Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/1260 E. 2023/891 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP : İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/06/2021
NUMARASI :……
DAVA : Rücuen Tazminat (Kasko Sigorta Poliçesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/01/2020
KARAR TARİHİ : 08/06/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 19/06/2023
Taraflar arasındaki rücuen tazminat istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kasko sigortacısı olduğu aracın düğün salonu otoparkında park halinde bulunduğu sırada şiddetli yağmur sonucunda biriken sel sularının içinde kalarak ağır hasara uğradığını, hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini, sigortalıya ödenen bedelden davalının sorumlu olduğunu belirterek 62.100,00 TL’nin 25/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; olay tarihinde birçok yerde yoğun yağıştan kaynaklı baskın meydana geldiğini, müvekkilinin gelen ihbarlara imkanlar dahilinde hemen müdahale ettiğini, müvekkiline ait alt yapının yeterli olduğunu, müvekkilinin yükümlülüklerini yerine getirdiğini, meydana gelen yağışın mücbir sebep olduğunu, davacının sigortalı aracının bırakıldığı yerin parka uygun olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiğini, su baskınının meydana geldiği arazinin yol seviyesinin altında bulunduğunu, sürücünün kendi hatası ile hasarın oluşmasına sebebiyet verdiğini, talep edilen hasar bedelinin fahiş olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, davacı tarafından dava dışı şirkete ait aracın kasko sigorta poliçesinin düzenlendiği, kanalizasyon sistemi ile deşarj edilmesi gereken yağmur sularının deşarj edilememesi nedeniyle sigortalı aracın park halinde bulunduğu yerde sel sularının altında kaldığı, meydana gelen zarara ilişkin olarak davacı tarafından dava dışı sigortalısına 62.100,00 TL ödeme yapıldığı, dava konusu zararın …… Yönetmeliği ile Atık Suların Kanalizasyon …. hükümlerine göre davalının sorumluluğunda bulunan bölümde meydana geldiği, yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporu ile sigortalı aracın zarar gördüğü tarih itibari ile piyasa rayiç değerinin 105.000,00 TL, sovtaj değerinin 35.000,00 TL olarak belirlendiği, bu hali ile dava dışı sigortalıya ait araçta meydana gelen gerçek zarar miktarının 70.000,00 TL olacağı, davalının haksız fiil hükümleri kapsamında meydana gelen gerçek zararı karşılamakla yükümlü olduğu, bu hali ile davacı tarafından dava dışı sigortalısına yapılan ödemenin gerçekleşen zarar ile uygun olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 62.100,00 TL alacağın ödeme tarihi olan 25/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının idarenin hizmet kusuruna dayanmış olmakla davanın idari yargıda görülmesi gerektiğini, … ilçesi ve olayın meydana geldiği adres dahil olmak üzere bir çok yerde yoğun yağıştan kaynaklı baskının meydana geldiğini, bölge müdürlüğü tarafından yağış ile birlikte gelen ihbarlara imkanlar dahilinde hemen müdahale edildiğini, ilgili adreste idareye ait alt yapının yeterli olduğunu ve işler vaziyette bulunduğunu, periyodik bakım ve kontrollerinin yapıldığını, müvekkilinin yükümlülüklerini yerine getirdiğini, müvekkilinin bir kusurunun bulunmadığını, davacının bulunduğu bölgenin aşırı yağış alan bir bölge olmadığını, müvekkilinin altyapı hizmet gereklerini yerine getirdiğini, …… ilçesine lokal olarak düşen aşırı yağmur yağışının taşkın sele dönüştüğünü, bu durumun mücbir sebep niteliğinde olduğunu, idare ile meydan gelen zarar arasında illiyet bağının kesildiğini, aşırı oranda gerçekleşen afet derecesindeki yağış sebebiyle oluşan hasarlarda müvekkilinin herhangi bir ihmali ya da kusuru bulunmadığını, meydana gelen yağışın mücbir sebep olduğuna dair mahkemece ……. müzekkere yazılması gerektiğini, davacının aracı bıraktığı yerin parka uygun olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiğini, ilgili belediyeden söz konusu park yeri olduğu iddia edilen taşınmazın plan ve projelerde ne olarak yer aldığının tespit edilmesi için ilgili plan, proje ve kayıtlarının dosyaya kazandırılması gerektiğini, su baskınının meydana geldiği arazinin konum itibariyle de yol seviyesinin altında olduğunu, düşük kotta bulunan ve otopark olarak kullanılan alanı su bastığını, düğün salonunun bu parseli otopark olarak kullandırdığını, veya davacının parselin boş olması sebebiyle aracı park etmiş olmasının muhtemel olduğunu, bu durumda sürücünün kendi hatası ile hasarın oluşmasına sebebiyet vermiş olacağını, müvekkilinin davacıya karşı sorumluluğundan bahsedilemeyeceğini, belediyeden söz konusu parselin düğün salonu olarak kullanıldığına dair yapı kullanma izin belgesinin dosyaya kazandırılması, yine otoparkın düğün salonuna ait olup olmadığı, otopark olarak kullanılmasına dair ruhsatının bulunup bulunmadığının sorulması, akabinde düğün salonunun düşük kotta olduğu bilinen parselde gerekli önlemleri alıp almadığının değerlendirilmesi gerektiğini, otoparkı kullandırma yetkisinin düğün salonuna ait olduğunu, burada meydana gelecek hasar ve zararlardan da düğün salonunun sorumluluğuna gidilmesi gerekeceğini, davacı tarafından talep edilen hasar bedelinin de fahiş olup, bu denli hasar meydana gelmiş olmasının doğru olmadığını, tamir ve onarımların daha az masraflı müdahalelerle giderilmesi mümkünken aracın satılmış olması durumunda davacının haksız çıkar elde etmiş olacağını, değişen ürünlerin piyasadaki değerinin, emsal durumlardaki işçilik ücreti vs. kalemlerin ayrı ayrı incelenmesi gerektiğini, davacıya ait aracın sigortalı olup olmadığı, davacının herhangi bir sigorta şirketinden para alıp almadığı hususlarının açıklığa kavuşturulması gerektiğini, aksi takdirde mükerrerlik sorununun ortaya çıkacağını, davacının haksız kazanç sağlamış olacağını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; TTK’nun 1472. maddesi uyarınca kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen alacağın tahsili istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Sigortalı araç hasar fotoğrafları, kasko sigorta poliçesi, ekspertiz raporu, sigortalı araç ruhsatı, yargılama aşamasında makine mühendisi, mimar bilirkişi heyetinden alınan 15/03/2021 havale tarihli rapor, … Belediyesi müzekkere cevabı, kolluk tarafından düzenlenen 09/06/2019 tarihli görgü tespit tutanağı, davacı tarafından sigortalıya yapılan ödemeye ilişkin banka dekontu, … …. Müdürlüğüne yazılan müzekkereye verilen 01/07/2010 tarihli cevap dosya içerisinde yer almaktadır.
Yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporunda, sigortalının kusurunun bulunmadığı, davalının yeterli kapasitede yapılmamış olan ya da bakım eksikliği nedeniyle rögardan tahliye olamayan yağmur sularının otoparka sirayeti ile oluşan zarardan davalının sorumlu olduğu, sigortalı aracın ikinci el rayiç değerinin 105.000,00 TL olduğu, ancak sigorta şirketi tarafından tespit edilen ve ödemeye esas alınan 90.000,00 TL’nin piyasa değerinin altında kalmasıyla kabul edilebilir bulunduğu, aracın sovtaj değerinin 35.000,00 TL olup, sigortalı araçta 91.185,77 TL hasar oluştuğu, aracın onarımının ekonomik olmadığı, pert total olup, davacının gerçek zararının 55.000,00 TL olduğu tespit edilmiştir.
… Genel Müdürlüğüne yazılan müzekkereye verilen cevap ekinde 09/06/2019 tarihinde Ankara ili … ilçesinde meydana gelen yağışın sonuçları itibarıyla meteorolojik açıdan meteorolojik karakterli doğal afet kapsamında değerlendirilebileceği belirtilen fevk (olağanüstü olay) raporu ile … yağış-şiddet-süre-tekerrür analizi listesi gönderilmiştir.
Kolluk tarafından düzenlenen görgü tespit tutanağında 09/06/2019 günü saat 16:00 – 18:00 saatleri arasında … ilçesinde meydana gelen yoğun yağmur yağışı nedeniyle düğün salonu otoparkı adresinde park halinde bulunan sigortalı araç üzerinde yapılan görgü tespitte tavan seviyesinde su içinde olduğunun görüldüğü belirtilmiştir.
… Belediyesine yazılan müzekkereye verilen cevapla, sigortalı aracın park halinde bulunduğu otoparkın ait olduğu düğün salonuna ilişkin yapı kullanım izin belgesi ve imar durumunu gösterir belgeler gönderilmiştir.
Davacı yan kasko sigortalı aracın park halinde bulunduğu düğün salonu otoparkında şiddetli yağmur sonucunda biriken sel sularının altında kalarak hasara uğraması nedeniyle sigortalıya ödenen hasar bedelinden davalının sorumlu olduğunu iddia etmiş, davalı yan ise davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Taraflar arasında davacının kasko sigortacısı olduğu aracın düğün salonu otoparkında yağan yağmur sularının oluşturduğu sel suyu altında kalması sonucu hasara uğradığı, hasar bedelinin davacı tarafından sigortalıya ödendiği hususlarında herhangi bir ihtilaf bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık, düğün salonu otoparkının yağan yağmur sularının oluşturduğu sel suyu altında kalmasında davalının kusurlu olup olmadığı, olay tarihinde yağan yağmurun mücbir sebep teşkil edip etmeyeceği, mücbir sebep teşkil etmiyor ve davalı sigortalı aracın hasara uğramasında kusurlu ise sigortalı araçta meydana gelen hasar miktarı, davacının sigortalısına ödediği hasar bedelini davalıdan talep edip edemeyeceği hususlarından kaynaklanmaktadır.
Davalı vekilinin yargı yoluna yönelik dava şartına ilişkin istinaf itirazı incelendiğinde, açılan işbu tazminat davasında davacı sigorta şirketi dava dışı kasko sigortalı şirkete yaptığı ödemenin halefiyete dayalı olarak davalıdan tazmini talep edilmiş olup, taraflar tacirdir.
Bu durumda, işbu davada idarenin taraf olmadığı, idarenin hizmet kusurundan kaynaklanan bir ihtilaf bulunmadığı, tarafların tacir olduğu, açılan tazminat davasının adli yargıda görülmesi gerektiği, yargı yoluna ilişkin dava şartının gerçekleştiği gözetilerek mahkemece işin esasına girilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Davalı vekilinin diğer istinaf itirazları incelendiğinde, davalı yan aşamalarda olay tarihinde sigortalı aracın park halinde bulunduğu Ankara ili … ilçesinde aşırı yağış meydana geldiğini savunmuştur.
Mücbir sebep, olayın nedeni bilindiği halde önlenme olanağı bulunmayan çoğunlukla önlenemeyen doğa olayından kaynaklanmaktadır. Mücbir sebebin varlığı halinde zarar ile eylem arasındaki illiyet bağı kesildiğinden eylemi gerçekleştirenin zarar sorumluluğundan söz edilemeyecektir. Ancak her doğa olayı mücbir sebep değildir.
Mahkemece … ….. Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabı ekinde yer alan … yağış-şiddet-süre-tekerrür analizi listesinde olay tarihinde olay saatinde 44,4 mm. yağmur miktarı tespit edilmiş, fevk (olağanüstü olay) raporunda da … ilçesinde mm=kg / m2 44,4 olarak tespit edilmiş, meydana gelen afette iki kişinin boğularak, bir kişinin evine dolan su sebebiyle geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybettiği, sağanak yağışın sele sebep olduğu, çok sayıda evi su bastığı, yağışın meteorolojik karakterli doğal afet kapsamında değerlendirildiği belirtilmiştir.
Anılan yazı cevabından anlaşılacağı üzere olay tarihinde sigortalı aracın park halinde bulunduğu otoparkın içinde yer aldığı … ilçesinde düşen yağmur miktarı meteorolojik karakterli doğal afet olup, mücbir sebep olarak nitelendirilebilecektir.
Bu durumda mahkemece, olay tarihinde mücbir sebep niteliğinde aşırı yağış meydana geldiği, aşırı yağışın davalının eylemi ile zarar arasındaki illiyet bağını kestiği ve davalının sorumluluğunu ortadan kaldırdığı gözetilerek açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A) 1-Davalı vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE,
2-Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/06/2021 tarih 2020/39 Esas 2021/404 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Davanın REDDİNE,
4-Alınması gerekli 179,90 TL harcın peşin alınan 1.060,52 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 880,62‬ TL’nin talep halinde davacıya iadesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesap ve takdir edilen 9.936,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Arabuluculuk Kanununun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
9-Gider avansından arta kalan masrafın taraflara iadesine,
B) 1-Davalı yatırdığı 4.242,05 TL istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
2-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davalı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi. 08/06/2023

Başkan – Üye – Üye –

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.