Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2020/642 E. 2022/411 K. 06.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi ….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

….

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR


İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/02/2019
NUMARASI :….
DAVA TARİHİ : 13/04/2018
KARAR TARİHİ : 06/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/04/2022

Taraflar arasındaki rücuen tazminat istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekili ve davalı sigorta vekilince süresinde ayrı ayrı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Fransa plakalı aracın müvekkili sigorta şirketi nezdinde sigortalı bulunduğunu, 07/07/2016 günü sigortalı aracın … plakalı araçla çift taraflı kazaya karıştığını, kaza sonucu aracın pert olduğunu, kazalı araca 8.000 Euro ödeme yapıldığını, ayrıca davalı … (…) …’e de 2.750,00 TL ödeme yapıldığını, müvekkili nezdinde kaskolu aracın meydana gelen kazada kusurunun bulunmadığını belirterek 6.000 Euro’nun sigortalıya ödemenin yapıldığı 07.09.2016 tarihinden itibaren işleyen Devlet Bankalarının bir yıllık Euro mevduatına uyguladıkları en yüksek ve değişen oranlarda faiziyle birlikte veya fiili ödeme günündeki kur karşılığı TL davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, davacı tarafından tarafına başvurulmadığından dava şartı bulunmadığını, sorumluluğun sigorta poliçesi ile sınırlı olduğunu, kusur oranının dikkate alınması gerektiğini, dava tarihinden itibaren işleyen faiz ile sorumlu olduğunu, avans faiz istenemeyeceğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalılar … (…) ve … cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, kusur oranında davalı sigortalarının sorumlu olduğunu, taraflarına husumet yöneltilemeyeceğini belirterek davanın reddini istemişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; … plakalı özel aracın davacı sigorta şirketi nezdinde kasko poliçesi bulunduğunu, … plakalı aracın davalı … (…) adına kayıtlı olduğunu, kaza esnasında sürücünün … bulunduğunu, aracın ZMMS’nin davalı sigorta şirketince yapıldığı, dosya üzerinden yaptırılan inceleme sonucu kusur ve hasar uzmanı makine mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen 05.12.2018 günlü raporda, kazanın oluşumunda davalı …’in %75 oranında davacı sigortalısının %25 oranında kusurunun bulunduğu, davacının sigortaladığı araçtaki gerçek hasar bedelinin 7.800 Euro olduğu, kusur oranına göre davalının 5.850 Euro ile sorumlu olduğu bilirkişi raporuna objektif nitelik taşıması, gerekçeli olarak belirleme yapılması ve bilirkişinin niteliği dikkate alınarak davalı sigorta şirketi teminat altına aldığı araç nedeniyle, davalı … (…) … işleten, davalı … sürücü sıfatıyla davacı aracında oluşan zararlardan kusurları oranlarında sorumlu oldukları, dolayısıyla, davacının gerçek zararını kusurları oranında gidermekle yükümlü olup bu zarar bilirkişi raporunda 7.800 Euro olarak saptanmış olmakla kusurları uyarınca 5.850 Euro kısmından yükümlü oldukları anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile 5.850 Euro bedelin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 5.850 Euro bedele dava tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/A maddesi uyarınca devlet bankalarının Euro ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranının yürütülmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kısmen kabul kısmen ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu,
Bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun olmadığını, tespit edilen kusur ve maddi hasarın hatalı olduğunu, kararın bu yönüyle kaldırılması gerektiğini,
Hükmedilen miktara, sigortalıya ödemenin yapıldığı 07 Eylül 2016 tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini ve ayrıca davalı sigorta şirketinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kısmen kabul kısmen ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu,
07.07.2016 kaza tarihi itibari ile 31.000,00 TL olan poliçe teminat limitlerinin üzerinde hüküm kurulmasın ve poliçe teminatının aşılarak hüküm kurulmasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu,
Müvekkili şirketin poliçe kapsamında sorumluluk tutarı olan 31.000,00 TL’nin üzerinde tazminat ödemekle sorumlu tutulamayacağına, aksine hükmün kanuna ve mevzuata açıkça aykırılık teşkil ettiğini,
İlk derece mahkemesince 5.850-Euro üzerinden, kaza tarihi itibariyle 31.000,00 TL olan poliçe teminat limitinin aşılarak kurulan hükmün iptali gerektiğini,
Sigorta şirketinin sorumluluğunun azami poliçe limiti ile sınırlı sorumluluk olduğunu, sigorta şirketinin harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumluluğu, poliçe limiti ile orantılı sorumluluk olduğunu, istinafa konu kararda sigorta şirketinin de diğer davalılarla birlikte, poliçe teminat limitinin üzerinde asıl alacağa isabet eden harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasında yasal isabet bulunmadığını,
Müvekkili şirketin sorumlu olduğu poliçe limitini aşan kısmın reddedilip, reddedilen tutar üzerinden lehe vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini,
İlgili mevzuat gereğince türk lirası üzerinden tazminata hükmedilmesi gerektiğini, asıl alacak ve faiz tutarının türk lirası üzerinden sigorta poliçesi teminatı kapamında yeniden belirlenmesi gerektiğini,
Yargıtay kararları ve ilgili mevzuat uyarınca dava konusu alacak yönünden Türk Lirası üzerinden ilgili belirlemelerin yapılması gerektiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini ve ayrıca davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar … (…) … ve … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kısmen kabul kısmen ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu,
Müvekkillerine husumet yöneltilemeyeceğini, müvekkili … (…) … tarafından yaptırılan Karayolları Araçlar Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesinin sigorta yapan tarafı olarak … Sigorta A.Ş.’nin kusur oranında sorumluluğu bulunduğunu, dava açılmadan önce … Sigarta A.Ş’ye müracaat edilmesi gerektiğini,
Meydana gelen kazada pert olan … plakalı aracın davacı taraf sigortalısı …’ nın kullandığı… plakalı aracın kaza sorrası durumunun belirlenmesi gerektiğini,
Müvekkillerinin meydana gelen kazada sorumluluklarının bulunmadığını, bu nedenle öncelikle davanın husumet yönünden reddine, mahkeme aksi kanaatte ise davanın esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; 6102 sayılı TTK’nun 1472. maddesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Davalılardan … … nüfus kayıt örneğinin incelenmesinde; 5490 Sayılı Kanunun Geçici 8.maddesi uyarınca davalı …’ın ad bilgisinin … olarak düzeltildiği görülmüştür.
Kaza tespit tutanağının incelenmesinde; 07/07/2016 günü saat 23:50 sırasında sürücü …’nın sevk ve idaresindeki… plakalı araç ile … bulvarını takiben … ilçe istikametine seyri sırasında … kavşağına geldiğinde sokaktan caddeye giriş yapan sürücü …’in kullandığı … plaka sayılı aracın sol ön kısmına kendi aracının ön kısmı ile yol ortasında çarpıp 10 metre ilerde durması neticesi maddi yaralamalı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, meydana gelen kazada … plakalı sürücüsü …’in 2918 Sayılı KTK’nda yer alan sürücülere ait kusurlardan 57/7-a kusurunu işlediği, … plakalı araç sürücüsü …’nın ise 52/1-a kusurunu ihlal ettiğinin belirtildiği,
… Limited Şirketinde alınan 02/08/2016 tarihli ekspertiz raporunda özetle; … plakalı aracın ön kısmının komple ezik olduğunun belirtildiği, yedek parça işçilik dahil toplam araçtaki hasar miktarının 63.123,39 TL (18.807,99 Euro) olduğu, aracın 2005 model olup, benzer bir aracın Fransa’da ki aracın 7.400-9000 Euro arasında olduğunun belirtildiği,
… plakalı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde 31/12/2015- 31/12/2016 tarihlerini kapsayacak şekilde ZMMS poliçesi bulunduğu, her ne kadar poliçede maddi araç başına 29.000,00 TL’den sorumluluk söz konusu ise de, davalı şirket vekilinin beyanına göre bu sorumluluğun 31.000,00 TL olarak belirtildiği görülmüştür.
Kusur ve hasar uzmanı makine mühendisi …’den alınan raporda özetle; kazanın 07/07/2016 günü saat 23:50 sıralarında meydana geldiğini, yolun bölünmüş asfalt kaplama yol olup, kazanın 4 yönlü kavşakta meydana geldiğini, azami limitin 50 km olduğunu, yol üzerinde yol şerit çizgisi “dur” işaret levhası ve 70 metre uzaklıkta “kavşak” levhası mevcut olduğunu, görüşü engelleyen herhangi bir cisim veya çalışma bulunmadığını, kaza tespit tutanağı içeriği ve Kırşehir Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturmasında dinlenen tanık beyanlarına göre … plakalı davalı araç sürücüsünün kaza mahalli kavşağa gece saatlerinde kavşağa geliş istikametinde yolun her iki tarafında da “dur” trafik işaret levhası olmasına rağmen dikkatsiz ve kavşağı kontrol etmeden direk seyirle kavşağın karşı istikametine geçmek için kavşağa hatalı bir şekilde giriş yaptığını, bunun neticesinde kavşağa sonundaki kavşak kolundan hızını azaltmadan giriş yapan ve geçiş önceliği bulunan… plakalı aracın ön kesimleri ile … plakalı aracın sol ön yan çamurluk kesimlerine çarpması sonucu kaza meydana geldiğini, kazada … plakalı araç sürücüsünün 2918 Sayılı Yasa’nın 47/1-c ve 57/1-a ile 84/1-h.maddelerindeki trafik işaret ve levhalarına uymamak kavşağa yaklaşan ve geçiş hakkı olan araçlara geçiş önceliği tanımamak kurallarını ihlal ettiğinden asli ve %75 oranında, … plakalı araç sürücüsünün ise kavşağa yaklaşırken hızını azaltmadığından 2918 Sayılı Yasanın 52/1-a.maddesi gereğince tali ve %25 oranında kusurlu olduğu, meydana gelen kazada ekspertiz tarafından tespit edilen … plakalı araçtaki tamir ve onarımı gereken parçaların kaza ve yapılan piyasa araştırmaları ile uyumlu olduğunu, aracın yapılan emsal rayiç araştırmasına göre kaza tarihi itibariyle değerinin 7.800 Euro olacağını, kusura isabet eden miktarın ise 5.850 Euro olduğu belirtilmiştir.
6102 sayılı TTK’nun 1472. maddesinde halefiyet usulü düzenlenmiş olup, düzenlemeye göre sigortacının sigorta tazminatını ödediğinde hukuken sigortalının yerine geçeceği, sigortalının gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hakkın tanzim edilen bedel kadar sigortacıya intikal edeceği belirtilmiş olup düzenleme ile birlikte somut olayda değerlendirildiğinde, davacı sigorta şirketince kasko sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan…(Fransa) plaka sayılı aracın maddi hasarlı trafik kazası sonucu hasar bedelinin sigortalıya ödendiğinden bahisle rücuen alacak istemine ilişkin dava açılmıştır.
Kusur ve hasar uzmanı makine mühendisi …’den alınan dosya kapsamına uygun, gerekçeli, denetim ve hüküm kurmaya elverişli raporlarda da belirtildiği üzere, davacı sigorta şirketi nezdinde kasko poliçesi bulunan … plakalı araç sürücüsünün meydana gelen kazada %25, kazaya karışan … plakalı aracın ise kaza esnasında davalı … … sevk ve idaresinde bulunduğu, diğer davalı … (…) … adına kayıtlı olup, davalı sigorta şirketi nezdinde ZMMS poliçesi bulunmakla meydana gelen kazada asli ve %75 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, meydana gelen kazada ekspertiz tarafından tespit edilen davacı sigorta şirketinde kasko poliçesi bulunan… plakalı araçtaki tamir ve onarımı gereken parçaların kaza ve yapılan piyasa araştırmaları ile uyumlu olduğu, aracın kaza tarihi itibariyle ikinci el değerinin 7.800 Euro ve kusura isabet eden miktarın ise 5.850 Euro olduğu tespit edildiğinden davalı sigorta şirketinin sorumluluk limiti 31.000,00 TL olduğu gözetilerek 5.850 Euro’nun davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine (davalı sigorta şirketinin poliçe limiti olan 31.000,00 TL ile sınırlı olmak koşuluyla tahsilde tekerrür olmamak üzere), 5.850 Euro bedele ödeme tarihi olan 07/09/2016 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/A maddesi uyarınca devlet bankalarının Euro ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranının yürütülmesine karar verilmesi gerekirken ilk derece mahkemesince yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırıdır.
Tüm bu nedenlerle davalılar … (…) … ve … vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı sigorta şirketi ve davacı vekilinin istinaf başvurularının ayrı ayrı kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A)1-Davalılar … (…) … ve … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalılar … (…) … ve …’den alınması gerekli olan 6.465,75 TL harçtan peşin alınan 509,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 5.956,25 TL harcın davalılar … (…) … ve …’den alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davalılar … (…) … ve … tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
B)1-Davalı sigorta şirketi vekilinin istinaf başvurusunun poliçe limiti yönünden ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun ise faiz başlangıcı yönünden ayrı ayrı KABULÜ ile,
Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/02/2019 tarih ve 2018/290 Esas 2019/82 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/(1).b-2 maddesi uyarınca poliçe limiti ve faiz başlangıcı yönünden KALDIRILMASINA,
B)1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
2-Davanın kısmen kabulü ile 5.850 Euro’nun davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine (davalı sigorta şirketinin poliçe limiti olan 31.000,00 TL ile sınırlı olmak koşuluyla tahsilde tekerrür olmamak üzere),
5.850 Euro bedele ödeme tarihi olan 07/09/2016 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/A maddesi uyarınca devlet bankalarının Euro ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranının yürütülmesine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 6.465,75 TL nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 522,58 TL ‘nin mahsubu ile noksan olan 5.943,17‬ TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına (davalı sigorta şirketinin 2.117,61‬ TL harçtan sorumlu olmak üzere),
4-Davacı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalılar vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 2.007,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
6-Davacı tarafından bu dosyaya yatırılan ve mahsubuna karar verilen 522,58 TL peşin harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvuru harcı, 152,00 TL tebligat/posta gideri ve 500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 687,90 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
C)1-Davalı sigorta şirketinden istinaf karar harcı olarak alınan 623,00 TL harcın talep halinde davalı sigorta şirketine iadesine,
2-Davacıdan istinaf karar harcı olarak alınan 44,40 TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı sigorta şirketince istinaf aşamasında yapılan 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının davacıdan alınarak davalı sigorta şirketine verilmesine,
4-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile dosya gönderim gideri 33,00 TL olmak üzere toplam 154,30 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,

Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi.06/04/2022

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.