Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi …
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ
….
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
….
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/05/2019
NUMARASI :….
DAVA : Alacak (Rücuen Alacak)
DAVA TARİHİ : 08/01/2015
KARAR TARİHİ : 01/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/06/2021
Taraflar arasındaki rücuen alacak istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı taraf vekillerince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket aleyhine açılmış olan ve … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…. Esas sayılı dosyasında görülen davanın davacısı, davalı ile imzalanan 22/04/2002 tarihli sözleşme ile kapsamında bir kısım hizmetleri yerine getirmeyi üstlendiğini, sözleşmenin süresinin yenilendiği halde davalının 2003 yılı dahil olmak üzere 2004 yılı Haziran ayından, 2006 yılı Nisan ayına kadar davacı istihkaklarından endeksör kira bedeli olarak toplam 33,178,80 TL kesinti yapması nedeniyle davalı/borçlu hakkında … 4. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe karşı ileri sürülen İtirazın iptali ile inkar tazminatı tahsiline karar verilmesini istediğini, müvekkili şirketin Teknik Şartnamenin 3.1.3. maddesi kapsamında davanın reddini talep ettiğini, yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne karar verilerek, takibin 42,884,17 TL asıl alacak üzerinden devamına, takip tarihinden İtibaren alacağa yasal faiz yürütülmesine, işlemiş faiz ile ilgili olan ziyade talebin reddine, davalının itirazında haksız çıktığı alacağın % 40 oranı olan 17.153,66 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davacı vekili için takdir edilen 4.688,41 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davacının sarf ettiği 1,838,20 TL yargılama giderinin haklı çıktığı miktar nazara alınarak 9641 oranı olan 753,66 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, 2.315,74 TL karar harcının davalıdan alınmasına karar verildiğini, Hükmün … 4. İcra Müdürlüğünce icrası nedeniyle iş bu davada dava dışı … Ltd. Şti’ne 04/02/2011 tarihinde 68.860,39 TL ödendiğini, ayrıca … 2, Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/10/2009 tarih… K sayılı ilamı gereğince hükmedilen vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin … Ltd, Şti. tarafından Şişli 2, İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası İle müvekkili şirketten talep edildiğini müvekkiince ödemelerin yapıldığını, ancak ödeme belgelerine ulaşılamadığından 5.620,24 TL’nin tahsilinin talep edildiğini, … 2, Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ilamına konu olayın, dağıtım sisteminin işletilmesi İlgili olduğunu, huzurdaki davanın tarafları arasında 24/07/2006 tarihl İHDS öncesinde gerçekleştiğini, İHDS’nin 7,4, ve 7.6. maddelerine göre sözü geçen davaya konu olayın sorumluluğunun …’a alt olduğunu, … Ltd.Şti’ne yapılan ödemelerin İHDS kapsamında davalıdan rücu edilmesi gerektiğini belirterek, fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalması kaydıyla … 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 21/10/2009 tarih,….K, sayılı ilamı uyarınca müvekkil şirket tarafından hak sahiplerine ödenmek zorunda kalınan 68.860,39 TL’nin ödeme tarihi olan 16/04/2009 tarihinden itibaren uygulanacak olan avans faizi ile birlikte davalı şirketten tahsili ile müvekkiline iade edilmesine, hak sahiplerine ödenen 5.620,24 TL’nin ödeme tarihinden itibaren uygulanacak olan avans faizi ile birlikte davalı şirketten tahsili ile müvekkili şirkete iade edilmesine hâzineye ödenmiş olan 1.430,14 TL bakiye karar harcının ödeme tarihinden itibaren uygulanacak olan avans faizi ile birlikte davalı şirketten tahsili ile müvekkili şirkete iade edilmesine; hazineye ödenmiş olan 2,547,30 TL temyiz harcının ödeme tarihinden itibaren uygulanacak olan avans faizi ile birlikte davalı şirketten tahsili ile müvekkil şirkete iade edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, davanın zamanaşımına uğradığını, davacının taleplerinin taraflar arasındaki İHDS sözleşmesinin yapıldığı 24/07/2006 tarihinden sonra yani dağıtım faaliyetlerinin davacı tarafından yürütüldüğü dönemde gerçekleştiğini ve müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, ayrıca müvekkiline davacının bildirim yükümlülüğünü yerine getirmediğini ve bu sebeple faiz ve icra dosyasına ilişkin giderleri talep edemeyeceğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; rücuya konu davanın işletme hakkı devir sözleşmesinin akdedilmesinden önceki bir tarihte meydana geldiği, davaya konu ödemelerin ise 04/02/2011 ile 02/03/2010 tarihleri arasında yapıldığı, taraflar arasında yapılan İşletme … Sözleşmesi, davalı tarafın sorumlu olduğu dönemde gerçekleşen iş ve işlemler nedeni ile dava dışı üçüncü kişi tarafından açılan ve kesinleşen mahkeme kararı, icrada yapılan ödeme ve tüm dosya içeriğine göre, taraflar arasında yapılan sözleşme 7.4 uyarınca … sorumlu olduğu dönemde gerçekleşen eylemler ve hukuki işlemlerden dolayı, davalı tarafın sorumlu olduğu, ayrıca rücuya esas dosyadaki uyuşmazlık mülkiyete dayanmadığından davacının sözleşmenin 7.2 maddesi gereğince ihbar yükümlülüğünün bulunmadığı anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne, 74.667,90 TL alacaktan 65.457,31 TL’nin 04/02/2011 tarihinden, 6.654,06 TL’nin 25/01/2011 tarihinden, 2.271,55 TL’nin 02/03/2010 tarihinden, 220,20 TL’nin 20/01/2011 tarihinden, 26,76 TL’nin 21/05/2010 tarihinden, 38,02 TL’nin 02/03/2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu, zamanaşımı ile ilgili itirazlarının dikkate alınmadığını, devre esas bilanço yapılmak suretiyle geçmişe yönelik borç ve alacak işlemlerinin kesinleştiğini, geçmiş yıllara ilişkin olarak davacının davalıdan herhangi bir hak talep edemeyeceğini, talebin mükerrer ödemeye yol açacağını, davalının temerrüde düşürülmediğini, ödeme tarihinden faize hükmedilmesinin hatalı olduğunu, avans faizine de hükmedilemeyeceğini, davacı tarafından rücuya esas davanın müvekkiline ihbar edilmediğini, icra dosyasındaki vekalet ücreti, yargılama gideri ve faizlerinden sorumlu olmadıklarını, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, davanın öncelikle zamanaşımı nedeniyle usulden, bunun kabul edilmemesi halinde ise esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
Davacı vekili istinaf başvurusuna karşı vermiş olduğu cevap ve katılma yolu ile istinaf dilekçesinde özetle; rucüye ilişkin alacak isteminin tümünün kabul edilmesi gerekirken oranlamaya dayalı olarak temyiz harç ve giderleri ile ilamdan doğan sorumluluğun belirlenmesinin doğru olmadığını, davalı vekilinin istinaf taleplerinin ise isabetli olmadığını belirterek davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine, talepleri doğrultusunda ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinden kaynaklanan rücuen alacak istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
… 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin….. Karar sayılı kararının incelenmesinde; davacı … … İnş. tarafından davalı …….A.Ş’ olduğu, davacının taraflar arasında 22/04/2002 tarihinde yapılan sözleşme ile müvekkilinin … işletme müdürlüğü hizmet alanındaki abonelerin endekslerinin endeksörle okunması, sayaç değiştirilmesi gibi hizmetler yüklendiğini, endeksörle endeks okuma işlemine ilişkin işi yapmasına rağmen davalının bedelini ödemediğini, bu nedenle takip başlattıklarını beyan ederek davalının itirazın iptalini talep ettiği mahkemece yapılan yargılama sonucunda itirazın kısmen iptali ile takibin 42.884,17 TL üzerinden devamına asıl alacağın %40 oranında icra inkar tazminatına hükmedildiği kararın Yargıtay 19. Hukuk Dairesince onandığı,
Şişli 2. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasında; … 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin ilamının vekalet ücreti yönünden infaza konulduğu, 4.688,41 TL asıl alacak olmak üzere 5.621,24 TL alacak talebinde bulunulduğu, 25/01/2011 tarihinde davacı tarafça icra dosyasına 7.000,00 TL ödendiği,
… 4. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında … 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin ilamının infaza konulduğu, 07/02/2011 tarihinde davacı tarafça icra dosyasına 68.860,39 TL ödendiği görülmüştür.
Bilirkişi heyetinden alınan raporda özetle; taraflar arasında akdededilen İHDS hükümelrine göre İHDS imza tarihi olan 24/07/2006 tarihi öncesi döneme ait üçüncü kişi alacaklarından davalı … sorumlu olduğu, rücuya esas dosyada davacı tarafça 2002 yılı Temmuz ayandan başlamak üzere 2006 yılı eylül ayı dahil tarihler arasındaki aylık iş bedellerini talep ettiği, davacının 24/07/2006 tarihinin öncesi döneme ait bedelleri talep edebileceği bu kapsamda yapılan hesaplama doğrultusunda davacının 40.765,01 TL’yi talep edebileceği, bu tutarın kesinleşen yargı kararındaki alacağın %95,058 ‘ine tekabül ettiği, buna göre davacının gerek icra dosyasına ödediği, gerekse temyiz aşamasında ödediği bedellerinde talep edebileceği alacak tutarının mahkeme ilamındaki alacak tutarı oranına dahil olabileceği, bu kapsamda yapılan hesaplamada davacının toplam 74.667,90 TL’yi davalıdan ödeme tarihlerinden itibaren ticari faizle birlikte isteyebileceği bildirilmiştir.
Taraflar arasında akdedildiği hususunda her hangi bir ihtilaf bulunmayan 24/07/2006 tarihli İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinin 7.1 maddesinde; sözleşmenin imza tarihinden önce başlamış idari ve hukuki ihtilafların takip edilmesi, çözüme kavuşturulması ve bundan kaynaklanan her türlü sorumluluğun …’a ait olduğu, 7.4 ve 7.6 maddesinde de; dağıtım faaliyetinin … tarafından yürütüldüğü dönemde bu faaliyetler nedeniyle üçüncü kişiler tarafından ileri sürülecek her türlü talebin muhatabının … olduğu hükme bağlanmıştır.
Sözleşme hükümleri ile birlikte somut olay ve taraf vekillerinin istinaf itirazları birlikte incelendiğinde; İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi çerçevesinde …. Limited Şirketi üçüncü kişi konumundadır. Davacı … İHDS tarihinden önce yaptığı ödemeleri talep etme hakkı mevcuttur. Buna göre denetime ve hüküm kurmaya elverişli hesap bilirkişi tarafından düzenlenen raporuna göre dayanak itirazın iptali davasında hak sahibi üçüncü kişi konumundaki … …. Şirketi’nin Haziran 2004- 24/06/2006 tarihleri arasındaki endeks okuma bedel alacağının 75.860,39 TL olduğunu, 24/06/2006 tarihinden sonra yapılan kesintiler olduğunu, bu kesintiler dikkate alındığında icra takip dosyasına yapılacak ödeme yönünden İHDS tarihinin dikkate alınması gerektiğini, bu tarihe göre yapılan oranlamaya göre icra takip dosyasına ödenen bedelin %95,058’lik kısmının davacının talep hakkı bulunduğunu, bu oran üzerinde yapılan hesaplamaya göre davacının davalıdan 74.667,90 TL’yi talep edeceğinden ilk derece mahkemesince denetime ve hüküm kurmaya elverişli hesap bilirkişisi tarafından düzenlenen raporuna uygun karar verdiği anlaşıldığından taraf vekillerinin buna yönelik istinaf başvuruları yerinde görülmemiştir.
Somut uyuşmazlıkta davacı tarafından icra dosyasına yapılan ödemenin bir kısmının İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi’nin imzalandığı tarihten önceki döneme isabet etmektedir. Rücuen alacağa dayanak olan … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’ndeki davanın davacısı da bu sözleşme çerçevesinde üçüncü kişi konumunda olup İHDS’nin 7.4 ve 7.6 maddeleri gereğince davacının icra dosyasına ödediği tüm bedeli davalıdan rücuen talep ve dava hakkı bulunmaktadır. Rücuen alacağa dayanak davadaki uyuşmazlığın dağıtım tesislerinin mülkiyetine ilişkin olmaması karşısında sözleşmenin 7.2 maddesi uyarınca davacının ihbar yükümlülüğü de bulunmamaktadır. Bu nedenle davalı vekilinin bu yöndeki istinaf itirazları yerinde görülmemiştir (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 23/03/2016 tarih …. karar sayılı emsal içtihadı).
Davalı vekilinin zamanaşımına ilişkin istinaf itirazının incelenmesinde; alacak taraflar arasında imzalanan İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi’ne dayandığından bu davada uygulanması gerekli olan zamanaşımı süresi Türk Borçlar Kanunu’nun 146. maddesi uyarınca 10 yıl olup davanın da bu süre içerisinde açıldığı anlaşıldığından bu yöndeki itiraz yerinde görülmemiştir.
Öte yandan, hisse Satış Sözleşmesi’nin 9.4. maddesinde “…İşletme Hakkı Devir Sözleşmesindeki hükümler saklı kalmak kaydıyla”, 22. maddesinin f bendinde “Alıcı ihale konusu hisseleri devir aldığı tarihten önceki döneme ilişkin olarak İşletme Hakkı Devir Sözleşmesindeki hükümler saklı kalmak kaydıyla…” hükümleri yer almaktadır. Anılan hükümler gözetildiğinde Hisse Satış Sözleşmesi karşısında İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi’nin öncelikle uygulanacağı anlaşıldığından davalı vekilinin bu hususa yönelik istinaf itirazlarına itibar edilmemiştir.
Davalı vekilinin açılan davada faiz başlangıcı ve avans faizi uygulanamayacağı savunmasına gelince, rücuen tazminat talebi, başkasına ait bir borcu yerine getiren kişinin mal varlığında meydana gelen kaybı gidermeye yönelen tazminat niteliğinde olup, davacının mal varlığındaki eksilme ödeme tarihinde gerçekleştiğinden ödeme gününden itibaren her iki tarafta tacir olduğundan avans faizi talep edebilir (Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 13/04/2016 tarih ve…E.-K. Sayılı emsal kararı). Buna göre ilk derece mahkemesinin kararından ödeme tarihinden itibaren avans faizine hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın kısmen kabulü yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-Davacıdan alınması gerekli olan 59,30 TL istinaf karar harcından peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davalıdan alınması gerekli olan 5.100,56 TL istinaf karar harcından peşin alınan 1.275,14 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.825,42 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
4-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi.01/06/2021
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.