Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2023/521 E. 2023/387 K. 24.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2023/521 – 2023/387
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/521
KARAR NO : 2023/387
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/09/2020
NUMARASI : 2019/82 E. – 2020/253 K.

DAVACI
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ

DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali ve Marka Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 23/09/2020 tarih ve 2019/82 E. – 2020/253 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı … vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkili adına tescilli “…” ve şekil unsurlu tanınmış markaların bulunduğunu, davalı Şirketin ie … sayılı “…+şekil” ibareli marka başvurusunu yaptığını, müvekkilince bu başvuruya yapılan itirazın davalı Kurum tarafından reddedildiğini, alınan kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu başvuruda, müvekkili markalarının şekil, yazı karakteri, renk kombinasyonu gibi ayırt edici özelliklerinin hepsinin aynen kopyalandığını, kelime unsurlarının çikolata ve benzeri ürünler yönünden ayırt edici olmadığını, şekil unsurunun aynı olduğunu, markaların karıştırılacağını, müvekkili markalarının yer fıstığı ve karamel birleşimi ile özdeşleştiğini, tatlı tariflerine bile konu olduğunu, ürünlerin aynı olduğunu, müvekkili markalarının tanınmış bulunduğunu, dolayısıyla SMK’nın 6/5 maddesi koşullarının da oluştuğunu, dava konusu başvurunun kötü niyetli olarak yapıldığını ileri sürerek, YİDK’in 2018-M-9261 sayılı kararının iptaline, dava konusu başvurunun tescili halinde hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …vekili, Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, dava konusu başvuru ile davacı markaları arasında karıştırılma tehlikesinin bulunmadığını, davacının diğer iddialarının da yerinde olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı Şirket vekili, müvekkili başvurusu ile davacı markaları arasında işitsel, görsel ve kavramsal olmak üzere her açıdan ayırt edici farklılıklar bulunduğunu, kırmızı rengin marka logolarında sıkça kullanılan bir renk olduğunu, dolayısıyla müvekkilinin marka görselinde kırmızı dörtgen kullanması nedeniyle markaların benzer olduğunun söylenemeyeceğini, müvekkili başvurusunda “…” ibaresinin asıl unsur olduğunu, … ibaresinin herkes tarafından kullanılabilecek kelimeler olması nedeniyle marka vasfı taşımadığını, bu nedenle benzerlik değerlendirilmesinde bu ibarenin dikkate alınmaması gerektiğini, davacı markasının ayırt edici unsurunun … ibaresinden oluştuğunu, davacı yanın iddialarının dayanaksız ve hukuka aykırı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davaya konu … sayılı davalı markası ile davacının markalarının benzer olduğu, davalı başvurusunun kapsadığı tüm mallar bakımından emtia listelerinin aynı/aynı tür bulunduğu, buna göre taraf markaları arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında karıştırılma ihtimalinin olduğu, davacının … markasının gıda sektöründe tanınmış marka olmasının iltibas ihtimalini arttırdığı, … sayılı dava konusu marka başvurusunun kötü niyetle yapıldığına ilişkin davacı iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, YİDK’in 21/12/2018 tarih ve 2018-M-9261 sayılı kararının iptaline, davaya konu … sayılı markanın tüm mal ve hizmetler yönünden hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı …vekili, davaya konu marka ile davacı markası arasında fonetik, okunuş, genel intiba olarak bir benzerlik bulunmadığını, bu nedenle müşteri kitlesi tarafından iki marka arasında bağlantı kurulması, karıştırılması ihtimalinin mevcut olmadığını, 6769 sayılı SMK’nın 6/5 maddesinde yer alan düzenlemeye göre bir marka başvurusunun tanınmışlık gerekçesi ile reddine karar verilebilmesi için tescili talep olunan markanın tanınmış markadan haksız bir yararlanma sağlama, tanınmış markanın itibarına zarar verme yahut ayırt edici karakterini zedeleme gibi ihtimallerin varlığının ve bunun somut deliller ile ispatının gerektiğini, dava dosyasında anılan ihtimallerin varlığını gösterir herhangi bir somut delil bulunmadığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davalı Şirket adına dosyaya istinaf dilekçesi sunan vekilin, vekaletnamesinin süresinin 31.12.2019 tarihinde dolduğu, 02.11.2020 istinaf tarihi itibariyle anılan vekilin yetkisinin bulunmadığı, Dairemiz geri çevirme kararı üzerine de anılan avukatın, istinaf tarihini kapsayan bir vekaletname sunmadığı, gerekçeli karar davalı Şirkete usulünce tebliğ edilmesine rağmen usulüne uygun bir istinaf başvurusunda da bulunulmadığı, dolayısıyla davalı Şirket adına yapılmış bir istinaf başvurunun olmadığı, … sayılı “…+şekil” ibareli başvuru ile davacının itirazına mesnet “…” ibareli markalar arasında kelime unsurları itibariyle benzerlik yok ise de dava konusu başvuruda, davacı marka kompozisyonunun aynen taklit edildiği, lacivert renkli kalın italik yazı formunun davacıya özgü bir kullanım olduğu, başvuruda yer alan ve Türkçe’de fıstık ve karamel anlamlarına gelen “…” ibarelerinin de davacı markalarında yer alan fıstık ve karamel görsellerini tanımladıkları, tüm bu unsurlar gözetildiğinde dava konusu başvurunun, davacı markalarını çağrıştırdığını ve bunun markaların karıştırılmasına yol açacağını, davacı markalarının tanınmış olmalarının da karıştırılma tehlikesini artırdığı anlaşılmakla, davalı … vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalı … tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 54,40-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile kalan 125,5‬0-TL harcın davalı … tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
3-Davalı Şirket tarafından usulüne uygun şekilde istinaf başvurusu yapılmadığından, bu Şirket tarafından yatırılan 148,60 TL başvuru harcı ile 54,40 TL karar ve ilam harcının, kararın kesinleşmesini müteakip talebi halinde anılan Şirkete iadesine,
4- İstinaf aşamasında davalı … tarafından yapılan yargılama giderlerinin anılan tarafın uhdesinde bırakılmasına,
5-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 24/03/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde TEMYİZ yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 24/04/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.