Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2019/1418 E. 2021/1074 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi ….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ
….

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
….

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/04/2019
NUMARASI …..
DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 22/06/2018
KARAR TARİHİ : 30/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/10/2021
Taraflar arasındaki tespit istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … … ile … arasında yapılan sınır ticareti anlaşması kapsamında 14 adet yolcu vagonunun müvekkili tarafından üretilip teslimine dair sözleşme yaptığını, bu sözleşme çerçevesinde vagonları üretip … … aracılığı ile … firmasına teslim ettiğini, … … ile yapılan temlik anlaşması çerçevesinde … bir kısmının tahsil edildiğini, kalan 522.722,37 USD’nin ödenmesi aşamasına gelindiğinde davalının … firmasının … … ile daha önce yaptığı ve bankaya ibraz ettiği temlik anlaşması bulunduğu gerekçesi ile bu alacağın bir kısmının … firmasına ödenmesi konusunda mutakabat karşılığında ödemeyi yapacağını bildirdiğini, çekilen ihtarlar sonucunda 400.988,30 USD’yi davalının müvekkilinin ödediğini, bakiye 121.724,07 USD’yi ise ödemediğini, yapılan işlemin usulsüz olduğunu belirterek davalı bankaya gelen tutardan sözleşme gereği verilen temlikname gereği müvekkiline yapılan temlikin … firmasına yapılan temlikten önce geldiğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, … firmasının … ile yaptığı sözleşme çerçevesinde öncelikle … firmasına, daha sonra davacıya temlikname verdiğini, … tarafından … aracılığı ile bankaya iletilen bedele ilişkin önceki ödemelerin her iki firmanın onayı ve muvafakatı alınarak paylaştırılarak yapıldığını, 522.722,37 USD’lik ödemeye geldiğinde davacının kalan tüm alacağın kendisine ödenmesini talep ettiğini, … firmasının alacağın bankaca bloke edilmesi talebinde bulunduğunu, 400.998,38 USD’nin davacıya ödendiğini kalan tutarın ise ödenmediğini, ilk temlik alanın … olduğunu, uygulamada davacının da bu durumu kabul ederek önceki ödemeleri … firmasıyla paylaşarak tahsil ettiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, davalının davacı ile ihbar olunan arasında akdedilen sözleşme kapsamında …’dan aktarılan ödemeyi ulaştırmayı üstlendiği, son ödemede davacının ödemenin tamamının kendisine yapılmasını talep ettiği, davalının bu talebi yerine getirmeyerek bir kısım ödeme yaptığı, davacının hakkının güncel bir tehdit ile tehlikeye girdiği, tespit hükmünün bu tehlikeyi bertaraf edebileceği, davacının tespit davası açmakta hukuki yararının bulunduğu, dava konusu olayda temlik sözleşmelerinin yazılı olarak düzenlendiği ve imzalandığı, uygulanmak üzere davalıya … firmasınca gönderildiği, ödemelerde başlangıçtan itibaren temliknamelerin dikkate alındığı, davalı banka işleminin 15/08/2007 tarihli geçerli temliknameye göre yapıldığı, önceki ödemelerde tarafların temlik muvafakatıyla bankaya gelen tutarların paylaştırıldığı, davacının önceki ödemelerde herhangi bir itirazı olmadığı gibi paylaştırılmaya muvafakat de ettiği, davalı işleminin yerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; … ile … firmalarının akdettikleri sözleşme ile herhangi bir şekilde … demir yollarına vagon ihracı yapılması halinde malın satış ve üreticiden alış bedeli arasında oluşacak farktan %30 …, %70 … olarak paylaştırılacağının hüküm altına alındığını, … ile müvekkili arasında imzalanan sözleşmede …’in taraf olmadığını, bu durumda mahkemece müvekkili ile … arasında akdedilen sözleşme gereği davalıya verilen temliknamenin … ile … arasında imzalanan sözleşme gereği verilen temliknameden sonra geldiğinin belirlenmesinin hukuki dayanağının bulunmadığını, alacağın temlikinin geçerli olması için devredenin alacak üzerinde tasarruf yetkisi bulunması gerektiğini, …’in ise sözleşmede sadece kendi payı üzerinde tasarruf hakkı bulunduğunu, …’in …’in tasarruf yetkisinde olan sözleşme kısmı üzerinden öncelikli alacak hakkına sahip olacağını, …’in … ile … demir yolları arasında imzalanan vagon satış sözleşmesinin de tarafı olmadığını, müvekkilinin ise bu sözleşmeye üretici firma olarak imza attığını, bu sözleşme uyarınca da temlikname aldığını, bu durumda vagon satış sözleşmesi gereğince …’e gelen tutardan üretici olarak müvekkili lehine verilen temliknamenin öncelikli olduğunu, daha önce düzenlenen kısmi ödeme mutabakatlarının delil olarak değerlendirilemeyeceğini, müvekkilinin hakkaniyetli davranarak temlikname gereği … demir yollarından gelen ödemeden … firmasının bir miktar ödeme yapma konusunda karar aldığını, sözleşmesel anlamda hiçbir zorunluluğu olmamasına rağmen imzaladığı kısmi ödeme mutabakatlarının sonraki uygulamalara esas teşkil ettiği yönündeki mahkeme gerekçesinin hiçbir hukuki dayanağının bulunmadığını, bankadan hangi talimata göre ne kadar ödeme gönderildiğine dair evrakların istenilmediğini, davalının … demir yollarından gönderilen ilk iki ödemede tarafların imzaladıkları kısmi ödeme temliknamesini ararken son ödemede …’in temliknamesinin öncelikli olduğunu iddia etmesinin bir açıklamasının bulunmadığını, davalının iyi niyetli olmadığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; bankaya ibraz edilen alacağın temliki sözleşmesinin önceki tarihli bir başka firmayla akdedilen ve bankaya ibraz edilen alacağın temliki sözleşmesinden önce geldiğinin tespiti istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Davacı tarafından davalı bankaya gönderilen ihtarname, davalının davacıya gönderdiği cevabi ihtarname, 01/06/2018 tarihli … firmasının temliknamesi gereğince davacı hesabına yapılan ödemeye ilişkin dekont sureti, davacı tarafından … … adına vagon satışına ilişkin düzenlenen fatura suretleri, … … ile davacı arasında akdedilen 15/05/2018 tarihli temlikname sureti, davacı, … … … Devlet Demiryolları arasında akdedilen vagon satış sözleşmesi, temliknameler kapsamında davacı ve …’e yapılan ödemelere ilişkin dekont suretleri, … … tarafından davalı bankaya gönderilen yazı sureti ve banka cevabı, davacı ve … … imzalı temlik kısmi ödeme mutabakatları, davalı tarafından … firmasının davacı lehine verdiği temlikin şubeye geldiğine ilişkin davalı tarafından davacıya yapılan temlik bildirimi, … firmasının davalı bankaya gönderdiği yazı sureti, davalı tarafından … firmasının … lehine verdiği temlikin şubeye geldiğine ilişkin davalı tarafından …’e yapılan temlik bildirimi, … … ile … arasında akdedilen alacak temlik sözleşmesi, … tarafından davalı bankaya gönderilen kısmi ödeme yapılmasına ilişkin yazı suretleri, … firmasının yaptığı kontrat çerçevesinde anılan firmadan 180.618,00 Usd kesinti yapılmasına ilişkin … Bakanlığı yazısı, yargılama aşamasında sektör bilirkişiden alınan 26/03/2019 tarihli bilirkişi raporu dosya içerisinde yer almaktadır.
… Devlet Demiryolları ile … …, davacı arasında 14 adet vagonun üretilerek satılmasına ilişkin satım sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşme kapsamında davacının ürettiği vagonların … … tarafından … Devlet Demiryollarına teslim edildiği, sözleşme bedelinin … Devlet Demiryolları tarafından 3 kalem halinde farklı tarihlerde ödendiği, son yapılan ödemeden … Bakanlığı tarafından … firmasının yaptığı sözleşme çerçevesinde 180.618,00 Usd kesinti yapılarak bakiyenin davalı bankaya yatırıldığı, 22/02/2016 ve 24/03/2017 tarihinde davalı banka hesabına gelen bedelin …, davacı ve …’in kısmi ödeme mutabakatları çerçevesinde ödendiği görülmüştür.
… firmasının bila tarihte davacıya, 05/03/2010 tarihli satış sözleşmesi gereğince davacıdan ihraç kayıtlı alıp, … Devlet Demiryollarına satacağı 14 adet yolcu vagonunun satış bedelinden doğacak alacağın 14.758.472,00 Usd’lik kısmını temlik ettiği, … firmasının 15/08/2007 tarihinde … firmasına …’in … Devlet Demiryolları ile yaptığı 21/05/2002 tarihli kontratı ile ilgili olarak … ve … arasında imzalanan 08/08/2007 tarihli sözleşme uyarınca 2.000.000,00 Usd alacağını temlik ettiği, anılan alacak temliklerinin … … tarafından davalı bankaya bildirildiği dosya içeriğiyle sabittir.
Davacı yan … … ile aralarında imzalanan alacağın temliki sözleşmesinin … ile … … arasında imzalanan alacağın temliki sözleşmesinden önce uygulanarak davalı bankaya … Devlet Demiryolları tarafından gönderilen son bedelin tamamen kendisine ödenmesi gerektiğini iddia etmiş, davalı yan ise daha önceki tarihli banka hesabına yatan bedelin temlik sözleşmeleri gözetilerek imzalanan kısmi ödeme mutabakatları çerçevesinde davacı ve diğer temlik alacaklısına ödendiğini, son gelen bedelin de aynı şekilde ödenmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacının dava açmakta hukuki yararının bulunduğu, davacının önceki ödemelerde herhangi bir itirazı olmadığı, paylaştırmaya muvafakat ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasında davacının ürettiği vagonların … … tarafından … Devlet Demiryollarına teslim edildiği, … Devlet Demiryollarının sözleşme bedelini ödediği, … firmasının anılan sözleşme kapsamında tahsil edilecek bedelin bir kısmını davacıya bir kısmını ise …’e temlik ettiği, 22/02/2016 ve 24/03/2017 tarihli ödemelerin temliknameler kapsamında kısmi ödeme mutabakatı sağlanarak davalı tarafından davacıya kısmen ödendiği hususlarında herhangi bir ihtilaf bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık, … Devlet Demiryolları tarafından yatırılan bedelden … Bakanlığınca … firmasının kontratı nedeniyle 180.618,00 Usd’nin kesilerek davalı bankaya aktarılması nedeniyle alacağın temliki sözleşmeleri kapsamında davacı ve … firmasına ödeme yapılması halinde davacının bakiye alacağını eksik tahsil edeceği, önceki ödemelerin temlik kısmi ödeme mutabakatı çerçevesinde yapılmış olmasının son ödemenin de aynı şekilde temlik alacaklıları arasında paylaştırılarak yapılmasını gerektirip gerektirmeyeceği, davalı banka tarafından davacının tarafı olduğu alacağın temliki sözleşmesinin …’in tarafı olduğu alacağın temliki sözleşmesinden önce uygulanması gerekip gerekmediği hususlarından kaynaklanmaktadır.
Davacı vekilinin istinaf itirazları incelendiğinde; davalı, bankaya … Devlet Demiryolları tarafından yatırılan bedelden davacıya bir kısım ödeme yapmıştır. Davacının hakkı güncel bir tehdit ile tehlikeye girmiş olup, tespit hükmü bu tehlikeyi bertaraf edebilecek niteliktedir. Bu durumda somut olayda davacının tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmakta olup, hukuki yarara ilişkin dava şartı gerçekleşmiştir.
… Bakanlığı tarafından … … adına gönderilen sözleşme bedelinin bakiyesi üzerinden 180.618,00 Usd kesinti yapılarak davalı banka hesabına 540.976,95 Usd yatırılmıştır. … Bakanlığı tarafından yapılan kesinti nedeniyle temlik alacaklıları arasında paylaşım yapılması durumunda davacının temlik edilen alacağını eksik alması sonucunu doğuracaktır. Somut uyuşmazlık bu durumdan kaynaklanmaktadır.
… ile davacı ve … … arasında akdedilen alacağın temliki sözleşmeleri davalı bankaya temlik eden … … tarafından ibraz edilmiştir. Temlik edilen alacak banka hesabına 3 farklı tarihte kısmi olarak aktarılmıştır. 22/02/2016 ve 24/03/2017 tarihlerinde aktarılan bedel tarafların kısmi ödeme mutabakatları çerçevesinde davacı ve diğer alacaklılar arasında paylaşım yapılarak davalı banka tarafından ödenmiştir. Davacının paylaşım sonucu yapılan ilk iki ödemeye yönelik herhangi bir itirazı bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla önceki ödemelerde davacı yan tarafı olduğu alacağın temliki sözleşmesinin öncelikle uygulanarak bankaya yatan bedelin tamamının kendisine ödenmesi gerektiğini ileri sürmemiştir.
Hal böyle olunca, mahkemece önceki ödemelerde tarafların muvafakati ile bankaya gelen tutarların paylaştırıldığı, davacının önceki ödemelere herhangi bir itirazı olmadığı, paylaştırmaya muvafakat ettiği, davalı işleminin yerinde olduğu gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın reddi yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacıdan alınması gerekli olan 59,30 TL istinaf karar harcından peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davalı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 30/09/2021
…..
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.