Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2020/1195 E. 2022/1763 K. 28.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2020/1195 Esas 2022/1763 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1195
KARAR NO : 2022/1763

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ :ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :14/07/2020
NUMARASI : 2016/516 Esas 2020/313 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/06/2016
KARAR TARİHİ : 28/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 28/12/2022

Taraflar arasındaki itirazın iptaline ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davalı banka yönünden davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan …’nın müvekkili şirket tarafından vekil olarak tayin edildiğini, bu kişinin şirket nam ve hesabına bir takım işlemlerde bulunduğunu, Isparta 1. Noterliğinin 13/01/2015 tarih ve … yevmiye nolu işlemi ile azil edildiğini, azil tarihinden sonra 02/12/2015 tarihinde şirket banka hesabındaki 120.000,00 USD’yi yetkisi olmamasına rağmen davalının banka şubesinden çektiğini ve parayı şirket kasasına vermediğini, oysa müvekkil şirket hesabının… şubesinde bulunduğunu, buna rağmen azil tarihinden sonra ve müvekkili şirket adına başka bir şirket tarafından gönderilen paraya dair hesabın (120.000,00 USD’nin) davalı … tarafından… şubesinde olduğu bilinerek … şubesinden yetkisiz biçimde çekildiğini, bu durumun davalının kötüniyetli olduğunu ortaya koyduğunu, davalı bankanın da basiretli bir tacir gibi davranmak zorunda olduğunu, objektif özen yükümlülüğüne aykırı hareket ederek 120.000,00 USD gibi yüksek bir meblağı müvekkili şirketin bilgisi ve onayı olmadan ve banka şubesine bildirilen azil durumuna rağmen davalı …’ya ödemesinin müvekkilinin zararına yol açtığını iddia ederek şimdilik 1.000,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı banka vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin müvekkili bankanın 24272074 nolu müşterisi olduğunu, Denizli 4. Noterliğinin 26/12/2012 tarih ve … yev. nolu vekaletnamesi gereğince verilen yetkilere istinaden dava konusu para çekme işleminin 02/12/2015 tarihinde gerçekleştiğini, azilnameye dair bilginin 29/01/2016 tarihinde müvekkili bankaya bildirildiğini, bu nedenle müvekkiline kusur isnad edilemeyeceğini, diğer yönden bankaya husumet yöneltilebilmesinin mümkün olmadığını, vekalet sözleşmesiyle temsil yetkisinin birbirlerinden farklı kavramlar olduğunu, vekil ile vekalet veren arasında güven ilişkisine dayalı işlem yapıldığını, müvekkili bankanın ise vekalet sona erdiğinden ve iç ilişkideki durumdan haberdar olmasının beklenilemeyeceğini, bu nedenle TBK’nın 40. ve 42/3. maddelerindeki düzenlemelerin dikkate alınması gerektiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
Davalı … cevap dilekçesi sunmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davalı …’nın davacı şirket hesabından bilgisi alınmasına rağmen çektiği parayı şirkete ödediğini kanıtlayamadığından sorumlu olduğu, davalı …’in vekaletten azledildiğine ilişkin azilnamenin davalı bankaya tebliğ edildiğine dair yazılı belge sunulmadığından davalı bankanın objektif özen yükümlülüğüne aykırı hareket ettiğine dair delil bulunmadığı gibi, davacı tarafça da azilnamenin ödeme tarihinden evvel tebliğinin veya bu yönde basitte olsa başka bir bildirimin veya uyarının yapıldığı kanıtlanamadığından bankaya karşı açılan davanın reddi gerektiği gerekçeleriyle davalı … hakkında açılan davanın kabulüne, davalı banka hakkında açılan davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bir güven kurumu olan bankaların objektif özen yükümlülüğü gereğince hafif kusurlarından bile sorumlu olduklarını, davalı bankanın, diğer davalı …’e müvekkili tarafından verilen yetkinin geçerli olup olmadığını araştırmadan işlem yapması nedeniyle sorumlu olduğunu bildirerek ilk derece mahkemesi kararının davalı banka yönünden kaldırılmasını istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞE
Dava, yetkisiz temsil ve bu temsile dayalı objektif özen sorumluluğunun yerine getirilmemesi iddiası ile davacı şirkete ait paranın hesaptan çekilmesiyle sonuçlanan işlem neticesi oluşan davacı zararının tazmini istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
26/12/2012 tarihli vekaletname ve 13/01/2015 tarihli azilname, para çekme dekontu hesap hareketleri vs deliler dosya arasında mevcuttur.
06/04/2018 günlü bilirkişi raporunda özetle; davalı bankanın vekilin vekalet yetkisini kötüye kullandığını bilebilecek veya bilmesi gereken bir belge ve delilin bulunmadığı, …’nın ise çekilen ve uhtesine aldığı parayı şirkete veya şirket adına başka bir hesaba yatırdığına dair bir bilgi ve belgeye ulaşılamadığı, çekilen paranın akibetinin belli olmadığı, bu nedenle davalı bankaya ödemenin yapılmasında kusur yüklenemeyeceği, diğer yönden şimdilik 1.000,00 TL talep edilen miktarın … tarafından şirkete veya hesaplarına herhangibir şekilde verildiği belgelendirilemediğinden bu kişinin zarardan sorumlu tutulabileceği bildirilmiştir.
Dosya kapsamından, davacı şirket tarafından davalı …’nın şirket adına davalı bankada işlem yapabilmesi amacıyla 26/06/2012 tarihli vekaletname ile yetkilendirildiği, söz konusu vekaletname ile davalı …’in davacı şirket adına davalı banka nezdinde para çekme vs işlemleri yaptığı, 02/12/2015 tarihli azilname ile davacı şirketin davalı …’in bankalarda işlem yapma ve para çekme konusunda tanınan temsil yetkisinin sona erdirildiği, azilnamenin davalı gerçek kişi adresine çıkartıldığı ve adres yetersizliğinden merciine iade edildiği belirlenmiş, davalı bankaya ise tebliğe çıkartılmadığı, davalı … tarafından azilden sonra davacı şirketin davalı bankadaki hesabından 02/12/2015 tarihinde 120.000 USD çektiği, davacı yanca azilnamenin davalı bankaya tebliğine dair herhangi bir delil sunulmadığı, azilnamenin banka kayıtlarına dava konusu para çekilme işlemi yapıldıktan sonra 03/02/2016 tarihinde kayda alındığı, bu tarihten önce davalı bankanın azil konusunda bilgilendirildiğine dair de dosyada bir delil bulunmadığı anlaşılmakla ilk derece mahkemesince davalı banka hakkındaki davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin istinaf itirazlarının reddi gerekmiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın davalı … A.Ş’ne yönünden davanın reddine dair kararda herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 80,70 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.28/12/2022

Başkan- … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi -…
… … … …

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.