Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2020/327 E. 2022/231 K. 02.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi …

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

….

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

….

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/12/2019
NUMARASI :…
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/07/2019
KARAR TARİHİ : 02/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02/03/2022

Taraflar arasındaki itirazın iptali istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalılardan … arasında 22/03/2017 tarihinde 500.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığını, diğer davalı …. de aracın kasko bedeli olan 72.039,00 TL üzerinden 17/11/2017 tarihinde Taşıt Rehni Sözleşmesi imzalayıp … plakalı aracı rehin olarak gösterdiğini, davalı …’ın genel kredi sözleşmesi ile kullanmış olduğu kredinin ödemesini yapmadığından hesap kat ihtarı gönderildiğini, davalının borcunun ödememesi üzerine Taşıt Rehni Sözleşmesinden kaynaklanan alacak için icra takibi başlatıldığını itiraz üzerine takibin durduğunu iddia ederek davalı borçluların Ankara 23. İcra Müdürlüğünün 2019/4723 E sayılı dosyasına yapmış oldukları itirazın iptali ile takibin devamına % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı ….vekili cevap dilekçesinde özetle; icra takip dosyasının konusunu oluşturan Taşıt Rehni Sözleşmesinin Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu 4. maddesinde belirtilen şekil şartlarını ve Ticari İşlemlerde Rehin Hakkının Korunması ve Temerrüt Sonrası Hakların Kullanılması Hakkında Yönetmelikte belirtilmiş olan zorunlu unsurları taşımadığını, sözleşmenin noter tarafından da onaylanmadığını, borçlu … lehine taşınır varlığını rehin olarak gösteren müvekkil şirketin temsilcisine ait kimlik bilgisinin bulunmadığını, Taşıt Rehni Sözleşmesinde ayrıca borç ile ilgili herhangi bir hususun ve imza tarihinin düzenlenmediğini bildirerek sürerek rehin hakkı doğmadığından davanın reddi ile kötü niyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; dava taşınır rehninin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla takibin ancak rehin sözleşmesine konu alacağın tahsili ve rehinli taşınır için söz konusu olabileceği, “Rehin Sözleşmesi”nde, borcun konusu, borcun miktarı, borcun miktarı belirli değilse rehnin ne miktar için verildiğinin açıkça yazılı olması gerektiği, rehin sözleşmesinde, borcun rehin konusu mal ile teminat altına alınmasının amaçlandığı,ancak benzeri kefalet sözleşmelerinde (BK m.583) olduğu gibi, rehin sözleşmesinin de yazılı şekilde yapılmadıkça ve rehnin azamî miktar ile tarihi belirtilmedikçe geçerli olmayacağı, nitekim 20.10.2016 tarihinde kabul edilen 6750 sayılı “Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu”nun 4/(6)-b maddesinde de ” Borcun konusu, borcun miktarı, borcun miktarı belirli değilse rehnin ne miktar için güvence teşkil ettiği, ödenecek para cinsi ve rehnin azami miktarı”nın rehin sözleşmelerinde zorunlu unsur olarak sayıldığı, ancak takip konusu taşıt rehni sözleşmesinde rehnin azami miktarı ve tarihi belirtilmediği gibi rehnin ne için güvence teşkil ettiğinin de belirtilmediği, davalı … icra müdürlüğüne yaptığı itirazında taşıt rehninin 22/08/2018 tarihinde kullandığı BCH kredisnin teminatı olduğunu belirtmişse de rehnin neyi güvence altına aldığı belli olmadığı gibi, anılan davalının rehinli aracın da maliki olmadığı, bu itibarla geçersiz olan rehin sözleşmesine dayalı olarak taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılamayacağı gerekçeleriyle davanın reddine, davacı icra takibi yapmakta haksız olsa da kötüniyetli kabul edilmeyeceği gerekçesiyle davalının kötnüiyet tazminatı talebinin de reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalı … arasında imzalanan 10/06/2016 tarihli genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun teminatını teşkil etmek üzere 29/08/2018 tarihli taşıt rehni sözleşmesi ile diğer davalı şirketin malik olduğu….. plakalı aracın 72.039,00 TL kasko bedeli üzerinden müvekkili banka lehine rehin verildiğini, aynı tarihte araç üzerine online olarak rehin konulduğunu, dava konusu icra takibinin 29/08/2018 tarihinde imzalanan taşıt rehni sözleşmesi ile tesis edilen 72.039,00 TL’lik taşıt rehin bedelinin paraya çevrilmesine ilişkin olup gerek icra takibinde gerekse açılan davada borcun miktarının belli olduğunu, bu nedenle mahkemenin bu yöndeki gerekçesinin hatalı olduğunu, bu miktarın taşıt rehni sözleşmesinin imzalandığı tarihteki aracın kasko bedeli olduğunu bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Davacı banka ile davalılardan … arasında 10/06/2016 tarihli ve 500.000,00 TL bedelli Genel Kredi Sözleşmesi, bila tarihli ”Taşıt Rehni Sözleşmesi” , rehin konusu aracın …plaka sayılı araca ait trafik tescil kayıtları, 19/06/2019 tarihli hesap kat ihtarnamesi vs.deliller dosya arasında mevcuttur.
Ankara 23. İcra Müdürlüğü’nün 2019/4723 Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; ….. ve … aleyhine 72.039,00TL alacağın tahsili amacıyla taşınır rehninin paraya çevrilmesi yolu ile takipte bulunulduğu, takibin dayanağının …plaka sayılı aracın rehin sözleşmesi oluşturduğu, davalı borçluların yasal sürede rehin hakkına ve borca itirazları üzerine takibinin durdurulmasına karar verildiği, işbu davanın İİK’nın 67.maddesinde öngörülen 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı görülmüştür.
28/10/2016 tarihinde resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6750 sayılı “Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu”nun 4/(6)-b maddesinde ” Borcun konusu, borcun miktarı, borcun miktarı belirli değilse rehnin ne miktar için güvence teşkil ettiği, ödenecek para cinsi ve rehnin azami miktarı”nın rehin sözleşmelerinde zorunlu unsur olarak sayılmıştır. Buna göre, taşınır rehin sözleşmelerinde borcun konusu, miktarı, borç belirli değilse rehnin ne miktar için güvence teşkil ettiği, ödenecek para cinsi ve rehnin azami miktarının belirtilmemesi halinde taşınır rehin sözleşmesi geçerli olarak kurulmayacaktır.
Dava konusu icra takibinin dayanağının teşkil ettiği anlaşılan ve takip dosyası ile dava dosyasına sunulan bila tarihli “Taşıt Rehni Sözleşmesi” nde taşıt rehninin azami miktarı ve tarihi belirtilmediği gibi rehnin ne için güvence teşkil ettiği de belirtilmemiş anlaşılmakta olup, gerek davacı vekilinin aşamalardaki beyanlarında gerekse istinaf dilekçesinde belirttiği üzere söz konusu sözleşmesinin 29/08/2018 tarihinde düzenlendiği ve rehnin de aynı tarihte trafik kaydına tescil edildiği anlaşılmakla sözleşmenin düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan 6750 sayılı Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu’nun 4/(6)-b maddesindeki zorunlu unsurları taşımadığından geçersiz olduğundan ilk derece mahkemesince yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın kısmen kabulü yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacıdan alınması gerekli olan 80,70 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi. 02/03/2022

….

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.