Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/1014 E. 2021/999 K. 13.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi ….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ…
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : KONYA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/07/2018
NUMARASI …
DAVA TARİHİ : 06/06/2017
KARAR TARİHİ : 13 /09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/10/2021

Taraflar arasındaki ipoteğin fekkine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davasının konusuz kalması nedeni ile esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce verilen kararın Yargıtay 11. Hukuk Dairesince bozulması üzerine duruşma açılarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 12/01/2012 tarihinde … ….’nin kullandığı ve ileride kullanacağı kredilere teminat teşkil etmek üzere …..sayılı taşınmazın… mesken üzerinde banka lehine birinci dereceden süresiz 90.000,00 TL bedelle ipotek tesis edildiğini, … ….’nin bankaya olan borçlarının 2015 yılında bittiğini, müvekkilinin müteaddit deftalarca ilgili banka şubesine ipoteğin fekki hususunda şifahen görüşmesine rağmen ipoteğin fek edilmediğini, bu süreçte eve ilişkin acil bir tasarrufu olmadığı için yazılı bir başvuruda bulunmadığını, 24/04/2017 tarihinde ilgili şubeye dilekçe ile başvurarak herhangi bir borç varsa bu rakamın tarafına bildirilmesi aksi takdirde ipoteğin fekki için talep bulunduğunu, ancak bugüne kadar banka şubesince herhangi bir cevap verilmediğini ve ipoteğin fek edilmediğini belirterek …mesken üzerine konulan iptoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının bu dava ile lehine ipotek vermiş olduğu … ….’nin müvekkili bankaya borcu bulunmaması sebebiyle adına kayıtlı taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını talep ettiğini, ancak davacının bu talebinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davacının asıl borçlu dava dışı … ….’nin borcu yönünden müvekkili bankaya ödemeler yaptığını, ancak söz konusu şirketin borcunun halen bitmediğini ve dava dışı şirketin müvekkili banka yönünden halen riskli olduğunu, bu nedenle müvekkili bankanın bu alacağını ipotek ile teminat altına aldığını ve davacının ipotek fek talebinin yerine getirilmediğini, davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmasının usule, yasaya ve yerleşik Yargıtay içtihatlarına aykırılık teşkil ettiğini, dava dışı … ….’nin müvekkili bankaya halen çek bedeli riski olarak 16.800,00 TL riski bulunduğundan bahisle davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; dava tarihi itibari ile dava dışı asıl borçlu … ….’nin 16 adet iade edilmemiş çeklerinden dolayı davalı bankanın 16.180,00 TL’lik sorumluluğunun bulunduğu, dava açıldıktan sonra 2 adet çekin davalı bankaya iade edilmesi ile 22/11/2017 tarihinde banka sorumluluk tutarının 14.180,00 TL kaldığı, karşılıksız kalmış olan 14 çek karşılığında dava dışı … tarafından adına açılan muvakkat bir hesapta 14.200,00 TL’nin süresiz olarak rehin verildiği, davalı banka tarafından 07/12/2017 tarihli … Müdürlüğünce gönderilen yazıya istinaden davaya konu ipoteğin fekkedildiği, ipotek senedinin geniş kapsamlı olup, gayri nakdi kredi ve borçlarının da teminat teminat altına aldığını ve bu nedenle dava tarihi itibari ile ipotek fek koşullarının bulunmadığı gerekçeleriyle davasının konusuz kalması nedeni ile esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğini, karşı taraf lehine vekalet ücreti verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, … …’nin kullandığı ve kullanacağı kredilere teminat teşkil etmek üzere …….sayılı taşınmazın …. mesken üzerine 90.000,00 TL bedelli banka lehine ipotek tesis edildiğini, davalı tarafın yazılı talebine rağmen ipoteği kaldırmadığını, davalı bankanın dava açılmasına sebebiyet verdiğini, davalı bankanın müvekkilinin krediye ilişkin ödemeler yaptığını kabul ettiğini, ancak borcun tamamının ödenmediğini ileri sürdüğünü, müvekkilinin bankaya hitaben yazdığı yazıda ipoteğin fekki ya da borç varsa bildirilmesini talep ettiğini, ancak bankanın bir cevap vermediğini, bu nedenle işbu davanın açıldığını, davalı bankanın kötü niyetli olduğunu, dava açıldıktan sonra müvekkilinin hesabına 14.200,00 TL yatırdıktan sonra 07/12/2017 tarihinde ipoteğin fek edildiğini, müvekkilinin yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasının yerinde olmadığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; ipoteğin fek edilmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekilinin istinafı müvekkilinin yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması gerektiğine ilişkindir.
Davalı banka ile dava dışı ……Şirketi arasında 17/11/2011 tarihli 1.000.000,00 TL bedelli Genel Kredi Sözleşmesi düzenlendiği,
12/01/2012 tarih ve …. yevmiye no’lu ipotek senedi ile davacı …’nun dava dışı … …’nin davalı bankaya doğmuş ve doğacak nakdi ve gayri nakdi alacağı için……. niteliğindeki bağımsız bölüm üzerinde 90.000,00 TL bedelle 1. dereceden ipotek tesis edildiği,
Davacının davalı bankanın … Şubesine 24/04/2017 tarihli yazılı başvurusunda ….sayılı taşınmazın üzerine konan ipotek borcunun bittiğini, üzerine konan ipoteğin 3 gün içinde kaldırılması veya olan borcun bildirilmesinin talep ettiği, söz konusu yazının alt bölümünde 24/04/2017 tarihi atılmak ve ……. Şubesi kaşesi basıldıktan sonra … (Ancak soy ismi tam okunamayan) isimli personel tarafından imza atıldığı,
Tapu kaydından, davaya konu Konya ….. kayıtlı taşınmazın ….. mesken niteliğindeki bağımsız bölümün halen davacı … adına kayıtlı olduğu, davalı ……… Müdürlüğü’ne taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekki için 07/12/2017 tarihinde yazılan yazı üzerine taşınmaz üzerindeki ipoteğin 12/01/2017 tarihinde fek edildiği görülmüştür.
Bankacı bilirkişi … tarafından düzenlenen 13/06/2018 tarihli raporda özetle; davalı bankanın ilgili şubesinden temin ettiği belgelerden dava tarihi itibariyle dava dışı asıl borçlu … …’nin 16 adet karşılıksız kalmış çekten dolayı bankanın 16.180,00 TL sorumluluğunun olduğu, 22/11/2017 tarihinde iki adet çekin bankaya iade edildiğinden bankanın sorumluluk tutarının 14.180,00 TL’ye düştüğü, dava dışı … tarafından adına açılan …….. hesabından 14.200,00 TL’lik kısmın davalı bankanın … Şubesinde açılacak bir hesapta süresiz olarak rehin verildiği, 06/12/2017 tarihinde rehin sözleşmesi imzalandığı, davalı bankanın yazısı üzerine bağımsız bölüm üzerindeki ipoteğin 12/01/2017 tarihinde fek edildiği, davanın konusuz kaldığı bildirilmiştir.
Dairemizin,” Davacının, davalı bankanın … Şubesine 24/04/2017 tarihli yazı ile taşınmazı üzerine konan ipotek borcunun bittiğini, üzerine konan ipoteğin 3 gün içinde kaldırılması veya olan borcun bildirilmesini talep ettiği halde, davalı bankanın bu yazıya cevap vermemiştir. Bunun üzerine davacının işbu ipoteğin fekki davasını açmıştır. Dava tarihi itibariyle davalı bankanın dava dışı … …. Şirketi’ne verdiği 16 adet çekin karşılıksız çıkması nedeniyle 16.180,00 TL sorumluluğunun bulunduğu, 22/11/2017 tarihinde 2 adet çekin bankaya iade edilmesi nedeniyle davalı bankanın sorumluluk tutarının 14.180,00 TL’ye indiği, dava dışı …… hesabından 14.200,00 TL’lik kısmın davalı bankanın … Şubesinde açılacak bir hesapta süresiz olarak rehin verildiği ve bu konuda ilk derece mahkemesi yargılaması sırasında 06/12/2017 tarihinde rehin sözleşmesi imzalandığı, bunu takiben davalı bankanın … ….. taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekki için 07/12/2017 tarihinde yazdığı üzerine taşınmaz üzerindeki ipoteğin 12/01/2017 tarihinde fek edilmiştir. Davacının 24/04/2017 tarihli yazısı ile ipoteğin kaldırılmasını, varsa borcun bildirilmesini istediği halde davalının davacıyı bu konuda bilgilendirmeyerek davacının işbu davayı açmak zorunda bıraktığı, yargılama sırasında davacının ipoteğin fekki için rehin verdiği, ipoteğin fekkedildiği anlaşıldığından davanın konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacının yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasına karar verilmesi gerekirken” gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesinin 13/02/2020 tarih ve ….. Karar sayılı kararının kaldırılmasına, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, masraftan davalı bankanın sorumlu tutulmasına ilişkin karar;
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 20/01/2021 tarih …. Karar sayılı kararı ile
“….Lehine ipotek verilen dava dışı şirketin 14 adet iade edilmemiş çeklerinden dolayı davalı bankanın 14.200,00 TL yasal sorumluluğunun bulunduğu ve dava devam ederken bu sorumluluk nedeniyle 3. kişi tarafından açılan mevduat hesabında bulunan 14.200,00 TL nin süresiz olarak rehin verildiği ve bu rehin karşılığı davalı banka tarafından dava devam ederken ipoteğin fekkedildiği taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Esastan Sonuçlanmayan Davada Yargılama Gideri” başlıklı 331. maddesinin 1. fıkrası “Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder.” düzenlemesini haiz olup, bu durumda davacının dava açtığı tarihte ipoteğin fek koşullarının bulunmadığı, ipoteğin iade edilmeyen çekler nedeniyle mevduat rehni gösterilmek suretiyle dava devam ederken kaldırıldığı, taraflar arasında düzenlenen resmi ipotek sözleşmesine göre ipoteğin hem nakdi hem de gayri nakdi kredileri kapsadığı birlikte değerlendirildiğinde dava tarihi itibariyle davacının haklı olduğu ve bu nedenle yargılama giderlerinden davalı bankanın sorumlu olduğunu söylemek mümkün olmamakla aksi yöndeki değerlendirme ile verilen kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir. ” gerekçesi ile bozulmuştur.
DİRENME GEREKÇESİ;
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi davanın devamı sırasında çek depo bedellerinin karşılanması ile davanın konusuz kaldığı gözetildiğinde davanın açıldığı tarih itibarı ile davacının haklı olduğu sonucuna varılamayacağı gerekçesi ile bozma yapmıştır.
Davanın konusuz kalması halinde yargılama giderlerinden sorumluluk hususunda yargılamaya devam olunarak davanın açılmasına sebebiyet verme hususu takdir edilerek yargılama giderlerinden sorumlu olan tarafın saptanması gerektiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Yargıtay 11 Hukuk Dairesi dava sırasında çek depo bedellerine ilişkin mevduat rehni gösterilmesi nedeniyle ipoteğin fek edilmesi nedeniyle dava açıldığı tarihte fek koşullarının oluşmadığını bu nedenle yargılama giderlerinden davacının sorumlu tutulması gerektiğine işaret etmektedir.
Oysa ki önceki kararımızda da üzerinde durulduğu gibi davacının davalı bankaya dava açmadan önce 24/04/2017 tarihli dilekçe ile başvurusu vardır. Anılan dilekçe ile davacı ipoteğin temin ettiği borcun sona erdiğini ileri sürerek yazının banka şubesinin tebliğinden itibaren üç gün içinde ipoteğin kaldırılmasını veya şubeye olan borcun yazılı olarak bildirilmesini talep etmiştir.
Banka şubesine 24/04/2017 tarihinde verilen ve ilk kararımıza da gerekçe yapılan bu dilekçe ile davacı dava açmadan önce ipoteğin teminat altına aldığı borcun da tarafına bildirilmesini talep etmiş ancak banka davacıya cevap vermemiştir. Davacının ipoteğin fekki için dava açmaktan başka çaresi kalmadığına göre davadan sonraki davranışlarının davadan önceki fiili başvurusu ile birlike değerlendirilmesi gerekir. Davacı vekili yargılama aşamasında bile varsa borcun saptanmasına istemekle ipoteğin fekki önündeki bankanın çıkardığı engeli öğrenmek istemiştir. Nitekim dava dışı …’nin 06/12/2017 tarihli 14.200,00 TL tutarla mevduat rehni vermesi üzerine bankaca ipotek 07/12/2017 tarihli yazı ile kaldırılmıştır. Davalı banka dava açılmadan önceki süreçte ipoteğe konu taşınmaz maliki davacının yazılı başvurusuna rağmen hiç bilgilendirme yapmayarak davaya gerek kalmaksızın ipoteğin fekki için gerekli işlemlerin yapılması imkanından davacıyı mahrum bırakmıştır. Nitekim bu husus davacı vekilince 28/06/2018 tarihli bilirkiş raporuna itiraz dilekçesinde “.. Kaldı ki böyle bir borç var ise bile müvekkile o tarihte bir cevap verilse idi iş bu borç kapatılıp ipoteğin fekki tarfımızdan talep edilebilirdi” ifadesi ile de dile getirilmiştir. Dilekçe ile yapılan başvuruya cevap vermeyerek ipoteğin kaldırılması için gerekli olan tutarın davacı tarafından veya asıl borçlu veya üçüncü bir kişi tarafından bankaya ödenerek veya yeni bir teminatla karşılanması olanağı ortadan kaldırarak davacıya dava açma dışında bir hukuki çare bırakmayan davalı banka dava açılmasına sebebiyet vermiştir. Nitekim daha bilirkişi incelemesi yapılmadan alınan mevduat rehni ile ipotek fek edilmiştir. Açıklanan gerekçe ile ilk derece mahkemesince yazılı şekilde davacının yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulması yerinde olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yargılama giderlerinden davalı bankanın sorumlu tutulmasına dair kararımızda direnılmesine karar verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Dairemizin 13/02/2020 gün ve …. Karar sayılı kararında DİRENİLMESİNE,
2-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.2. maddesi uyarınca KABULÜNE,
3-Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/07/2018 tarih ve… Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
4-Davanın konusuz kalması nedeniyle KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
5-Alınması gerekli olan 54,40 TL harçtan peşin olarak alınan 1.536,98 TL harcın mahsubu ile artan 1.482,08 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
6-Davacı tarafından peşin yatırılan başvurma harcı 31,40 TL ve peşin harç 54,40 TL olmak üzere toplam 85,80 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan tebligat, posta ve bilirkişi ücreti olan 649,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
8-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden istinaf karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin uyarınca ve ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra dava konusuz kaldığı gözetilerek hesaplanan 12.500,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Konya 1. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen görevsizlik kararı üzerine dosya Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilerek karar verildiğinden daha önce verilen görevsizlik kararı nedeniyle davalı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
10-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talepleri halinde ilgili taraflarına iadesine,
C)1-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
2-Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile istinaf yargılama posta gideri 35,00 TL olmak üzere toplam 133,10 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı vekilinin yokluğunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.13/09/2021

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.