Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2020/831 E. 2022/691 K. 25.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2020/831 Esas 2022/691 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/831
KARAR NO : 2022/691

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :27/09/2019
NUMARASI : 2018/837 Esas 2019/817 Karar
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/11/2018
KARAR TARİHİ : 25/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/05/2022

Taraflar arasındaki itirazın iptali istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile … İnş.Eml.Hay.San.Tic.Ltd.Şti. firması arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine istinaden adı geçen şirkete kredi verildiğini ve kullandırıldığını, davalının ise müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile söz konusu sözleşmeyi imzalayarak borcun sorumluluğunu üstlendiğini, asıl borçlu ve kefillerin sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirmemeleri üzerine hesap katedilerek Ankara 38.Noterliği’nin … yevmiye no’lu 24/09/2018 tarihli ihtarname tebliğine rağmen borcun ödenmemesi nedeniyle davalı hakkında Ankara 25.İcra Müdürlüğü’nün 2018/12266 E.sayılı dosyasında başlatılan icra takibine davalının haksız itirazı nedeniyle durduğunu iddia ederek itirazın iptali ile takibin devamına, % 20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP
Davalı tarafça yasal süre içerisinde cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davacı banka ile dava dışı … İnş. Eml. Hay. San. Tic. Ltd. Şti. arasında 19/10/2016 tarihinde 400.000 TL bedelli genel kredi sözleşmesi akdedildiği, davalının söz konusu sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, kefalet aktinin yasal koşulları taşıdığı, işbu sözleşmeye istinaden dava dışı kredi borçlusuna kredi kartı, kredi mevduat hesabı, 30.000 TL’lik 2.el araç kredisi, 72.000 TL’lik ticari 2.el araç kredisi tahsis edilerek, kullandırıldığı, ödemelerin aksaması üzerine davacı banka tarafından, davalıya ve dava dışı şirkete Ankara 38.Noterliği aracılığıyla hesap kat edilerek ihtar çekildiği, ihtarnamenin davalıya 25/09/2018 tarihinde tebliğ edildiği ve davalının ihtar ile verilen 1 günlük sürenin sonu olan 27/09/2018 tarihi itibariyle temerrüde düştüğü, usul ve yasaya uygun düzenlenen ve hükme esas alınan bilirkişi raporu ile davacı bankanın toplam 89.875,70 TL alacaklı olduğu tespit edilmiş olup, davalı tarafça borcun ödendiğine dair herhangi bir delil sunulmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile, Ankara 25. İcra Müdürlüğü’nün 2018/12266 esas sayılı takibe vaki itirazın 82.691,89 TL asıl alacak, 6.632,44 TL faiz, 312,70 TL BSMV, 238,67 TL masraf olmak üzere toplam 89.875,70 TL alacak yönünden iptaline, takibin toplam 89.875,70 TL alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, kabul edilen alacağın %20’si oranında (17.975,14 TL) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece aldırılan bilirkişi raporunda taksitli ticari kredilerin ana parasının eksik tespit edildiğini, buna bağlı olarak faiz alacaklarının eksik hesaplandığını, taksitli ticari kredilerinde gecikme faiz oranları % 48,10 oranında talep edildiği halde bilirkişi tarafından % 39 oranında uygulanmasının hatalı olduğunu bildirerek mahkemece verilen kısmen kabul kararı kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Genel kredi sözleşmesi, hesap kat ihtarnamesi, hesap ekstreleri vs.deliller dosya arasında mevcuttur.
Ankara 25.İcra Müdürlüğü’nün 2018/12266 E.sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklının davalı borçlu aleyhine 88.207,62 TL asıl alacak, 12.519,90 TL işlemiş faiz, 463,26 TL temerrüd faizi, 238,67 TL masraf olmak üzere 101.429,45 TL alacağın tahsili amacı ile ilamsız icra takibi başlattığı, ödeme emrinin davalı borçluya 24/10/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun yasal süre içerisinde 30/10/2018 tarihinde borca ve fer’ilerine itiraz ettiği ve takibin durdurulmasına karar verildiği, eldeki davanın İİK’nun 67.maddesinde öngörülen yasal 1 yıllık süre içerisinde açıldığı görülmüştür.
20/06/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; takip konusu borcun … no’lu kredi kartı, … no’lu kredi mevduat hesabı, … no’lu ve …. no’lu taksitli ticari kredilerden kaynaklandığı, kredi kartı nedeniyle takip tarihi itibariyle 4.012,38 TL ana para, 433,68 TL işlemiş faiz, 8,36 TL BSMV olmak üzere toplam 4.454,42 TL; kredili mevduat hesabı nedeniyle 5.005,57 TL ana para, 346,56 TL işlemiş faiz, 11,74 TL BSMV olmak üzere toplam 5.363,87 TL; … no’lu taksitli ticari kredi nedeniyle 15.837,26 TL ana para, 1.413,70 TL işlemiş faiz, 70,68 TL BSMV olmak üzere toplam 17.321,64 TL; … no’lu taksitli ticari kredi nedeniyle 57.836,68 TL ana para, 4.438,50 TL işlemiş faiz, 221,92 TL BSMV olmak üzere toplam 62.497,10 TL olmak üzere 4 adet kredi nedeniyle toplam davacı bankanın 82.691,89 TL asıl alacak, 6.632,44 TL işlemiş faiz, 312,70 TL BSMV, 238,67 TL masraf olmak üzere toplam 89.875,70 TL alacaklı olduğu bildirilmiştir.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, takip konusu kredi kartı borcu ve kredili mevduat hesabından kaynaklanan borç yönünden hesap kat ihtarnamesinde belirtilen ana para tutarlarına takip tarihine kadar TCMB’nce belirlenen azami akdi ve gecikme faizi uygulanması, taksitli ticari krediler yönünden ise hesap kat tarihi itibariyle ödenmeyen taksit miktarlarına sözleşmede kararlaştırılan akdi faiz ile temerrüt faizi uygulanması, yapılan tahsilatların mahsubundan sonra ana para ve işlemiş faiz miktarlarının tespit edilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin bu hususlara yönelik istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
Somut olayda taksitli ticari kredi alacağına uygulanacak temerrüt faiz oranının taraflar arasında akdedilen genel kredi sözleşmesi hükümlerine göre tespiti gerekir. Akdedilen genel kredi sözleşmelerinde kararlaştırılan bir temerrüt faizi oran olarak gösterilmemiştir. Sözleşmelerin 13. maddesinde bankaca kredilere uygulanan en yüksek faiz oranına bu oranın %50’sinin ilavesi suretiyle bulunacak oranın temerrüt faiz oranı olarak uygulanacağı belirlenmiştir. Bu durumda bankanın kredilere uyguladığı en yüksek faiz oranının tespiti gerekir.
Bilirkişi raporunda bankanın takip konusu taksitli ticari kredilere uyguladığı akdi faiz oranını olan % 26 oranına sözleşme hükümleri gereğince bu oranın % 50 fazlası olan % 39 oranında temerrüt faizi uygulanmak suretiyle hesaplama yapılmıştır.
Temerrüt tarihinde fiilen uyguladığı en yüksek cari faiz oranını ispat etme külfeti alacaklı davacı üzerindedir. Davacı vekili ise yargılama aşamasında kredi hesaplarına fiilen uygulanan en yüksek faiz oranını gösterir herhangi bir bilgi ve belge ibraz etmediği gibi, istinaf aşamasında da sunulan herhangi bir belge bulunmamaktadır.
Bu durumda mahkemece davacının davalı şirketin genel kredi sözleşmesi kapsamında kullandığı kredi ilişkisinde uyguladığı % 26 akdi faiz oranının üzerinde bir faiz oranı uyguladığını ispatlayamadığı gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında, istinafa başvuranın sıfatı gözetildiğinde, bir isabetsizlik görülmediğinin davacı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf itirazlarının da reddi gerekmiştir.
Ancak bilirkişi raporunda, takip konusu toplam 88.207,62 TL asıl alacağın … no’lu kredi kartı, …. no’lu kredi mevduat hesabı, … no’lu ve …. no’lu taksitli ticari kredilerden kaynaklandığı belirlenmiş olmakla birlikte davacı bankaca takip talebinde söz konusu alacak kalemleri ayrı ayrı belirtilmeksizin 4 adet kredi nedeniyle tahakkuk edilen asıl alacakların ve fer’ilerinin toplamları gösterilmek suretiyle talepte bulunulmuş ve tüm alacak kalemleri yönünden % 48,10 oranında temerrüt faizi uygulanması talep edilmiş, ilk derece mahkemesince de hüküm kısmında alacak kalemleri ayrı ayrı belirtilmeksizin ve tüm alacak kalemlerinin asıl alacaklarına takip tarihinden itibaren % 48,10 oranında temerrüt faizi uygulanmasına neden olacak şekilde hüküm kurulmuştur.
6100 sayılı HMK’nın 355.maddesinde, istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı, ancak, bölge adliye mahkemesinin kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bu re’sen gözeteceği düzenlenmiştir.
6100 sayılı HMK’nun 297/2. maddesi “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” düzenlemesini içermektedir. Hükmün infazda tereddüt oluşturup oluşturmadığının incelenmesi kamu düzeni ile ilgilidir.
Yukarıda açıklandığı üzere, dava konusu icra takibinde taksitli ticari kredi, ticari kredi kartı ve ticari kredili mevduat hesaplarından kaynaklanan asıl alacak, işlemiş temerrüt faizi ile BSMV’nin toplam miktarları gösterilmek suretiyle tahsil talebinde bulunulmuş ve mahkemece de talep gibi karar verilmiş ise de,
5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanununun (6495 sayılı kanunun 35. md. ile değişik) 43. md. ve 26. maddesinin 3. fıkrası hükmü ile 25.05.2013 tarih ve 28657 sayılı RG’de yayımlanan (Sayı: 2013/8) Tebliğ ile “Mevduat ve Kredi Faiz Oranları ve Katılma Hesapları Kar ve Zarara Katılma Oranları ile Kredi İşlemlerinde Faiz Dışında Sağlanacak Diğer Menfaatler Hakkında Tebliğ (Sayı: 2006/1) ‘de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ’in 4. md 1. fıkrasına “Ancak, kredili mevduat hesaplarında uygulanacak azami akdi ve gecikme faiz oranları, 2/4/2006 tarihli ve 26127 sayılı RG’de yayımlanan Kredi Kartı işlemlerinde Uygulanacak Azami Faiz Oranları Hakkında Tebliğ (Sayı: 2006/1) ‘in 3 üncü maddesinde belirlenen akdi ve gecikme faiz oranlarını geçemez.” hükmü gereği takip konusu kredi kartı ve kredili mevduat hesabı yönünden, TCMB’nca 3 ayda bir belirlenen azami akdi ve gecikme faiz oranları dikkate alınarak hükümde tüm alacak kalemleri ayrı ayrı gösterilmek ve ticari kredi kartı ile kredili mevduat hesabından kaynaklanan asıl alacaklara takip tarihinden itibaren TCMB’ce belirlenen % 33 oranında, taksitli ticari krediler yönünden ise sözleşme hükümlerine göre tespit edilen % 39 oranında temerrüt faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına karar verilmesi gerekirken tüm alacak kalemlerinin toplamı olarak belirlenen miktarlar üzerinden ve kredi kartı alacağı ile kredili mevduat hesabından kaynaklanan alacağa takip tarihinden itibaren % 39 oranında temerrüt faizi uygulanmasına imkan verecek şekilde hüküm kurulması infazda tereddüt yaratacak nitelikte olduğundan kamu düzeni gözetilerek hükmün bu yönden kaldırılması gerekmiştir.
Tüm bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kamu düzeni gözetilerek kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A)1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kamu düzeni gözetilerek KABULÜNE;
Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/09/2019 tarih ve 2018/837 Esas 2019/817 Karar sayılı kararının kamu düzenine aykırılık gözetilerek KALDIRILMASINA,
B)1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Davalının Ankara 25.İcra Müdürlüğünün 2018/12266 esas sayılı icra takibine vaki itirazının iptali ile takibin;
… no’lu kredi kartından kaynaklanan alacak nedeniyle takip tarihi itibariyle 4.012,38 TL ana para, 433,68 TL işlemiş faiz, 8,36 TL BSMV olmak üzere toplam 4.454,42 TL;
… no’lu kredili mevduat hesabından kaynaklanan alacak nedeniyle 5.005,57 TL ana para, 346,56 TL işlemiş faiz, 11,74 TL BSMV olmak üzere toplam 5.363,87 TL;
… no’lu taksitli ticari krediden kaynaklanan alacak nedeniyle 15.837,26 TL ana para, 1.413,70 TL işlemiş faiz, 70,68 TL BSMV olmak üzere toplam 17.321,64 TL
… no’lu taksitli ticari krediden kaynaklanan alacak nedeniyle 57.836,68 TL ana para, 4.438,50 TL işlemiş faiz, 221,92 TL BSMV olmak üzere toplam 62.497,10 TL olmak üzere 4 adet kredi nedeniyle toplam davacı bankanın 82.691,89 TL asıl alacak, 6.632,44 TL işlemiş faiz, 312,70 TL BSMV, 238,67 TL masraf olmak üzere toplam 89.875,70 TL üzerinden devamına,
Asıl alacağın 9.017,95 TL’lik (kredi kartı ve kredili mevduat hesabından kaynaklanan) kısmına takip tarihinden itibaren yıllık % 33 oranını aşmamak üzere 5464 sayılı yasanın 26.maddesine göre TCMB belirlenecek değişen oranlarda faiz ve bu faizin BSMV’si uygulanmak suretiyle,
Asıl alacağın 79.189,67 TL’lik (taksitli ticari kredilerden kaynaklanan) kısmına takip tarihinden itibaren yıllık % 39 oranında temerrüt faizi ve faizin BSMV’si uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Hüküm altına alınan toplam 89.875,70 TL alacağın %20’si oranında hesaplanan 17.975,14 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 6.139,40 TL karar ve ilam harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 811,20 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 718,80 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen 12.483,84 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı yan kendini vekil ile temsil ettirmediğinden davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Taraflarca yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
C)1-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL maktu istinaf karar harcı ile 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının talep halinde davacıya iadesine,
2-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan 23,50 TL posta giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi. 25/05/2022

Başkan- … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi -…

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.