kendisine iadesine,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362/1-f. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi. 27/10/2021
….
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre … sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.