Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2019/1175 E. 2021/506 K. 08.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi …
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

….

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/05/2019
NUMARASI : ….
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 28/09/2016
KARAR TARİHİ : 08/04/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/04/2021

Taraflar arasındaki alacak istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar ve …. tarafından kullanılan taşınmazların satışına ilişkin satış sözleşmesi imzalandığını, sözleşme uyarınca sözleşmelerden ve protokollerden kaynaklanan tüm hak ve yükümlülüklerin devir tarihi ve sonrasında alıcıya ait olduğunu, devir sözleşmesinden sonra fatura edilen ve onaylanan 18.974,40 Euro karşılığı 63.389,68 TL için yansıtma faturası düzenlendiğini, davalının yansıtma faturasını iade ettiğini, fatura bedelinden davalının sorumlu olduğunu belirterek 63.389,68 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca devir öncesi döneme ait iş ve faaliyetlerden müvekkilinin sorumlu olmadığını, dava konusu yansıtma faturasına konu 7 no’lu hakedişte yer alan işlerin santralin ve sözleşmelerdeki yükümlülüklerin devir alındığı tarihten önceki döneme ait işler olduğunu, 7 no’lu hakedişin müvekkili tarafından onaylanan geçerli bir hak ediş olmadığını bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca devrolunan sözleşmelerden ve protokollerden kaynaklanan tüm hak ve yükümlülüklerin belirtilen hususlar çerçevesinde devir tarihi ve sonrasında davalıya ait olduğu, anılan sözleşmenin tarafı olan dava dışı…… Ltd Şti’nin davacıya hitaben düzenlendiği 09/05/2016 tarihli montaj ve mühendislik bedeline ilişkin faturanın davacı tarafça ödendiği, ödenen bedelden davalının sorumlu olduğu, devir sözleşmesi tarihinden sonra düzenlenen ve davalının da imzasının bulunduğu ön kabul tutanağında işin kabule engel bir durumunun bulunmadığının belirtildiği, devrolunan sözleşmenin 20.7 maddesi uyarınca davalının imzasının bulunduğu ön kabulün hakediş raporu niteliğinde olduğu, davadan önce temerrüt oluşmadığı, tarafların niteliği gereği avans faiz isteminin yerinde olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki devir sözleşmesi uyarınca devir tarihinden önceki döneme ait faaliyetlerden dolayı her türlü sorumluluğun davacıya ait olduğunu, sorumluluğun tespitinde fatura tarihi değil faturaya konu faaliyetin tarihinin dikkate alınması gerektiğini, fatura içeriğinde bildirilen işin yapıldığı tarihin devir tarihinden önce gerçekleştiğini, devir tarihinden sonra elektrofiltre ile ilgili olarak sadece geçici kabul aşamasının yapıldığını, bunun dışında yüklenici firma tarafından herhangi bir iş ve hizmet yapılmadığını, 7 no’lu hakedişte yer alan işlerin devir tarihinden önceki döneme ait işler olduğunu, yargılama aşamasında alınan bilirkişi kök ve ek raporunda müvekkilinin dava konusu faturaları ödemekle sorumlu olmadığının tespit edildiğini, hakediş onayı olmadığı halde davacının faturaya itiraz etmeden dava dışı şirket tarafından düzenlenen faturayı ödemesinin kendi kusurundan kaynaklandığını, 6 no’lu hakedişte eksiklik nedeniyle ödenmeyen aynı tutarın eksiklik tamamlanmadığı halde 7 no’lu hakedişe konu edilmesinin kabul edilemeyeceğini, delillerin değerlendirilmediğini, 7 no’lu hakedişte eksik işlerin açıkça yazıldığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava;…. kullanılan taşınmazların satışına ilişkin satış sözleşmesinden kaynaklanan rücuen alacak istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
…. tarafından kullanılan taşınmazların satışına ilişkin satış sözleşmesi,….. yazısı, 21/11/2013 tarihli 6 no’lu ve 22/06/2015 tarihli 7 no’lu hakediş raporları, eksik işler listesi, geçici kabul toplantı tutanağı, tarafların birbirlerine gönderdiği yazı suretleri, davacı tarafından davalı adına düzenlenen yansıtma faturaları, davalı tarafından davacı adına düzenlenen iade faturaları, geçici kabul tutanağı, davacı hukuk müşavirliğinin görüş yazısı, dava dışı…..o’lu hakediş ile ilgili davacı adına düzenlenen fatura sureti,….. birinci ve ikinci ünitelerine ait elektrofiltrelerin rehabilite edilmesine ilişkin ihale sözleşmesi, yargılama aşamasında inşaat mühendisi ve elektrik mühendisi bilirkişi heyetinden alınan 19/06/2018 tarihli kök, 04/02/2019 tarihli ek rapor, davacı tarafından dava dışı ….. Ltd. Şti.’ne ödeme yapıldığına ilişkin ödeme belgeleri dosya içerisinde yer almaktadır.
Yargılama aşamasında alınan bilirkişi kök raporunda dava dışı …. Ltd. Şirketinin 7 no’lu hakediş raporunda yer alan alacağının dava tarihi itibarıyla tahakkuk etmediği, davaya konu yansıtma faturalarını ödemekte davalının sorumlu olmadığı, 7 no’lu hakedişe konu ikinci üniteye ait montaj ve mühendislik işlerinin işin bitim tarihinden ve devir tarihinden önce yapıldığı, faturalardan davalının sorumlu tutulamayacağı yönünde kanaat bildirilmiş, ek raporda da 7 no’lu hakediş raporunda davalı şirket yetkilisinin imzasının bulunmadığı, hakedişte gecikme cezasının kesilmediği, iş tamamlandıktan sonra imalat yapılamayacağı, istisnasının gecikme cezası uygulanarak iş yapılması olduğu, bu durumda geçici kabul tutanağında cezalı süre de dahil edilerek işin tamamlandığı tarihin yazılması gerektiği, bu nedenle frekans envanter yerine yapılan hidrolik kaplin tahrik sisteminin yapılmasının iş bitiminden önce olduğunun değerlendirildiği, davalı şirketin sorumluluğunun bulunmadığı tespit edilmiştir.
Davacı ile dava dışı….Türkiye Konsorsiyumu arasında ……. ve 2. ünitelerine ait elektrofiltrelerin rehabilite edilmesi ile mevcut uçucu kül emisyonu teknik şartname madde 6.2’de öngörülen seviyeye düşürülmesini konu alan 11.230.400,00 Euro bedelli 19/01/2012 tarihli ihale sözleşmesi imzalandığı dosya içeriğiyle sabittir.
Anılan ihale sözleşmesine konu ….tarafından kullanılan taşınmazların satışına ilişkin satış sözleşmesi ise 22/12/2014 tarihinde davacı, davalı ve …. arasında akdedilmiştir.
Davacı, davalı ve dava dışı…. …. tarafından imzalanan 24/06/2015 tarihli geçici kabul tutanağında yapılan işin sözleşme ve eklerine uygun olduğu, kabule engel olabilecek eksik, kusur ve arızaların bulunmadığının görüldüğü belirtildikten sonra 11 kalem eksik ve kusurlu iş bedelinin 223.000,00 Euro olduğu belirtilmiştir.
Davacı tarafından davalı adına 7 no’lu hakediş bedeline ilişkin 12/05/2016 tarihli 16.080,00 Euro karşılığı 63.389,68 TL bedelli yansıtma faturası düzenlenmiş, davalı tarafından davacı adına düzenlenen 27/05/2016 tarihli iade faturası ile anılan yansıtma faturası iade edilmiştir. Bunun üzerine davacı tarafından davalı adına 7 no’lu hakediş bedeline ilişkin 30/06/2016 tarihli 16.080,00 Euro karşılığı 63.389,68 TL bedelli yansıtma faturası düzenlenmiş, davalı tarafından davacı adına düzenlenen 11/07/2016 tarihli iade faturası ile anılan yansıtma faturası iade edilmiştir.
Davacı yan taraflar arasında akdedilen ….Santral tarafından kullanılan taşınmazların satışına ilişkin satış sözleşmesi hükümleri uyarınca devir tarihinden sonra yapılan iş ve işlemlere ilişkin düzenlenen 7 no’lu hakediş raporuna ilişkin olan ve ihale alıcısına ödenen fatura bedelinden davalının sorumlu olduğunu iddia etmiş, davalı yan ise 7 no’lu hakediş raporuna konu yapılan işlerin devir tarihinden önce yapıldığını, devir tarihinden sonra yapılan herhangi bir iş bulunmadığını, sözleşme kapsamında herhangi bir sorumluluklarının olmadığını savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davalının imzasının bulunduğu ön kabulün hakediş raporu niteliğinde olduğu, davalının imzasının yer aldığı ön kabul tutanağında işin kabule engel bir durumunun bulunmadığının belirtildiği, davacı tarafından ödenen fatura bedelinden davalının sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Taraflar arasında…..tarafından kullanılan taşınmazların satışına ilişkin satış sözleşmesi imzalandığı, ….. Santralinin 1. ve 2. ünitelerine ait elektrofiltrelerin rehabilite edilmesi ile mevcut uçucu kül emisyonu teknik şartname madde 6.2’de öngörülen seviyeye düşürülmesini konu alan ihale sözleşmesinin anılan sözleşme ile devralındığı, konsorsiyumun talebi doğrultusunda devir tarihinden sonra da konsorsiyumun muhatabının davalı değil davacı olduğu, işbu davaya konu yansıtma faturasının dayanağı olan 7 no’lu hakediş raporu uyarınca konsorsiyum üyesi olan dava dışı …. … Ltd. Şti. tarafından düzenlenen fatura bedelinin davacı tarafından anılan şirkete ödendiği hususlarında herhangi bir ihtilaf bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık, davacı tarafından dava dışı konsorsiyum üyesine ödenen fatura bedelinden davalının sorumlu olup olmadığı, faturaya konu işin devir tarihi ve sonrasında yapılıp yapılmadığı, davalının sorumluluğunun bulunması halinde davacının davalıdan talep edebileceği miktar hususlarından kaynaklanmaktadır.
Davalı vekilinin istinaf itirazları incelendiğinde, taraflar arasında akdedilen…. tarafından kullanılan taşınmazların satışına ilişkin satış sözleşmesi ile …. 1. ve 2. ünitelerine ait elektrofiltrelerin rehabilite edilmesi ile mevcut uçucu kül emisyonu teknik şartname madde 6.2’de öngörülen seviyeye düşürülmesini konu alan ihale sözleşmesi devralınmıştır. Devralınan sözleşmenin 20.7 maddesinde “Bu işle ilgili ön kabuller (geçici kabul) hakediş raporu niteliğindedir. Yapılan işlerin karşılığı olarak ön kabul (geçici kabul) tutanağının imzalanmasından sonra ön kabulü yapılmış üniteye ait işin bedelinin kalan miktarı ödenir.” hükmünü içermektedir.
Öte yandan taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 8.4 maddesinde ise “Sözleşme konusu varlıklar ile ilgili olarak devir tarihinden önceki döneme ait her türlü iş, işlem ve faaliyetlere ilişkin olan hak, yükümlülük ve sorumluluk….. devir tarihi ve sonraki döneme ilişkin olanlar ise alıcıya ait olacaktır.” hükmüne yer verilmiştir.
Davacı, davalı ve konsorsiyumun imzasının bulunduğu 24/06/2015 tarihli geçici kabul tutanağında yapılan işin sözleşme ve eklerine uygun olduğu ve kabule engel olabilecek eksik, kusur ve arızaların bulunmadığının görüldüğü açıkça belirtilmiştir. Yukarıda açıklandığı üzere geçici kabul tutanağının imzalanması hakediş raporu niteliğindedir. Her ne kadar dava dışı konsorsiyum tarafından düzenlenen 7 no’lu hakediş raporu geçici kabul tutanak tarihinden önce, 22/06/2015 tarihinde düzenlenmiş ise de sözleşmede hakediş raporunun düzenlenmesi işin bedelinin kalan kısmının ödenmesi için ön koşul olarak öngörülmemiştir. Bir başka anlatımla geçici kabul tutanağının imzalanmış olması kendi başına hakediş raporu niteliğinde kabul edildiğinden işin bedelinin ödenmesi için yeterli görülmüştür.
Yukarıda yapılan açıklamalar karşısında davalının imzaladığı geçici kabul tutanağı kapsamında yer alan işin bedeline ilişkin fatura bedelini ödeyen davacının sözleşme hükümleri uyarınca geçici kabul tutanağı ve tutanak kapsamındaki işlerin yapılış tarihleri devir tarihinden sonra olduğundan davalıya rücu edebileceğinin kabulü gerekir.
Yargılama aşamasında alınan bilirkişi kök ve ek raporunda davalının davacının ödediği bedelden sorumlu olmadığı yönünde kanaat bildirilmiştir. Bilirkişi raporundaki anılan kanaat sözleşme hükümleri ile fatura, geçici kabul ve hakediş tutanaklarının hukuki değerlendirmeden kaynaklanmaktadır.
Hal böyle olunca, mahkemece devir sözleşmesi tarihinden sonra düzenlenen ve davalının da imzasının bulunduğu ön kabul tutanağında işin kabule engel bir durumunun bulunmadığının belirtildiği, devrolunan sözleşmenin 20.7 maddesi uyarınca davalının imzasının bulunduğu ön kabulün hakediş raporu niteliğinde olduğu, davalının davacının ödediği bedelden sorumlu bulunduğu kabul edilerek bilirkişi raporundaki hukuki değerlendirmeye ilişkin görüşün aksine olacak şekilde davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın kabulü yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 4.330,15 TL istinaf karar harcından peşin alınan 1.126,93 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.203,22 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi. 08/04/2021

Başkan – … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi – …
… … … …
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.