Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2020/1444 E. 2021/594 K. 22.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi…
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

..
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/12/2018
NUMARASI :…

DAVA : Tazminat (Şirket Müdürünün Sorumluluğundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/03/2017
KARAR TARİHİ : 22/04/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/05/2021

Taraflar arasındaki şirket müdürünün sorumluluğundan kaynaklanan tazminat istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı taraf vekillerince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkili şirketin yönetici ortağı olduğunu, akrabasını şirkette proje bilgilerine ve müşteri işlerine vakıf olabileceği bir görevde çalıştırdığını, davalının akrabasının sadakat borcunu ihlal ederek müvekkili şirket ile aynı faaliyet kolunda çalışan … şirketini kurduğunu, anılan şirketin esasında davalı tarafından kurulduğunu, davalının şirkette çalışan akrabasına işten ayrıldığı sırada 25.000,00 Usd ikramiye ödediğini, davalının şirketteki ekibini …. şirketine transfer ettiğini, şirketin içini boşalttığını, müvekkilinin müşterisini davalının … … logosuyla mail gönderdiğini, müvekkilinin teklif verdiği projenin … … internet sayfasında bu şirketin projesiymiş gibi gösterildiğini, çalışanlara muvazaalı ödenen ikramiyeler ile şirketin zarara uğratıldığını, müşteriler nezdindeki itibarının zedelendiğini, genel kurul kararlarının kötü niyetli olarak iptal ve butlanı için dava açılarak şirkete zarar verildiğini, şirketi maddi ve manevi zarara uğrattığını, rekabet yasağını çiğnediğini, davalının müvekkilinin borçlu olduğu bankaya karşı kefaletini çektiğini belirten ihtarname gönderdiğini, şirkete ait aracın halen davalı kullanımında bulunduğunu belirterek rekabet yasağına aykırı davranılması nedeniyle şimdilik 300,00 TL zararın tahsiline, şirket çalışanlarına ödenen ikramiyenin tahsili için açılan dava sonunda davanın şirket aleyhine sonuçlanması halinde davaya yeterli desteği sağlamayan davalıya zararın rücuen tazmin ettirilmesine, … …. transfer edilen personele muvazaalı olarak ödenen ikramiyeler nedeniyle şimdilik 300,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; zararın somutlaştırılması gerektiğini, davacının davalının başka bir şirket sahibi olduğunu bildiğini, kötü niyetli olarak dava açtığını, … … şirketinin müvekkili tarafından kurulmadığını, anılan şirkette hissesinin olmadığını, şirket çalışanına yapılan ikramiye ödemesinin diğer şirket müdürü ile müşterek imza sonucu yapıldığını, sadece müvekkiline karşı dava açıldığını, primin tüm personele ödendiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, davalının davacı şirketin müdürü ve ortağı olduğu, TTK’nun haksız rekabet hükümlerine ve temsil ettiği davacı şirketin menfaatlerine aykırı olarak eylemlerde bulunduğu, şirketin kişilik haklarını zedelediği, şirketin manevi zarara uğradığı, haksız rekabet içeren fiiller sonucu davacının maddi zararının bulunduğunu ispat edemediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 300,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının müvekkili aleyhine birçok dava açtığını, rekabet yasağına aykırı davrandığını, bilirkişinin … Enerjinin ticari defter ve kayıtlarını incelemediğini, rapora itirazlarının dinlenilmediğini, eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu, davalının … … şirketinin gizli ortağı ve yöneticisi olduğunun tespit edildiğini, prim ödemesinin muvazaalı olarak yapılıp yapılmadığının incelenmediğini, muvazaanın delillerinin ortaya konulduğunu, prim ödenmesine ilişkin ortaklar kurulu kararı bulunmadığını, davalının savunmasını değiştirmesine muvafakatleri olmadığını, mahkemece muvazaanın re’sen incelenerek delillerin toplanması gerektiğini, aynı mahkemedeki…. sayılı dosyanın dikkate alınmadığını, tahkikat ve hüküm duruşmasının aynı celsede yapıldığını, davanın ıslah imkanını fiilen ortadan kaldırıldığını, gerekçeli kararın kendi içinde çeliştiğini, davalının yaptığı eylemler sonucu davacının zarara uğradığının ortada olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından şirketin feshi ve çıkma talepli açılan davanın derdest olduğunu, müvekkilinin davacı şirket şantiyelerine alınmadığını, dinlenen tanık anlatımları ile prim ödemesinin tüm hissedarların kararı ile yapıldığının anlaşıldığını, müvekkilinin … … şirketinde hissesi olmadığını, anılan şirket logosu ile mail atılmış olmasının müvekkilinin gizli ortak olduğunu göstermeyeceğini, müvekkilinin davacı şirket ile rekabet edici hiçbir işleminin bulunmadığını, davacı şirketin itibar kaybına uğramadığını, şahsi kefalete ilişkin bankaya ihtarname gönderilmesinin davacı şirketin itibarına zarar vermeyeceğini, manevi tazminat koşullarının oluşmadığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; limited şirket ortağı ve müdürünün haksız rekabeti ve işçilere ödenen primler nedeniyle uğranılan maddi zararın tahsili ve şirketin kişilik haklarının ihlali nedeniyle uğranılan manevi zararın tazmini istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
… … Ltd. Şti. Ticaret sicil gazetesi, davacı ile … … şirketinin yan dairelerde faaliyette bulunduğuna ilişkin adres fotoğrafları, dava dışı … … davacı şirketten istifa dilekçesi, … …’a şirket tarafından yapılan ödeme belgeleri, davacı şirket çalışanlarının işten ayrıldığına ilişkin …. formları, davalının … … adres uzantısı ile gönderdiği e-mailler, davalı tarafından …. … … gönderilen ihtarname sureti, davacı şirket müdürler kurulu başkanı tarafından davalıya gönderilen müdürlük görevinin sona erdiğine ilişkin ihtarname sureti, İskenderun Cumhuriyet Başsavcılığının … sayılı dosya sureti, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının… sr. sayılı dosya sureti, davacı şirketin diğer müdürü ile davalı arasındaki e-mail suretleri, Ankara Batı 1. … Mahkemesinin …Esas sayılı dosya sureti, davacı şirketten ayrılan çalışanların SGK kayıtları, yargılama aşamasında emekli Sayıştay denetçisi, muhasebeci, bankacı bilirkişi heyetinden alınan 12/11/2018 tarihli bilirkişi raporu dosya içerisinde yer almaktadır.
Davacı vekili delil listesine ilişkin dilekçesinde, rekabet yasağı çiğnenerek verilen zararlar nedeniyle şimdilik 300,00 TL maddi, davacı şirketin ticari itibarı ve güven kaybı nedeniyle şimdilik 300,00 TL manevi tazminat talep edildiğini bildirmiştir.
Davanın açıldığı Ankara Batı 2. … Mahkemesince verilen …sayılı görevsizlik kararı sonucu davacı vekilinin süresinde yaptığı gönderme talebi üzerine dosya Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmiştir.
Davacı yan, şirket ortağı ve müdürü olan davacının haksız rekabet içeren eylemlerde bulunduğunu, işçilere haksız prim ödediğini, şirketin ticari itibarını zedelediğini, şirketin maddi ve manevi zarara uğradığını iddia etmiş, davalı yan ise davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda manevi tazminat talebinin kabulüne, maddi tazminata ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporunda, davalının özen ve bağlılık yükümlülüğüne aykırı davrandığı, rekabet yasağını ihlal ettiği, … … şirketinin gizli ortağı olduğu, davacının davalının rekabet yasağını ihlal etmesi sonucu maddi zarara uğradığını kanıtlayamadığı, mahkemece takdir edilecek manevi zarara mahkum edilmesinin uygun olacağı, davalının bankaya ihtarname göndermesinin davacının ticari itibarına zarar vermeyeceği tespit edilmiştir.
Yargılama aşamasında tanıklar dinlenmiştir.
Taraflar arasında davalının davacı şirketin ortağı ve eski müdürü olduğu, davalının müdür olduğu dönemde müşterek imza ile bir kısım şirket çalışanlarına ikramiye adı altında ödeme yaptığı, … … şirketinde davalının hissedar olmadığı hususlarında herhangi bir ihtilaf bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık, davalının dava dışı … … şirketinin gizli ortağı olup olmadığı, davacı şirkete karşı rekabet yasağına aykırı eylemlerde bulunup bulunmadığı, haksız rekabet oluşturan eylemleri var ise davacının bu nedenle uğradığı maddi bir zararının bulunup bulunmadığı, davalının davacının ticari itibarını zedeleyip zedelemediği, davacının manevi zarara uğrayıp uğramadığı hususlarından kaynaklanmaktadır.
Davacı vekilinin istinaf itirazları incelendiğinde, davacı aşamalarda davalının rekabet yasağına aykırı davranması nedeniyle maddi zarara uğradığını ileri sürmüştür. Yargılama aşamasında mahkemece davacı yana talebini açıklaması hususunda verilen sürede davacı yan davalının haksız rekabet yasağına aykırı davranması nedeniyle uğradığını ileri sürdüğü maddi tazminat talebini somutlaştırmamıştır. Bir başka anlatımla, davacı yan davalının hangi haksız rekabet teşkil eden davranışı sonucu ne şekilde maddi zarara uğradığını açıklamamıştır.
Açılan işbu maddi tazminat davasında ispat yükü davacı üzerinde olup, davacı uğradığı maddi tazminatın varlığını somut delillerle ispatlamakla yükümlüdür. Davacı yan ise maddi zararın varlığına ilişkin usulüne uygun somut bir delil ibraz etmemiştir.
Öte yandan davacı vekili dilekçelerinde davalının akrabası ve bir kısım şirket çalışanlarına ikramiye adı altında yaptığı ödemeler sonucu şirketin maddi zarara uğratıldığını ileri sürmüştür. Mahkemece verilen süre üzerine ibraz edilen açıklama dilekçesinde ise ikramiye adı altında yapılan ödemelere ilişkin maddi bir zarar ileri sürülmemiştir. Kaldı ki davacı yan ikramiye ödemesi yapılan işçi aleyhine yapılan ödemenin tahsili talebiyle … mahkemesinde dava açmış olup, bu dava derdesttir. Bu durumda davacının henüz davalıdan tahsilini talep edebileceği herhangi bir maddi zararı da bulunmamaktadır.
Şirket ile şirket ortağı arasında görülmekte olan işbu tazminat davası basit yargılama usulüne tabi olup, mahkemece HMK’nun 316 vd. maddeleri uyarınca yapılan yargılamada usul ve yasaya aykırılık görülmediği gibi karar duruşmasında hazır bulunan davacı vekili ıslah dilekçesi sunmak üzere herhangi bir süre talebinde de bulunmamıştır.
Davalı vekilinin istinaf itirazlarına gelindiğinde, davalı vekilinin istinaf itirazı hüküm altına alınan manevi tazminat talebine yöneliktir. Mahkemece davalının dava dışı … … şirketinin gizli ortağı olduğu, davacı şirket ile rekabet yasağına aykırı eylemlerde bulunduğu, davacı şirketin ticari itibarını zedelediği gerekçesiyle manevi tazminat talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Davalının haksız rekabet yasağına aykırı davranışta bulunması davacı şirketin ticari itibarını zedeleyen eylem niteliğinde olmadığı gibi şirket ortağı olan davalının şahsi kefaletinden vazgeçtiğini bankaya bildirmiş olması da davacı şirketin ticari itibarını zedeleyen eylem niteliğinde değildir.
Bu durumda mahkemece davalının davacıyı manevi zarara uğrattığı ispatlanamadığından bu kaleme ilişkin açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın kısmen reddi yönündeki kararında isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davanın kısmen kabulü yönündeki kararında isabet görülmediğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının manevi tazminat yönünden kaldırılmasına, maddi-manevi tazminat talebinin ayrı ayrı reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A)1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacıdan alınması gerekli olan 59,30 TL istinaf karar harcından peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
B)1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin 26/12/2018 gün… Karar sayılı kararının manevi tazminat yönünden KALDIRILMASINA,
3-Maddi-manevi tazminat talebinin ayrı ayrı REDDİNE,
4-Maddi tazminat talebi yönünden alınması gerekli olan 59,30 TL karar ilam harcının peşin alınan 31,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 27,90 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Manevi tazminat talebi yönünden alınması gerekli olan 59,30 TL karar ilam harcının peşin alınan 31,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 27,90 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdikleri anlaşıldığından maddi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdikleri anlaşıldığından manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 300,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
C)1-Davalı tarafından yatırılan 35,90 TL nispi istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
2-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 76,00 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 197,30 TL yargılama masrafının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davalı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca manevi tazminat yönünden kesin, maddi tazminat yönünden gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 22/04/2021

Başkan – … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi – …
… … … …

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.