Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2019/1020 E. 2021/420 K. 24.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi …
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : …
KARAR NO : …

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

BAŞKAN : ….
ÜYE : ….
ÜYE :…
KATİP …
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : KONYA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/02/2018
NUMARASI : ….
DAVACI : … 2-….
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 12/02/2009
KARAR TARİHİ : 24/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/03/2021

Taraflar arasındaki alacak istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı… müvekkili …’ne ai…. numaralı hesaptan sahte kaşe ve imza kullanarak oluşturulan ödeme talimatını kullanarak 24/01/2008 tarihinde 10.000,00 TL para çektiğini, bu hususun şirket yetkilisi …. hesapları incelemesi sonucu ortaya çıktığını, davalı banka personelinin şirketin tek yetkilisi…. teyit almadan ve imza sirkülerini kontrol etmeden…. ödeme yaptığını, bu işlem nedeniyle suç duyurusunda bulunulduğunu, soruşturmanın…. numaralı dosya ile devam ettiğini, müvekkilinin hesabından rızası dışında ve gerekli kontrolleri yapmaksızın sahte belgelerle ödeme yapmak suretiyle müvekkilini zarara uğratan banka tüzel kişiliği ile işlemden menfaat sağlayan …. müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını, tüm bu nedenlerle davacı müvekkili şirket hesabından rızası hilafına davalı…. diğer davalı bankaca ödenmiş olan 10.000,00 TL’nin işlem tarihi olan 24/01/2008 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı şirkete ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı banka vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, dava konusu işleme dair tüm kontrollerin gerçekleştirildiğini ve işlem teyidi alındığını, davacının müvekkili bankanın ….müşterisi olduğunu ve bu şubede hesapları olduğunu, davacıya krediler kullandırıldığı gibi aynı zamanda çek karneleri de verildiğini, dava konusu para çekme işleminin 24/01/2008 tarihinde olduğunu, bu tarih itibariyle davacı şirketin temsiline ilişkin bankaya ibraz edilen Konya 9.Noterliği’ne ait 14/05/1998 tarih …. yevmiye numaralı imza sirkülerinde yetkili olarak …. göründüğünü, banka ile davacı arasında imzalanan tüm sözleşmelerde de bu üç yetkilinin imzasının bulunduğunu, imza sirkülerinden her üç kişinin de müdür olarak atandığını, her üç kişinin de münferiden şirketi temsile yetkili olduğunun anlaşıldığını, banka personelinin 24/01/2008 işlem günü gelen talimatta yer alan imza ile imza sirkülerindeki imzaları karşılaştırdığını, imzasının şirket yetkililerine ait olduğunun görüldüğünü, bu işlemin ardından davacı şirketin telefon ile aranarak talimat hakkında bilgi ve teyit alındığını, bu teyitten sonra da işlem tayedinin alındığına dair talimat üzerine müvekkili bankanın kaşesi ve imza atıldığını söz konusu talimat üzerinde yer alan banka kaşesi ve imza işlem teyidinin alındığını gösterdiğini, tüm bu işlemlerin ardından ödeme yapıldığını, para çekimine ait dekont aslının soruşturma dosyasına ibraz edildiğini, bankanın herhangi bir kusuru olmadığını, taraflar arasındaki sözleşmeler uyarınca ve BK hükümleri uyarınca yazılı talimat ile ya da faks talimat ile işlem yapılmasının da mümkün olduğunu, …. tek yetkili olduğuna dair bankaya ibraz edilen bir belge olmadığını, işlem sırasında kontroller yapıldığı gibi para çeken kişinin kimlik örneğinin de alındığını, hesap bakiyesi hakkında bilgi sahibi olan davacının hesap bakiyesini öğrendiği işlem tarihinde itiraz etmediği ve daha sonra başka itiraza konu olmayan bir çok işlemler yaptığı dikkate alınır ise dava konusu işlemler açısından da bu aşamada bir hak talep etmesinin mümkün olmadığını, haricen yaptıkları araştırmaya göre davacı ile diğer davalı arasında ticari ilişki olduğunu davacı tarafından yapılan ödemenin diğer davalı… olan borçlarının ifasına yönelik olduğunu öğrendiklerini,tüm bu nedenlerle …. davanın ihbarına, tamamı ile haksız gerçeğe uymayan ve hukuken korunmayan taleplere dayalı davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı tarafa dava dilekçesi tebliğ edilmiş olmasına rağmen davaya karşı cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davacı şirketin bankanın kredili ve mevduat müşterisi olduğu davalı bankadan çek karnesi aldığı ve çek kullandığı davacı şirketi temsil yetkililerinin imza sirkülerinde … olduğu 10/03/2008 tarihinde …. yetkili kılındığı yönünde karar defteri kaydı bulunduğu davacı şirketin bankada mevduat hesaplarının bulunduğu, bankaların talimatla işlem yapmasına ilişkin yetkilerinin bulunduğu davacı ile ödeme talimatı alan …. arasında ticari bir ilişki bulunduğu Konya 2.Ağır Ceza Mahkemesi’nin …. dosyada davalı … ve davalı banka görevlisi hakkında özel belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçundan açılan davada sanıkların beraat etmeleri, davacı şirketin 24/01/2008 tarihinden sonra banka hesaplarını muhesebe kayıtlarında mutabakat yapması gerektiği halde bir yılı aşkın bir süre sonra dava açılması hususları birlikte değerlendirildiğinde davacının davasını ispat edemediği anlaşıldığından davacının davasının reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu,
İlk derece mahkemesi kararının gerekçesinin hatalı olduğunu, 2008 yılında bankadan para çekildiğinin öğrenilmesi üzerine yine aynı yılda suç duyurusunda bulunulduğunu, ….Soruşturma dosyası olduğunun görüldüğünü, bu nedenle 1 yıl sonra dava açıldığı yönündeki gerekçenin yerinde olmadığını,
Yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda sahte kaşe ve imza incelemesi yapılmadığının tespit edildiğini, eksik incelemeye dayalı olarak karar verildiğini, mahkemece kaşenin ve imzanın sahte olup olmadığı hususunda inceleme yapmadığını, ayrıca para çekme işlemi ile ilgili olarak bankaya verilmiş belirli bir talimat bulunmadığını, para çekme işleminin bir defaya mahsus bir işlem olduğunun görüldüğünü, davalı bankanın yargılama sırasında imzanın şirket yetkilerinden birisine ait olduğunu beyan etmiş olmasına rağmen kime ait olduğunu belirtmediğini, müvekkilinin bu nedenle zarara uğradığını, bilirkişi raporunun davayı aydınlatacak nitelikte açık ve net olması gerektiğini, rapor yeterli değil ise yeni rapor veya ek rapor alınması gerektiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri gibi karar verilmesini istemiştir.
Davalı…. vekili istinaf başvuru dilekçesine karşı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesikararının usul ve yasaya uygun olduğunu, davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; bankacılık işleminden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Konya 2.Ağır Ceza Mahkemesi’nin…. sayılı dosyasının incelenmesinde; katılanın…., sanıkların … olduğu, dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik, görevi kötüye kullanma suçlarından ötürü kamu davası açıldığı, mahkemece davaya konu ödeme talimatının faks aslının bankadan temin edildiği, faksın sol alt bölümünde… kaşe ve imzasının bulunduğu, müşteki tarafından şikayet dilekçesine eklenen talimat fotokopisinde bankanın bu şerhinin bulunmadığı, söz konusu faksın bankadan alınmadığının açık olduğu, bu talimat fotokopisinin daha evvel katılanın elinde bulunduğunun değerlendirildiği, aynı talimatla katılan şirkete ait iki ayrı hesap numarasının sanık… tarafından bilinmesinin de günlük ticari ve hayat tecrübeleri ile izah edilebilir durumda olmadığı, suç tarihi itibariyle bankaya ait telefon numarasının …. Şirketi tarafından çok sayıda arandığı, katılanın şirket hisselerini bilahare devrettiği, sanık… arasında ticari ilişkinin varlığı gözetildiğinde sanıkların atılı suçları yaptıklarına yönelik inandırıcı ve kesin delil bulunmadığından sanıkların ayrı ayrı beraatlarına karar verildiği, kararının katılan tarafından temyiz edildiği, Yargıtay 23.Ceza Dairesi’nin 25/04/2016 tarih ve … Karar sayılı ilamı ile onandığı ve 25/04/2016 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
24/01/2008 tarihli …. çekilen faksın örneğinin incelenmesinde; … ….Şirketi hesabımızdan … 10.000,00 YTL ödenmesini rica ederim” denildiği, faksın sağ alt kısmında… kaşesi, imza ve tarih bulunduğu, sol alt kısmında ise …kaşesi ve imza bulunduğu anlaşılmıştır.
Somut olaya gelince, davacı şirketin davalı banka nezdindeki hesabından talimatı olmadan ve teyidi yapılmadan sahte kaşe ve imza ile düzenlenen talimat ile diğer davalı ….yapılan 10.000,00 TL’lik ödemenin işlem tarihi olan 24/01/2008 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili için işbu dava açılmıştır.
Davacı şirket ile davalı banka arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığı, sözleşme gereğince davalı bankaca davacı şirkete kredi kullandırıldığı ve çek karnesi verildiği, davacı şirketi imza sirkülerinde temsil yetkililerinin …..olduğu, 10/03/2008 tarihinde …. yetkili kılındığı yönünde karar defteri kaydı bulunduğu, Konya 2.Ağır Ceza Mahkemesi’nin …. Karar sayılı dosyasında da tespit edildiği üzere, davacı ile ödeme talimatı alan davalı… arasında ticari ilişki bulunduğu, davaya konu faks talimatının belge aslının sol alt kısmında …. kaşesi ve imza bulunmasına rağmen davacı tarafından dosyaya sunulan faks belgesi örneğinde… ait kaşe ve imzanın bulunmadığı, paranın çekildiği 24/01/2008 tarihi itibariyle banka şubesine ait telefonun davacı şirkete ait telefon numarasından birden çok kez arandığının tespit edildiği, sanıklar hakkında açılan davada beraat kararı verildiği, beraat kararının Yargıtay 23. Ceza Dairesinden geçerek kesinleşmiştir. Bu hale göre Konya 2.Ağır Ceza Mahkemesi’nin…. Karar sayılı ilamının gerekçesi ve tüm dosya kapsamına göre davacı şirket ile davalı… arasında ticari ilişki bulunduğu, davalıya ticari ilişki kapsamında çek verildiği, paranın çekildiği 24/01/2008 tarihinde banka şubesinin telefonun davacı şirkete ait telefon tarafından birden çok kez arandığı, görüşmeler yapıldığı gibi bu tarih itibariyle davacı şirketin imza sirküsüne göre birden fazla temsilcisinin bulunduğu anlaşıldığından ispatlanamayan davanın reddine yönelik ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygundur.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın reddi yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 59,30 TL harçtan peşin alınan 171,00 TL harcın mahsubu ile fazla alınan 111,70 TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi. 24/03/2021

….

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.