Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2023/2049
KARAR NO : 2023/1554
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/09/2023
NUMARASI : 2022/367 E.
İHTİYATİ TEDBİR
İSTEYEN : …
VEKİLİ :
KARŞI TARAF :
TALEP KONUSU : İhtiyati Tedbir/İhtiyati Tedbire İtiraz
Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 21/09/2023 tarih ve 2022/367 Esas sayılı ara kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir isteyen ve karşı taraf tarafından istenmiş ve istinaf dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :İhtiyati tedbir isteyen vekili, müvekkilinin tescilli “…” ibareli markalarının bulunduğunu, ayrıca ürünlerinde “…” ibaresinin ve telif ile korunan fotoğrafın kullanıldığını, karşı tarafın da ürünlerinde müvekkilinin marka hakkına tecavüz oluşturacak şekilde “…” ibaresini kullandığı gibi ürünlerinde haksız rekabet yaratacak şekilde “…” ibaresine ve telif ile korunan fotoğraflara yer verdiğini, “…” ibaresinin müvekkilin ticaret unvanının asli unsurunu oluşturduğundan karşı tarafın kullanımlarının bu nedenle de haksız rekabet teşkil ettiğini bildirerek açtığı, markaya, eser sahipliğinden kaynaklanan haklara vaki tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, bu eylemlerin durdurulması, ortadan kaldırılması, maddi-manevi tazminat ve hükmün ilanı istemli davada mahkemece alınan kök ve ek bilirkişi raporlarında karşı tarafın dava konusu kullanımlarının haksız rekabet teşkil ettiğinin açıklandığını ileri sürerek, karşı tarafın haksız rekabet teşkil eden fiillerin önlenmesi ve durdurulması, ambalaj, ürün, tanıtım vasıtası, broşür, vb. yazılı ve görsel tüm belge ve ürünlerin toplatılması, ürünlerin tanıtım ve satışının yapıldığı web sitelerine erişimin engellenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiştir.
Karşı taraf, “…” ibaresinin gerek ulusal gerekse de uluslararası medikal sektöründe bir ürün çeşidi anlamında kullanıldığını, müvekkilinin kullanımlarının ihtiyati tedbir isteyeninin hiç bir hakkını ihlal etmediğini savunarak, tedbir isteminin reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece 21.09.2023 tarihli ara kararla, davalı tarafın ürün üzerindeki fotoğraf kullanımlarının haksız rekabete yol açtığı yönünde kanaat verici delil ve bilirkişi raporu sunulduğundan, ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile davalının haksız rekabet teşkil eden fiillerinin önlenmesine ve durdurulmasına, ambalaj, ürün, tanıtım vasıtası, broşür ve benzeri yazılı ve görsel tüm belge ve ürünlerin toplatılmasına, ürünlerin tanıtım ve satışının yapıldığı (internet ortamı dahil) tüm mecralardan kaldırılmasına, takdiren 10.000 TL teminat alınmasına karar verilmiştir.
İhtiyati tedbir isteyen vekili 25/09/2023 tarihli dilekçesiyle, mahkemece verilen tedbir kararıyla haksız rekabet yaratan ürünlerin toplatılmasına ve ürünlerin tanıtım ve satışının yapıldığı (internet ortamı dahil) tüm mecralardan kaldırılmasına” karar verildiğini, dilekçe ekinde halen karşı tarafça haksız rekabet yaratan ve satışı süren ürünlerin internet URL adreslerinin sunulduğunu, bu ürünler ile ilgili içerik sağlayıcılarına ve Erişim Sağlayıcıları Birliği’ne müzekkere yazılmasına ve ihtiyati tedbir kararında belirtildiği üzere bu ürünlerin satış işlemlerinin bu mecralardan kaldırılmasına, bu URL adreslerine erişimin engellenmesine karar verildiğinin bildirilmesini talep etmiştir.
Mahkemenin 25/09/2023 tarihli ara kararıyla, dosyanın mevcut durumu itibariyle ihtiyati tedbir isteyen vekilinin, dilekçe içeriğinde belirttiği URL adreslerinde yer alan karşı taraf kullanımlarının, haksız rekabet ve marka hakkına tecavüz oluşturduğuna yönelik dosya içerisinde herhangi bir delil bulunmaması ve mahkemece de kontrolünün mümkün olmaması nedeniyle işbu URL adreslerine erişimin engellenmesine yönelik talebin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karşı taraf vekili, müvekkilinin haksız rekabet veya tecavüz teşkil eden bir kullanımın bulunmadığını, yaklaşık ispat koşulunun sağlanmadığını, müvekkilinin kullanımlarının tescilli markalarına dayalı olduğunu, “…” ibaresinin gerek ulusal gerekse de uluslararası sektörde “Ürün adı olarak” kullanıldığını, ihtiyati tedbir isteyen tarafından sunulan delillerin yetersiz olduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesinin 21.09.2023 tarihli tedbir kararının kaldırılmasını istemiştir.
İhtiyati tedbir isteyen vekili mahkemenin 25.09.2023 tarihli ara kararına karşı istinaf başvuru dilekçesinde, mahkemece gerekli görüldüğü takdirde bildirdikleri internet sitelerinde bilirkişi vasıtasıyla inceleme yapılarak taleplerinin kabul edilmesinin gerektiğini, mahkemenin 21.09.2023 tarihli tedbir kararının web sitelerinde ürün satışına yönelik verildiğini, bu internet sitelerinin linklerinde tıklandığında doğrudan satış yapıldığının kolaylıkla anlaşılabileceğini ileri sürerek, ilk derece mahkemenin 25.09.2023 tarihli ara kararının kaldırılmasına, gerekli görürse Dairemizce veya yerel mahkemece yaptırılacak bilirkişi incelemesi ile söz konusu internet sitelerinde ihtiyati tedbire konu ürünlerin kullanılıp kullanılmadığının tespitinin yapılmasına karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE :1- Talep, ihtiyati tedbire itiraz istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 341/1-b maddesi uyarınca, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Aynı Yasanın 394/1. maddesi gereğince, karşı taraf dinlenilmeden verilmiş olan ihtiyati tedbir taleplerinin kabulü kararlarına karşı itiraz yoluna başvurulabilir ve anılan maddenin 4. fıkrası uyarınca, mahkeme itiraz üzerine ilgilileri dinlemek için davet eder, gelmedikleri takdirde dosya üzerinden inceleme yaparak tedbir kararını değiştirebilir veya kaldırabilir. Yine aynı maddenin 5. fıkrasına göre, itiraz hakkında verilen kararlara karşı kanun yoluna başvurulabilir. Ayrıca 6100 sayılı HMK’nın 391/3. maddesi uyarınca, yüzüne karşı aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilen taraf da kanun yoluna başvurabilir.
Yukarıda anılan yasa maddeleri birlikte incelendiğinde, karşı tarafça ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı istinaf kanun yoluna başvurulabilmesi için, bu kararların mutlaka karşı tarafın “yüzüne karşı” verilmesi gerektiği anlaşılmaktadır. Kanun koyucu anılan hükümlerde, duruşma açılıp açılmadığına veya karşı tarafın bu duruşmaya usulüne uygun şekilde davet edilip edilmediğine ilişkin ayrık bir düzenleme öngörmemiştir. Diğer bir deyişle duruşma yapılsa ve usulüne uygun şekilde davet edilse de, karşı taraf dinlenilmeden verilmiş ihtiyati tedbir kararlarına karşı, sadece itiraz edilebilir, bu kararlara karşı doğrudan istinaf yoluna başvurulması mümkün değildir.
Uyuşmazlık konusu olayda ise mahkemece ihtiyatî tedbir talebi, duruşma açılarak değerlendirilmiş ve 21.09.2023 tarihli duruşmada ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmiştir. Ancak bu duruşmaya karşı taraf katılmamıştır. Bu durumda anılan karara karşı ancak itiraz yoluna başvurulabilir.
O halde mahkemece karşı taraf vekilinin, mahkemece verilen 21.09.2023 tarihli ihtiyati tedbir kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılması talebine dair 28.09.2023 tarihli dilekçesinin, itiraz dilekçesi olarak kabul edilmesi ve yukarıdaki yasa hükümleri uyarınca usulüne uygun olarak duruşma açılıp, inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, karşı tarafın dilekçesinin istinaf talebi olarak değerlendirilip, dosyanın Dairemize gönderilmesi doğru bulunmadığından, alınan dilekçenin HMK’nın 352. maddesi uyarınca ön inceleme aşamasında başkaca bir inceleme yapılmadan usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
2-İhtiyati tedbir isteyenin vekilinin, ilk derece mahkemesinin 25.09.2023 tarihli ara kararına yönelik istinaf itirazlarının incelenmesine gelince, mahkemenin 21.09.2023 tarihli tedbir kararının içeriği gözetildiğinde, ihtiyati tedbir isteyenin 25.09.2023 tarihli dilekçesinde talep ettiği hususların yeni bir ihtiyati tedbir istemi olarak kabul edilmesi gerektiği, buna göre ihtiyati tedbir isteyenin 25.09.2023 tarihli dilekçesinde belirttiği internet sitelerinde dava konusu kullanımların bulunduğuna dair yaklaşık ispat koşulunun sağlanmadığı, durum ve koşulların değişmesi halinde yeniden ihtiyati tedbir talebinde bulunulabileceği anlaşılmakla, ihtiyati tedbir isteyen vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle ihtiyati tedbire itiraz eden karşı taraf vekilinin istinaf başvuru dilekçesinin HMK 352. maddesi uyarınca başkaca bir inceleme yapılmadan USULDEN REDDİNE,
2-Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle ihtiyati tedbir isteyen vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
3-İhtiyati tedbire itiraz eden karşı taraftan peşin olarak alınan 269,85-TL maktu istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde ihtiyati tedbire itiraz eden karşı tarafa iadesine,
4-Harçlar Kanunu uyarınca ihtiyati tedbir isteyenden alınması gereken istinaf karar harcı ihtiyati tedbir isteyen tarafından istinaf başvurusunda peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
5-İstinaf aşamasında taraflar tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdelerinde bırakılmasına,
6-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-İstinaf kararının tebliği ve harç işlemlerinin yerel mahkemesince yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile 01/12/2023 tarihinde HMK.’nın 362/1-f maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 25/12/2023
Başkan
…
Üye
…
Üye
…
Katip
…