Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ
….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/10/2021
NUMARASI :…..
DAVANIN KONUSU : Marka YİDK Kararı İptali
Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 13/10/2021 tarih ve 2021/183 E. – 2021/365 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı … tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin adına tescilli “……” markalarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzer “…” ibareli markayı tescil ettirmek davalı şirketin başvurduğunu, Kurum nezdinde yapmış oldukları itirazların YİDK tarafından reddedildiğini, halbuki adı geçen markaları ile marka hakkına tecavüzü gerçekleştiren davalının markasının anlam karmaşası taşıdığı ve ayırt edici bir özelliği bulunmadığını, markaların kelime olarak birbirine benzediğini, davalının markasının kendi markalarının bir devamı imiş gibi algılanmasına ve müşteriler arasında iltibasa yol açacağını, marka hakkına tecavüzün gerçekleşmesi için ‘bağlantı kurma ihtimalinin olmasının yeterli olduğunu, markaların halk tarafından karıştırılma ihtimalinin yüksek olduğunu ileri sürerek 2016-M-9559 sayılı YİDK kararının iptali ile davalı şirketin 2015/110595 sayılı “…” ibareli markasının tescili halinde iptalini, hükümsüz sayılmasına, markalar sicilinden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, Kurum kararının yerinde olduğunu, yapılan işlemlerin usule ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davalı şirketin … Yönetimi tabiyetinde olan bir şirket olup, bir başka dosya olan 2016/132 Esas sayılı benzer bir dosyada, ….. Bakanlığının 02/05/2016 tarihli yazısı ile Uluslararası tebligat işleminin “… Yönetimi ülkemiz tarafından tanınmamakta olup anılan yönetim ile diplomatik, siyasi, hukuki ve ekonomik herhangi bir ilişkimiz bulunmamaktadır. Bu nedenle söz konusu tebligat talebi işlemsiz olarak iade edilmiştir.” şeklindeki yazısı mesnet alınarak davalı şirkete tebligat yapılmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesinin kararına göre, davaya konu başvuru markası sahibi şirketin 6100 Sayılı HMK’nın 50. maddesi uyarınca taraf ehliyetinin bulunmadığı, Ülkemizde bir yargılamada taraf olamayacağı, herhangi bir hukuki işlem yapamayacağı, bu olanaklara sahip bulunamayacağından marka başvurusu da baştan reddedilmesi gerekirken aksi işlem yapılmasının doğru kabul edilemeyeceği gerekçesi ile davanın kabulüne, 2016-M-9559 sayılı YİDK kararının iptaline, dava konusu 2015/110595 sayılı marka tescilli olduğundan hükümsüzlüğüne karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde, mahkemenin vermiş olduğu kararın, başta başvuru tarihi sırasında yürürlükte olan 556 sayılı KHK olmak üzere, Sınai Mülkiyetin Korunmasına Dair Paris Sözleşmesi’ne, Markaların Uluslararası Tescili Konusundaki … Protokolüne, 6769 sayılı SMK’ya ve Anayasa’nın 90. maddesine aykırı olduğunu, dava konusu 2015/110595 sayılı marka başvurusunun, 30.12.2015 tarihinde … Protokolü kapsamında … üzerinden müvekkili Kuruma sunulduğunu, iş bu dava konusu YİDK kararının verildiği tarihte 556 sayılı KHK’nın yürürlükte olduğunu, 10.01.2017 tarihinde … Gazetede yayımlanan 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunun Geçici 1. Maddesinde, “Bu kanunun yayımı tarihinden önce … yapılmış olan ulusal ve uluslararası marka ve tasarım başvuruları ile coğrafi işaret başvuruları, başvuru tarihinde yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre sonuçlandırılır.” hükmünün yer aldığı ve YİDK kararlarının kararın verildiği tarihteki mevcut duruma göre incelenip karara bağlanabileceği göz önüne alındığında, dava konusu YİDK kararının dayanağı olan ve anılan KHK’nın ilgili maddelerine göre değerlendirme yapıldığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE : Dava, YİDK kararı iptali ve hükümsüzlük istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 2019/566 Esas, 2020/714 Karar ve 03/02/2020 Tarihli kararında, … yönetiminin ülkemiz tarafından tanınmadığı ve dolayısıyla diplomatik, siyasi, hukuki ve ekonomik herhangi bir ilişki bulunmadığının ve … yönetimi makamlarınca düzenlenmiş vekaletnamenin Türk yasalarına göre geçerli olmadığının belirlendiği, Dışişleri Bakanlığı Konsolosluk İşleri Genel Müdürlüğünün 15/06/2017 tarih ve 60925238-400.17-2017/12507112 sayılı yazısında, … Yönetimi hukukunun belirlediği usullere göre kurulmuş, ülkemiz tarafından tanınmayan bir hukuk düzeninde tüzel kişilik kazanmış şirketin varlığının ve hukuki kişiliğinin geçerli sayılarak ülkemizde dava açabileceğinin kabulünün, söz konusu hukuk düzeninin tasarruflarının kabul edilmesi anlamına geleceğinin, bunun da … Yönetimi hakkındaki tutumumuza ters düşeceğinin, … Yönetimi şirketinin geçerli bir hukuki kişiliğinin bulunmadığının, hak ehliyetine ve buna bağlı olarak taraf ehliyetine sahip olmadığının belirtildiği,… 01/05/2019 tarihli ve…. sayılı yazısında da, Dışişleri Bakanlığı Konsolosluk İşleri Genel Müdürlüğünün 15/06/2017 tarihli görüşünün benimsendiği, Türkiye Cumhuriyeti tarafından tanınmayan … Yönetiminin hukuk kurallarına göre tüzel kişilik kazanmış bulunan şirketin, 6100 Sayılı HMK’nın 50. maddesi uyarınca taraf ehliyetinin bulunmadığı, Ülkemizde bir yargılamada taraf olamayacağı, herhangi bir hukuki işlem yapamayacağı anlaşılmakla, davalı … vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı … Kurumundan alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 59,30 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 21,40 TL’nin anılan davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalı … vekili tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı … üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 04/02/2022 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 10/02/2022
…