Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/758 E. 2022/686 K. 26.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 20. HUKUK DAİRESİ
.
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

.
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/04/2022
NUMARASI …..

DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbir

Taraflar arasında görülen davada Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 05/04/2022 tarih ve 2022/260 E. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir kararına itiraz eden davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, taraflar arasında 05.07.2021 tarihinde 24 Ay Süreli ……. İşi Sözleşmesinin imzalandığını, ancak özellikle 2021 yılı sonu itibariyle akaryakıt başta olmak üzere, işçilik, araç, bakım, makine, ekipman ve genel maliyet kalemlerinde öngörülemez fiyat artışlarının meydana geldiğini, uyuşmazlık konusu işin maliyetinin neredeyse tamamını motorin maliyetinin oluşturduğunu, motorinin fiyatının 26.04.2021 ihale tarihinde 6,51.-TL iken 25.03.2022 tarihinde 23,78.- TL olup, artışın % 365,28 olduğunu, müvekkili şirketin aşırı zarar ettiğini, bu artışlar nedeniyle sözleşmenin müvekkili şirket aleyhine ve dürüstlük kuralına aykırı şekilde bozulduğunu ileri sürerek, anılan sözleşmenin günün ekonomik şartlarına uyarlanmasına, bu mümkün olmadığı takdirde feshine, yargılama süresince müvekkilin telafisi imkansız zararlarla karşı karşıya kalmaması için sözleşmedeki edimlerin tamamen, bu mümkün olmazsa kısmen durdurulması yönünde ihtiyati tedbire karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece henüz delillerin toplanmamış olması, talep konusunun yargılamayı gerektirmesi, davanın ve uyuşmazlığın esasını halleder şekilde ilam mahiyetinde tedbir kararı verilemeyeceği gözetilerek, HMK 389 vd. maddelerinde öngörülen koşulları taşımayan tedbir isteminin yerinde görülmediği gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, müvekkilinin konu ile ilgili olarak 24.12.2021 tarihli yazısı ile ihale tarihinden itibaren yazı tarihinde kadar motorin fiyatlarında meydana gelen artışın %77,00 olduğunun ve bu durumun işin ifasını imkansız hale getirdiğinin bildirildiği halde, davalı idarece müvekkiline sözleşme kapsamında fiyat farkı verilemeyeceğinin bildirildiğini, halihazırda ise motorin maliyetinin 3,5 kattan fazla arttığından, “işlemin temelinden çökmesinin” gündeme geldiğini, Borçlar Kanunu’nun 138. maddesi gereği sözleşmenin değişen yeni şartlara uyarlanmasının, bu mümkün değilse sözleşmenin feshinin talep edilmesi zaruretinin doğduğunu, bu sebeple HMK 390 ve devamı maddeleri gereği olarak yargılama sonuçlanıncaya kadar, ihtiyati tedbir yoluyla sözleşmenin askıya alınmasının, sözleşmede belirlenen hizmetlerin ifasının durdurulmasının talep edildiğini, işbu dava ile müvekkilinin yargılama süresince telafisi imkansız zararlarla karşı karşıya kalmaması için ihtiyati tedbir kararının verilmesinin gerektiğini, 4735 Sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununun geçici 5 ve 6. maddelerinin de bu yönde düzenlemeler getirdiğini ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve davacının HMK.’nın 390. maddeleri uyarınca, haklarının derhal korunmasında zorunluluk bulunduğunu ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat edemediği anlaşılmakla, ihtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-İhtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir isteyen davacı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan maktu harcın mahsubu ile yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf aşamasında ihtiyati tedbir isteyen davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin anılan tarafın uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 26/05/2022 tarihinde HMK.’nın 362/1-f maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 26/05/2022

….
Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.