Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2020/646 E. 2022/734 K. 01.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2020/646 Esas 2022/734 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/646
KARAR NO : 2022/734

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/12/2019
NUMARASI : 2018/899 Esas 2019/973 Karar
DAVACI :
DAVALILAR :
VEKİLLERİ :
DAVA : Banka Teminat Mektubunun İadesi Ve Depo Edilmesi
DAVA TARİHİ : 13/12/2018
KARAR TARİHİ : 01/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/06/2022

Taraflar arasındaki banka teminat mektubunun iadesi ve depo edilmesi istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; , müvekkili banka ile davalı … Makine AŞ arasındaki genel kredi sözleşmesine istinaden davalıya (17.05.2013 tarihli 24.450 Usd + 13.11.2013 tarihli 100.000 TL + 09.02.2018 tarihli 822.000 TL) üç adet toplam 1.053.567,89 TL bedelli teminat mektubu verdiklerini, ayrıca iade edilmeyen çek karnesi nedeniyle 57.600 TL çek depo riski bulunduğunu, yine müvekkili ile davalı … AŞ arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine istinaden davalıya (29.03.2016tarihli 160.125,00-TL + 05.05.2016 tarihli 75.170,00-TL + 15.06.2016 tarihli 291.850,00-TL + 23.09.2016 tarihli 283.700,00-TL + 29.09.2016 tarihli199.800,00-TL + 16.12.2016 tarihli 886.000,00-TL + 16.06.2017 tarihli 278.400,00-TL + 30.10.2017 tarihli 16.704,00-TL + 15.02.2018 tarihli 1.371.600,00-TL + 21.12.2017 tarihli 1.750.000,00-TL) 10 adet toplam 3.795.301,36 TL bedelli teminat mektubu verdiklerini ve ayrıca iade edilmeyen çek karnesi nedeniyle 86.400 TL gayri nakit alacak bulunduğunu belirterek … Makine yönünden 57.600 TL çek + 1.053.567,89 TL teminat mektubu bedelinin davalılardan tahsili ile davacı banka nezdinde açılacak faiz getirmeyen hesapta depo edilmesi, davalı … AŞ yönünden 86.400 TL çek + 3.795.301,36 TL mektup bedelinin davalılardan tahsili ile müvekkili bankanın faiz getirmeyen hesabına depo edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 14.05.2019 tarihli dilekçesi ile davalı … Makine A.Ş’nin talebi ile düzenlenmiş meri teminat mektubundan kaynaklı 1.053.567,89TL ile açıkta bulunan çek yapraklarından kaynaklı 57.000 TL olmak üzere toplam 1.111.167,80TLnin depo edilmesi gerektiğini … Makine lehine düzenlenen 822.000 TL bedelli teminat mektubunun davadan sonra 17.12.2018 tarihinde nakde dönüştüğünü ve tazmin edildiğini beyan etmiştir.
CEVAP
Davalılara dava dilekçesinin tebliğ edildiği, davaya karşı cevap vermedikleri görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; depo talebine konu teminat mektuplarından 09.02.2018 tarihli 822.000 TL bedelli teminat mektubunun 17.12.2018 tarihinde bedelinin muhataba ödenerek tazmin edildiği davaya konu 2 adet teminat mektubuna ilişkin banka riskinin devam ettiği anlaşılmış olup bu 2 adet teminat mektubuna ilişkin toplam (24.450 Usd + 100.000 TL) banka riski yönünden davacının depo talebinin yerinde olduğu, 24.450 Usd bedelli teminat mektubunun metninde, “işbu teminat mektubunun tazmini halinde tazmin tarihinde cari TCMB döviz alış kuru üzerinden hesaplanacak TL karşılığı ödenecektir” ibaresinin bulunduğu, dava dilekçesinde ise 31.12.2018 tarihli kur karşılığı üzerinden deposunun talep edildiği anlaşılmakla (24.450 Usd x 5,3633 TL) = 131.132,68 TL ve meri 100.000 TL olmak üzere toplam 231.132,68 TL için davacının depo talebinin kabulü gerektiği, davadan sonra tazmin edilen 852.000 TL bedelli mektup tutarı yönünden dava dilekçesinde; tazmin tarihinden itibaren sözleşme ile belirlenmiş cari kısa vadeli kredilere uygulanan faiz oranının %50 fazlasının ilave edilmesi suretiyle hesaplanacak temerrüt faiz oranı ile tahsili talep edilmiştir. Taraflar arasında akdedilen 14.11.2016 tarihli sözleşmenin 9.02 maddesinde; temerrüt halinde uygulanacak faiz oranı “banka tarafından ödünç para verme mevzuatına göre tespit edilmiş en yüksek kredi faiz oranına veya ileride arttırıldığı takdirde armış en yüksek kredi faiz oranına, bu oranın %50’sinin eklenmesi suretiyle bulunacak oran üzerinden” bulunacağı,
15.08.2019 tarihli bilikişi raporunda; tazmin olan teminat mektubuna ilişkin nakit kredi hesabının 17.12.2018 tarihinde açıldığı, tazmin tutarına bu tarihten itibaren uygulanacak temerrüt faiz oranının belirlenmesinde esas alınacak faiz oranının davacı bankaca dosyaya sunulmadığı ve oranın bankadan temin edilemediğinin belirtildiği,
Alacağın varlığı ve miktarını kanıtlama yükü davacıda olduğu gibi, temerrüt halinde uygulanacak faizin belirlenmesinde esas alınacak faiz oranını kanıtlama yükü de davacıya ait olacak davacı banka vekili delillerin ibrazı için kendisine tanınan sürede bu yolda dosyaya her hangi bir delil ibraz etmediği ve bilirkişi raporundaki görüş ve değerlendirmelere itiraz etmediği, tazmin olan teminat mektup tutarına bankaca talep edilecek temerrüt faiz oranının avans faiz oranı kadar olabileceği, dolayısıyla 17.12.2018 tarihinde tazmin olan 822.000 TL’lik tutarın tazmin tarihinden itibaren %19,50 faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmesi gerektiği,
Teminat mektuplarına ilişkin sözleşmede kefillere yönelik açık bir depo hükmü bulunmamakla birlikte Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin benzer uyuşmazlıklar hakkında verdiği kararlar doğrultusunda gelişen yargısal içtihatlar çerçevesinde asıl borçluya ait tüm borç ve sorumlulukları kefalet sözleşmesi kapsamında kabul eden kefil yönünden de depo sorumluluğu bulunduğu ve tazmin olan mektup tutarının tazmin tarihinden itibaren kefillerden tahsilinin talep edilebileceği,
Taraflar arasında imzalanan sözleşmelerde Çek Kredisi ile ilgili bir düzenleme bulunmadığı, dava dilekçesinde açıkta bulunan çek yaprakları için banka sorumluluk tutarının deposu talep edilmekte olup, buna ilişkin sözleşmelerde davalılara her hangi bir sorumluluk yüklenmediğinden davacı bankanın buna ilişkin talebinin yerinde olmadığı anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne, 17/05/2013 tarih … nolu ve 13/11/2013 tarihli … nolu teminat mektupları yönünden depo talebinin kabulü ile toplam 231.132,68 TL’nin davacı banka nezdinde açılacak faiz getirmeyecek bir hesapta deposunu teminen davalılardan tahsiline, davadan sonra nakde dönüşen mektup tutarı olan 822.000,00 TL’nin 17/12/2018 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin reddedilen faiz bedeli yönünden ve çek yasal sorumluluk bedeli yönünden verilen karırının usul ve yasaya aykırı olduğunu,
Bilirkişi raporunda taraflarca imzalanan sözleşmelerde çek kredisi ile ilgili bir düzenlemeye rastlanmadığı yönündeki değerlendirmenin hatalı olduğunu, 27/01/2012 tarihli sözleşmenin 3.1.maddesinde, kefillerin nakdi ve gayri nakdi kredilerden doğmuş ve doğacak tüm borçlar için 7.500.000,00 TL’ye kadar, 23/08/2016 tarihli ve 21/03/2017 tarihli sözleşmenin 3.12.maddesinde yine kefillerin gayri nakdi kredilerin faiz getirmeyen bir hesapta bloke edilmek üzere bankanın depo talep edebileceğine ilişkin düzenleme yapıldığını, aynı sözleşmede kefillerin çek yasal sorumluluk bedellerinin ve teminat mektubu bedelleri gibi gayri nakdi kredilerin depo talebinin yerine getirilmesinde sorumlu olacaklarının açıkça kabul ve beyan ettiklerini, 5411 sayılı Bankalar Kanununda gayri nakdi kredi kavramına bir tanım getirildiğini, banka tarafından verilen teminat mektupları, kefaletler, aval, ciro ve benzeri işlemlerin gayri nakdi kredi olarak kabul edildiğini, kanundan kaynaklanan bu sorumluluk sözleşmede belirtilmediğinden bahisle yok sayılamayacağını,
Faize ilişkin taleplerinin teminat mektubunun tahsil edildiği 17/12/2018 tarihi itibariyle sözleşmede belirlenen kredilere uygulanan en yüksek faizin %50 fazlasının eklenmek suretiyle bulunması gerektiğini, bu faizin mahkemece bilirkişi marifetiyle yapılan inceleme ile veya Merkez Bankasına yazılacak müzekkere ile tespitinin mümkün olacağını, Merkez Bankasına bildirilen en yüksek faiz oranının %45 olup, bunun %50 fazlası olan %67,50 faiz uygulanması gerekirken %19,50 avans faizi uygulanmasının hatalı olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
Davalılar vekili istinaf başvuru dilekçesine karşı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; taraflar arasında yapılan genel kredi ve kefalet sözleşmeleri gereğince gayrinakit krediler kapsamındaki çek yaprakları ile teminat mektuplarının karşılıklarının depo edilmesi istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Davacı banka ile davalı … Makine A.Ş. arasında imzalanan 27/01/2012 sözleşmesi gereğince alınan kefalet sözleşmesinin 3.1.maddesinde; kefillerin nakdi ve gayri nakdi kredilerden doğmuş ve doğacak tüm borçlar için ….kefil olmayı kabul ve taahhüt ettiği,
Davacı banka ile davalı … Makine A.Ş. arasında imzalanan 23/08/2016 ve 21/03/2017 tarihli sözleşmeleri gereğince alınan kefalet sözleşmesinin 3.1.maddesinde; kefillerin nakdi ve gayri nakdi kredilerden doğmuş ve doğacak tüm borçlar için ….kefil olmayı kabul ve taahhüt ettiği, 3.12.maddesinde ise; kefillerin gayri nakdi kredilerin faiz getirmeyen bir hesapta bloke edilmek üzere bankanın depo talep edebileceği düzenlemesi yer almıştır.

Davacı banka ile davalı … Makine A.Ş arasında 27.01.2012 tarihli 3.500.000 TL limitli, 17.12.2012 tarihli 1.500.000 TL limitli, 14.11.2016 tarihli 6.000.000 TL limitli olmak üzere üç adet Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, davalılar …, …, … … A.Ş. anılan sözleşmelerin belirtilen limitler dahilinde müteselsil kefili oldukları,
Genel Kredi Sözleşmesi uyarınca davacı banka tarafından borçlu … Makine AŞ arasındaki genel kredi sözleşmesine istinaden davalıya 17.05.2013 tarihli 24.450 Usd + 13.11.2013 tarihli 100.000 TL + 09.02.2018 tarihli 822.000 TL olmak üzere toplam 1.053.567,89 TL bedelli teminat mektubu verildiği, ayrıca dosyada mevcut çek dökümlerinin incelenmesi neticesinde 36 adet çek yaprağının bankaya iade edilmediği anlaşılmıştır.
Davacı banka ile davalılar arasında imzalanan 27.01.2012 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinde Gayri Nakdi Kredilerin Kullandırımına İlişkin Hükümler başlıklı 3.1.maddesinde; bankacı sebep gösterilmeksizin üç günlük süre içerisinde teminat mektubu ve kontrgaranti muhteviyatının o tarihteki ana para, faiz, komisyon, gider vergisi ve diğer masraflar ile birlikte nakden ve defaten faiz getirmeyen bir hesapta bloke edilmek üzere üç gün içerisinde bankaya depo edilmesini talep etmeye yetkili olduğunu müşteri şimdiden kabul edeceği, bu hüküm uyarınca bankanın sebep göstermeksizin teminat mektuplu bedelin depo edilmesini isteyebileceği
14.11.2016 tarihli sözleşmenin eki Teminat Mektubu, Harici Garanti, Kontrgaranti, Teminat Akreditifi düzenlemesine ilişkin Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesinin Teminat Şartlarında Değişiklik başlıklı 3.12. maddesinde ise, gayri nakit krediler yönünden kefillere yönelik depo sorumluluğu getirildiği, müşteri nezdinde bulunan çek yaprakları ile ilgili banka sorumluluk tutarının depo edilmesine yönelik 27.01.2012 tarihli sözleşmede ve diğer sözleşmelerde herhangi bir hüküm bulunmadığı görülmüştür.
Davacı bankaya yazılan müzekkeremizde; davacı banka ile asıl borçlu … Makine Yapım San. Tic. A.Ş. arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesi uyarınca asıl borçlu şirkete Ankara … Şubesindeki … no’lu çek hesabından verilen çeklerden ötürü iade edilmeyen çeklerin listesinin çıkartılarak dosyaya sunulması ile söz konusu çeklerden davacı bankaya ibraz edilen çek bulunup bulunmadığı, çek ibraz edilmiş ise hangi tarih itibariyle ibraz edildiği ve çek sorumluluk bedelinin ödenip ödenmediği hususunun tespit edilerek tebliğden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde Dairemize bilgi verilmesi, bilgi verilmemesi halinde dosya kapsamına göre karar verileceği hususunun ihtar olunduğu,
Davacı banka tarafından müzekkeremize verilen cevabi yazıda; kullanılmış ve karşılıksız çıkmış çekler ile kullanılmamış aktif gözüken müşteri çekleri olmak üzere toplam 44 adet çeke yönelik listenin gönderildiği, 44 adet çekten 33 adedinde taahhüt tutarının ödenmediği riskin devam ettiği belirtilmiştir.
Somut olaya gelince, davacı banka ile davalı … ..Şirketi arasında 27/01/2012 tarihli 3.500.000,00 TL limitli, 17/12/2012 tarihli 1.500.000,00 TL limitli, 14/11/2016 tarihli 6.000.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığı, diğer davalıların aynı limitle sözleşmelerin müteselsil kefili olup, 27/01/2012 tarihli sözleşmenin 3.1.maddesinde 17/12/2012 tarihli ve 14/11/2016 tarihli sözleşmelerde ise 3.1 ve 3.12.maddelerinde gayri nakdi kredilere ilişkin düzenlemeler yapılmıştır. Davacı bankanın davalı … …Şirketi lehine vermiş olduğu teminat mektuplarının iadesini veya bedelini bankaya depo edilmesini ve ayrıca çek yapraklarından kaynaklı olarak da çeklerin iadesi veya bedelinin deposunu talep edilmiş, ilk derece mahkemesince sözleşmelerde çek riskine yönelik olarak müşteri ve kefiller yönünden herhangi bir düzenleme yapılmadığından bahisle ret kararı verilmiş ise de, dosya kapsamında imzalanan 14.11.2016 tarihli sözleşmenin eki Teminat Mektubu, Harici Garanti, Kontrgaranti, Teminat Akreditifi düzenlemesine ilişkin Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesinin Teminat Şartlarında Değişiklik başlıklı 3.12. Maddesinde açıkça gayri nakit krediler yönünden kefillere yönelik depo sorumluluğuna ilişkin düzenleme yapıldığı, davaya konu çeklerin düzenleme tarihi dikkate alındığından 14/11/2016 tarihli sözleşme kapsamında verildiğinin açık olduğu, davacı bankanın 33 adet çek yaprağından kaynaklı depo sorumluluğunun devam ettiği ve yaprak başına 1.600,00 TL talep ettiği gözetildiğinde 33 x 1.600,00 TL = 52.800,00 TL depo talebi isteminin yerinde olmakla ilk derece mahkemesince açılan davanın kısmen kabulü ile 17/05/2013 tarih … nolu ve 13/11/2013 tarihli … nolu teminat mektupları bedeli olan 231.132,68 TL’nin ve 52.800,00 TL çek sorumluluk bedeli olmak üzere toplam 283.932,68 TL’nin davacı banka nezdinde açılacak faiz getirmeyecek bir hesapta deposunu teminen davalılardan tahsiline ve davadan sonra nakde dönüşen mektup tutarı olan 822.000,00 TL’nin 17/12/2018 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olduğundan davacı vekilinin bu kısma yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile kararın bu yönüyle kaldırılması gerekmiştir.
Öte yandan, davacı vekilinin faize yönelik istinaf itirazı incelendiğinde, hükme esas alınan bilirkişi raporu ile teminat mektubunun paraya çevrildiği tarih olan 17/12/2018 tarihi itibarıyla davacı bankanın genel kredi sözleşmesi kapsamında davalılardan talep edebileceği faiz oranları belirtilmediğinden temerrüt faizinin oranının %19,50 avans faizi olacağı tespit edilmiştir.
Davacının dava konusu icra takibinde talep ettiği temerrüt faiz oranı banka faiz genelgelerinde yer alan en yüksek faiz oranı esas alınarak hesaplanmıştır. Olması gereken temerrüt faiz oranı ise bankanın temerrüt tarihinde fiilen uyguladığı en yüksek kredi faiz oranının %50’sinin eklenmesi suretiyle bulunacak orandır.
Temerrüt tarihinde fiilen uyguladığı en yüksek kredi faiz oranını ispat etme külfeti alacaklı davacı üzerindedir. Davacı banka vekili ise yargılama aşamasında bankanın temerrüt tarihinde fiilen uyguladığı en yüksek kredi faiz oranını gösterir herhangi bir bilgi ve belge ibraz etmediği gibi, istinaf aşamasında da sunulan herhangi bir belge bulunmamaktadır.
Bu durumda mahkemece davacının genel kredi sözleşmesi kapsamında kullanılan kredi ilişkisinde uyguladığı faiz oranları belirtilmediğinden ilk derece mahkemesince tespit edilen %19,50 avans faizi oranının üzerinde bir faiz oranı uyguladığını ispatlayamadığı gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya uygundur.
Tüm bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A)1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ ile,
Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/12/2019 tarih ve 2018/899 Esas 2019/973 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/(1).b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
B)1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
17/05/2013 tarih … nolu ve 13/11/2013 tarihli … nolu 231.132,68 TL tutarlı teminat mektupları ve 52.800,00 TL çek yaprağı sorumluluk bedeli yönünden depo talebinin kabulü ile toplam 283.932,68‬ TL’nin davacı banka nezdinde açılacak faiz getirmeyecek bir hesapta deposunu teminen davalılardan tahsiline,
Davadan sonra nakde dönüşen mektup tutarı olan 822.000,00 TL’nin 17/12/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Tahsil hükmü kurulan kısım için alınması gerekli 56.150,82 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın düşümü ile arta kalan 56.114,92 TL harcın davalı tarafdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 1.190,00 TL yargılama giderinden red ve kabul oranına göre hesaplanan 1.071,00 TL’nin davalı tarafdan alınarak davacı tarafa ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacının dava açarken ödediği 77,00 TL dava açılış harcının davalı tarafdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan takdiren 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. gereğince reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
7-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde YATIRANA İADESİNE,
C)1-Davacı taraftan istinaf karar harcı olarak alınan 983,66 TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
2-Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile dosyanın istinafa gönderim gideri 31,50 TL ve müzekkere gideri 44,00 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 224,10 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 01/06/2022

Başkan- Üye – Üye – Zabıt Katibi –

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.