Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2023/848 E. 2023/615 K. 11.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/848
KARAR NO : 2023/615
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/02/2023
NUMARASI : 2022/327 E. – 2023/66 K.

DAVACI : …
VEKİLLERİ
DAVALI :
VEKİLLERİ

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)

Taraflar arasında görülen davada Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 10/02/2023 tarih ve 2022/327 E. – 2023/66 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, davalı şirketin hemen hemen her gün müvekkilini karalamaya yönelik haberler yayımladığını, dava dilekçesinde bildirdiği gazeteler ve internet hesaplarından müvekkilinin ve yetkili ve çalışanlarının ticari ve iktisadi itibarının zedelendiğini, yanıltıcı, gereksiz, incitici açıklamalarla marka değerinin küçültümeye çalışıldığını ileri sürerek, davalının haksız rekabete sebep olan fiillerden men edilmesini, haksız rekabet sonucu oluşan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, yanlış ve yanıltıcı beyanların düzeltilmesini ve tecavüzün önlenmesini, bunun mümkün olmaması halinde ve tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise haksız rekabetin işlenmesinde etkili olan araçların ve malların imhasını, şimdilik 5.000,00-TL maddi ve 1.000,00-TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, hüküm özetinin ilanını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava dilekçesinde hangi haberin haksız rekabet teşkil ettiğinin belirtilmediğini, davacının iddiasının somut verilere dayandırılmadığını, bu haberlerin müvekkili şirkete ait internet sitesinde yayımlanmadığını, haberin … Gazetesinde yayımlandığını, … Gazetesinin ise müvekkili şirket ile bir bağlantısının bulunmadığını, müvekkili şirketin sadece internetteki sitenin sahibi olduğunu, haber içeriğinde de davacı ile ilgili hiç bir ifadenin yer almadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, “www….com.tr” ibareli internet sitesinin, “www…com” internet sitesinin ve … Gazetesinin davalı şirkete ait olmadığı, gerek “www….com.tr” gerekse “www…com” ibareli internet sitesi içesindeki arama motoru aramasında, dava konusu haberin görülemediği gibi “www….com” arama motorunda da böyle başlıklı bir yazının listelenemediği, davalı … A.Ş’nin 18.02.2014 dava tarihinde “www….com.tr” isimli internet sitesinin sahibi olduğu, davacı tarafın dava konusu haberin … Gazetesinde yayımlandığını iddia ettiği, ancak davalı şirketin “www…com” ibareli internet sitesiyle ve … Gazetesiyle bir bağlantısının bulunmadığı gibi bu davanın açılmasından sonra davalının “www…com.tr” isimli internet sitesini de … Gazetesinin sahibi … A.Ş.’ne devrettiği, öte yandan dava konusu haberin “www…com.tr” isimli internet sitesinde yayımlandığına dair bir bilgi ve bulgunun da bulunmadığı gerekçesiyle davacının davasının husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, mahkemece görüşüne başvurulan bilirkişi raporunun hükme esas alınmasının mümkün bulunmadığını, bilirkişinin 2014 tarihli haber için yalnızca arama motoru üzerinden arama yaptığını, bu şekilde hiçbir teknik detay içermeyen basit bir araştırmanın kabul edilmesinin mümkün olmadığını, işbu dava açılırken davaya konu ”…” başlıklı 15.02.2014 tarihli haberin mahkemeye sunulduğunu, 2014 tarihli haberin 2022 yılında internet sitesinden kaldırılmış olmasının, müvekkilinin maddi ve manevi bütünlüğüne verilen zararı bertaraf edemeyeceğini, davalının müvekkili şirketin marka değerini ve itibarını düşürücü, ajans ve yöneticilerinin ticari itibarını, iktisadi faaliyetlerini zedeleyici, haksız rekabete neden olacak asılsız isnatlarda bulunarak, …’nı karalamaya yönelik haberler servis ettiğini, … Gazetesi üzerinden …’nın ve dolayısıyla çalışanlarının ticari ve iktisadi itibarını zedelediğini, müvekkili Şirket ile ilgili olarak “….” başlıklı yazısında “… şu haberi geçti…” şeklinde ifadelerde bulunduğunu, … tarafından yapılmayan bir haberin, Ajans tarafından yapılmış gibi gösterildiğini, işbu dosya kapsamında yapılması gerekenin dava tarihindeki mevcut durumun incelenmesi olduğunu, bu incelemenin de dava dilekçesinin ekinde sunulan haberlerden yapılması gerektiğini, sunulan delillerden açıkça görüldüğü üzere, söz konusu haberlerin davalı tarafça yayımlandığını, söz konusu haberin daha sonra erişime kapatılmış ya da siteden kaldırılmış olabileceğini, bu durumun haberin söz konusu tarihte yayımlandığı ve müvekkilinin de maddi ve manevi haklarına saldırıda bulunulduğu gerçeğini değiştirmeyeceğini, dosya kapsamında toplanan delillerden de anlaşılacağı üzere … Gazetesi’nin sahibi olduğu ileri sürülen … A.Ş. ile …. A.Ş. arasında organik bir bağın bulunduğunu, her iki şirketin gerek yönetim kurulu başkanlarının, gerek imtiyaz sahiplerinin, gerekse de ticaret sicil gazetesinde yer alan adreslerinin aynı olduğunu ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, haksız rekabetten kaynaklanan tespit, men, maddi durumun ortadan kaldırılması, maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve ilk derece mahkemesince Dairemiz kaldırma kararında belirtilen şekilde bilirkişi incelemesinin yaptırılması sonucunda, dava konusu haberin yayımlandığı ileri sürülen “www…com” ibareli internet sitesinin ve … Gazetesi’nin davalıya ait olmadığının anlaşıldığı, her ne kadar anılan bilirkişi raporunda “www….com.tr” ibareli internet sitesinin sahip bilgilerine de ulaşılamamış ise de davalı tarafça bu internet sitesinin gerek olay gerekse dava tarihi itibariyle kendilerine ait olduğunun kabul edildiği, ancak mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde dava konusu haberin “www….com.tr” isimli internet sitesinde de yayımlanmadığının tespit edildiği, esasen davacı vekilince sunulan 10.10.2022 tarihli açıklama dilekçesinde de işbu davada davalıya, “… Gazetesi’nde yayımlanan haber nedeniyle husumet yöneltildiğinin, zira davalının yöneticilerinin, imtiyaz sahibinin ve adresinin, … Gazetesi’nin sahibi … A.Ş. ile aynı olduğundan, … A.Ş. ile davalı …. A.Ş. arasında organik bir bağın bulunduğunu gösterdiğinin” bildirildiği, ancak başkaca bir delil olmadan, sadece yöneticilerinin, imtiyaz sahibinin ve adresinin aynı olmasının, özünde bir haksız fiil sorumluluğu olan haksız rekabet fiili yönünden, davalı şirketin sorumlu tutulması sonucunu doğurmak için yeterli bir neden oluşturmayacağı, bu durum karşısında mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizliğin bulunmadığı, yine her ne kadar mahkemece gerekçeli karar başlığında davalı şirketin ticaret unvanının “…” yerine “…” olarak belirtilmesi doğru değilse de, bu hatanın mahallinde her zaman düzeltilebilir nitelikte bir maddi hata olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafından istinaf başvurusunda peşin olarak yatırıldığından, yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 11/05/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde TEMYİZ yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 11/05/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip