Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2023/400 – 2023/595
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2023/400
KARAR NO : 2023/595
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/10/2022
NUMARASI : 2016/945 E. – 2022/552 K.
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat
Taraflar arasında görülen davada Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 28/10/2022 tarih ve 2016/945 E. – 2022/552 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankanın … Şubesi’nden üç adet ticari kredi kullandığını, bu kredilerin Rekabet Kurulunun 08.03.2013 tarih 13-13/198-100 sayılı kararı kapsamındaki döneme ait olduğunu, anılan kararla davalı bankanın da içinde bulunduğu 12 bankanın haksız rekabet teşkil edecek şekilde kartel faizi uyguladıklarının karar altına alındığını, bu kapsamda müvekkilinin çektiği kredilere uygulanan yüksek faiz oranı nedeniyle müvekkilinin zarara uğratıldığını ileri sürerek, zararın tespit ile 4054 sayılı kanunu uyarınca tespit edilecek zararın 3 katı tutarında tazminat miktarından fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL’sinin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, yetki ve zaman aşımı itirazında bulunarak, davacının dayanağı rekabet kurulu kararının ihtiyaç kredilerine ilişkin bulunduğunu, dava konusu kredilerin ise ticari krediler olduğunu, davacının dayanağı Rekabet Kurulu kararının kesinleşmediğini, rekabet kurulu kararının iptali istemiyle Ankara 2. İdare Mahkemesinin 2014/119 E sayılı dosyasında açtıkları davanın derdest bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, davanın dayanağı Rekabet Kurulu kararının iptali istemiyle davalı Banka tarafından Ankara 2. İdare Mahkemesi’nin 2014/119 dosyasında açılan iptal davasının 25/12/2014 tarihinde reddedildiği, anılan kararın Danıştay 13. Daire Başkanlığının 16/12/2015 tarihli kararı ile onandğı, karar düzeltme istemi sonrasında ise Danıştay 13. Dairesinin 21/05/2019 tarihli kararı ile bozulduğu, bozma sonrası Ankara 2. İdare Mahkemesinin 2019/1091 esası üzerinden direnme kararı verildiği, Danıştay İdari Dava Daireler Kurulunun 31/05/2021 tarihli kararı ile direnme kararının bozulduğu, sonrasında karar düzeltme talebi de reddedilerek tekrar Ankara 2.İdare Mahkemesinin 2022/921 esasına kaydedildiği ve 28/04/2022 tarihinde davanın kabulü ile Rekabet Kurulu Kararının iptaline karar verildiği, 28/04/2022 tarihli karar henüz kesinleşmemiş ise de, söz konusu kararın maddi anlamda kesinlik içerdiği, öte yandan anılan kararın içeriği itibariyle de davalı bankanın rekabete aykırı eyleminin dava konusu kredilerin kullandırım alanında gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı, davalı Bankanın … Şubesi’nden üç adet ticari kredi kullandığını, bu kredilerin Rekabet Kurulunun 08.03.2013 tarih 13-13/198-100 sayılı kararı kapsamındaki döneme ait olduğunu, bu kararla davalı bankanın da içinde bulunduğu 12 bankanın haksız rekabet teşkil edecek şekilde kartel faizi uyguladıklarının karar altına alındığını, davalı Bankanın hukuka aykırı eylemi nedeniyle zarara uğradığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE : Dava, davalı tarafça Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanun hükümlerinin ihlal edildiği iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının, davalı bankadan kullandığı kredilerin ticari kredi niteliğinde olduğu, Rekabet Kurulu kararındaki danışıklı faizin tüketici kredilerine ilişkin bulunduğu ve ticari kredileri kapsamadığı, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin benzer uyuşmazlıklarda verdiği 02.12.2019 tarih ve 2019/1213 E.- 2019/7738 K. ve 08.01.2020 tarih ve 2019/1496 E.- 2020/163 K. sayılı kararlarının da bu yönde olduğu diğer yandan davacının dayanağı rekabet kurulu kararının iptaline karar verildiği anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafından istinaf başvurusunda yatırılan harcın mahsubu ile yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile 04/05/2023 tarihinde HMK 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH :28/05/2023
Başkan
Üye
Üye
Katip
Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.