Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2020/338 E. 2022/527 K. 20.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2020/338 Esas 2022/527 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/338
KARAR NO : 2022/527

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/11/2019
NUMARASI :2018/507 Esas2019/1043 Karar
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/08/2017
KARAR TARİHİ : 20/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/04/2022

Taraflar arasındaki itirazın iptaline ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; hak sahibi olduğu alacak ile ilgili aşamalarını anlattığı temlik işlemine göre müvekkili şirketin, dava dışı … … Bankası A.Ş ile dava dışı borçlu … arasında davalı …’ın kefaleti ile imzalanan genel kredi sözleşmesine istinaden kullandırılan nakdi ve gayri nakdi kredilerin bir kısmının süresi içerisinde ödenmemesi nedeni ile 04/04/2000 tarihli ihtarname ile hesabın kat edildiğini, buna karşın ödeme yapılmadığını, alacağın tahsili amacıyla Ankara 10. İcra Müdürlüğünün 2013/9623 Esas sayılı dosyası üzerinden başlatılan takibin işlemden kaldırılması sonrasında yenilenerek 2016/24045 Esasını aldığını, ödeme emrinin tebliği sonrasında davalı açısından yapılan haksız itiraz nedeni ile takibin durduğunu iddia ederek itirazın iptali ile takibin devamına, % 20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 04/04/2000 yılında alacağın muaccel hale geldiğinin dava dilekçesinde iddia edildiğini, aradan 17 yıllık süre geçmesine karşın zamanaşımını durduran herhangi bir işlem yapılmadığını bildirerek davanın zamanaşımı yönünden reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davacı bankanın davalı şirketten takip tarihi itibari ile 10.262,72 TL asıl alacak, 50.933,90 TL işlemiş faiz, 2.546,60 TL BSMV toplamı, 63.743,22 TL talep edebileceği, alacağın likit olduğu gerekçeleriyle davanın kısmen kabulü ile, Ankara 10. İcra Müdürlüğünün 2016/24045 Esas sayılı dosyasında, 10.262,72 TL asıl alacak, 50.933,90 TL işlemiş faiz, 2.546,60 TL BSMV toplamı, 63.743,22 TL’ye yönelik itirazın iptali ile, 50.933,90 TL asıl alacağa yıllık %13,75 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmak sureti ile takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, asıl alacak ve işlemiş faiz toplamı 63.743,22 TL’nin %20 tutarı 12.748,64 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dışı … … Bankası A.Ş. ile dava dışı borçlulardan … Tüketim Malları San. Paz. Ve Tic. Ltd. Şti. arasında akdedilen ve dava dışı borçlu … ile davalı/borçlu … tarafından müşterek müteselsil kefil sıfatı ile imzalanan genel kredi sözleşmesine istinaden … … Bankası A.Ş. tarafından dava dışı … Tüketim Malları San. Paz. Ve Tic. Ltd. Şti.’ne nakdi ve gayri nakdi krediler kullandırıldığını ve kullandırılan nakdi ve gayri nakdi kredilerin borçlu şirket ve müteselsil ve müşterek borçlular tarafından vadelerinde ödenmemesi üzerine Konya 8. Noterliği’nden 04/04/2000 tarih ve … yevmiye no’lu hesap kat ihtarnamesi keşide edierek hesapları kat edildiğini, verilen sürede borçlu şirket ile müşterek ve müteselsil kefiller tarafından bankaya herhangi bir ödeme yapılmadığını, TMSF tarafından alacağın … Varlık Yönetim A.Ş.’ye temliki üzerine takibe konu kredi borçlarının tahsili amacı ile … Varlık Yönetim A.Ş. tarafından 13/06/2013 tarihinde borçlu … Tüketim Malları San. Paz. Ve Tic. Ltd. Şti. ile müşterek-müteselsil kefiller …, … aleyhine Ankara 10. İcra Müdürlüğü’nün 2013/9623 Esas sayılı dosyasından 116.839,82 TL üzerinden icra takibine geçildiğini, dosyanın takipsizlik nedeni ile işlemden kaldırılması nedeniyle yenilenerek Ankara 10. İcra Müd.’nün 2016/24045 esasına kaydedildiğini, Ankara 10. İcra Müdürlüğü’nün 2016/24045 Esas sayılı dosyasında başlatılan takibin davalının itirazı üzerine durduğunu, yargılama sırasında dosya üzerinden alınan 31/05/2019 tarihli bilirkişi raporunda yapılan hesaplamalarda esas alınan faiz oranının hatalı olup, 3095 sayılı yasa gereği uygulanması gereken temerrüt faiz oranlarının %100 fazlasının baz alınarak hesaplama yapılması gerektiğini bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Ankara 10. İcra Müdürlüğünün 2016/24045 Esas sayılı dosyası, kredi alacağı temlik sözleşmesi, hesap kat ihtarnamesi, genel kredi sözleşmesi, bilirkişi raporu vs.deliller dosya arasında mevcuttur.
Ankara 10. İcra Dairesinin 2016/24045 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı (alacaklı) banka tarafından dava dışı (borçlu) şirket ile dava dışı kefil … ve davalı aleyhine genel kredi sözleşmesi ile ihtarnameye dayalı olarak 10.262,72 TL asıl alacak, 101.502,00 TL işlemiş faiz, 5.075,10 TL işlemiş BSMV toplamı, 116.839,82 TL’nin asıl alacağa yıllık %27,5 oranında temerrüt faizi uygulanmak sureti ile tahsili amacıyla 13/06/2013 tarihinde başlatılan takipte, ödeme emrinin davalı borçluya 26/05/2017 tarihinde tebliğ edildiği, 30/05/2017 tarihinde yapılan itiraz üzerine takibin durdurulduğu, eldeki davanın İİİK’nın 67.maddesinde öngörülen 1 yıllık yasal süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
31/05/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; taraflar arasında mevcut 30/04/1998-08/06/1998 tarihli genel kredi sözleşmelerinin ilgili maddeleri, ticari kredi kartı ekstreleri, ihtarname ve diğer deliller, yasal mevzuat çerçevesinde değerlendirilmek sureti ile, sözleşmelerde kullandırılan kredi ile uygulanacak faiz oranının belirtilmemesi nedeni ile ticari temerrüt faiz oranının %100 fazlasının istenebileceği dikkate alınarak ve buna göre hesaplama yapılarak, davacı bankanın davalı şirketten takip tarihi itibari ile 10.262,72 TL asıl alacak, 50.933,90 TL işlemiş faiz, 2.546,60 TL BSMV toplamı, 63.743,22 TL talep edebileceği bildirilmiştir.
Mahkemece, kredi sözleşmesi, kredi sözleşmesi çerçevesinde kullandırılan krediler, kat ihtarı, icra dosyası, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu, ilk derece mahkemesinin gerekçesi ve davacı tarafından, dava konusu krediye fiilen uygulanan faiz oranının bilirkişi raporunda tespit edilen faiz oranından yüksek olduğuna dair iddia ve delil ileri sürülmemiş olması gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın kısmen kabulü yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 80,70 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi. 20/04/2022

Başkan- Üye – Üye – Zabıt Katibi –

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.