Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/1464 E. 2023/1524 K. 01.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2021/1464 Esas 2023/1524 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1464
KARAR NO : 2023/1524

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/07/2021
NUMARASI : 2020/810 Esas 2021/759 Karar
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 10/12/2020
KARAR TARİHİ : 01/11/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/12/2023

Taraflar arasındaki menfi tespit istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında akdedilen ticari kredi sözleşmesine istinaden müvekkilinin davalı bankadan kredi kullandığını, ticari kredinin erken kapama işlemi sırasında haksız olarak müvekkilinden 147.980,70 TL erken kapama komisyonu tahsil edildiğini, kredinin tamamen ödendiği tarihte kalan ana paranın 687.213,87 TL olup, alınan komisyonun %22 oranına tekabül ettiğini, bu oranın fahiş olduğunu, %2 oranında erken kapama komisyonu tahsil edilebileceğini belirterek fazla alınan 134.236,43 TL’nin tahsil tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi uyarınca yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davacıdan tahsil edilen komisyon miktarının taraflar arasında ihtilaf konusu olduğunu, BSMV tutarının iadesinin talep edilemeyeceğini, davacıdan tahsil edilen erken kapama ücretinin sözleşmeye ve yasalara uygun bulunduğunu, davacının ihtirazi kayıt ileri sürmeden erken kapama ücretinin yer aldığı sözleşmeyi imzaladığını, davacının basiretli davranması gerektiğini, kredinin erken kapatılmasına ilişkin sözleşme hükmünün her iki tarafın menfaatlerini de koruduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, davacı ile davalı banka arasında imzalanın genel kredi sözleşmesi uyarınca davacının kredi kullandığı, kullanılan krediyi 29 ay önce kapattığı, davalının toplam 147.980,70 TL erken kapama komisyon bedeli tahsil ettiği, taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinde kredinin erken kapatılması halinde uygulanacak net bir oran yada rakam belirtilmediği, 5 bankaya yazılan yazı ile bankaların 2020 tarihinde uyguladıkları ticari kredilerde erken kapama komisyon oranları hakkında bilgi istendiği, cevap veren bankaların erken kapama komisyonu oranının ortalamasının %2,50 olduğu ve 4 banka ortalaması alınarak yapılan hesaplamada davacı bankanın dava konusu vadesine 29 ay kalan 687.213,87 TL anapara bakiyeli kredi kapama işleminde 17.180,35 TL erken kapama komisyonu ve bu komisyondan kaynaklı 859,02 TL BSMV olmak üzere toplam 18.039,37 TL komisyon tahsil etmesi gerektiği, bilirkişi tarafından yapılan değerlendirmede taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinde dava konusu erken kapama işlemi ile ilgili açık bir komisyon oranı bulunmaması ve mahkemece seçilen 5 banka ortalamasının 18.039,37 TL olması sebebi ile davalı bankanın davacıdan kredinin erken kapatılmasından kaynaklı 123.753,65 TL erken kapama komisyonu ve 6.187,68 TL BSMV olmak üzere 129.941,33 TL fazla komisyon tahsil ettiğinin tespit edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 129.941,33 TL erken ödeme komisyon bedelinin 15/04/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin yetkisiz olduğu bir konuda karar verdiğini, yetki itirazlarının kabul görmemesinin hatalı olduğunu, İstanbul mahkemelerinin yetkili olduğunu, tacir olan davacı ile müvekkili arasında yetki sözleşmesi imzalandığını, HMK’nun 17. maddesi uyarınca müvekkil ile davacı arasında farklı bir sözleşme ile yetkili kılınan başkaca bir mahkeme bulunmadığından huzurdaki dava konusu uyuşmazlık bakımından sadece İstanbul mahkemelerinin yetkili olduğunu, dava konusu olayda müvekkilinin erken kapama ücreti tahsilinde hukuka aykırılık bulunmadığını, müvekkilinin talebinin TBK ve müvekkil ile davacı arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi hükümlerine uygun olduğunu, yasaya uygun olarak düzenlenen sözleşmenin geçersiz kabul edilmesinin hukuken mümkün olmadığını, müvekkilinin dava konusu kredinin erken kapanması nedeni ile davacıdan faiz kaybının sadece bir kısmını tahsil ettiğini, davacının söz konusu ödemeyi herhangi bir ihtirazi kayıt olmaksızın yaptığını, davacının kendisine bildirilen erken kapama ücreti de dahil olmak üzere kredi kapama bakiyesini hesaplarına ödediğini, davacının gerek kapama bakiyesini öğrendiği gerekse de kapama bakiyesini yatırdığı tarihte erken kapama maliyetine ilişkin herhangi bir itirazı olmadığını, davacının söz konusu tutarın tahsil edilmesinde herhangi bir kabul ve onayı olmadığı yönündeki iddialarının gerçek dışı olduğunu, erken kapama maliyeti talepli davada ihtirazi kayıt olmaksızın işbu tutarın ödenmesi halinde, söz konusu tutarın bankadan talep edilemeyeceğini, davacının ise işbu tutarı bilerek ve isteyerek kendisine bildirilen tutarda ödemiş olduğundan herhangi bir ihtirazi kaydı olmadığından davacının söz konusu tutarı geri istemesinin mümkün olmadığını, müvekkilinin yasal düzenlemeler gereğince erken ödeme halinde dahi 261.247,14 TL faiz talep edebilecek iken, davacının krediyi kapatmasının kapama tarihinde müvekkilinde yarattığı maliyetin 261.247,14 TL olup, davacının ödediği erken kapama komisyonunun ise BSMV hariç 140.934,00 TL olduğunu, müvekkilinin erken kapama maliyet tutarından daha az bir bedelin davacıdan talep edildiğini, erken kapama komisyonunun makul tutarda olduğunu, müvekkilinin mahrum kaldığı faiz miktarından dahi az bir miktarı davacıdan tahsil etmek suretiyle her iki tarafın da menfaatlerini dikkate aldığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda ve dolayısıyla yerel mahkeme kararında benimsenen yöntemin doğru sonuç vermediğini, mahkeme tarafından yazılan müzekkerelere diğer bankaların verdiği cevapların genel geçer olduğunu, diğer bankalarca verilen cevaplarda dava konusu kredi kapansaydı eğer ne kadar erken kapama komisyonu alınacağı hususunun yanıtlanması gerektiğini, sadece 4 bankanın ortalamasının alınarak sonuca gidilmesinin hata olduğunu, Türkiye’de faaliyet gösteren diğer bankalara da müzekkere yazılması gerektiğini, … Bankası tarafından huzurdaki davaya verilen yanıt ile erken kapama komisyon oranının %4 olduğunun belirtildiğini, … Bankası tarafından Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/677 Esas sayılı dosyasına verdiği müzekkere cevabı ile huzurdaki davaya verilen müzekkere cevabının çeliştiğini, anılan banka tarafındna %4’ün çok daha üzerinde komisyon alındığını, bu oranın yaklaşık %11’e denk geldiğini, … Bankası tarafından verilen müzekkere cevabında erken kapama komisyonunun %2 olduğunun bildirildiğini, mahkeme dosyasına %2 oran bildiren … Bankasının Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/677 Esas sayılı dosyasına verilen müzekkere cevabında temsili bir hesaplama yapılarak kredinin erken kapanması halinde alınacak olan erken kapama ücreti tutarının bildirildiğini, bu oranın da yaklaşık %6 + BSMV’ye denk geldiğini, diğer bankalara yeniden yazılacak müzekkere cevaplarında dava konusu kredi özellikleri dikkate alınarak hesaplama yapılmasının istenmesinin Yargıtay kararlarının gereği olduğunu, somut dava konusu kredi özelinde hesaplama yapılması, sabit bir oran bildirilmemesinin diğer bankalardan istenmesi gerektiğini, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun ticari kredi erken kapama davalarında bankaların tahsil ettiği erken kapama maliyeti ile mahrum kaldığı faiz gelirinin dengelenmeye çalışıldığını, TCMB’nin 2006/1 sayılı tebliği gereğince erken kapama maliyetinin serbestçe belirlenebileceğini, diğer bankaların dava konusu krediler ile aynı özellikteki (kullanım tarihi, vade tarihi, taksit ödeme aralığı, miktarı, erken kapama tarihi) kredilerin erken kapatılması halinde alacakları erken kapama ücretinin tespit edilmesi gerektiğinin belirtildiğini bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; genel kredi sözleşmesi uyarınca kullanılan kredinin erken kapatılması nedeniyle ödenen erken kapama komisyon bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nun 355. maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Genel kredi sözleşmesi sureti, erken kapama komisyonu ödendiğine ilişkin banka dekontu, kredi geri ödeme planı, emsal banka uygulamalarına ilişkin komisyon oran listeleri, yargılama aşamasında bankacı bilirkişiden alınan 21/06/2021 tarihli bilirkişi raporu, Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesine ilişkin emsal dosyaya … ve … Bankası tarafından verilen müzekkere cevapları dosya içerisinde yer almaktadır.
Yargılama aşamasında emsal bankalara yazı yazılmış olup, … Bankası’nın 06/04/2021 tarihli yazı cevabında, 2020 yılı nisan ayına kadar kapama günü kalan tutarın %4’ü oranında komisyon alındığı bildirilmiştir. … … A.Ş.’nin 08/04/2021 tarihli yazı cevabından ticari kredilerde 30/03/2020 tarihi itibarıyla 1-24 ay kalan vade için %1, 24 ay üzeri kalan vade için %2 oranında komisyon alındığı, … Bankası A.Ş.’nin 02/04/2021 tarihli yazı cevabı ile … Bankası A.Ş’nin 06/06/2021 tarihli yazı cevabında, TL kredide %1-%2 (kalan vadesi üzerinden 24 aya kadar %1, 24 ay üzeri vadelerde %2) oranında erken kapama komisyonu alındığı, … A.Ş.’nin bila tarihli müzekkere cevabında da erken kapama ücreti için belli bir oran olmadığı, erken kapama miktarının erken kapandığı tarihe kadar tahakkuk etmiş faiz tutarıyla kredinin erken kapandığı tarihte aynı türde, kalan vadeye yeni kredi kullandırılmış olsaydı yeni kredinin vade sonuna kadar işleyecek faiz tutarı toplamının mevcut kredinin kullandırım tarihinden vade sonuna kadar işleyecek faiz tutarından çıkarılmasıyla bulunacak tutarın eşit olacak şekilde hesaplandığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Yargılama aşamasında bilirkişiden alınan raporda, emsal banka ortalamasının %2,5 olduğu, erken kapanan kredi tutarı 687.213,87 TL olup, erken kapama komisyonunun 17.180,35 TL + 859,02 TL BSMV olmak üzere 18.039,37 TL komisyon tahsil edilebileceği, fazla alınan miktarın 123.753,65 TL ile 6.187,68 TL BSMV olmak üzere toplam 129.941,33 TL olduğu tespit edilmiştir.
Davacı yan, genel kredi sözleşmesi nedeniyle davalı bankanın haksız olarak fazla miktarda erken kapama komisyonu tahsil ettiğini iddia etmiş, davalı yan, tacir olan davacının banka tarafından tahsil edilen bedellerin haksız olduğunu ileri süremeyeceğini savunmuştur. Mahkemece ise, emsal banka uygulamalarına ilişkin araştırma yapılıp, bilirkişi raporu alınmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Taraflar arasında genel kredi sözleşmesinin akdedildiği, bu sözleşme kapsamında davalı bankanın davacıdan erken kapama nedeniyle komisyon tahsil ettiği hususlarında her hangibir ihtilaf bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık, davalı bankaca davacıdan erken kapama komisyonu adı altında tahsilat yapılıp yapılamayacağı, yapılabilecek ise hangi oranda komisyon alınabileceği, davalının davacıdan fazla erken kapama komisyonu tahsil edip etmediği, etmiş ise miktarı, davacının bu miktarı davalıdan talep edip edemeyeceği hususlarından kaynaklanmaktadır.
Davalı vekilinin mahkemenin yetkisine yönelik istinaf itirazları incelendiğinde, taraflar arasında akdedilen genel kredi sözleşmesinin X diğer hükümler başlığı altındaki 3. maddesinde İstanbul mahkemelerinin yetkili olduğu belirtildikten sonra bu yetkinin genel mahkemelerin yetkisini bertaraf etmediği, banka tarafından müşterinin veya müteselsil kefillerin ikametgahı, mal varlığının bulunduğu veya kredinin nakledildiği şube ikametgahı mahkeme ve icra dairelerine başvurulmasına engel olmadığı, bankanın müşterinin Türkiye sınırları içinde veya dışında mal varlığının bulunduğu ve bulunabileceği her yerde kanuni yollara başvurabileceği düzenlenmiştir.
Anılan hükümden açıkça anlaşılacağı üzere İstanbul mahkemeleri münhasır yetkili mahkeme olmayıp, davacı müşterinin şirket merkezi olan Eskişehir mahkemeleri de yetkilidir.
Bu durumda mahkemece, Eskişehir mahkemelerinin yetkili olduğu gözetilip davalı vekilinin yetki itirazı yerinde görülmeyerek işin esasına girilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Davalı vekilinin sair istinaf itirazları incelendiğinde, davalı bankanın taraflar arasında akdedilen genel kredi sözleşmesine dayalı olarak kullandırılan krediler nedeniyle, sözleşmenin 11. maddesi hükmü uyarınca davacıdan erken kapama komisyonu adı altında tahsilat yapması mümkün ise de, anılan maddede her hangi bir oran ve miktar yazılı değildir. Bu durumda banka ancak, emsal bankalarca da uygulanan oranlar da gözetilerek makul ölçüde komisyon tahsil edebilecektir.
Bu kapsamda mahkemece emsal banka uygulamaları araştırılmıştır. Yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporu emsal banka uygulamalarıyla birlikte emsal nitelikteki Yargıtay İçtihatları esas alınmak suretiyle yapılan hesaplamayı içermektedir.
Hal böyle olunca mahkemece emsal banka uygulamaları ve emsal nitelikteki Yargıtay İçtihatları gözetilerek hesaplama yapan bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya uygun olup davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın kısmen kabulü yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 8.876,29 TL istinaf karar harcından peşin alınan 2.220,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 6.656,29 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi. 01/11/2023

Başkan – Üye – Üye – Zabıt Katibi –

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.