Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/475 E. 2022/1512 K. 25.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2022/475 – 2022/1512
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/475
KARAR NO : 2022/1512
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/12/2021
NUMARASI : 2021/103 E. – 2021/381 K.

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 02/12/2021 tarih ve 2021/103 E. – 2021/381 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin “…” esas unsurlu … sayılı 44. sınıf hizmetlerde gerçekleştirdiği marka tescil başvurusunun, davalının … sayılı “…” ibareli markasına dayanak bulunduğu itirazı sonucunda, 2021-M-708 sayılı YİDK kararı ile reddedildiğini, verilen kararın hatalı olduğunu, müvekkilinin marka başvurusu ile ret gerekçesi marka arasında karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını, müvekkilinin “… …” markalarının 90’lı yıllardan beri tescilli olduğunu ileri sürerek, 2021-M-708 sayılı YİDK kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı… vekili, alınan kararlar ve yapılan işlemlerin usule ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Davalı şirket vekili, davanın reddini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, … sayılı marka başvurusu kapsamında reddine karar verilen 44. sınıftaki “güzellik bakımı hizmetleri. aromaterapi hizmetleri; güzellik salonu hizmetleri; sauna hizmetleri; masaj ve … hizmetleri” ile davalı yanın ret gerekçesi … sayılı markası kapsamında 43. sınıfta yer alan “geçici konaklama hizmetleri” arasında, sektörel teamüller ve tüketici beklentileri çerçevesinde bir benzerlik ilişkisinin mevcut olduğu, taraf markalarının ortak olarak “…” ibaresini ayırt edici tek markasal unsur olarak içeriyor olmaları nedeniyle, işaretler arasında görsel, işitsel ve kavramsal düzeyde meydana gelmiş bir benzerliğin mevcut olduğu, işaretler arasındaki bu benzerlik hali ile birlikte benzerliği tespit olunan hizmetler bir bütün olarak değerlendirildiğinde, ilgili tüketici kitlesinin, taraf markalarının aynı iktisadi – idari kaynağa ait oldukları zannına kapılmaları ve işaretler arasında yanılgı yaşama ihtimallerinin mevcut olduğu, davacı yana ait önceki tarihli markalarının kapsamında uyuşmazlık konusu hizmetler ile aynı- aynı tür hizmetler yer almadığı gibi önceki markaların tescil tarihleri üzerinden de 5 yıldan fazla süre geçmediği, ayrıca “…” ibaresinin zaten taraflar arasında uzun bir süredir de çekişme konusu olduğu, bu haliyle davacı yanın seri marka yaratma alışkanlığı ve müktesep hakka dayalı bir üstün hakkından bahsedilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde, müvekkilinin bilirkişi raporuna itirazlarının nazara alınmadığını, markalarının tanınmış olduğunu, tarafların markaları arasında iltibas tehlikesinin bulunmadığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Kararın süresinde istinaf edilmesinden sonra davacı vekili, 26.09.2022 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir.

GEREKÇE : Dava, marka ile ilgili kurum kararlarının iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK’nın 307. maddesine göre davadan feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Feragat ile davacı, dava konusu haktan maddî hukuk açısından geri dönülemeyecek biçimde vazgeçtiğinden, bu konuda artık herhangi bir hak talep etmesi kural olarak mümkün değildir. Feragat, bir inşai hakkın kullanılması niteliği taşır, karşı tarafın veya mahkemenin kabulüne gerek yoktur ve dosyaya vardığı anda kendiliğinden sonuç doğurur. Kural olarak davacı, her davadan hiçbir kayda tabi olmaksızın feragat edebilir. Kayıtsız ve şartsız olması gereken feragat, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. HMK’nın 311. maddesine göre feragat, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.
Somut uyuşmazlıkta, her ne kadar mahkemece davanın reddine karar verilip, verilen karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiş ise de, daha sonra davacı vekili Av. … tarafından 23.11.2022 davadan feragat edildiği ve Beyoğlu 54. Noterliği’nin 21.04.2015 tarih,… yevmiye numaralı vekaletname ile kendisine davadan feragat yetkisinin verilmiş olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin feragat beyanı dikkate alınarak Dairemizce HMK.nun 310/1 ve 2.maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın feragat nedeniyle reddine ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
Davalı … …vekilleri, Av…. 23.11.2022 tarihli dilekçesi ile davacının feragat talebi doğrultusunda karar ihdas edilmesi durumunda, müvekkilinin talimatı gereğince işbu dava ile ilgili olarak vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını beyan etmiştir.
Bu itibarla, taraf vekillerinin feragat ve beyanları dikkate alınarak, taraflar yararına vekalet ücreti ve yargılama gideri hüküm altına alınmamak suretiyle, ancak… lehine ücreti vekalet ve yargılama giderine karar verilerek Dairemizce HMK.nun 310/1 ve 2.maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın feragat nedeniyle reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 02/12/2021 tarih, 2021/103 Esas – 2021/381 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA;
2-Davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
3-Alınması gereken 80,70.TL maktu karar ve ilam harcından, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30.TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40.TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacı ve davalı şirket vekillerince yapılan yargılama giderlerinin anılan taraflar uhdesinde bırakılmasına,
5-Davalı… tarafından ilk derece ve istinaf aşamasında yapılan herhangi bir gider bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı… kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan, karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 15.000,00.TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak anılan davalıya verilmesine,
7-Davalı şirket tarafından vekalet ücreti talep edilmediğinden davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
8-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen taraflara iadesine (HMK m.333),
9-Davacı tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 220,70.TL istinaf kanun yoluna başvuru harcı, 80,70.TL maktu istinaf karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
10-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 25/11/2022 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 25/11/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.