Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2023/1210 E. 2023/1050 K. 14.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2023/1210 – 2023/1050
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/1210
KARAR NO : 2023/1050
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/01/2021
NUMARASI : 2018/191 E. – 2021/41 K.

DAVACI
DAVALI
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Maddi Tazminat

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 26/01/2021 Tarih ve 2018/191 Esas – 2021/41 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili, müvekkilinin davalının zorunlu taşımacılık mali sorumluluk sigortacısı olduğu otobüste yolcu olarak bulunduğu sırada, 10.08.2014 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaralandığını, yaralanması sebebiyle SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderlerinin bulunduğunu, davalının bu giderlerden sorumlu olduğunu, taleplerine rağmen SGK tarafından karşılanmayan sağlık giderlerin ödenmediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 4.000,00 TL tedavi giderinin temerrüt tarihi olan 07/03/2018’den itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında talebini 21.271,27 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı vekili davaya süresinde cevap vermemiş, yargılama sırasındaki beyanlarında davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davalının sigortalısı aracın da karıştığı trafik kazasında davacının yaralandığı, davacının kusurunun bulunmadığı, davacının kaza nedeni ile SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderlerinden davalının sorumlu olduğu, davacının talep edebileceği tedavi giderinin 21.271,27 TL bulunduğu gerekçesiyle 21.271,27 TL’nin temerrüt tarihi olan 13/03/2018 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili, müvekkilinin tedavi giderlerinden sorumlu bulunmadığını, 6111 sayılı Yasa gereğince tedavi ve bakıcı giderlerinin poliçe teminatında bulunmadığını, poliçe ile şehirler arası ve uluslararası taşımaların teminat altına alındığını, dava konusu edilen kazanın şehirler arası yolda gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılmadığını, ayrıca davacının yolcu biletini ibraz etmediğini, 13/03/2018 tarihinde itibaren avans faiz hükmedilmesinin hatalı bulunduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, davalı nezdinde zorunlu karayolu taşımacılık mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalanan otobüste yolcu olarak bulunan davacının trafik kazasında yaralanmasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, dava konusu edilen maddi tazminatın 6111 sayılı Kanun ile değiştirilen 2918 sayılı Kanun’un 98. maddesi kapsamında kalmayan tedavi masrafları ile bakıcı giderine ilişkin olduğu, anılan tedavi masrafı ve bakıcı giderinden dava konusu kazaya karışan aracın zorunlu karayolu taşımacılık mali sorumluluk sigortacısı olan davalının sorumlu bulunduğu, (Yargıtay 17. HD’nin 04.11.2020 tarih, 2019/3894 E., 2020/6557 K. , 21.04.2016 gün ve 2015/16365 E.-2016/5117 K. sayılı ilamları), diğer taraftan davaya konu taşımanın ticari bir taşıma olduğu, başka bir deyişle ile Karayolu Taşıma Kanunu kapsamında kaldığı gözetildiğinde, taşımanın Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası kapsamında kaldığı,(Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 13.01.2022 tarih, 2021/15124 E., 2022/332 K. Sayılı ilamı), dosya kapsamında bulunan bilgi ve belgelerle davacının davalının sigortacısı olduğu otobüste yolcu olarak bulunduğunun sabit olduğu, bu nedenle taşıma sözleşmesinin şekil şartı  olmayıp yalnızca hak aramada ispat vasıtası olan yolcu biletinin somut olay bakımından ibrazına gerek bulunmadığı, Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.4. maddesi uyarınca davalının 13.03.2018 tarihinde temerrüte düştüğü ve uyuşmazlığın niteliği nazara alındığında mahkemece temerrüt tarihinden itibaren avans faize hükmedilmesinde de bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.453,04-TL istinaf karar ve ilam harcından, davalı tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 363,26-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile kalan 1.089,78-TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,

3-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile 14/09/2023 tarihinde HMK 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/10/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.