Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2020/1260 E. 2023/13 K. 18.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2020/1260 Esas 2023/13 Karar

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1260
KARAR NO : 2023/13

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/03/2020
NUMARASI : 2018/717 Esas 2020/176 Karar
DAVACI :
VEKİLLERİ
DAVALI :
VEKİLİ
DAVA : Rücuen Alacak
DAVA TARİHİ : 11/10/2018
KARAR TARİHİ : 18/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/01/2023

Taraflar arasındaki işletme hakkı devir sözleşmesinden kaynaklanan rucüen alacak istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 24/07/2006 tarihli İHDS’nin 7.4 maddesi gereğince dağıtım faaliyetlerinin hisselerinin tamamı …’a ait olduğu dönemde …’ın özelleştirilmesinden önce yani … ile …’ın ayrılmaz bütün olduğu dönemde 11/12/2007 tarihinde ikinci ihbarname dağıtımı, borçtan dolayı enerji kesme alma sözleşmesi imzalandığını, ihale alan şirketin işçilik farkları talebiyle Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/1391 Esas ve 2015/44 Karar sayılı kararı dolayısı ile dava açtığını, davanın kısmen kabul edildiğini, anılan kararın Ankara 15. İcra Müdürlüğü’nün 2013/9563 esas sayılı dosyası ile icra takibine konulduğunu, müvekkili tarafından ödeme yapıldığını, yapılan 50.000,00 TL’lik ödemeden fazlaya ilişkin haklar saklı kalarak 20.000,00 TL’sinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek en yüksek avans faizi ile davalıdan tahsiline ve 100,00 TL yargılama giderinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, davaya ilişkin alacağın zamanaşımına uğradığını, taraflar arasında akdedilen İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi’ nin 24/07/2006 olduğu, bu tarihten sonra elektrik dağıtım faaliyetinin davacı tarafından yürütüldüğünü, meydana gelen zararlara ilişkin olarak sözleşmede açıkça belirtildiği üzere sorumluluğun dağıtım faaliyetini yürütmekte olan …’da olduğunu, davanın usulen reddine,usulden reddedilmez ise esas yönünden reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davanın konusu sayaç okunması hususunda taşeron firma ile yapılan hizmet alım sözleşmesinden kaynaklanan fiyat farkına ilişkin olup, davacı tarafından dosyaya sunulan Davalı …’a ait 24.01.2011 tarihli yazıda dağıtım faaliyetinin … tarafından yürütülüğü döneme ilişkin enerji satışı dışındaki alacak, tazminat vb haklar için … tarafından davaların yürütüleceğine dair yazı gönderildiği, davalının fiili devir tarihinin 30.10.2009 olduğu, davacı şirketin tüm hisselerinin aslen davalı …’a ait olduğu, bu haliyle davalı … davacının ödemek durumunda kaldığı tazminattan, hisselerin fiili devrinden önce bulunması ve enerji satışına yönelik olmaması nedeniyle sorumlu tutmak gerektiği, tarafların ticari şirket olması nedeniyle davacı tarafından avans faizi talebinin yerinde olduğu, bu nedenlerle, davanın kabulüne, 20.100,00 TL’nin davalıdan alınarak 19/06/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu,
Zarara neden olan olayın İHDS’nin imza tarihi olan 24/07/2006 tarihinden önce gerçekleşmesi halinde …’ın sorumlu olabileceğini, dava konusu olayın ise 11/12/2007 tarihinde ikinci ihbarname dağıtımı borçtan dolayı enerji kesme alma hizmet sözleşmesini imzalayan şirketin işçilik farkları nedeniyle açmış olduğu davadan kaynaklandığını, davacı yanın İHDS’nin 7.4 ve 7.6 maddeleri gereğince 30/12/2009 tarihindeki hisse devrine kadar ki sorumluluğun …’a ait olduğu iddia edilmiş ise de, İHDS’nin hiçbir maddesinde hisse devir tarihine kadar sorumluluğun müvekkili kuruma ait olduğuna ilişkin bir hüküm bulunmadığını, hatta hisse devrine ilişkin atıf da yer almadığını, aksi durumun İHDS’nin açıkça yok sayılması anlamına geleceğini, bu nedenle davanın reddi gerekirken kabulünün hatalı olduğunu,
İHDS’nin 7.maddesinde 3.kişilerin hak ve iddialarına ilişkin düzenleme yapıldığını, şirket bünyesinde çalışan işçi ile şirketin işlerini alt yükleniciye veya taşeron vasıtasıyla yaptırdığı işlerde çalışan işçilerin bu kapsamda olamayacağını,
Mahkemece avans faizi hükmedilmesinin hatalı olduğunu, alacak talebinin dayanağı olan davada yasal faize hükmedilmiş iken davacı tarafından yapılan ödemeler nedeniyle avans faizi hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, ayrıca davanın hiçbir aşamasında dava ve takibin kurumlarına bildirilmediğini, ihbar yükümlülüğünün yerine getirilmediğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, bu nedenle davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; işletme hakkı devir sözleşmesinden kaynaklanan rücuen alacak istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Somut olayın değerlendirilmesinde, tarafların da kabulünde olduğu üzere Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/1391 Esas ve 2015/44 Karar sayılı dosyasında yapılan yargılama sırasında 11/12/2007 tarihinde ikinci ihbarname dağıtımı, borçtan dolayı enerji kesme alma sözleşmesi imzalandığını, ihale alan şirketin işçilik farkı nedeniyle ödenen bedelin taraflar arasında imzalanan İHDS kapsamında davalıdan rücuen tahsili amacıyla işbu davanın açıldığı, ilk derece mahkemesince rücuya esas davadaki dava konusu olayın taraflar arasında 24/07/2006 tarihinde imzalanan İHDS tarihinden sonra 11/12/2007 tarihinde meydana geldiği, İHDS’nin 7.6 ve 7.7 maddelerine göre sözleşmenin imzalanmasından sonra meydana gelen olay nedeniyle sorumluluğun devir alan davacı şirkete ait olduğundan ödenen miktarın, sözleşmeye dayalı olarak davalıya rücu edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken ilk derece mahkemesince yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırıdır (emsal mahiyette Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 27/10/2022 tarih ve 2021/3576 Esas 2022/7514 Karar sayılı içtihatı).
Tüm bu nedenlerle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A)1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 05/03/2020 tarih ve 2018/717 Esas 2020/176 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/(1)-b.2. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
B)1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 343,26 TL harcın mahsubu ile fazla alınan 163,36‬ TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı tarafından bakiye karar harcı olarak yatırılan 1.029,77 TL harcın davalıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden istinaf karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödemesine,
6-Kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
C)1-İstinafa başvuran davalı tarafından yatırılan 344,00 TL istinaf maktu karar harcının kararın kesinleşmesi ve talep halinde davalı tarafa iadesine,
2-İstinafa başvuran davalı tarafından yapılan 148,60 TL istinaf başvuru gideri ve 23,50 TL dosya gönderme ücreti olmak üzere toplam 172,10 TL istinaf giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi.18/01/2023

Başkan- … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi -…
… … … …

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.