Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/1471 E. 2021/1674 K. 31.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

……

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

……
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/07/2021
NUMARASI …….
DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/06/2021
KARAR TARİHİ : 31/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 31/12/2021

Taraflar arasındaki alacak istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı görev şartı yokluğundan davanın usulden reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dışı … İşletmesi Genel Müdürlüğü tarafından müvekkiline ait Sincan … kayıtlı taşınmazın kısmen kamulaştırılması nedeniyle Ankara Batı 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/39 Esas sayılı dosyası üzerinden açılan kamulaştırma davasında, mahkeme tarafından 18.04.2019 tarihli kararla, toplam 1.174.910,42 TL. kamulaştırma bedelinden 915.780,41 TL.nın ” üçer aylık vadeli mevduat hesabına en yüksek ek faizden nemalandırılarak” karar kesinleştiğinde davalıya ödenmesine karar verildiğini, tarafların istinaf yoluna başvurmaları üzerine bu defa Ankara BAM.14 HD.nin 2019/1883 Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan inceleme sonucunda; 907.506,61 TL.kamulaştırma bedeli farkına ” üçer aylık vadeli mevduat hesabında en yüksek ek faizden nemalandırılarak” karar kesinleştiğinde davalıya ödenmesine hükmedildiğini, karara karşı tarafların temyiz yoluna başvurmaları üzerine ise, Yargıtay 5.HD.nin 2020/5582 Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan inceleme ile; istinaf dairesi tarafından 3 er aylık vadeli mevduat hesabında en yüksek ek faizden nemalandırılmasına karar verilen bedel farkının 910.551,25 TL. olarak düzeltilmesi suretiyle istinaf dairesinin kararının düzeltilerek onanmasına karar verildiğini ve ilamın 21.04.2021 tarihinde kesinleştiğini, kamulaştırmayı yapan idare tarafından kamulaştırma bedelinin 12.04.2019 tarihinde davalı banka şubesine yatırıldığını, karar uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından 18.04.2019 tarihli elden takipli müzekkere ile “… kamulaştırma bedelinin 259.130,01 TL. lık kısmın ödenmesi ve bakiye kamulaştırma bedeline “üçer aylık vadeli mevduat hesabından en yüksek faiz ile nemalandırılması” talimatı verildiğini, müvekkiline ait 910.551,25 TL. ana paraya 156.215,40 TL.işlemiş faizi olmak üzere toplam 1.066.766,65 TL. ödeme yapıldığının anlaşıldığını, ancak davalı banka tarafından nemalandırılan dönemlerde 3 aylık (90 gün) vadeli mevduatlara uygulanan en yüksek faiz oranlarını bilmemekle birlikte, yaptıkları araştırmalara göre, örneğin 2020 yılı 11.ayda ortalama %15.80, 2021 yılı ocak ayında asgari % 16.50 -17.00 aralığında olduğunun, müvekkiline ait meblağ gibi yüksek rakamlarda ise en üst orandan nemalandırıldığının öğrenildiğini, bu bağlamda gerek mahkeme kararına ve gerekse karara göre yazılan 12.04.2019 tarihli müzekkere talimatına açıkça aykırı şekilde düşük faiz oranları uygulandığını ve bunun sonucu olarak da eksik faiz ödenmesi yapıldığını beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davalı banka tarafından müvekkili aleyhine 18.04.2019 – 21.04.2021 tarihleri arasında uygulanan faiz oranlarının düşük uygulanması sonucunda eksik hesaplanan şimdilik 1.000,00 TL. faiz alacağının 21.04.2021 tarihinden geçerli avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesince tensiple kesinleşen kamulaştırma ilamında belirtilen faiz oranının eksik hesaplandığı gerekçesiyle faiz alacağı talebiyle açılan davada, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bir husus olmadığı gibi davanın mutlak ticari dava niteliğinde de olmadığı, kamulaştırma bedelinden doğan faiz alacağı kamulaştırma davasının ferisi niteliğinde olduğundan, kamulaştırmaya ilişkin davalar Asliye Hukuk Mahkemesinin görevinde olup ferisi niteliğindeki faiz alacağının da aynı mahkemenin görevinde olması gerektiği, bu bağlamda, somut uyuşmazlığa bakma görevinin Ankara Batı Asliye Hukuk Mahkemelerine ait olduğu, 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu gerekçesiyle göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nun 114/1-c ve 115/2.maddeleri uyarınca davanın usulden reddine, karar kesinleştiğinde ve yasal sürede başvurulması halinde dosyanın görevli Ankara Batı Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; verilen mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın her iki tarafı tacir olup uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunduğunu, kamulaştırılan ve faiz alacağı eksik ödenen taşınmazın ise müvekkilinin ticari işletmesi olduğunu, davalı banka yönünden yapılan işlem bankacılık işlemi olduğunu, kaldı ki kamulaştırma davasının tarafı olmayan davalı bankanı eksik ödediği faiz alacağının kamulaştırma davasının fer’isi olarak nitelendirilmesinin de hatalı olduğunu, ileri sürerek açıklanan bu ve re’sen gözetilecek nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava, davacının kamulaştırılan taşınmazı sebebiyle kamulaştırma bedeline kesinleşen mahkeme kararına rağmen düşük oranda mevduat faizi uygulandığı iddiasıyla eksik ödenen faiz alacağının tahsili istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle görev şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Uyuşmazlık, davacı şirketin kamulaştırılan taşınmaz bedeline kesinleşen mahkeme kararıyla hüküm altına alınan en yüksek mevduat faizi oranının davalı bankaca uygulanıp uygulanmadığı, işlemin bankacılık işlemi, dolayısıyla asliye ticaret mahkemelerinin bu davada görevli olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Dava tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 6102 sy. TTK’nın 4/f maddesine göre bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kuruluşlara ve ödünç para verme işlemlerine ilişkin düzenlemelerden doğan hukuk davaları ticari dava kabul edildiğinden dosyadaki uyuşmazlık da temelde bankacılık işlemi niteliğindeki kesinleşen mahkeme kararı ile hüküm altına alınan kamulaştırma bedelinin yatırıldığı vadeli mevduat hesabına davalı banka tarafından üçer aylık vadelerle en yüksek ek faizden nemalandırma yapılıp yapılmadığından kaynaklanması nedeniyle eldeki davada anılan Yasa’nın 5. maddesi gereği Asliye Ticaret Mahkemesi görevlidir. Aynı Yasa’nın 26.06.2012 tarih ve 6335 sayılı yasanın 2. maddesi ile değişik 5. maddesinde; asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu ve bu durumda göreve ilişkin usul hükümlerinin uygulanacağı düzenlenmiştir. HMK’nın 1. maddesi gereği görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülebileceği gibi, ilk derece mahkemesinde ve istinaf incelemesi sırasında re’sen dikkate alınmalıdır.
Bu durumda kesinleşen mahkeme kararı ile kamulaştırma bedeline davalı bankaca üçer aylık vadelerle mevduat hesabına en yüksek ek faiz uygulanması gerektiği halde davalı bankaca düşük oranda faiz uygulandığı iddiasıyla faiz alacağının tahsili istemiyle davalı bankaya karşı açılan işbu davada, TTK’nın 4/f ve 5. maddeleri hükmü gereği asliye ticaret mahkemesi görevli olduğu anlaşılmış olmakla, davacı vekilinin istinaf sebeplerinin kabulü ile ilk derece mahkemesince verilen kararın HMK’nın 353/1-a-3. Maddesi uyarınca kaldırılarak işin aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/(1)-a.3 maddesi gereğince KABULÜNE,
2-Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/07/2021 tarih ve 2021/499 Esas 2021/529 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-HMK’nın 353(1)-a.3 maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
5-İstinafa başvuran davacı tarafından yatırılan 59,30 TL maktu karar harcının kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
6-İstinaf aşamasında duruşma yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353(1)-a.3 maddesi uyarınca uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 31/12/2021

…..
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.