Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2023/633 E. 2023/786 K. 01.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2023/625 – 2023/782
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/625
KARAR NO : 2023/782
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/12/2022
NUMARASI : 2022/123 E.

KARŞI TARAF DAVACI :
VEKİLİ :
İHTİYATİ TEDBİRE
İTİRAZ EDEN DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbire İtiraz

Taraflar arasında görülen davada Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 15/02/2023 tarih ve 2022/123 E. Sayılı ara kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbire itiraz eden davalı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: İhtiyati tedbirin kaldırılmasını isteyen davalı vekili, mahkeme kararının yerinde olmadığını, ihtiyati tedbir koşullarının bulunmadığını ileri sürerek mahkemece verilen 25/01/2023 tarihli ek ihtiyati tedbir kararına itiraz ederek kaldırılmasını talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, 23/12/2022 tarihli ihtiyati tedbir kararının uygulanması için Ankara 18. İcra Dairesince Erişim Sağlayıcıları Birliğine 09/01/2023 tarihinde müzekkere yazıldığı, Erişim Sağlayıcıları Birliğinin 17/01/2023 tarihli Ankara 18. İcra Dairesine gönderdiği müzekkere cevabı ile erişimin engellenmesi istemi halinde buna ilişkin mahkeme kararının Birliğe gönderilmesi halinde gerekli işlemlerin tesis edileceğinin bildirildiği, 23/12/2022 tarihli kararında belirtilen tecavüz iddiasına konu “…” ibaresinin ilgili internet sitelerinden çıkarılmasına ilişkin etkinliğin sağlanamadığı, zira Erişim Sağlayıcıları Birliğinin bu hususta doğrudan uygulama kabiliyetinin bulunmadığı, ilgili içerik sağlayıcıya bu hususta bildirimde bulunmakla sınırlı hareket alanının bulunduğu, bununla birlikte; “….com” ve “…/” ibareli internet sitelerinde “…” ibaresinin markasal fonksiyon icra edecek şekilde halen kullanıldığına ilişkin davacı yan tarafından ibraz edilen evrak da dikkate alındığında, marka hakkına tecavüz eylemlerinin sonlandırılması için 23/12/2022 tarihinde verilen ihtiyati tedbir kararının etkinliğini sağlamak üzere doğrudan https://www…./ ve https://www…..com.tr/ ibareli internet sitelerine erişimin engellenmesine karar verildiği, yaklaşık ispat koşulunun sağlandığından verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını gerektirir bir husus bulunmadığı, yine davacı yanın 31/05/2022 tarihinde 50.000,00 TL teminatı mahkeme veznesine yatırdığı anlaşıldığından davacı yandan ayrıca teminat alınmasına yer olmadığına karar verilmesinin de yerinde olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin ek ihtiyati tedbir kararına yönelttiği itirazın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı şirket vekili istinaf başvuru dilekçesinde, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının ihtiyati tedbir talebi ile dava sonunda verilmesini istediği kararın ihtiyati tedbir kararı olarak verilmesini talep etmiş olup, yargılama sonunda elde edilebilecek sonucu peşinen sağlayan ve davaya konu uyuşmazlığı esastan çözen nitelikte ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği açık iken davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesinin açıkça hukuka aykırı olduğunu, mahkemece marka tecavüzü iddiası araştırılmadan ve davacı tarafından ispat edilmeden tecavüz varmışçasına karar verilmesinin adalete ve hakkaniyete aykırı olduğunu, ihtiyati tedbir kararlarının her biri için (her talepte ayrı ayrı olacak şekilde) teminata karar verilmesinin yasanın emredici hükmü olup mahkemece daha önce yatırılan teminatın gerekçe gösterilerek teminatsız karar vermesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, ihtiyati tedbire itiraz istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, ihtiyati tedbirin şartlar başlıklı HMK’nın 389. maddesi uyarınca, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, HMK’nın 390/3. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir talep eden tarafın, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu, somut olayda dosya kapsamında şartların bulunduğu anlaşılmakla, ihtiyati tedbire itiraz eden davalı şirket vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-İhtiyati tedbire itiraz eden davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbire itiraz eden davalıdan alınması gereken harç, istinaf başvurusunda peşin olarak yatırılan harçtan mahsubu ile başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf aşamasında ihtiyati tedbire itiraz eden davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kararın tebliğ ve harç işlemlerinin yerel mahkeme tarafından yaptırılmasına dair,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 01/06/2023 tarihinde HMK 362/1-f maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 01/06/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.