Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/1381 E. 2022/742 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2021/1381 Esas 2022/742 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1381
KARAR NO : 2022/742

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ… 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/06/2021
NUMARASI : 2021/200 Esas 2021/460 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :
DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 01/04/2021
KARAR TARİHİ : 02/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02/06/2022
Taraflar arasındaki limited şirketin ihyası istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından, … adlı dava dışı işçiye alt işverenler bünyesinde çalıştığı dönemlere karşılık alacaklarına ilişkin yapılan ödemelerin tazmini amacıyla, Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/461 Esas sayılı dosyası ile rücuen tazminat davası açıldığını, yerel mahkemenin 21.01.2021 tarihli duruşmasının 1 nolu ara kararında, taraflarına davalı ….Ltd Şti’nin ihyasının sağlanması amacıyla yetki ve süre verildiğini, anılan şirketin ticaret sicilinden 31.12.2018 tarihinde terkin edildiğini, şirketle ilgili işlemlerin yapılabilmesi için yeni bir veya birkaç kişinin tasfiye memuru olarak atanması gerektiğini belirterek anılan şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 22.05.2014 tarihinde kurulan ihyası istenilen şirketin 26.04.2018 tarihli genel kurulunda tasfiyeye girme kararı aldığını ve şirketin tasfiye memurluğuna …’nın seçildiğini, bu kararın 04.05.2018 tarihli ve 9571 sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde tescil ve ilan edildiğini, üçüncü ve son ilan olan 18.05.2018 tarihinden itibaren 6 ayı aşkın süre geçtikten sonra 20.12.2018 tarihli şirketin tasfiyesinin sonlandığına dair aldığı genel kurul kararının tescilinin de 26.12.2018 tarihinde yapıldığını, şirketin terkininin 31.12.2018 tarihli ve 9735 sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiğini, şirketin hukuka uygun bir şekilde kapatıldığını, müdürlüklerinin, şirketin derdest davalarını, alacak ve borçlarını bilmesinin mümkün olmadığını, zorunlu hasım durumunda olduğunu belirterek davanın reddini, mahkeme aksi kanaatte olup şirketin ek tasfiyesine karar verilmesi halinde TTK’nın 547/2. maddesi uyarınca şirkete tasfiye memuru atanmasını istemiştir.
Davalı …’ya dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edildiği halde davalı cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara katılarak beyanda da bulunmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesince iddia, savunma ve toplanan tüm delillere göre; 6102 Sayılı TTK’nın 547/2. maddesi uyarınca ek tasfiye için şirketin ihyası istemiyle açılan davada, davacı tarafından ihyası istenen şirket hakkında açılan Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/461 Esas sayılı dosyasının derdest bulunduğu, tasfiye işlemlerinin gerektiği gibi tamamlanmadığı ve tasfiyesi gereken hususların eksik bırakıldığı anlaşıldığından taraf teşkilinin ve davanın sonuçlandırılarak infazının sağlanması amacıyla ek tasfiye halinde ihyasının gerektiği, dolayısıyla davacının iş bu davanın açılmasında hukuki yararının bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasında kayıtlı …’nin, Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/461 Esas sayılı dosyasında yürütülen yargılama ile sınırlı olmak üzere TTK’nın 547/2. maddesi uyarınca ek tasfiyesi için yeniden tesciline, tasfiye Memuru olarak davalı … (TC No:…)’nın atanmasına, kararın kesinleşmesinden sonra bir örneğinin Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğüne gönderilmesine, keyfiyetin tescil ve ilanına, karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince yargılama giderlerinin müvekkili üzerinde bırakılmasının doğru olmadığını ileri sürerek ilk derece mahkemesince verilen kararın bu sebeple kaldırılarak yargılama giderinin tasfiye memurundan alınıp taraflarına verilmesini istemiştir.
Davalı … Sicil Müdürlüğü temsilcisi, davacı vekilinin istinaf sebeplerinin esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava, TTK’nın 547. Maddesi gereği ek tasfiye hükmü uyarınca limited şirketin ihyası istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kabulüne, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, davacı yararına hüküm altına alınan vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
Bilindiği üzere TTK’nın 547. maddesinde, ek tasfiye başlığı altında; “Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu  anlaşılırsa, son tasfiye memurları,  yönetim kurulu  üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret  mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir” hükmüne yer verilmiştir.
Davacı vekilinin istinafı lehine yargılama giderlerine hükmedilmesine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davacının Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açmış olduğu 2020/461 esas sayılı rücuan tazminat davasından önce 31.12.2018 tarihinde ticaret sicilinden terkin olunan … İnş. San. Tic. Ltd. Şti. ‘nin TTK’nın 547. Maddesinde düzenlenen ek tasfiye hükmüne göre söz konusu derdest dava dosyası ile sınırlı olmak üzere ihyasına, şirkete tasfiye memuru olarak …’nın atanmasına, davacı lehine hüküm altına alınan maktu vekalet ücretinin tasfiye memuru tarafından karşılanmasına karar verilmiş ise de işbu davada harç ve yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmıştır.
Somut olayda ihyası talep edilen şirketin rücuan tazminat davası açılmadan önce 26.04.2018 tarihinde genel kurulda alınan kararla tasfiyesinin sonuçlanarak 31.12.2018 tarihinde sicilden terkin edildiği, tasfiye nedeni ile sicilden terkin edilen şirket aleyhine açılan derdest davada taraf teşkilinin sağlanması için şirketin ihyasını istemekte davacının hukuki yararının bulunduğu, TTK 547. maddeye göre açılan ihya davalarında sürenin söz konusu olmadığı, mahkemece şirket hakkındaki derdest dava ile sınırlı olarak ihya ve ek tasfiye işlemlerinin yapılması için tasfiye memuru atanmasına dair verilen kararın yerinde olduğu, tasfiye sürecinde tasfiyenin eksik bırakılmasından ve gereği gibi yapılmamasından davalı tasfiye memurunun sorumlu olması ve 6100 sayılı HMK’ nın 326. maddesinde yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği düzenlemesi nedeniyle mahkemece davalı tasfiye memuru aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesinin yanı sıra işbu davada yapılan harç vb. yargılama giderlerine de hükmedilmesi gerektiği gözetilmeksizin ilk derece mahkemesince yazılı şekilde davada yatırılan harcın ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması doğru görülmemiş, davacı vekilinin istinaf sebeplerinin kabulü gerekmiştir. Nitekim Yargıtay 11. HD’nin 25.05.2016 tarihli ve 2016/5405 Esas- 2016/5701 Karar, 22.03.2022 tarihli ve 2022/578 Esas-2022/2212 Karar sayılı emsal nitelikteki kararları da bu yöndedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile duruşma açılmasına gerek görülmeksizin ilk derece mahkemesince verilen karar yargılama giderleri ve harç yönünden HMK’nın 353/1-b-2. Maddesi gereği kaldırılarak harcın ve yapılan yargılama giderlerinin davalı tasfiye memuru üzerinde bırakılmasına dair davanın esası hakkında yeniden aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A) 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 17.06.2021 tarihli ve 2021/200 Esas-460 Karar sayılı Kararının yargılama giderleri yönünden HMK’nın 353/1-b-2. Maddesi gereği KLADIRILMASINA,
B) 1-Davanın KABULÜ ile,
Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı …’nin, Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/461 Esas sayılı dosyasında yürütülen yargılama ile sınırlı olmak üzere TTK’nın 547/2. maddesi uyarınca EK TASFİYESİ İÇİN YENİDEN TESCİLİNE,
Tasfiye Memuru olarak davalı … (TC No:…)’nın atanmasına,
Kararın kesinleşmesinden sonra bir örneğinin Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğüne gönderilmesine,
Keyfiyetin tescil ve ilanına,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile 21,4 TL bakiye karar harcının davalı tasfiye memuru …’dan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettiren davacı yararına AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 59,30 TL karar harcı ve 8,50 TL vekalet harcı ile 228,60 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 355,70 TL yargılama giderinin davalı tasfiye memuru …’dan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-HMK’nın 333. Maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
C) 1-İstinafa başvuran davacı tarafından yatırılan 59,30 TL istinaf maktu karar harcının kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
2-İstinafa başvuran davacı tarafından yapılan 143,50 TL istinaf başvuru harcı ile 34,50 TL dosya gönderme ücreti olmak üzere toplam 178,00 TL istinaf giderinin davalı tasfiye memuru …’dan alınarak davacı tarafa verilmesine,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı yararıne vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.02/06/2022

Başkan – … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi – …

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.