Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2019/1384 E. 2022/1040 K. 14.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2019/1384 Esas 2022/1040 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/1384
KARAR NO : 2022/1040

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/05/2019
NUMARASI : 2016/745 Esas 2019/381 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali ( Kasko Sigorta Poliçesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/09/2016
KARAR TARİHİ : 14/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/09/2022

Taraflar arasındaki itirazın iptali istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı taraf vekillerince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından dava dışı … ait … plakalı araç için kasko sigorta poliçesi tanzim edildiğini, 14/04/2015 tarihinde … plakalı aracın sürücü …’ın sevk ve idaresindeki davalı şirkete ait … plakalı araç ile çarpışması sonucu yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, … plakalı araç sürücüsü davalı …’ın kaza tespit tutanağından anlaşılacağı üzere kusurlu olduğunu, davacı şirketçe yaptırılan ekspertiz incelemesi sonucunda aracın tamirinin ekonomik olmadığının tespit edildiğini, aracın ikinci el rayiç değeri olan 285.000,00 TL’nin 03/06/2015 tarihinde ödendiğini, 106.000,00 TL sovtaj tenzili yapıldıktan sonra kalan 134.250,00 TL için rücu işlemlerine başlanmış olup davalılar hakkında Ankara 10. İcra Müdürlüğü’nün 2016/7096 esas sayılı dosyada takip yapıldığını, takip başladıktan sonra davalılara ait aracın ZMMS poliçesinden 29.000,00 TL İMM poliçesinden 15.000,00 TL tahsil edildiğini, bakiye 90.250,00 TL asıl alacak 7.788,70 TL avans faizi toplamı olan 98.038,70 TL üzerinden itirazın iptali davası açıldığını iddia ederek icra takibine vaki itirazın iptali ile % 20 oranında icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan kusurlu olduğu iddia edilen davalı şirkete ait olan aracın kasko poliçesinin davacı şirkete yaptırıldığını, poliçede İMMS bulunduğunu, davacı şirket tarafından yapılan kasko poliçesinde İMMS bulunduğundan davacı şirket zararını kendi kasko poliçesinden karşılaması gerekirken dava açmasında hukuki yarar olmadığını, müvekkil şirketin kasko poliçesinin verilmediğini, müvekkilinin kazanın oluşumunda kusurlu olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; hükme esas alınan bilirkişi raporu ile davalı şirketin maliki olduğu davalı …’ın sürücüsü olduğu aracın kazanın gerçekleşmesinde %75 kusurlu olduğu, davacı şirketin sigortalısı olan ve ödeme yapılan aracın %25 kusurlu olduğu, aracın piyasa rayiç değerinin 285.000,00 TL, aracın tamirinin ekonomik olmayıp pert durumunda olduğu, aracın hasarlı haldeki sovtaj değerinin 120.000,00 TL olup, araçtaki hasar tutarının ise 285.000,00 -120.000,00 = 165.000,00 TL olarak belirlendiği, bilirkişi raporunda aracın sovtaj değeri 120.000,00 TL olmasına rağmen fiiliyatta davacı tarafından 106.000,00 TL değerlendirildiğinden 285.000,00-106.000,00=179.000,00 TL hasar bedeli olarak belirlemiş ise de; bilirkişinin araçtaki meydana gelen zararı davacının sovtaj bedeli olarak fiiliyatta ödediği bedel üzerinden değil aracın tespit edilen sovtaj bedeli üzerinden belirlemesi gerektiğinden araçtaki hasar tutarının 285.000,00 (aracın piyasa rayiç değeri) – 120.000,00(aracın tespit edilen sovtaj bedeli) =165.000,00 TL olarak esas alındığı, davalı araç maliki ve araç sürücüsü kaza neticesi gerçekleşen zarardan kusurları oranında sorumlu olduklarından 165.000,00 TL tespit edilen zarar bedelinden %25 oranında kusur indirimi yapıldığını, belgeler ve davacı beyanına göre karşı tarafın ZMMS 29.000,00 TL ödeme yaptığından ve kasko sigorta 15.000,00 TL ödeme yaptığından bulunan bedelden bu miktarlar düşüldüğünde tazmin edilmeyen zarar miktarı 123.750,00- (29.000,00+15.000,00) = 79.750,00 TL olarak hesaplandığı gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne, Ankara 10. İcra Müdürlüğünün 2016/7096 icra dosyasında davalılar tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 79.750,00 TL asıl alacak ve 6.882,53 TL işlemiş faiz toplamı olan 86.632,53 TL üzerinden devamına, asıl alacak olan 79.750,00 TL’nin takip tarihinden tahsil tarihine kadar değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; sigortalı aracın sovtaj değeri 120.000,00 TL olarak belirlenmiş ise de, bu bedelin neye göre hesaplandığının belli olmadığını, mahkemece üçlü heyetten rapor alınması gerekirken eksik inceleme ile karar verildiğini bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı sigorta şirketinin, aynı zamanda müvekkili şirketinde kasko sigortacısı olup, kasko poliçesinde İMMS bulunduğundan davacı şirketin zararını kendi kasko poliçesinden karşılaması, daha doğrusu zarara katlanması gerekirken icra takibi yapması ve dava açmasında hukuki yararının bulunmadığını, poliçede İMMS şartının limitli olduğuna dair müvekkiline bilgi verilmeyip onay alınmadığından, kasko sigorta poliçesi ile bilgilendirme formunun müvekkiline verilmediğini, bu nedenle İMMS’nin limitsiz olduğunun kabul edilmesi gerektiğini, TTK 1423/2.maddesindeki 14 günlük sürenin poliçe şartlarının öğrenilmesinden itibaren başlaması gerektiğini bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; davacı sigorta şirketi tarafından kasko sigorta poliçesine istinaden sigortalısına ödenen tazminatın TTK’nın 1472. maddesi gereği davalılardan rücuan tahsili istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Ankara 10. İcra Müdürlüğü 2016/7096 İcra dosyası, davacı ile dava dışı … İnşaat Sanayi A.Ş arasında düzenlenen … no’lu Ticari Genişletilmiş Sigorta Poliçesi, davacı ile davalı şirket arasında düzenlenen … no’lu Ticari Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi, trafik tescil kayıtları, ödeme belgesi, ekspertiz raporu, Teslim, İbra Ve Temlik Belgesi vs. deliller dosya arasında mevcuttur.
17/11/2017 tarihli kök, 04/07/2018 tarihli 1. Ek ve 05/04/2019 tarihli 2. Ek bilirkişi raporlarında özetle; davalı ….’nin maliki olduğu … plakalı araç sürücüsü Davalı …’ın meydana gelen kazanın oluşumunda %75 oranında kusurlu olduğu, davacıya kasko sigortalı … plakalı araç sürücüsü …’ın meydana gelen kazanın oluşumunda %25 oranında kusurlu olduğu, davacının kendi sigortalısına ait araçta meydana gelen ve gidermekle halefiyet ilkesi gereği şartları oluşan rücu talebinde bulunmaya haklı olduğu, davalı tarafın Ankara 10. İcra Müdürlüğü 2016/7096 Esas sayılı dosyasında yaptığı itirazın 90.250.00 TL asıl alacak ve 6.768.00 TL işlemiş yasal faiz yönünden haksız olduğu bildirilmiştir.
Dosya kapsamından, davacı şirket nezdinde kasko sigorta poliçesi ile sigortalı … plakalı araç ile davalı şirket adına kayıtlı diğer davalı …’ın sevk ve idaresindeki aracın karıştığı 14/04/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında sigortalı araçta meydana gelen zararın davacı şirketçe 03/06/2015 tarihinde dava dışı sigortalıya ödendiği, kazanın oluşumunda davalıların %75 oranında, davacı şirketin sigortalısı olan ve ödeme yapılan araç sürücüsünün %25 kusurlu olduğu, sigortalı aracın piyasa rayiç değerinin 285.000,00 TL olduğu, aracın tamirinin ekonomik olmayıp pert durumunda olduğu, hasarlı haldeki sovtaj değerinin ise 120.000,00 TL olduğu, davacının, davalı şirketin ZMMS poliçesinden 29.000,00 TL tahsil ettiği, yine davacı şirket aynı zamanda davalı şirket adına kayıtlı kazaya karışan aracın kasko sigorta poliçesini düzenlemiş olması ve söz konusu poliçedeki İMMS uyarınca teminat limiti olan 15.000,00 TL’nin mahsubu ile tazmin edilmeyen zarar miktarının 79.750,00 TL olduğu, ödeme tarihi olan 03/06/2015 tarihinden icra takip tarihi olan 29/03/2016 tarihine kadar geçen 300 günlük sürede % 10.50 avans faizi uygulanmak suretiyle takip tarihi itibariyle işlemiş faizin 6.882,53 TL olarak hesaplanmasında isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Davacı vekilince sovtaj değerinin 120.000,00 TL olarak belirlenmesinin hatalı olduğu ileri sürülerek istinaf başvurusu yapılmış ise de, bizzat davacı yanca düzenlettirilen ekspertiz raporunda da sovtaj bedeli 120.000,00 TL olarak belirlendiği gibi sigortalı aracın sovtaj bedeli davacı tarafından 106.000,00 TL olarak kabul edilmek suretiyle işlem yapıldığı anlaşılmakla ve bu yöne ilişkin davalı yanca istinaf itirazı ileri sürülmediği göz önüne alınmakla davacı vekilinin istinaf itirazlarının reddi gerekmiştir.
Davalılar vekili ise, davalı davacı şirketin aynı zamanda müvekkilinin kasko sigortacısı olduğunu ve kasko sigortası kapsamında İMMS bulunduğunu, davacının zararı İMMS kapsamında ödemesi gerektiğini müvekkiline poliçe verilmediğini ve aydınlatma yükümlülüğünün yerine getirilmemesi nedeniyle İMMS limitinin sınırsız olduğunun kabulü gerektiğini ileri sürerek istinaf itirazında bulunmuş ise de,
6102 sayılı TTK’nın 1423/1. maddesinde “Sigortacı ve acentesi, sigorta sözleşmesinin kurulmasından önce, gerekli inceleme süresi de tanınmak şartıyla kurulacak sigorta sözleşmesine ilişkin tüm bilgileri, sigortalının haklarını, sigortalının özel olarak dikkat etmesi gereken hükümleri, gelişmelere bağlı bildirim yükümlülüklerini sigorta ettirene yazılı olarak bildirir. Ayrıca, poliçeden bağımsız olarak sözleşme süresince sigorta ilişkisi bakımından önemli sayılabilecek olayları ve gelişmeleri sigortalıya yazılı olarak açıklar” düzenlemesine;
Aynı maddenin 2. fıkrasında ise “Aydınlatma açıklamasının verilmemesi hâlinde, sigorta ettiren, sözleşmenin yapılmasına ondört gün içinde itiraz etmemişse, sözleşme poliçede yazılı şartlarla yapılmış olur. Aydınlatma açıklamasının verildiğinin ispatı sigortacıya aittir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda, davacı ile davalı şirket arasındaki kasko sigorta poliçesinin düzenleme tarihi 19/03/2015 olup, İMMS limitinin kaza başına 15.000,00 TL olduğu açıkça yazılıdır. Davalı yanca, sigorta poliçesi düzenlendikten sonra 14 gün içinde itiraz ettiklerine dair savunma ileri sürülmediği gibi bu yöne ilişkin herhangi bir delil de sunulmadığı anlaşılmakla mahkemece sözleşmenin poliçede yazılı şartlarla yapılmış olacağının kabulü ile yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik görülmemiş davalılar vekilinin istinaf itirazlarının da reddi gerekmiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın kısmen kabulü yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davacı ile davalı … istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davacı ile davalı … vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 80,70 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davalı … alınması gerekli olan 5.917,87 TL harçtan peşin alınan 1.479,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.438,37‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi. 14 /09/2022

Başkan- Üye – Üye – Zabıt Katibi –

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.