Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2021/1250 Esas 2023/1059 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/1250
KARAR NO : 2023/1059
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE … MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/06/2021
NUMARASI : …
DAVA TARİHİ : 15/09/2014
KARAR TARİHİ : 06/07/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/07/2023
Taraflar arasındaki şirketten çıkmaya izin ile ödenmeyen kar payı ve çıkma payının tahsiline ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile dava dışı …’in davalı şirkette paydaş olduklarını ve müvekkilinin şirkette 09/03/2011 tarihinden itibaren % 50 pay sahibi olduğunu, … siciline 25309 numarala ile kayıtlı olan şirket adresinin değiştirildiğini, şirketin temsilcisi tarafından şirketin makinelerinin, tezgahlarının satıldığını ve şirket temsilcisi tarafından aynı konuda faaliyet gösteren … … …… kurularak bu şirkete davalı şirketin demirbaş ve stoklarının aktarıldığını, şirketin 27/01/2010 tarihi ile 04/12/2017 tarihleri arası temsilcisi ve müdürünün dava dışı … olduğunu, davalı şirketin demirbaşı olan torna tezgahının … … … düşük bedelle satış gösterilerek fatura edilip satıldığını, yine davalı şirketin 80.000,00 TL değerindeki freze makinasının … …’ya bedeli düşük gösterilmek suretiyle satıldığını, bu makinaların bedellerinin şirket mal varlığına dahil edilmelerinin gerektiğini, dava dışı …’in paydaş olması nedeniyle şirket hesabına yatırılan 150.000,00 TL:’nin değişik tarihlerde şirketten çıkışının yapıldığını, tüm bu zararlar nedeniyle dava dışı şirket temsilcisi … aleyhine sorumluluk davası açıldığını, şirkete ait … plakalı aracın rehin nedeniyle haczedildiğini, aracın bedeli ödenerek 31/01/2014 tarihinde satıldığını, bu aracın satış bedelinin de şirket mal varlığına dahil edilmesinin gerektiğini, şirkete ait telefonların şirket kayıtlarında demirbaş olarak kaydedilmelerinin gerektiğini, müvekkilinin şirket ortağı olduktan sonra kendisine kar payı ödenmediğini, müvekkilinin kar payı ödenmesi ve şirket faaliyetiyle ilgili bilgi verilmesi, gerekirse şirketteki pay bedelinin ödenmesi hususunda şirket temsilcisi dava dışı … ile görüştüğünü, ancak bu kişinin müvekkilini tehdit ve hakaret etmesi nedeniyle Eskişehir 5. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 2014/117 Esas sayılı dosyasında kamu davası açıldığını, dosyanın halen derdest olduğunu, şirket temsilcisinin başka bir şirket kurarak davalı şirketin bilgilerini aktarması ve müşteri portföyünden yararlanması nedeniyle hakkında Cumhuriyet Savcılığına şikayet yapıldığını, 2013/19334 sayılı soruşturma dosyasında takipsizlik kararı verildiğini, takipsizlik kararına Ağır Ceza Mahkemesi’ne itiraz edildiğini, davalı şirketin paydaşlarının ve zararlarının belirlenmesi, aktif ve pasiflerinin saptanması ve pay değerlerinin belirlenmesi amacıyla yapılan başvurunun mahkememizin 2013/637 D.İş sayılı kararı ile reddedildiğini iddia ederek, fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak müvekkilinin şirket pay ödenmemesi nedeniyle 4.000,00 TL.’nin ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yine fazlaya ilişkin hak saklı tutularak olası pay değeri 7.000,00 TL olarak değerlendirildiğinden, T.T.K. 638/2 maddesi ve aynı konudaki maddeler gereğince müvekkilin gerçek pay değerinin belirlenerek, ticari faiz yürütülmesi suretiyle ödenerek ve haklı nedenlerin olduğu da göz önüne alınarak şirketten çıkmasına izin verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davacı tarafça mahkememizin 2014/68 Esas sayılı dosyasında müvekkili aleyhine “sorumluluk, tazminata ilişkin belirsiz alacak davası” açıldığını, açılan işbu davanın mahkememizin 2014/68 Esas sayılı dosyanın sonucuna bağlı olması nedeniyle bekletici mesele yapılmasını talep etmiş,
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; yargılamanın devam ettiği süre zarfında davalı şirketin gayrifaal duruma geldiği 2018 yılı başından itibaren hiçbir faaliyetinin bulunmadığı, vergi dairesi nezdinde re’sen terk işleminin yapılmış olduğu Eskişehir ATM’nin 2017/1089 E, 2018/603 K sayılı dosyasında verilen kesinleşmiş karara göre davalı şirketin diğer ortağı şirket müdürü …’in şirkete ait demirbaşı düşük bedelle sattığının tespit edilmiş olması, yine her ne kadar beraat kararı verilmiş olmakla birlikte davalı şirketin 2 ortağı arasında ceza davalarının olması gözetildiğinde davalının şirketten çıkma isteğinin haklı ve yerinde olduğu kabul edilmekle davanın kısmen kabulü ile, davacının … Sicilinde …. numara ile kayıtlı bulunan davalı … …. çıkmasına izin verilmesine, davacının kâr payı ve çıkma payı ödenmesine ilişkin taleplerinin reddine karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının davalı şirket de paydaş olduğu ve şirketin … sicilinde 25309 sicil numarası ile kayıtlı olduğu şirket temsilcisi ve müdürünün … olduğu, Müdür hakkında sorumluluk davasının bulunduğu şirket temsilcisinin Şirket zararına hareket ettiği, yetkilerini kötüye kullandığı belirtilip,davacının haklı nedenler ile şirketten çıkmasına izin verilmesi kar payı ile ilgili 4.000,00 TL ve pay değeri ile ilgili 7.000,00 TL nin ticari faizi ile birlikte alınması fazlaya ilişkin hakkın saklı tutulması istemi ile dava açıldığını, şirket zararının 17.026,29 TL olarak belirlendiğini, bu zararın miktarının da şirket varlığına girmesi gerektiğinden bu miktar da eklenmek sureti ile davacının pay değerinin belirlenmesi istendiğini, bilirkişinin 24.02.2020 tarihli raporunda çıkma payı 23.205,26 TL olarak saptandığı ve yansıtıltığı, bilirkişi raporunda kar miktarını ve kar payını da yansıttığını, yıllara göre değerlendirme yaptığını, kar edilen yıllardaki kar payını dağıtmadığı da bilirkişi raporundan anlaşıldığını, bilirkişi raporuna yönelik itirazlar ileri sürülmüş ancak gider avansı da yatırılmasına karşın şirketin Vergi dairesi düzeyinde resen terk işlemini yapmış olması ve gayrı faal duruma gelerek demirbaşların bulunamayacağı düşüncesi ile yeni bir keşif ve inceleme yapılması değerlendirilmesinden vazgeçildiğini, şirket temsilcisinin sorumluluk davası sonucu şirket kasasına yatırması gereken bedel olduğu gibi demirbaşlar da bulunduğunu, bunlara göre de bilirkişi raporunda pay bedelini belirlediğini, yeni kaşif yapılmadığına göre yerel mahkemenin belirlenen pay bedeline göre bedel arttırımı için harcı yatırılarak dilekçe verilmesi için süre vermesi gerektiğini, sonucuna göre karar vermesi gerekirken, bu yola da gitmeyerek, ve dava dilekçesinde belirtilen çıkma bedelinin net olarak bilirkişi raporunda saptanan miktarın altında olduğu gözetilmeden ve bu miktara ilişkin karar verilmeden ve kar payı ile ilgili olumlu değerlendirme yapılmadan reddi yoluna gidilmesi yasaya aykırı olduğunu, bu nedenlerle yerel mahkeme kararının yasaya aykırı olması nedeni ile ve istemlerin ret kararı yerinde olmadığından bozularak kaldırılması ve istek gibi karar verilmesini, gider ve ücretin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava, davacının ortağı olduğu limited şirketten çıkmasına izin verilmesi ve ödenmeyen geçmiş yıllara ilişkin kar payı ile çıkma payı değerinin ödenmesi talebine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Davalı şirketin … sicil dosyaları, Eskişehir 1. Asliye … Mahkemesinin 2017/1089 Esas 2018/603 Karar sayılı karar sureti, Eskişehir 5.Sulh Ceza Mahkemesinin 2014/117 Esas 2014/212 Karar sayılı karar sureti, yargılama aşamasında mali müşavir bilirkişiden alınan 24/02/2020 tarihli rapor ile … mühendisi bilirkişiden alınan 17.02.2021 tarihli rapor dosya içerisinde yer almaktadır.
Eskişehir Asliye … Mahkemesinin 2017/1089 Esas 2018/603 Karar sayılı dosyasında,davacı … … tarafından,davalı şirket ortağı … aleyhine bilirkişi raporu uyarınca … A.Ş.’den alınan makinenin 01.08.2011 tarihinde 47.200,00 TL’sına tarafların paydaşı olduğu şirkete satıldığı, makinenin 19.09.2011 tarihindeki parasal değerinin 77.000,00 TL+KDV olduğu, davalının şirkete ait tezgahı düşük bedelle sattığı ve bu kapsamda dava dışı şirket, 37.000,00 TL zarara uğrattığı gerekçesiyle kısmen kabulüne, 37.000,00 TL’nin davalıdan tahsiliyle …verilmesine, bedelin 7.000,00 TL’lik kısmına dava tarihinden, bakiyesine ıslah tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine karar verildiği kararın Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 07.10.2019 tarih 2018/4885 Esas 2019/6235 Karar sayılı ilamı onanmasına karar verildiği görülmüştür.
Eskişehir 5.Sulh Ceza Mahkemesinin 2014/117 Esas 2014/212 Karar sayılı dosyasında davacının katılan olarak yer aldığı, davalı şirketin ortağı olan …’nin sanık olduğu, tehdit suçundan yapılan yargılama sonunda sanığın beraatine karar verildiği dosya içeriğiyle sabittir.
Yargılama aşamasında mali müşavir bilirkişiden alınan raporda,davalı şirketin bilirkişi raporunun hazırlandığı tarihte tasdik edilmiş son ticari defterlerinin 2017 yılına ait olup, bu ticari defter kayıtlarından gerekli tespitler yapıldığı,söz konusu bilanço değerlerinin içindeki stoklar ve maddi duran varlıklarının gerçek değer olduğu varsayımı ile hesaplama yapıldığı,davalı şirketin, 31.12.2017 tarihli bilançosuna göre öz sermaye tutarının 61.959,01 TL olduğu,ticari defter kayıtlarına göre davacının 20.050,00 TL’lik sermaye taahhüdünü yerine getirmediği,bu durumda ödenmiş sermaye miktarının 79.950,00 TL olup, 25,00 TL pay değerinden 3.198 adet payın değerinin ödendiği, ödenmiş sermaye miktarına göre 1 payın değerinin 19,37 TL olduğu,davacı ortağın şirketteki ortaklık payının %50 olup sermayesi 2.000 adet paydan oluştuğu, ancak şirkete (50.000,00 TL – 20.050,00 TL = 29.950,00 TL ÷ 25,00 TL =) 1.198 adet pay kadar sermaye ödemesi yaptığı, bu durumda davacı ortağın şirketteki ödenmiş sermaye üzerinden paylarının 1.198 adet olduğu ve çıkma payının 23.205,26 TL olduğu,davalı şirketin ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, gerekli açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı, kayıtlara dayanak teşkil eden belgelerin mevcut olduğu,davacının haklı nedenlerle ortaklıktan çıkma koşullarının oluştuğu belirtilmiştir.
Yargılama aşamasında … mühendisi bilirkişiden alınan raporda, dosya kapsamında dava konusu şirket bünyesinde bulunan makine, ekipman ve taşıtlara ait belge ve bilgi bulunmadığı, dava konusu makine, taşıt ve ekipmanlar konusunda inceleme ve değerlendirilme yapılabilmesi için, dava dosyasına dava tarihi itibari ile şirkete ait makine, cihaz, ekipman, taşıt vb demirbaşlara ait demirbaş listesi, fatura(alış —satış), araçlara ait ruhsat örneği, noter satış belgesi örneği, trafik sigortası örneği gibi belgelerin sunulması sonrasında istem doğrultusunda rapor tanzim edilmesinin mümkün olacağı bildirilmiştir.
Mahkemece 12.01.2021 tarihli celsede,… mühendisi bilirkişinin raporunda belirttiği demirbaş listesi ile bu demirbaşlara ilişkin raporda belirtilen belgeleri sunması için davalı vekiline kesin süre verildiği,davalı vekilince belgelerin sunulmadığı,ilk derece mahkemesince 30.03.2021 tarihli celsede keşif günü verildiği,keşif ve bilirkişi ücretini yatırması için davacı vekiline kesin mehil verildiği,davacı vekilinin 06.04.2021 tarihli dilekçesi ile müvekkilinin keşif masraflarını yatırmayacağını belirttiği ve bu beyanını 15.06.2021 tarihli celsede tekrar ettiği mahkemece aynı celse davacının … Sicilinde …. numara ile kayıtlı bulunan davalı … İnşaat San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nden çıkmasına izin verilmesine, davacının kâr payı ve çıkma payı ödenmesine ilişkin taleplerinin reddine karar vermiştir.
Davalı vekili davacı yanın haklı nedenle limited şirketten çıkmasına yönelik karara karşı bir istinaf itirazı ileri sürmemiştir. Bir başka anlatımla, davalı vekili davacının limited şirket ortaklığından çıkmaya ilişkin haklı sebep koşulunun somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, davacının haklı nedenle limited şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesi kararının usul ve yasaya uygun olup olmadığı hususları, istinaf itirazı bulunmadığı gözetilerek Dairemizce tartışılmamıştır.
Somut davada uyuşmazlık, davalı şirket ortağı olan davacının açılan davada çıkma payı alacağı bulunup bulunmadığı hususundan kaynaklanmaktadır.
Davacı vekili işbu davada müvekkilinin şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesine, davacının hak ettiği payın davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince,davalı tarafça şirket mal varlığı ve demirbaşlarına ilişkin açıklama yapılmadığı gibi, davacı tarafça bu hususların tespiti hususunda verilen keşif ara kararı gereği gerekli ücretler yatırılmadığından, davacının kâr payı ve çıkma payı hesabı netleştirilemediğinden davacının bu taleplerinin reddine karar verilmiş ise de,mahkemece davalı şirketin envanterinde kayıtlı malvarlığının araştırılmadığı eksik incelemeye dayalı karar verildiği anlaşıldığından,mahkemece davalı şirkete envanterinde kayıtlı malvarlığının nerede olduğunu bildirmesi için aksi halde bilanço değerleri üzerinden kar ve çıkma payı hesaplanacağına yönelik kesin süre verilmesi,şirket envanterine kayıtı malvarlıklarının nerede olduğunun bildirilmesi halinde malvarlığı üzerinde bilirkişilere inceleme yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bu taleplerin reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın karar veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/(1)-a.6 maddesi gereğince KABULÜNE,
2-Eskişehir Asliye … Mahkemesi’nin 15/06/2021 tarih ve 2014/505 Esas 2021/608 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın karar veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
5-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/(1)-a.6 ve 362/(1)-g.maddeleri uyarıca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.06/07/2023
Başkan- … Üye -… Üye – … Zabıt Katibi -…
… … … ….
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.