Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2019/1156 E. 2021/659 K. 26.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi ….

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

….

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

….
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/11/2018
NUMARASI : …..

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 23/08/2016
KARAR TARİHİ : 26/05/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/05/2021

Taraflar arasındaki itirazın iptali istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın … Şubesi ile dava dışı … … Sanayi ve Ticaret A.Ş. arasında 21.01.2008, 27.03.2009, 19.10.2012 ve 28.03.2014 tarihli 4 ayrı kredi sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmelere dayanılarak kredi kullandırıldığını, davalıların anılan sözleşmeleri müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, sözleşmeden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi üzerine kredi hesabının kât edilerek davalılara Beşiktaş 2. Noterliğinin 28.06.2016 tarihli ve …. yevmiye no’lu ihtarnamesinin keşide edildiğini, tanınan sürede borcun ödenmemesi nedeniyle borçlular hakkında Ankara 32. İcra Müdürlüğünün ../…. Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalıların itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptalini, takibin devamını, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, kredi geri çağrılmadan hesap kât edilmeden önce borcun ödendiğini, dava dışı borçlu şirketin kredinin geri çağrılması haricinde yüksek faiz nedeniyle de mağdur edildiğini, müvekkillerinin de bu mağduriyetin doğrudan yansımasını yaşadıklarını, müvekkili … …. icra takibine konu edilen kredide kefil durumunda bulunduğunu, mecburi takip arkadaşlığı nedeniyle dava dışı borçlu şirket hakkındaki iflas erteleme tedbir kararından etkileneceğini, diğer müvekkili … … (…)’nun ise kredi sözleşmesini kefil olarak değil eşinin kefilliğine muvafakat gösterdiğini belirtmek üzere attığını, kredi verirken banka tarafından yanlış yönlendirildiğini, tecrübesizliğinden ve bilgisizliğinden faydalanıldığını, zaten müvekkili ….ün boşandığını, nafaka dahi alamadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; toplanan deliller ve dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde; davalı kefil … … (…)’nun yanlış yönlendirildiği, tecrübesizliğinden ve bilgisizliğinden faydalanıldığı savunmasının ispatlanamadığı, davalıların, dava dışı borçlu şirket ile davacı banka arasında imzalanan sözleşmeleri ve protokolleri müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzaladıkları, kefaletlerin usulüne uygun ve geçerli olduğu, dava dışı şirketin ve davalıların borcu ödemekte temerrüte düştükleri, bilirkişi raporunun usul ve yasaya, dosya içeriğine uygun bulunduğu anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne, davalıların Ankara 32. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasında 14.442.312,39 TL asıl alacak, 235.891,00 TL kat tarihine kadar işlemiş faiz, 818.798,88 TL kat tarihinden sonra işlemiş temerrüt faizi, 52.734,50 TL BSMV, 1.057,04 TL noter ihtarname masrafı olmak üzere toplam 15.550.793,91 TL asıl alacak yönünden yaptıkları itirazın iptali ile 14.442.312,39 TL asıl alacağa yıllık % 39 oranında temerrüt faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacağın % 20’si olan 3.110.158,78 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kısmen kabul kısmen ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu,
09/08/2018 tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde belirtildiği üzere müvekkili banka alacağının hesaplanmasında 23/02/2016 tarihli protokol tarihi itibariyle belirtilen 4.814.104,13 USD’lik ana para alacağının anılan tarih itibariyle TL’ye çevrilerek bahse konu tutara protokol faizi olarak belirlenen yıllık %6 basit faiz oranı uygulanmak suretiyle müvekkili bankanın faiz ve BSMV alacağının aşıldığının görüldüğünü, söz konusu faiz oranının USD cinsinden müvekkili banka alacağına uygulanması için belirtilen faiz oranı olduğunu,
Müvekkili banka alacağının hesaplanırken 23/02/2016 tarihli protokolde belirlenen bankanın USD cinsinden ana para alacağına hesap kat tarihine kadar %6 faiz oranı uygulanmalı, hesap kât tarihi itibariyle banka alacağı TL’ye çevrilerek hesap kât tarihinden temerrüt tarihine kadar anılan tarih itibariyle bankanın ticari kredilere uygulanan cari faiz oranı olan %26, temerrüt tarihinden itibaren ise bankanın ticari kredilere uygulanan temerrüt faiz oranı olan %39 işletilmesi gerektiği halde müvekkili banka uygulamasından farklı olarak yapılan bilirkişi raporuna itibar edilerek karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili istinaf başvurusuna karşı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; genel kredi sözleşmeleri’ne kefalet nedeniyle alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Beşiktaş 2. Noterliğinin 28/06/2016 tarihli ve …. yevmiye no’lu ihtarname örneğinin incelenmesinde; keşidecisinin … … A.Ş., muhataplarının … …, … …, …edildiği anlaşılmıştır.
Ankara 32. İcra Müdürlüğünün….. Esas sayılı dosya örneğinin incelenmesinde; alacaklısının … … A.Ş., borçlularının … …, … … … …. A.Ş. olup, 14.442.312,39 TL asıl alacak, 384.768,97 TL işlemiş akdi faiz, 995.885,63 TL işlemiş temerrüt faizi, 69.032,72 TL %5 BSMV, 1.057,04 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 15.893.056,75 TL alacak üzerinden ilamsız icra takip başlatıldığı, itiraz üzerine davalılar yönünden takibin durduğu görülmüştür.
Bankacı bilirkişi …’dan alınan rapor ve ek raporda özetle; davacı bankanın …/Ankara Şubesi ile dava dışı asıl borçlu …….A.Ş. arasında, 21/01/2008 tarihli 1.250.000,00 YTL limitli, 21/01/2008 tarihli 1.300.000,00 USD limitli, 27/03/2009 tarihli 250.000,00 TL limitli, 27/03/2009 tarihli 6.500.000,00 USD limitli, 27/03/2009 tarihli 7.800.000,00 USD limitli, 19/12/2012 tarihli 10.000.000,00 USD limitli Genel Kredi Sözleşmeleri ile borcun yeniden yapılandırılması hususunda protokoller imzalandığı, davacı bankanın Beşiktaş 26. Noterliğinin 28/06/2016 tarihli ve …. yevmiye no’lu ihtarnamesi ile kullandırılan kredileri 31/05/2016 tarihi itibariyle kat ettiği, mevcut borcun 24/06/2016 tarihi itibariyle gecikme faizi ile birlikte 15.256.126,52 TL olarak hesaplandığı, ödemenin yapılacağı tarihe kadar %39 temerrüt faiz oranı işletileceğinin ihtar edildiği, ihtarnamenin dava dışı şirket ile davalı kefil … …’ya 30/06/2016 tarihinde, davalı kefil … …’ya 29/06/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davalı kefillerin, davaya konu tüm kredi sözleşmeleri ve protokolleri imzaladıkları gibi kefalet için eş rızalarının bulunduğu ve müteselsil kefalet limitlerinin 10.000.000,00 USD olduğu, akdedilen sözleşmenin temerrüt faizini düzenleyen 12. maddesinde, bankanın, kredilere uygulanan en yüksek faiz oranına bu oranın %50’sinin ilavesi suretiyle bulunacak oran üzerinden faiz uygulama yetkisine sahip olacağı hükmünün yer aldığı, davacı Banka tarafından belirlenerek Şubelerine Genelgeler ile ticari kredilere uygulanmak üzere genel cari faiz oranının %26, %50 fazlası temerrüt faiz oranının %39 olarak bildirildiği, kredi türü itibariyle geri ödemenin döviz cinsinden veya ödeme tarihindeki TL karşılığı yapılması gerektiğinden, borcun kredinin 31/05/2016 tarihinde kat edilmesi ile muaccel olduğu, kredinin kâtından sonra kredi borcuna mahsuben herhangi bir ödeme ve tahsilatın bulunmadığı, 23/02/2016 tarihi itibariyle mutabık kalınan ana para borç miktarının 4.814.104,13 USD olduğunu, bu miktara protokolde kabul edilen yıllık %6 faiz oranı uygulanması sonucu 78.630,37 USD faiz alacağı çıktığını, bu miktarın %5 BSMV’sinin de 3.931,52 USD olacağını, hesap kât tarihi itibariyle 1 USD’nin bankanın cari döviz satış kuruna göre 3,00 TL olup, bankanın asıl alacağının 14.442.312,39 TL olduğunu, ayrıca kât tarihi olan 31/05/2016 tarihinden 01/07/2016 tarihine kadar %26 akdi faiz miktarının 333.777,89 TL, 02/07/2016 temerrüt tarihinden 01/08/2016 takip tarihine kadar işlemiş %39 temerrüt faizinin 485.020,99 TL, işlemiş akdi faiz ve temerrüt faizinin %5 BSMV’sinin 40.939,94 TL, 1.057,34 TL Noter ihtar masrafı olmak üzere toplam takip tarihi itibariyle banka alacağının 15.550.793,91 TL talep edebileceği belirtilmiştir.
Davacı bankaca dosya kapsamında rapor alınan bankacı bilirkişinin yapmış olduğu hesaplamanın protokol ve sözleşme kapsamına uygun olmadığı iddia edilmiş ise de, dosya kapsamına göre bankacılık alanında uzman bilirkişiden alınan rapor ve ek raporda da açıklandığı üzere taraflar arasında 4 ayrı kredi sözleşmesi imzalandığı, asıl borçlu şirkete kredi kullandırıldığı, borcun ödenmemesi üzerine yapılandırma yapıldığı, yapılandırma üzerine borcun ödenmemesi üzerine tarafların aralarında mutabık kaldığı 23/02/2016 tarihi itibariyle ana para borç miktarının 4.814.104,13 USD olduğu, protokolde kabul edilen yıllık faiz oranının %6 olduğu, 23/02/2016 tarihinden hesap kât tarihine kadar (30/05/2016) işlemiş %6 faizin 4.814.104,13 USD x 6 x 98/36.000= 78.630,37 USD ve 78.630,37 USD’nin %5 BSMV’si 3.931,52 USD olacağı, kât tarihi olan 31/05/2016 tarihi itibariyle bankanın USD cari satış kurunun 3,00 TL olup, 4.814.104,13 USD’nin kât tarihi itibariyle TL karşılığının 14.442.312,39 TL, işlemiş %6 faiz olan 78.630,37 USD’nin TL karşılığının 235.891,10 TL ve işlemiş faizin %5 BSMV’si olan 3.931,52 USD’nin TL karşılığının 11.794,56 TL olduğu, ayrıca davalıların 02/07/2016 tarihinde temerrüte düşmesinden ötürü hesap kât tarihi olan 31/05/2016 tarihi ile temerrüt tarihine kadar işlemiş %26 akdi faizin 333.777,89 TL, 02/07/2016 temerrüt tarihinden 01/08/2016 takip tarihine kadar işlemiş %39 temerrüt faizinin 485.020,99 TL, işlemiş akdi faiz ve temerrüt faizinin %5 BSMV’sinin 40.939,94 TL, 1.057,34 TL Noter ihtar masrafı olmak üzere toplam takip tarihi itibariyle banka alacağının 15.550.793,91 TL olduğu, yapılan hesaplamanın protokol ve sözleşme hükümlerine uygun olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne yönelik ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygundur.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın kısmen kabul kısmen reddi yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacıdan alınması gerekli olan 59,30 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.26/05/2021

….
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.