Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2020/131 E. 2022/832 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2020/131 Esas 2022/832 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/131
KARAR NO : 2022/832

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/10/2019
NUMARASI : 2013/391 Esas 2019/866 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :
VEKİLLERİ : :
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/06/2013
KARAR TARİHİ : 10/10/2019

Taraflar arasındaki itirazın iptali istemlerine ilişkin asıl ve birleşen davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı taraf vekilleri tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
ASIL DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili Banka ile davalı … Tic.Ltd.Şti. arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesine istinaden dava dışı … Bilişim … Tic.Ltd.Şti. ile … ve …’nın müşterek müteselsil kefaletiyle muhtelif krediler kullandırıldığını, borçluların sözleşme hükümlerini yerine getirmemesi üzerine Ankara 42. Noterliği aracılığı ile 04.01.2013 tarihinde muacceliyet ihtarnamesi gönderildiğini, ihtarnameye rağmen ödeme yapılmaması üzerine bankaya rehinli araçların paraya çevrilmesi için borçlular hakkında Ankara 30. İcra Müdürlüğünün 2013/2868 E. Sayılı dosyasından icra takibine geçildiğini ancak yapılan itiraz ile takibin durduğunu, davalı …’nın maliki bulunduğu gayrimenkul üzerine müvekkil banka lehine 2. dereceden 50.000,00TL tutarında ipotek alındığını, ipotek resmi senedinin 2. Maddesi gereği ipotek limiti miktarınca borçtan müşterek müteselsil borçlu ve müteselsil kefil olarak sorumlu olduğunu, temerrütleri halinde işbu ipotek resim senedinin temerrüde ilişkin şartının uygulanacağını kabul ve taahhüt ettiğini, resmi senedin kefaletin geçerlilik şartı olan yazılı ve limitin belirliliği ilkelerini kapsadığını ve ayrıca resmi korumlar önünde borç ikrar senedi olduğu için kefaletin geçerli olduğunu, ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir
CEVAP:
Asıl davada davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; icra takip talebi ile ödeme emrinde yer alan tutarların çelişkili olduğunu, bu hususun davacı tarafa açıklattırılması gerektiğini, tüm müvekkiller yönünden sözleşmedeki imzalara itiraz edildiğinden sözleşme asıllarının dosyaya celbi gerektiğini, söz konusu takipte imza itirazı saklı kalmak kaydıyla kefillerin sorumlu oldukları kefalet limitlerine ve sorumlu oldukları tutar ve tekabül eden faizlere itiraz edildiğini, dava dilekçesinin müvekkillerden … Ltd.Şti. ne Tebligat Kanunu’nun 35. Maddesine göre 12.09.2013 tarihinde tebliğ olunduğunu, diğer müvekkillerinin de bu tarih itibariyle muttali olduklarını, çek yaprağı sorumluluk tutarlarının kefalet kapsamında olmadığını, ayrıca ödeme yapılmayan çek yaprağı sorumluluğuna dair talepte bulunulmasının yasal olmadığını, iddia konusu çek yaprağı sorumluluk tutarlarının yasal sınırların üstünde olduğunu, takip talebi ve ödeme emrinde ve dava dilekçesinde sözü edilen çek yapraklarının müvekkil kredi borçlusuna teslim edilmediğini, takip tarihi itibariyle alacağın muaacel olmadığını, İcra İflas Kanunu’nun 45. Maddesine aykırı olarak takipte bulunulduğunu, işlemiş ve işleyecek faiz oranlarının mevcut sözleşme şartlarına uygun olmadığı gibi fahiş olduğunu, işlemiş faiz oranları ve tutarları fazla olduğu gibi kredinin ilk tesisinden hesap kat tarihine ve takip tarihine kadar işleyen faizlerin de fazla hesaplandığını, ayrıca uygulanan faiz oranlarının da fahiş olduğunu, hesap kat ihtarnamesinin müvekkillerine usul ve yasaya uygun tebliğ edilmediği gibi dönem hesap özetlerinin de müvekkillerine hiç gönderilmediğini, takip tarihi itibariyle alacağın muaccel olmayıp takip şartlarının oluşmadığını, takip talebinde her ne kadar muacceliyetten takip tarihine kadar faiz talep edilmiş ise de muacceliyet tarihinin ne olduğunun açıklanmadığını, takip talebi ve ödeme emrinde alacak kalemlerinin özellikle nakit kredi alacağına dair alacak kalemlerinin nelerden oluştuğunun açıklanmadığını, kefil olarak gösterilen müvekkillerden …’nın ve her bir kefilin sorumluluk tutarlarına tekabül eden takip tarihi itibariyle işlemiş faiz tutarlarının denetlenebilir olmadığını savunarak davanın reddine, kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
BİRLEŞEN DAVA
Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında imzalanan kredi sözleşmesi gereğince davalının kullandığı krediyi ödemediğini ve hesabın kat edilerek ihtarname keşide edilmesine rağmen borç ödenmediğinden hakkında Ankara 30.icra Müdürlüğünün 2013/2868 sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, % 20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Birleşen davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Alacağın muaccel olmadığını, işlemiş akdi ve temerrüt faizi oranlarının fahiş olduğunu, müvekkillerine usulüne uygun bir tebligat olmadığını, muacceliyetten itibaren faiz talep edilmiş olmasına karşın muacceliyet tarihinin belirsiz olduğunu, çek yaprakları sorumluluk tutarlarının kefillerden talep edilemeyeceğini, İİK. m. 45 hükmüne aykırı olarak takip başlatıldığını, iddia konusu çek yaprağı sorumluluk tutarlarının yasal sınırlar üzerinde olduğunu, tüm müvekkiller yönünden sözleşmedeki imzalara itiraz edildiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesince iddia, savunma, bilirkişi kök ve ek raporlarına ve toplanan tüm delillere göre; asıl ve birleşen davanın, davacı banka ile davalı … Kontrol Sistemleri…. Ltd Şti arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine istinaden asıl borçlu ve kefiller ile ipotek borçlusu, rehin borçlusu aleyhine açılmış ilamsız takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, birleşen davada menkul rehninin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan ilamsız takibe yönelik aynı takip tutarlarına dayalı takipte itirazın iptali isteminden ibaret olduğu, asıl davada davacı banka ile davalı asıl borçlu … Kontrol Sistemleri… Ltd Şti arasında 24/09/2012 tarihinde 426.000,00 TL bedelli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi akdedildiği, söz konusu sözleşmede davalılar … ve … Bilişim Sistemleri… Ltd Şti’nin müteselsil kefil sıfatıyla imzalarının yer aldığı, bu sözleşmede davalı …’nın kefaleten imzasının bulunmadığı, davalı kefillerin kefaletinin müteselsil olup, kefalet limitlerinin 426.000,00 TL olarak belirlendiği, 27/10/2010 tarih ve … yevmiye nolu ipotek resmi senedinin incelenmesinde; asıl davada davalı …’nın malik olduğu gayrimenkul üzerine davalı … Kontrol Sistemleri… Ltd Şti’nin davacı bankadan kullandığı kredilere teminat oluşturmak üzere 2.dereceden 50.000,00 TL limitle ipotek tesis edildiği, her ne kadar asıl davada davalı ipotek borçlusu … aleyhine ilamsız icra yolu ile takibe geçilmiş ise de bu borçlunun kefaletinin bulunmadığı, ipotek borçlusu olduğu, bu nedenle hakkında takip yapılamayacağı, İİK 45 madde yasal şartlarının bulunmadığı, bu nedenle bu davalı yönünden davanın reddi gerektiği, yine ipotekle teminat altına alınan 50.000,00 TL bedelin bilirkişi tarafından yapılan hesaplamalar uyarınca belirlenen alacak miktarından mahsubu gerektiği, asıl davada; asıl davalı borçlu ve kefiller … Bilişim… Ltd Şti ile … ve ipotek borçlusu … aleyhine Ankara 30. İcra Müdürlüğü’nün 2013/2888 esas sayılı takip dosyasında 04/03/2013 tarihinde ilamsız icra yolu ile takibe geçildiği, borçluların süresinde itirazları ile takibin durduğu, birleşen davada; davacı bankanın davalı … Kontrol… Ltd Şti aleyhine Ankara 30. İcra Müdürlüğü’nün 2013/2868 esas sayılı takip dosyasında 04/03/2013 tarihinde menkul rehninin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız takibe geçtiği, borçlunun süresinde itirazı ile takibin durduğu, bankacı bilirkişi … tarafından düzenlenen 10/01/2019 ve 17/06/2019 tarihli asıl rapor ve ek rapor kapsamları doğrultusunda asıl davada asıl borçlu ve kefiller ile birleşen davada davalı borçlu yönünden ayrı ayrı hesaplanan tutarlar üzerinden takiplerin devamı gerektiği, birleşen davada Ankara 39. İcra Müdürlüğü’nün 2013/2888 esas sayılı takip dosyası gözönünde bulundurularak tahsilde tekerrüre düşülmemesi gerektiği, yine asıl davada 2012 yılında karşılıksız işleme tabi tutulan 17 adet çek yaprağı yönünden ve kullanılmamış 15 adet çek yaprağı yönünden garanti tutarları dikkate alınarak toplam 32.675,00 TL depo bedelinin asıl davada asıl davalı borçlu ve kefiller tarafından bankada açılacak bir hesapta depo edilmesi gerektiği, yine bir alacak için tek bir icra inkar tazminatı verilebileceğinden asıl davada icra inkar tazminatına hükmedilmiş olması dikkate alınarak birleşen davada bu hususta yeniden karar verilmediği gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Asıl ve birleşen davada davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ipotek bedelinin asıl ve birleşen davada mahsubunun doğru olmadığını, ipoteğin borcu karşılayamayacağı açıksa müvekkilinin ilamsız icra takibi başlatabileceğini, dava konusu icra dosyasında hem tahsilde tekerrür etmemek kaydı ile ibaresinin/şerhinin bulunduğunu hem de ipotek takibi ile irtibatlandırıldığını, ipotek limitlerinin toplamı, takip öncesi ekspertiz raporu, takip sonrası kıymet takdiri değerleri, satış bedelleri, satış sonrası müvekkili bankaya ödenen tutarların açıkça teminatların/ipoteğin dosya borcunu karşılamadığını gösterdiğini, nitekim Yargıtay’in ilgili Dairelerinin istikrarlı içtihatlarına göre de tüm alacak miktarı yönünden ipotekli/rehinli takip yanında ilamsız icra takibi yapılabileceğini, davalı asıl borçlu …Ltd. Şti.’nin müvekkili bankaya olan kredi borcu için davalı … tarafından maliki olduğu taşınmaz üzerinde 2.dereceden 50.000,00 TL bedelli ipotek tesis edildiği gibi söz konusu ipotek meblağı kadar adı geçen davalının kefil de olduğunu, bu durumda davalının genel kredi sözleşmesinde kefil sıfatıyla imzasının bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığını, hesap kat ihtarına ve ekindeki hesap özetine itiraz edilmediğinden İİK’nın 68/b-2 maddesi gereği alacak miktarına itiraz edilemeyeceğini, borcun kesinleştiğini, hesap kat ihtarında belirtilen alacağa hükmedilmesi gerektiğini, kaldı ki hesaplama yapılırken temerrüt faizinin; işleyeceği anaparanın temerrüt tarihine kadar işlemiş akdi faiz ve faizin vergileri BSMV üzerinden tespiti gerektiğini, oysa raporun bu yöntemle düzenlenmediğini, hesap kat tarihi 02.01.2013 tarihinde müvekkili banka tarafından uygulanan en yüksek faiz oranının müvekkili banka tarafından TCMB’ne bildirilen %63’ün genel kredi sözleşmesinin 45. Maddesi gereği yarısı %31,50 olup temerrüt faizi oranının %94,50 olduğunu, hesap kat’ı ile birlikte temerrüt oluştuğundan temerrüt tarihinin hesap kat tarihi olarak alınması gerektiğini, temerrüt tarihinin ve anaparanın farklı dikkate alınması sebebiyle hesap kat tarihinden takip tarihine kadar işlemiş temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisinin eksik ve yanlış hesaplandığını, icra inkar tazminatının da eksik hesaplandığını, dolayısıyla yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de eksik ve hatalı hesaplandığını ileri sürerek açıklanan bu ve re’sen gözetilecek nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını istemiştir.
Davalılar vekili asıl davaya ilişkin istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yargılama sırasında vekaletten çekilen Av. …’nın ilamın vekil kısmından çıkarılması gerektiğini, hakkında dava tamamen reddolunan müvekkili … yönünden %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, ayrıca müvekkilleri lehine hüküm altına alınan vekalet ücretinin de hatalı ve eksik hesaplandığını, müvekkili … ile müvekkili şirket hakkındaki davanın kısmen ret sebebi alacağın fazla talep edilmiş olması iken müvekkili … yönünden davanın kefalet imzasının olmaması sebebiyle reddedildiğini, dolayısıyla ret sebeplerinin farklı olduğunu, yargılamanın sonlarına doğru muvafakat edilmediği halde davacının ipotek akit tablosuna dayandığını, bu durumda davalı … yönünden 21.710,00 TL nispi, diğer davalılar yönünden ise 2.725,00 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde takip talebinde yer alan 58.508,14 TL üzerinden 6.785,94 TL nispi, ve 2.725,00 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek açıklanan bu ve re’sen gözetilecek nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Asıl dava, davalı asıl borçlu şirket ile davalı kefillere karşı genel kredi sözleşmesinden doğan kredi alacağının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali, birleşen dava ise davalı asıl borçlu şirkete karşı menkul rehninin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemlerine ilişkin olup asıl ve birleşen davada ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Asıl davada; asıl davalı borçlu … Kontrol..Ltd. Şti ve kefiller … Bilişim… Ltd Şti ile … ve … aleyhine Ankara 30. İcra Müdürlüğü’nün 2013/2888 esas sayılı takip dosyasında; 04/03/2013 tarihinde kredi taahhütnamesi/sözleşmesine, ihtarnameye ve hesap özetine dayalı olarak 113.364,91 TL asıl alacak, 13.082,46 TL yıllık %94,5 temerrüt faizi, 654,08 TL faizin %5 gider vergisi, 401,52 TL noter masrafı ile birlikte toplam 127.502,97 TL nakdi, 135.175,00 TL gayrinakdi (depo talebi) (teminat mektubu ve 32 adet çek yaprağı sebebiyle) tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla ilamsız icra yolu ile takibe geçildiği, borçluların süresinde itirazları ile takibin durduğu görülmüştür.
Birleşen davada; davacı bankanın davalı … Kontrol… Ltd Şti aleyhine Ankara 30. İcra Müdürlüğü’nün 2013/2868 esas sayılı takip dosyasında; 04/03/2013 tarihinde iki adet taşıtın menkul rehninin paraya çevrilmesi yolu ile ayni miktarda nakdi ve gayri nakdi kredi alacağının tahsili için ilamsız takibe geçtiği, borçlunun süresinde itirazı ile takibin durduğu görülmüştür.
Asıl davada davacı banka ile davalı asıl borçlu … Kontrol Sistemleri… Ltd Şti arasında 24/09/2012 tarihinde 426.000,00 TL bedelli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi akdedildiği, söz konusu sözleşmede davalılar … ve … Bilişim Sistemleri… Ltd Şti’nin müteselsil kefil sıfatıyla imzalarının yer aldığı, bu sözleşmede davalı …’nın kefaleten imzasının bulunmadığı, davalı kefillerin kefaletinin müteselsil olup, kefalet limitlerinin 426.000,00 TL olarak belirlendiği görülmüştür.
27/10/2010 tarih ve … yevmiye nolu ipotek resmi senedinin incelenmesinde; asıl davada davalı …’nın malik olduğu gayrimenkul üzerine davalı … Kontrol Sistemleri… Ltd Şti’nin davacı bankadan kullandığı kredilere teminat oluşturmak üzere 2.dereceden 50.000,00 TL limitle ipotek tesis ettiği, ipoteğin davalının kefaletini kapsamadığı, ipotek akit tablosunun 2. Maddesinde ipotek limiti miktarınca borçtan müşterek müteselsil kefil sıfatıyla borçtan sorumlu olduğunu kabul ettiği, görülmüştür.
Mahkemece bilirkişi raporu doğrultusunda …’a yazılan yazıya verilen cevaplardan ve gönderilen resmi belgeler kapsamından; … Kontrol Sistemleri.. Ltd Şti adına … Bankası Büyük Sanayi Şubesi tarafından verilen 28/11/2011 tarih ve … mektup numaralı 102.500,00 TL tutarlı teminat mektubunun, adı geçen firma yükümlülüğünü yerine getiremediğinden nakde çevrilerek TC … Bankası Ankara Kamu Kurumsal Şubesi Müdürlüğü’nün … nolu … hesabına aktarılmasının 20/11/2013 tarihinde davacı bankanın Tunalı Hilmi Şubesi’nden talep edildiği, sonuç olarak 102.500,00 TL tutarlı teminat mektubunun takipten sonra 12/02/2014 tarihinde dava dışı kurum tarafından davacı bankadan tazmin edildiği açık bir şekilde anlaşılmıştır. Bu nedenle yargılama sonunda tazmin edildiği açık olan bu teminat mektubu bedelinin asıl davada davalı asıl borçlu … Kontrol… Ltd Şti’nden ve kefiller … Bilişim… Ltd Şti ile …’dan tahsili ile davacı bankaya verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Taraf vekillerinin beyanları ve … yazı cevabı gözönünde bulundurularak bilirkişi …’den asıl raporunu düzenlemesi istenilmiş, 10/01/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; IV.1. Davacı Banka Lehine Tesis Edilen İpotek Ve Rehinlerin İşbu Dava Yönünden Etkisi hususuna ilişkin olarak; İ.İ.K. m. 45 hükmü gereğince rehinle temin edilmiş bir alacak için asıl borçlu yönünden öncelikle rehne müracaat edilmesi gerektiğini, bu bağlamda asıl borçlu yönünden ilamsız İcra takibi yapılabilmesinin ipotek limitini aşan bir alacağın mevcudiyetine bağlı olduğunu, dikkate alınarak gerek ipotek limiti gerekse rehin limitleri toplamının asıl borçlu yönünden tespit edilen tutardan tenzili ile ancak kalan tutar üzerinden asıl borçlu hakkında ilamsız icra takibi yapılabileceğini, dolayısıyla, ipotek ve rehin miktarlarının asıl borçlu firmanın sorumlu tutulması gereken tutarın tespiti yönünden işbu davaya etkilerinin bulunduğunu, IV.2. Teminat Mektuplarının Tazmin Tarihleri hususuna ilişkin olarak; davalı şirket lehine … Ajansı Genel Sekreterliğine hitaben 21.12.2011 tarihinde düzenlenmiş bulunan … seri numaralı 35.000 TL tutarlı teminat mektubunun İhtar tarihi itibariyle mer‘i olduğunu, ancak ihtar tarihinden sonra ve fakat takip tarihinden önce olmak üzere muhatap Kurumun 2102.2013 tarihli tazmin talebine istinaden 26.02.2013 tarihinde ödendiğini, davalı borçlu firma lehine … Araştırma Kurumu Başkanlığına hitaben 28.11.2011 tarihinde düzenlenmiş olan … seri numaralı 102.500 TL tutarlı teminat mektubunun kat ve takip tarihi itibariyle mer’i olduğu ve muhatabın 20.02.2014 tarihli tazmin talebine istinaden 20.02.2014 tarihinde tazmin edildiğini, IV.3. 28.11.2012 Tarihli 102.500 TL’lik teminat mektubunun davalı yanca bankaya iade edilip edilmediği hususunun tespit edilerek tazmin talihinden önce iade edilmesinin mevcut alacak yönünden etkisi hususuna ilişkin olarak; yerinde inceleme sırasında; muhatap kurum … tarafından Bankanın Tunalı Hilmi Şubesine 20.11.2013 tarih 702 sayılı yazı ile tazmin talebinde bulunulduğunu, ancak tazmin talebinin gereği olarak 20.11.2013 tarihinde muhatap Kuruma ödeme yapılmadığını; ödemenin … tarafından ikinci kez yapılan talebe istinaden 12.02.2014 tarihinde yapıldığı anlaşılmış olup, ilgili şubede yapılan yerinde incelemede görüşme yapılan yetkilinin kredinin evveliyatı hakkında bilgi sahibi olmadığı, kredinin bir başka şubeden devir olarak geldiği, 20,11.2013 tarihli tazmin talebinin Bankanın Tunalı Hilmi Şubesine yapıldığı ve söz konusu tazmin talebine istinaden adı geçen şubece yapılan işlemler hakkında bilgisinin bulunmadığını; dolayısıyla, muhatap Kurumun 102.500 TL’lik teminat mektubunu 20.11.2013 tarihinde tazmin edilmesini talep ettiği anlaşılmakla birlikte, davacı Bankanın bu talebi neden yerine getirmediği ve teminat mektubu üzerinde yer alan “…” ibaresinin ne anlama geldiği hususlarında tatmin edici bir açıklama yapılamadığını, yanısıra söz konusu teminat mektubuna ilişkin muhasebe kayıtlarının şubede bulunmayıp Genel Müdürlük nezdinde tutulmakta olduğunun beyan edilmiş olması nedeniyle muhasebe kayıtlarına dayalı olarak 21.11.2013 tarihinde iptal işleminin olup olmadığı hususunda bir inceleme/değerlendirme yapma imkanı bulunamadağını, bu nedenle, öncelikle davacı Bankanın 20.11.2013 tarihinde Tunalı Hilmi Şubesine yapılan tazmin talebinin neden yerine getirilmediği, söz konusu tazmin talebi üzerine şubece ne gibi işlem tesis edildiği, mektup üzerinde yer alan “…” ibaresinin ne anlama geldiği hususlarını, muhasebe kayıtlarına dayalı olarak açıklığa kavuşturması gerektiğini, gerek 20.11.2013 gerekse 20.02.2014 tarihli tazmin yazıları ile 102.500 TL’lik teminat mektubu örneğinin ek yapılarak muhatap Kurum …’a yazılacak bir müzekkere ile, uyuşmazlığa konu teminat mektubunun iade edilip edilmediği hususundaki bilgi ve belgelerin dosyaya kazandırılması gerektiğini, gerek davacı Bankaca gerekse dava dışı muhatap Kurum … tarafından sunulacak belgelere göre 102.500 TL tutarındaki teminat mektubunun iade edildikten sonra haklı bir sebep olmaksızın nakde dönüştürüldüğünün tespiti halinde tazmin tutarı 102.500 TL’den davalıların sorumlu tutulamayacağını, ancak, her durumda, işbu davanın itirazın iptali davası olarak ikame edildiği ve takip talebi ile sıkı sıkıya bağlı bulunduğu dikkate alındığında, icra takibinin başlatıldığı 04.03.2013 tarihi itibariyle mer’i olup banka riskinde yer almakta olduğu tespit edilen 102.500 TL tutarlı teminat mektubunun depo talebinden davalıların sorumlu tutulması gerektiği, IV.4. Takip Tarihi ile Asıl Ve Birleşen Davada Nakit Ve Varsa Gayrinakit Alacağın Bulunup Bulunmadığı hususuna ilişkin olarak; IV.4.1. Yapılan hesaplamada takip tarihi itibariyle asıl ve birlesen davada davacının davalı asıl borçludan talep edebileceği tutar, Asıl Alacak 108.643,80 TL, İşlemiş Faiz 10.927,15 TL, BSMV 546,36 TL, Masraf 401,52, Nakdi Alacak toplam 120.518,83 TL, Depo talebi 135.175,00 TL, Nakit ve Gayri Nakit Alacak toplamı 255.693,83 TL, İpotekle teminat altına alınan 50.000,00 TL, ipotek limitini aşan alacak tutarı 205.693,83 TL, Şeklinde olmak üzere 205.693,83 TL olarak tespit edilmiş olup asıl alacağın 103.178,72 TL’lik kısmına % 94.50, 5.465,08 TL’llk kısmını % 81,84 oranlarından faiz işletilmesi gerektiğini, IV.4.2. Davalı Kefiller … Bilişim Teknikleri Ltd.Şti. ile …’nın davalı asıl borçlu firma yönünden tespit edilen borç miktarı 255.693,83 TL’nin tamamından müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu tutulmaları gerektiğini, IV.4.3. Sayın Mahkemece yapılacak hukuki değerlendirme sonucunda İpotek sözleşmesinin 2. Maddesindeki düzenleme nedeniyle davalı borçlu firmaya kullandırılan kredilerden davalı …’nın kefaleten sorumlu tutulması gerektiği kanaatine varılması halinde, davalı …’nın kefalet limiti 50.000,00 TL ve kendi temerrüdünden kaynaklı faizden sorumlu olacağı gözetilerek yapılan hesaplamada talep edilecek tutarın, asıl alacak 50.000,00 TL, işlemiş faiz 6.037,50 TL, BSMV 301,88 TL, Masraf 401,52 TL, Toplam 56.740,90 TL Şeklinde olmak üzere 56.740,90 TL olarak kabulünün uygun olacağının bildirildiği görülmüştür.
Taraf vekillerinin itirazları ile davalı kefillerin temerrüt durumlarının ve sorumluluk miktarlarının ayrı ayrı belirlenerek mahkeme denetimine açık olacak şekilde bankacı bilirkişi …’den ek rapor düzenlemesi istenilmiş, bilirkişinin 17/06/2019 tarihli ek raporunda özetle; IV.1. Takip Tarihi İle Asıl Ve Birleşen Davada Nakit Ve Varsa Gayrinakit Alacağın Bulunup Bulunmadığı hususuna ilişkin olarak; IV.1.1. Yapılan hesaplamada takip tarihi itibariyle asıl ve birlesen davada davacının davalı asıl borçludan talep edebileceği tutar, Asıl Alacak 108.643,80 TL, İşlemiş Faiz 10.927,15 TL, BSMV 546,36 TL, Masraf 401,52 TL, Nakdi Alacak toplam 120.518,83 TL, Depo talebi 135.175,00 TL, Nakit ve Gayri Nakit Alacak toplamı 255.693,83 TL,İpotekle teminat altına alınan 50.000,00 TL, ipotek limitini aşan alacak tutarı 205,693.83 TL, Şeklinde olmak üzere 205.693,83 TL olarak tespit edilmiş olup asıl alacağın 103.178,72 TL’lik kısmına % 94.50, 5.465,08 TL’lik kısmına % 81,84 oranlarından faiz işletilmesi gerektiğini, IV. 1.2. Davalılar … Bilişim Teknikleri Ltd.Şti. ile …’dan talep edilebilecek tutar; 205.693,83 TL olarak tespit edilmiş olup asıl alacağın 103.178,72 TL’lik kısmına % 94.50, 5.465,08 TL’lik kısmını % 81,84 oranlarından faiz işletilmesi gerektiğini, Mahkemece yapılacak hukuki değerlendirme sonucunda ipotek sözleşmesinin 2. Maddesindeki düzenleme nedeniyle davalı borçlu firmaya kullandırılan kredilerden davalı …’nın kefeleten sorumlu tutulması gerektiği kanaatine varılması halinde, davalı …’nın kefalet limiti 50.000 TL ve kendi temerrüdünden kaynaklı faizden sorumlu olacağı gözetilerek yapılan hesaplamada talep edilecek tutarının 56.740,90 TL olarak kabulünün uygun olacağının, bu halde, asıl alacak tutarına % 94.50 oranında faiz talep edilebileceğinin, IV.2. (102.500) TL’lik teminat mektubuna ilişkin görüşlerim Kök Raporun IV.3. maddesinde belirtilmiş olup bu görüşlere ilave edilebilecek bir husus bulunmadığının bildirildiği görülmüştür.
a)Asıl ve birleşen davada davacı banka vekilinin istinaf sebepleri incelenecek olursa;
Davacı banka tarafından asıl dava konusu ilamsız icra takibinin dayanağı olarak gösterilen kat ihtarında davalı … da muhatap olarak gösterilmiş, kredi alacağının ödenmemesi halinde ipoteklerin paraya çevrileceği ihtar edilmiş ayrıca dava dilekçesinde de davalının ipotek senedini müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı belirtilmiştir. İtirazın iptali davası takibe sıkı sıkıya bağlı bir eda davası niteliğinde olup bu niteliği gereği takipte gösterilen borcun sebebi ile bağlı olarak yargılama yapılması gerekmektedir. Şu halde dava konusu icra takip dosyasında takip talebinde açıkça borcun dayanakları arasında davalı …’nın aynı zamanda ipotek meblağı kadar kefaletinin bulunduğu ipotek akit tablosu gösterilmemiş olduğuna ve davalı …’nın da dava ve takip konusu genel kredi sözleşmesinde kefaleti bulunmadığına göre ilk derece mahkemesince adı geçen davalı salt ipotek borçlusu olup hakkında usulüne uygun ilamsız icra takibi başlatılmadığından davanın reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiş, davacı banka vekilinin aksi yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.
Ayrıca, ilk derece mahkemesince asıl davada davalı-ipotek borçlusu … ipotek meblağı 50.000,00 TL asıl borçlu şirket …Ltd. Şti’nin nakdi alacağından mahsup edilmiş olması da davacı banka vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İİK’nın 45. maddesi hükmü borcu ipotekle teminat altına alınan borçlu için düzenlenmiş olup, 818 sayılı BK’nın 487. maddesi uyarınca (TBK’nın 583. Vd. ) müteselsil kefiller hakkında uygulanmaz. İ.İ.K’nın 45. maddesinin amacı bir borcun ipotekle temin edilmesi halinde alacaklının öncelikle ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapmasının zorunlu olduğudur. Ancak ipotek tutarının borcu ödemeye yetmemesi halinde alacaklı tahsilde tekerrür olmamak koşulu ile aşan kısım için haciz yolu ile takip yapabilir. O halde davacı bankanın kredi alacağının tahsili için aynı anda alacak ipotekle temin edilmiş olsa dahi ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapabileceği gibi tahsilde tekerrür olmamak kaydıylax şayet kefaletleri rehinle temin edilmemiş ise, haciz yolu ile müteselsil kefillere karşı da takip yapabilecektir. Bu durumda dava konusu ipotek meblağı olan 50.000,00 TL’nin davacı bankanın asıl davada davalı asıl borçlu şirketin nakdi alacağından mahsubu ile ilk derece mahkemesince belirlenen alacağa hükmedilmesi de yerindedir. Davacı banka vekilinin istinaf sebebi reddedilmiştir.
Öte yandan asıl davada davacı banka vekili her ne kadar itiraz edilmeyen hesap kat ihtarının İİK’nın 68/b maddesi gereği kesinleştiğinden bu davada takip konusu kredi alacağının kesinleştiğini ileri sürmüş ise de eldeki dava İİK’nın 67. Maddesi gereği genel hükümlere göre açılmış bulunan itirazın iptali davası olup, İİK’nın 66. Maddesi uyarınca açılan itirazın kaldırılması davası olmadığından itiraza uğramayan hesap kat ihtarı takip konusu kredi alacağını davalı borçlular açısından kesinleştirmez.
Diğer taraftan asıl davada davacı banka vekili hesaplama yapılırken temerrüt faizinin; işleyeceği anaparanın temerrüt tarihine kadar işlemiş akdi faiz ve faizin vergileri BSMV üzerinden tespiti gerektiğini, oysa raporun bu yöntemle düzenlenmediğini, hesap kat tarihi 02.01.2013 tarihinde müvekkili banka tarafından uygulanan en yüksek faiz oranının müvekkili banka tarafından TCMB’ne bildirilen %63’ün genel kredi sözleşmesinin 45. Maddesi gereği yarısı %31,50 olup temerrüt faizi oranının %94,50 olduğunu, hesap kat’ı ile birlikte temerrüt oluştuğundan temerrüt tarihinin hesap kat tarihi olarak alınması gerektiğini, temerrüt tarihinin ve anaparanın farklı dikkate alınması sebebiyle hesap kat tarihinden takip tarihine kadar işlemiş temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisinin eksik ve yanlış hesaplandığını, icra inkar tazminatının da eksik hesaplandığını, dolayısıyla yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de eksik ve hatalı hesaplandığını ileri sürmüştür.
Asıl dava konusu ilamsız icra takibinde davacı banka vekili tarafından 113.364,91 TL asıl alacak, 13.082,46 TL yıllık %94,5 temerrüt faizi, 654,08 TL faizin %5 gider vergisi, 401,52 TL noter masrafı talep edilmiş, ilk derece mahkemesince hükme esas alınan söz konusu ek rapora göre davalı asıl borçlu şirket hakkında; 108.643,80 TL asıl alacak, 10.927,15 TL işlemiş faiz, 546,36 TL BSMV, 401,52 TL masraf toplamı olan 120.518,83 TL’den ipotekle teminat altına alınan 50.000,00 TL’nin mahsubu ile toplam 70.518,83 TL alacak üzerinden devamına, karar verilmiştir.
Davacı banka tarafından davalı asıl borçlu şirkete ve davalı kefillere Ankara 42. Noterliği’nin 04.01.2013 tarihli kat ihtarının keşide edilerek 02.01.2013 tarihi itibarıyla kredi hesabının kat edildiği bildirilerek 24 saat içinde nakdi alacağın ödenmesi gayri nakdi alacağın depo edilmesi talep edilmiş, ihtarname sadece davalı …’ya 15.01.2013 tarihinde işe gitmiş olması sebebiyle Tebligat Kanunu’nun 21/1. Maddesine göre tebliğ edilmiş olup davalı asıl borçlu şirketin genel kredi sözleşmesinde bildirdiği adrese tebliğe çıkarılan kat ihtarı adresten taşınmış olması sebebiyle 09.01.2013 tarihinde, diğer davalılara da tebliğ edilemeyip 10.01.2013 tarihinde tebligatlar iade edilmiştir. Bununla birlikte davalı asıl borçlu şirketin dava ve takip dayanağı genel kredi sözleşmesinde bildirdiği adresine kat ihtarı keşide edilmiş olduğundan İİK’nın 68/b maddesi gereği davalı asıl borçlu yönünden kat ihtarı davalı asıl borçlunun taşınmış olması sebebiyle iade edilmiş olsa da genel kredi sözleşmesinde bildirilen adresine tebliğ edilmiş sayılacaktır. Bu durumda davalı asıl borçlu …Kontrol Ltd. Şti kat ihtarı ile verilen 1 günlük atıfet süresinin dolduğu 12.01.2013 tarihi itibarıyla temerrüde düşmüş olmaktadır. Davalı kefiller yönünden ise İİK’nın 68/b maddesi geçerli olmadığından, onlara keşide olunan kat ihtarı tebliğ edilemeyip iade edilmiş olduğuna göre TTK’nın 7. Maddesi gereği dava konusu takipten önce temerrüde düşürülmemişlerdir. O halde davalı kefiller yönünden takipte istenilen nakdi kredi alacağına sadece kat tarihinden takip tarihine kadar akdi faiz alacağı hesabı yapılarak takipten sonra temerrüde düştüklerinin kabulü ile ilk derece mahkemesince bu hususta alınan 17.06.2019 tarihli ek raporda yapılan hesaplamaya göre karar verilmesi de yerindedir.
Gerçekten de hükme esas alınan 10.01.2019 tarihli ek raporun 11. Ve 12. Sayfalarında yerleşik Yargıtay içtihatlarına aykırı bir biçimde asıl ve birleşen davada takip konusu yapılan üç adet taksitli ticari kredi alacağı için bakiye taksit miktarları toplamına vade tarihinden kat tarihine kadar %94,50 temerrüt faizi oranı üzerinden faiz işletilmiş, bulunan anaparaya ise kat tarihinden temerrüt tarihine kadar akdi faiz işletilmiş, ise de akdi faiz anaparaya kapitalize edilmemiş, temerrüt faizi alacağı ile toplanmıştır. Şu halde anılan raporun 11. sayfasında nakdi kredi alacağı için kat tarihi 02.01.2013 tarihinden asıl ve birleşen davada davalı asıl borçlunun temerrüdünün oluştuğu 11.01.2019 tarihine kadar belirlenen toplam 423,46 TL akdi faiz alacağı ile akdi faiz alacağının %5’i 21,17 TL ile toplam asıl alacak miktarı 108.643,80 TL ile kapitalize edildiğinde toplam asıl alacak 109.088,43 TL, temerrüt faizi alacağı ise; davalı asıl borçlunun temerrüdünün oluştuğu 11.01.2013 tarihinden takip tarihi 04.03.2013 tarihine kadar 423,46-86,08 TL kredi kartı akdi faizi= 337,38 TL diğer kredi alacakları akdi faiz toplamı +68.178,72 TL (3 adet ticari kredi, BCH, komisyon nakde dönüşen çek yaprağı) =68.516,1 TL takip tarihine kadar 04.03.2013 tarihine kadar %94,50 temerrüt faizi oranı üzerinden; 8.273,32 TL, Kredi kartı alacağı 5.465,08 + 86,08 TL akdi faiz=5.551,16 TL 04.03.2014 tarihine kadar %81,84 faiz oranı üzerinden=656,22 TL temerrüt faizi, 103.178,72 TL teminat mektubu sebebiyle %94,50 temerrüt faizi oranı üzerinden=1625,06 TL olmak üzere toplam temerrüt faizi alacağı 10.554,6 TL %5 gider vergisi= 527,73 TL, 401,52 TL noter masrafı hesaplanmıştır. Bu durumda davacı bankanın gerek asıl dava konusu ilamsız icra takibinde gerekse rehinin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan ilamsız icra takibinde davalı asıl borçlu şirketten olan nakdi kredi alacağı 109.088,43 TL asıl alacak, 10.554,46 TL temerrüt faizi, 527,73 TL %5 BSMV ve 401,52 TL noter masrafı ile birlikte toplam 120.572,14 TL bulunmuş olmakla bu miktardan davalı ipotek borçlusu … tarafından davalı asıl borçlu için tesis edilen 2. Dereceden ipotek meblağı olan 50.000,00 TL mahsup edildiğinde davalı asıl borçlu şirketin nakdi alacağı 70.572,14 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına, asıl davada diğer davalı-kefiller yönünden ise; 108.643,80 TL nakdi asıl alacak ile işlemiş akdi faiz alacağı olarak hesaplanan 2.870,09 TL ile 143,50 TL %5 BSMV kapitalize edilerek toplam 111.657,39 TL nakdi asıl kredi alacağına işleyecek temerrüt faizine hükmedilmesi gerekirken ilk derece mahkemesince davacı bankanın akdi faiz alacağı ve faizin %5 BSMV’si anapara alacağı ile kapitalize edilmeksizin yazılı şekilde ayrı bir alacak kalemi olarak hüküm altına alınması doğru görülmemiş, bu konudaki asıl ve birleşen davada davacı vekilinin istinaf sebebinin kabulü gerekmiştir. Bu durumda davacı vekilinin asıl ve birleşen davada hüküm altına alınan gerek icra inkar tazminatı gerekse vekalet ücreti yönünden eksik veya hatalı hesaplama yapılmadığı da anlaşılmış olmakla davacı vekilinin asıl ve birleşen davada bu konudaki istinaf sebebinin de reddi gerekmiştir.
b) Asıl davada davalılar vekili maktu harç yatırarak sadece asıl davada reddolunan kısma yönelik vekalet ücreti ve kötü niyet tazminatı yönünden hükmü istinaf etmiştir.
Davalı … yönünden asıl dava konusu takipte toplam davacı banka tarafından davalı … hakkında başlatılan ilamsız icra takibinde 58.508,54 TL lik nakit kısmının asıl alacağın 50.000,00 TL lik kısmına 04.03.2013 tarihinden itibaren temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi ile birlikte tahsili istenmiştir. Yukarıda açıklandığı üzere asıl dava konusu takipte davalı-ipotek borçlusu …’nın davalı asıl borçlu lehine tesis etmiş olduğu ipotek akit tablosuna dayanılmadığından adı geçen hakkında açılan itirazın iptali davasında başlatılmış usulüne uygun bir takip bulunmadığı anlaşılmış olmakla adı geçen davalı-borçlu hakkında HMK’nın 114/2. Maddesi uyarınca aynı Yasa’nın 115/2. Maddesi gereği davanın usulden reddi ile karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 7/2. Maddesi gereği itirazın iptali davasında ön şart yokluğundan yargılamada vekil ile temsil olunan davalı … yönünden reddolunan davada AAÜT’nin 3. Maddesi gereği ret sebebi farklı olduğundan davalı yararına 5.100,00 TL maktu vekalet ücretine, diğer davalı asıl borçlu ve kefiller yönünden davada reddolunan kısım üzerinden HMK’nın 26. Maddesindeki taleple bağlılık kuralı gereği davalılar vekilinin asıl davada sadece reddolunan nakdi kredi alacağı yönünden talebi dikkate alınarak (davada harca esas değer 127.502,98-112.059,91 TL =)15.444,07 TL üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1 ve 13/2. Maddeleri gereği asıl davada reddolunan miktar üzerinden yargılamada vekil ile temsil olunan davalılar yararına 5.100,00 TL maktu vekalet ücretine hükmetmek gerekmiş, açıklanan bu sebeplerle asıl davada davalılar vekilinin istinaf sebeplerinin kabulü gerekmiştir.
Ayrıca davalılar vekili asıl davada hakkında itirazın iptali davasına karar verilen davalı … lehine %20 kötü niyet tazminatına karar verilmesi gerektiğini de ileri sürmüş ise de davalı borçlu hakkında asıl davaya konu ilamsız icra takibinin kötü niyetle başlatıldığı ispatlanmadığından, İİK’nın 67. Maddesi uyarınca koşulları oluşmayan kötü niyet tazminatı isteminin de reddine karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davada davacı vekilinin öteki istinaf sebeplerinin esastan reddine, davacı vekilinin asıl ve birleşen davada istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesince verilen karar duruşma açılmasına gerek görülmeksizin HMK’nın 353/1-b-2. Maddesi gereği kaldırılarak istinafa başvuran tarafın sıfatı ve aleyhe hüküm kurma yasağı gözetilerek, asıl davada davalı … hakkında açılan itirazın iptali davasında adı geçen davalı-borçlu hakkında usulüne uygun takip yapılmadığından HMK’nın 114/2. Maddesi uyarınca aynı Yasa’nın 115/2. Maddesi gereği davanın usulden reddine, davalı asıl borçlu şirket ile diğer davalı kefiller yönünden tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne, asıl davada davalılar vekilinin istinaf sebeplerinin kabulü ile asıl davada davalı … hakkında açılan itirazın iptali davası usulden, diğer davalılar hakkında kısmen esastan reddolduğundan AAÜT’nin 3. Maddesine göre ret sebepleri ortak olmayıp farklı olduğundan asıl davada yargılamada vekil ile temsil olunan davalılar yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1 ve 13/2 maddeleri gereği davada reddolunan kısım üzerinden iki ayrı maktu vekalet ücretine, asıl davada davalı … hakkında reddolunan itirazın iptali davası sebebiyle İİK’nın 67. Maddesi gereği koşulları oluşmadığından kötü niyet tazminatı isteminin reddine, ayrıca harç kamu düzeninden olup aleyhe bozma yasağının istisnasını teşkil ettiğinden HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık yönünden yapılan inceleme sonucunda; asıl ve birleşen davada dava konusu takip dosyalarında talep olunan gayri nakdi kredi alacağı bakımından alınması gereken 80,70 TL başvuru ve 80,70 TL maktu karar harcının asıl davada davalılardan ve birleşen davada davalıdan tahsiline dair davanın esası hakkında yeniden aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A)1- Asıl ve birleşen davada davacı vekilinin öteki istinaf sebeplerinin ESASTAN REDDİNE, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen, asıl davada davalılar vekilinin istinaf sebeplerinin KABULÜNE,
2-Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce asıl davada verilen 10/10/2019 tarihli ve 2013/391 Esas-2019/866 Karar sayılı Kararının ve aynı mahkemenin birleşen 2019/393 Esas sayılı dava dosyasında verilen kararın ayrı ayrı HMK’nın 353/1-b-2. Maddesi gereği KALDIRILMASINA,
B)1-Asıl Davanın KISMEN KABULÜNE,
Asıl dava konusu davalıların Ankara 30. İcra Müdürlüğü’nün 2013/2888 esas sayılı dosyasına vaki itirazlarının kısmen iptali ile takibin;
1-Davalı asıl borçlu … Kontrol Sistemleri Elek. Müh. Bilg. San. Tic. Ltd Şti yönünden;
a)109.088,43 TL asıl alacak,
10.554,46 TL işlemiş faiz,
527,73 TL BSMV,
401,52 TL masraf toplamı olan 120.572,14 TL’den ipotekle teminat altına alınan 50.000,00 TL’nin mahsubu ile toplam 70.572,14 TL asıl alacak üzerinden; bu miktar asıl alacağın 65.020,98 TL kısmına %94,50 temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi, 5.551,16 TL kredi kartından doğan asıl alacak miktarına ise 5464 sayılı Yasa’nın 26/3. Maddesi gereği TCMB tarafından üç ayda bir belirlenen faiz oranlarını geçmemek kaydıyla %81,84 temerrüt faizi oranı ve faizin %5 gider vergisi ile birlikte icra takip tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faiziyle icra takibinin devamına,
b)2012 yılında karşılıksız işleme tabi tutulan 17 adet çek yaprağı için 1.000,00 TL garanti tutarı üzerinden 17.000,00 TL ve kullanılmamış 15 adet çek yaprağı için 2013 yılı için geçerli 1.045,00 TL garanti tutarı üzerinden 15.675,00 TL olmak üzere toplam 32.675,00 TL depo bedelinin davalı … Kontrol Sistemleri Elek. Müh. Bilg. San. Tic. Ltd Şti tarafından bankada açılacak bir hesapta depo edilmesine imkan verecek şekilde icra takibinin devamına,
c)Takipten sonra 12/02/2014 tarihinde tazmin edilen 102.500,00 TL tutarlı teminat mektubu bedeli yönünden itirazın iptali ile, bu tutara tazmin tarihinden itibaren işleyecek %94,50 temerrüt faizi ve faizin %5’i nispetinde BSMV yürütülmek sureti ile davalı asıl borçlu … Kontrol Sistemleri Elek. Müh. Bilg. San. Tic. Ltd Şti’ne yapılan takibin devamına,
2-Davalı-Kefiller … Elektronik Mühendislik Yazılım Danışmanlık Eğitim Yayın Taahhüt Sanayi ve Tic Ltd Şti ile … yönünden;
a) 111.657,39 TL asıl alacak
401,52 TL masraf toplamı olan 112.058,91 TL toplam alacak üzerinden; Asıl alacağın 103.178,72 TL’lik kısmına %94,50, 5.465,08 TL’lik kısmına %81,84 oranlarında takip tarihinden itibaren temerrüt faizi ve faizin %5’i nispetinde BSMV yürütülmek suretiyle icra takibinin devamına,
b)2012 yılında karşılıksız işleme tabi tutulan 17 adet çek yaprağı için 1.000,00 TL garanti tutarı üzerinden 17.000,00 TL ve kullanılmamış 15 adet çek yaprağı için 2013 yılı için geçerli 1.045,00 TL garanti tutarı üzerinden 15.675,00 TL olmak üzere toplam 32.675,00 TL depo bedelinin kefiller … Elektronik Mühendislik Yazılım Danışmanlık Eğitim Yayın Taahhüt Sanayi ve Tic Ltd Şti ile … tarafından bankada açılacak bir hesapta depo edilmesine imkan verecek şekilde icra takibinin devamına,
c)Takipten sonra 12/02/2014 tarihinde tazmin edilen 102.500,00 TL tutarlı teminat mektubu bedelinin, tazmin tarihinden itibaren işleyecek %94,50 temerrüt faizi ve faizin %5’i nispetinde BSMV yürütülerek kefiller … Elektronik Mühendislik Yazılım Danışmanlık Eğitim Yayın Taahhüt Sanayi ve Tic Ltd Şti ile … yönünden itirazın iptali ile icra takibinin devamına,
3-Asıl borçlu ve kefiller yönünden fazlaya ilişkin tüm taleplerin ayrı ayrı reddine,
4-Davalı-İpotek borçlusu … hakkında usulüne uygun ilamsız icra takibi başlatılmadığından HMK’nın 114/2. Maddesi uyarınca aynı Yasa’nın 115/2. Maddesine göre davanın USULDEN REDDİNE,
5-Davalı asıl borçlu … Kontrol Sistemleri Elek. Müh. Bilg. San. Tic. Ltd Şti 14.114,42 TL kısmıyla sınırlı sorumlu olmak üzere; kefiller … Elektronik Mühendislik Yazılım Danışmanlık Eğitim Yayın Taahhüt Sanayi ve Tic Ltd Şti ve … yönünden hükmolunan nakdi alacağın (112.058,91 TL) %20’si oranında takdir edilen 22.411,78 TL icra inkar tazminatının tümünden sorumlu olmak üzere adı geçen davalılardan müteselsilen tahsili ile davacı bankaya verilmesine,
Davalı … ile diğer davalılar vekilinin kötüniyet tazminat taleplerinin reddine,
6-Bu karar nedeniyle alınması gerekli 7.654,74 TL harçtan peşin alınan 1.539,95 TL harcın mahsubu ile kalan 6.114,79 TL harcın (… Elektronik Mühendislik Yazılım Danışmanlık Eğitim Yayın Taahhüt Sanayi ve Tic Ltd Şti’nin 3.848,05 TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-Dava ve takip konusu gayri nakdi kredi alacağı sebebiyle ayrıca alınması gereken 80,70 TL başvuru ve 80,70 TL maktu karar harcının davalılardan müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
8-Yargılamada vekil ile temsil olunan davacı lehine davada kabul edilen kısım üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1. maddesi gereğince hesaplanan 14.595,60 TL nispi vekalet ücretinin (… Elektronik Mühendislik Yazılım Danışmanlık Eğitim Yayın Taahhüt Sanayi ve Tic Ltd Şti’nin 9.974,38 TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafından yapılan 2.064,85 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre takdiren 1.814,74 TL’si ile 24,30 TL başvurma, 1.539,95 TL peşin harç toplamı 3.378,99 TL yargılama giderinin (… Elektronik Mühendislik Yazılım Danışmanlık Eğitim Yayın Taahhüt Sanayi ve Tic Ltd Şti’nin 2.126,40 TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan alınarak davacıya verilmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
10-Yargılamada vekil ile temsil olunan davalı … yararına reddolunan davada karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 7/2. Maddesi gereği ve AAÜT’nin 3. Maddesi gereği ret sebebi farklı olduğundan belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak anılan davalı tarafa; diğer davalılar yönünden davada reddolunan kısım üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1 ve 13/2. Maddeleri gereği hesaplanan ve ret sebebi ortak olduğundan belirlenen 5.100,00 TL tek vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı … dışında kalan diğer davalılara verilmesine,
11-Davalılardan … Elektronik Mühendislik Yazılım Danışmanlık Eğitim Yayın Taahhüt Sanayi ve Tic Ltd Şti tarafından yapılan 50,00 TL yargılama giderinden davanın red ve kabul oranına göre takdiren 6,06 TL’sinin 5,33 TL’sinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya verilmesine, artan kısmın bu davalı üzerinde bırakılmasına,
B)Birleşen 2013/393 esas sayılı dava dosyasında;
TAHSİLDE TEKERRÜR ETMEMEK KAYDIYLA;
Ankara 30. İcra Müdürlüğü’nün 2013/2868 esas sayılı takip dosyası gözönünde bulundurularak tahsilde tekerrüre düşmemek kaydıyla;
1)Davalı asıl borçlu … Kontrol Sistemleri Elek. Müh. Bilg. San. Tic. Ltd Şti’nin Ankara 30. İcra Müdürlüğü’nün 2013/2868 esas sayılı takip dosyasında vaki itirazının iptali ile takibin,
a)109.088,43 TL asıl alacak,
10.554,46 TL işlemiş faiz,
527,73 TL BSMV,
401,52 TL masraf toplamı olan 120.572,14 TL’den ipotekle teminat altına alınan 50.000,00 TL’nin mahsubu ile toplam 70.572,14 TL asıl alacak üzerinden; bu miktar asıl alacağın 65.020,98 TL kısmına %94,50 temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi, 5.551,16 TL kredi kartından doğan asıl alacak miktarına ise 5464 sayılı Yasa’nın 26/3. Maddesi gereği TCMB tarafından üç ayda bir belirlenen faiz oranlarını geçmemek kaydıyla %81,84 temerrüt faizi oranı ve faizin %5 gider vergisi ile birlikte icra takip tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faiziyle icra takibinin devamına,
2-a)2012 yılında karşılıksız işleme tabi tutulan 17 adet çek yaprağı için 1.000,00 TL garanti tutarı üzerinden 17.000,00 TL ve kullanılmamış 15 adet çek yaprağı için 2013 yılı için geçerli 1.045,00 TL garanti tutarı üzerinden 15.675,00 TL olmak üzere toplam 32.675,00 TL depo bedelinin davalı … Kontrol Sistemleri Elek. Müh. Bilg. San. Tic. Ltd Şti tarafından bankada açılacak bir hesapta depo edilmesine imkan verecek şekilde icra takibinin devamına,
b)Takipten sonra 12/02/2014 tarihinde tazmin edilen 102.500,00 TL tutarlı teminat mektubu bedeli yönünden itirazın iptali ile, bu tutara tazmin tarihinden itibaren işleyecek %94,50 temerrüt faizi ve faizin %5’i nispetinde BSMV yürütülmek sureti ile davalı asıl borçlu … Kontrol Sistemleri Elek. Müh. Bilg. San. Tic. Ltd Şti’ne yapılan takibin devamına,
3-Asıl alacağın 103.537,27 TL’lik kısmına %94,50, 5.551,16 TL kredi kartından doğan asıl alacak miktarına ise 5464 sayılı Yasa’nın 26/3. Maddesi gereği TCMB tarafından üç ayda bir belirlenen faiz oranlarını geçmemek kaydıyla %81,84 temerrüt faizi oranı ve faizin %5 gider vergisi ile birlikte icra takip tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faiziyle icra takibinin devamına,
4-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
5-Aynı alacağa ikinci kez icra inkar tazminatı verilemeyeceğinden asıl davada hükmedilmiş olmakla, yeniden icra inkar tazminatı hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Davalılar vekilinin kötüniyet tazminat taleplerinin reddine,
7-Bu karar nedeniyle alınması gerekli 4.817,14 TL harçtan peşin alınan 1.539,95 TL harcın, icra takip dosyasında alınan 378,50 TL ve 259,00 TL peşin harç ile 24,30 TL başvuru harcının mahsubu ile kalan 2.615,39 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
8-Dava ve takip konusu gayri nakdi kredi alacağı sebebiyle ayrıca alınması gereken 80,70 TL başvuru ve 80,70 TL maktu karar harcının davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
9-Davacı lehine AAÜT gereğince hesaplanan 15.404,35 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davacı tarafından yapılan 930,45 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre takdiren 514,61 TL’si ile 24,30 TL başvurma, 1.539,95 TL peşin harç, ayrıca takip dosyasında alınan 24,30 TL başvurma, 259,00 TL ve 378,50 TL peşin harç toplamı toplamı 2.740,66 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
11-Davalı lehine AAÜT gereğince hesaplanan 6.618,26 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
12-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına,
13-HMK’nın 333. Maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve istemi halinde kullanılmayan gider avansının taraflara iadesine,
C)1-Asıl ve birleşen davada istinafa başvuran davacı taraftan alınan 44,40 x2 =88,8 TL istinaf maktu karar harcının, asıl davada istinafa başvuran davalılar tarafından yatırılan 44,40 TL istinaf maktu karar harcının kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
2-Asıl ve birleşen davada istinafa başvuran davacı tarafından yatırılmış olan 121,30×2 =242,6 TL istinaf başvuru harcı ile 22,00 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 264,60 TL istinaf giderinin asıl ve birleşen davada davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
3-Asıl davada istinafa başvuran davalılar vekili tarafından yatırılmış olan 121,30 TL istinaf başvuru harcı ile 37,90 TL dosya gönderme ücreti olmak üzere toplam 159,20 TL istinaf giderinin asıl davada davacı taraftan alınarak asıl davada davalı tarafa verilmesine,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-HMK’nın 333. maddesi gereği varsa kullanılmayan istinaf gider avansı yatıran tarafa iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.16/06/2022

Başkan – … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi – …

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.