Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2023/634 E. 2023/498 K. 13.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/634
KARAR NO : 2023/498
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/02/2018
NUMARASI : 2017/165 E. – 2018/41 K.

DAVACI :
VEKİLLERİ
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali ve Marka Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 05/02/2018 tarih ve 2017/165 E. – 2018/41 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı … tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, davalıya ait … numaralı “…” ibareli marka tescil başvurusunun, müvekkilinin “…” ibareli markaları ile iltibas yarattığını, davalının markasının müvekkilinin tanınmışlığından haksız olarak yararlanacağını, buna rağmen müvekkilinin başvuruya itirazlarının 2017-M-1527 sayılı YİDK kararı ile haksız olarak reddedildiğini ileri sürerek, davalı … YİDK kararının iptalini ve başvurunun reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı … vekili, dava konusu markaların “yor” hecesi dışında ortak harf bulundurmadığını, bu nedenle görsel ve işitsel unsurlarda hiçbir benzerliği olmayan markaların, kavramsal olarak da benzer olmayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece davacı ile davalı gerçek kişi arasında 31/01/2018 tarihli sulh protokolünün düzenlendiği ve davacı vekilinin de sulh hükümlerine göre karar verilmesini talep ettiği, diğer yönden yine davacı vekilinin davalı …yönünden açılan davadan ise feragat ettiğini ifade ettiği gerekçesiyle davacı ile davalı şahıs arasında düzenlenen 31/01/2018 tarihli sulh protokolü hükümlerinin taraflarca aynen uygulanmasına, diğer davalı … yönünden açılan davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 6. maddesi uyarınca, anlaşmazlığın feragat veya sulh yoluyla ön inceleme tutanağının imzalanmasından sonra giderilmesi halinde, Tarife hükümleriyle belirlenen ücretin tamamına hükmolunmasının gerektiğini, somut uyuşmazlıkta da ön inceleme duruşmasından sonra davadan feragat edildiğinden, müvekkili yararına tam vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yarısına hükmedilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak talepleri doğrultusunda kaldırılmasını istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 6. maddesinde, uyuşmazlığın feragat nedeniyle ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilmesi halinde Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilmesi halinde ise tamamına hükmolunacağı düzenlemesine yer verildiği, somut uyuşmazlıkta da ilk derece mahkemesince 13.12.2017 tarihli ön inceleme duruşmasında, tarafların sulh iradesi gözlendiğinden, davalı vekilinin mazeret dilekçesi de dikkate alınarak, davalı vekilinin mazeretinin kabulüne, gelecek duruşmanın ön inceleme duruşması olarak yapılmasına karar verildiği, 05.02.2018 tarihli ön inceleme duruşmasında ise davacı vekilince oturumun başlangıcında davalı gerçek kişi ile sulh protokolü sunulup, protokole göre karar verilmesinin istendiği, davalı … yönünden ise davadan feragat edildiğinin bildirildiği, ardından da mahkemece yargılamanın sona erdirildiği, dolayısıyla davadan feragat beyanının ön inceleme tutanağının taraflarca imzalanmasından önce yapıldığından, diğer bir deyişle uyuşmazlığın feragat nedeniyle ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderildiğinden, mahkemece davalı … yararına Tarifede yazılı ücretin yarısına hükmedilmesinde bir isabetsizliğin bulunmadığı anlaşılmakla, davalı … vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90-TL maktu istinaf karar ve ilam harcı davalı … tarafından istinaf başvurusunda peşin olarak yatırıldığından başkaca bir harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf aşamasında davalı … tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 13/04/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 13/04/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip