Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/1027 E. 2021/870 K. 24.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :17/05/2021
NUMARASI :
İHTİYATİ TEDBİR
TALEBİNDE BULUNAN
TALEP TARİHİ : 26/04/2021
KARAR TARİHİ : 24/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/06/2021

Taraflar arasındaki ihtiyati tedbir talebine ilişkin talebin dosya üzerinden yapılan incelemesi sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyati tedbir talebinin reddine yönelik olarak verilen hükme karşı ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile …’ın, davalı şirkette %50’şer oranında pay sahibi olduğunu, davalı şirketin 2015-2016 yıllarına ilişkin 30/03/2017 tarihli olağan genel kurul toplantısında …’ın 3 yıl süre ile tek kişi olarak yönetim kurulu üyeliğine seçildiğini, bunu takiben 03/04/2017 tarih ve….numaralı yönetim kurulu kararı ile hem yönetim kurulu başkanı seçildiğini hem de davalı şirketi münferit imza ile temsile yetkili kılındığını, davalı şirketin 2017-2018-2019 yıllarına ilişkin olarak 30/03/2020 tarihinde olağan genel kurul toplantısı yaptığını, bu toplantıda …’ın 30/03/2023 tarihine kadar tek kişi olarak yönetim kurulu üyeliğine seçildiğini, 30/03/2020 tarihinde alınan kararların yok hükmünde olduğunu, müvekkilinin toplantıya çağrılmadığını, müvekkili adına …’a Ankara 24. Noterliğinin 25/03/2021 tarih ve …. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile yapılan usulsüz işlemlere son verilmesinin ihtar edildiğini, ancak …’ın tarafından Konya 16. Noterliğinin 06/04/2021 tarih ve …. yevmiye numaralı cevabi ihtarname gönderildiğini, genel kurulda müvekkilinin imzasının taklit edildiğini, …’ın hesap vermeme yönündeki iradesi yanında müvekkili tarafından yapılan araştırmada tespit edilen usulsüzlükler ve şirketi zarara sokan somut eylemlerin tespit edildiğini iddia ederek davalı şirketin yönetim kurulu üyesi ve davalıyı münferiden temsile yetkili olarak gözüken …’ın yönetim kurulu üyeliği ile imza yetkisini kullanmaktan men edilmesine yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve şirkete kayyım atanmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, haklılık durumunun bu aşamada değerlendirilemediği ve davalı şirkette organ boşluğu bulunmadığı gerekçeleriyle davacı vekilinin kayyım atanması hususundaki ihtiyati tedbir talebinin bu aşamada reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 30/03/2020 tarihli olağan genel kurul toplantısının çağrı yapılmadan gerçekleştiği için yok hükmünde olduğunu, müvekkilinin de toplantıya katılmadığını, toplantı tutanağındaki imzanın sahte olduğunu, şirket yöneticisi Nezih Kardoğan’ın şirket zararına işlemler gerçekleştirdiğini, usulsüz ve hukuksuz işlemler yaptığını, şirketin ortağı olan müvekkiline hesap vermediğini, …’a usulsüz para aktarımlarının yapıldığını bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve talebin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep; ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
HMK’nun 389/1. maddesi uyarınca, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkın elde edilmesi önemli ölçüde zorlaşacak ya da tamamen imkansız hale gelecek ise veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.
HMK’nun 390/1. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir dava açılmadan önce esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden, dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilebilecektir.
İhtiyati tedbir kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca tarafların dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı hukuki korumadır.
Somut olayda, davacı yanca davalı şirket yetkilisinin şirket zararına işlemler yaptığı, şahsi hesabına usulsüz para aktarımları yaptığı, dava konusu genel kurul toplantısını çağrı yapılmadan yapıldığı gibi müvekkilinin toplantıya katılmadığı ve toplantı tutanağındaki imzanın davacıya ait olmadığı iddiasıyla açılan işbu davada davalı şirkete kayyım atanması talep edilmiş olup, mevcut dosya kapsamına göre ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 59,30 TL harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İhtiyati tedbir talep eden davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere dosya üzerinden oy birliği ile karar verildi24/06/2021

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.