Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2020/580 E. 2022/590 K. 11.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi …
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

….

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

….
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE … MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/12/2019
NUMARASI :….
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 18/04/2019
KARAR TARİHİ : 11/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/05/2022

Taraflar arasındaki alacak istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı taraf vekillerince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 670 Sayılı KHK’nın 5.maddesi uyarınca ../… aidiyeti ve iltisakı veya irtibatı nedeniyle … Sicilinden kaydı silinen şirketlerden olan … A.Ş.’ye mevzuat hükümlerine riayet edilmeden sözde kira sözleşmeleri yolu ile müvekkili şirkete ait …’ta bulunan bina yurt işletmeciliğinin tahsis edilmesi nedeniyle şirketin 18/09/2018 tarihi itibariyle en az 846.294,04 TL sermaye ve/veya mal varlığı kaybına uğradığını, bundan şirketin yöneticileri olan davalıların sorumlu olduğunu iddia ederek söz konusu kaybın bilirkişi marifetiyle belirlenip avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; belirtilen faturaların kira sözleşmelerinin hangilerinin olduğunun araştırılmasını, iddia konusu her nevi şirket sözleşmesinin ve SPK denetim raporlarının celbini, kayyum atama tarihi olan 26/10/2015 tarihine kadar tüm işlemlerin bağımsız denetim ve yeminli mali müşavir denetimine tabi olduğundan şirketlerin hiçbirisinde mal varlığında yahut karlılığında azalma olmadığını bildirmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; … A.Ş. tarafından davacı şirkete herhangi bir ödeme yapılmadığı, şirketin kayyım tarafından yönetildiği 26/10/2015 tarihine kadarki 25,8 ayda davacı şirketin kira kaybından dolayı oluşan 634.625,62 TL zararı ile işletmelerin günlük ihtiyacından fazla parayı kasalarında tutamayacağı, işletme kasasında atıl durumda bulunan paranın vergisi olarak davacının hesaplanan 211.668,42 TL adat faizi zararının tahsili talep edildiği, alınan bilirkişi raporunda da davacı şirketin yöneticileri olan davalıların şirkete ait yurt binasını gelirden pay almak suretiyle belirlenen bedel karşılığında dava dışı şirkete kiraya verildiği, bu kiradan dolayı davacı şirketin herhangi bir gelir elde edemediği, yönetici olan davalıların da kira sözleşmesinden dolayı gelir elde edilemediğinden gelir elde edilmesine yönelik herhangi bir davranışta bulunmadıkları, bu şekilde şirketi zarara uğrattıkları, fakat davacı şirketin emsal kira bedeli olarak belirlenen 25,8 aylık toplam 634.625,62 TL tutarındaki zararı talep edebileceği, oluşan zararla ilgili adat faizini istemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 634.625,62 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı şirkete ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece arabuluculuk toplantısına katılmayan davalılar vekiline yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, adat faizine ilişkin talepleri yönünden hesaplama yapılmadığını ve bu hususun mahkemece de görmezden gelindiğini, rapordaki çelişkilerin giderilmediğini, itirazlarının değerlendirilmediğini bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
Davalılar … ve … vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını, delillerinin toplanmadığını, bilirkişi raporunun HMK usullerine aykırı olup hükme elverişli olmadığını, ön inceleme tamamlanmadan bilirkişi raporu alındığını, zamanaşımı itirazları yönünden bir değerlendirme yapılmadığını, genel kurulun ibra kararlarını TTK 553.maddeye dayanarak sorumluluk davası açılabilmesi yönünde engel teşkil ettiğinden davanın dava şartı ve hukuki yarar yokluğundan reddi gerektiğini, müvekkillerinin yönetimi sırasında davacı şirketin zarara uğratılmasının söz konusu olmadığını bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava, TTK’nun 553 ve devamı maddelerine göre yönetici olan davalıların şirkete verdiği zararların tahsili ile şirkete ödenmesi istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 344. maddesinde, istinaf dilekçesi verilirken istinaf kanun yoluna başvuru harcı ve tebliğ giderleri de dahil olmak üzere tüm giderlerin ödeneceği, bunların hiç ödenmediği veya eksik ödenmiş olduğu sonradan anlaşılırsa, kararı veren mahkeme tarafından verilecek bir haftalık kesin süre içinde tamamlanması, aksi halde başvurudan vazgeçmiş sayılacağı hususunun başvurana yazılı olarak bildirileceği, verilen kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, mahkemece başvurunun yapılmamış sayılmasına karar verileceği düzenlemesi yer almaktadır.
Davalılar vekili tarafından istinaf başvuru dilekçesinde adli yardım isteminde bulunularak istinaf başvurma harcı ile istinaf 1/4 nispi karar harcı yatırılmamıştır. Adli yardım talebi Dairemizin 10/06/2020 tarih ve 2020/580 Esas sayılı ara kararı ile HMK’nın 334. maddesi gereği reddedilmiştir. Davalılar vekili tarafından Dairemiz ret kararına yapılan itiraz Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi’nin 20/10/2020 tarih ve 2020/4 D.İş Esas 2020/4 Karar sayılı kararı ile reddedilmek suretiyle adli yardım talebinin reddi kararı kesinleşmiştir.
Bunun üzerine Dairemizce 6100 sayılı HMK’nun 344. maddesi gereğince istinaf kanun yoluna başvuru esnasında alınması gerekli olan 10.837,82 TL nispi karar harcı ile 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının ikmali için gereği yapılmak üzere ilk derece mahkemesine müzekkere yazılmış, anılan müzekkere üzerine işlem muhtırasının davalılar vekiline 11/11/2020 tarihinde tebliğ edildiği, ancak verilen bir haftalık kesin sürede muhtıra ile bildirilen istinaf nispi karar harcı ile istinaf kanun yoluna başvurma harcının yatırılmadığı bildirilmiştir.
Tüm bu nedenlerle adli yardım talebi reddedilen davalılar vekili tarafından ilk derece mahkemesince bildirilen istinaf nispi karar harcı ile başvuru harcının yatırılması için HMK’nın 344. maddesi gereği çıkarılan muhtıra ile verilen 1 haftalık kesin süre içinde işbu muhtıra ile bildirilen 10.837,82 TL nispi karar harcı ile 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının tamamlanmamış olması nedeniyle Dairemiz HMK 352.maddesi gereğince istinaf başvurusu yapılmamış sayılmasına karar verme yetkisi olduğu görüşünde ise de , Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin uygulamasına göre 6100 sayılı HMK’nun 346/1.maddesi gereğince gerekli kararın verilmesi (Emsal mahiyette Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 26/01/2021 tarih ve 2021/85 Esas 2021/463 Karar sayılı ilamı) için dosyanın mahkemesine geri çevrilmesine, ilk derece mahkemesince HMK’nın 346/1. Maddesi gereği karar verildikten sonra ilk derece mahkemesince verilen hüküm davacı tarafından da istinaf edilmiş olmakla her halükarda istinaf incelemesinin yapılabilmesi için dosyanın Dairemize gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalıların adli yardım talebinin reddedilmiş olması ve süresi içerisinde harç yatırılmadığından 6100 Sayılı HMK’nın 346/1.maddesi gereğince gerekli kararın verilmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE,
2-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderinin ilk derece mahkemesince değerlendirilmesine,
3-Kararın niteliği göz önünde bulundurularak taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
4-Dairemiz 1 no’lu kararı doğrultusunda karar verilmesinden sonra ilk derece mahkemesince verilen hüküm davacı vekili tarafından da istinaf edilmiş olmakla, istinaf incelemesinin yapılabilmesi için dosyanın her halükarda Dairemize gönderilmesine,
Dair dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda HMK’nın 352. Maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 11/05/2022

….

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.