Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2023/816 E. 2023/591 K. 04.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2023/816 – 2023/591
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/816
KARAR NO : 2023/591
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/11/2022
NUMARASI : 2022/177 E.

DAVACI :
VEKİLİ
KARŞI TARAF :
VEKİLLERİ :

TALEBİN KONUSU : İhtiyati Tedbire İtiraz

Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 17/11/2022 tarih ve 2022/177 E. sayılı ara kararın Dairemizce incelenmesi karşı tarafca istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :İhtiyati tedbir isteyen vekili, markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması, önlenmesi ve marka hükümsüzlüğü istemli davada, karşı tarafın tecavüz teşkil eden kullanımın durdurulması, tecavüzün önlenmesi ve dava konusu markanın üçüncü kişilere devrinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep edilmiştir.
İlk derece mahkemesinin 02.06.2022 tarihli ara kararı ile ihtiyati tedbir isteminin kısmen kabulüne, dava konusu markanın 3. kişilere devrinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmiştir.
Karşı taraf vekili, davanın esasını çözecek mahiyette ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğini, iddianın haklılığı yönünden yaklaşık ispatın sağlanmadığını, verilen ihtiyati tedbir kararının, ölçülülük ve gereklilik kriterlerine uygun olmadığını ileri sürerek, ihtiyati tedbir kararına itiraz etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, dava konusu markanın 3. kişilere devrinin önlenmesi yönünde verilen ihtiyati tedbir kararının yerinde bulunduğu, karşı tarafın bu karara itirazının yerinde olmadığı, zira yargılama sırasında taraf değişikliğini önleme ve davanın uzamasını engelleme amaçlı olarak devrin önlenmesi yönünde karar verildiği, karşı tarafça ihtiyati tedbir nedeniyle uğradığı veya uğrayacağı bir zarara ilişkin herhangi bir delil sunulmadığı, kaldı ki verilen ihtiyati tedbir kararının, karşı tarafın herhangi bir zararına sebep olacak nitelikte bulunmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Karşı taraf vekili, ihtiyati tedbir istemi yönünden bu aşamada yaklaşık ispatın sağlanmadığını, ihtiyati tedbir isteyenin, davanın haklılığını bu aşamada somut bir şekilde temellendiremediğini, SMK’nın 159. Maddesindeki koşulların oluşmadığını, dosya kapsamında davacının iddialarını destekler nitelikte bir rapor dahi olmadığını, dava konusu markaların benzerliği ve aralarında karıştırılma tehlikesi bulunup bulunmadığının yargılamayı gerektirdiği, tedbir açısından mevcut delil durumu açısından gerekli yasal koşulların oluşmadığını, ihtiyati tedbir isteyenin uğrayacağı var sayılan zararını her zaman talep edebilme imkanının bulunduğunu, taraf markaları arasında karıştırılma tehlikesinin olmadığını, teminatsız şekilde ihtiyati tedbir kararı verilmesinin de hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının ve ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını istemiştir.

GEREKÇE : Talep, ihtiyati tedbire itiraz istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, marka hükümsüzlüğü talebini de içerir işbu davada, dava konusu markanın yargılama sırasında üçüncü kişilere devri halinde taraf değişikliğine yol açılacağı ve bunun da yargılamanın uzamasına neden olacağı gözetildiğinde, dava konusu markanın üçüncü kişilere devrinin önlenmesi yönünde verilen ihtiyati tedbir kararına itirazın reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararı yerinde bulunduğu gibi verilen tedbir kararının niteliğine göre teminat alınmamasında da bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, karşı taraf vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Karşı taraf vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Karşı taraftan alınması gereken 179,90 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 99,2‬0 TL’nin karşı taraftan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında karşı tarafça yapılan yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kararın tebliğ ve harç işlemlerinin yerel mahkeme tarafından yaptırılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 04/05/2023 tarihinde HMK 362/1-f maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 02/06/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.