Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/2166 E. 2022/1711 K. 30.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2022/2166 – 2022/1711
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/2166
KARAR NO : 2022/1711
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/05/2022
NUMARASI : 2022/155 E.

DAVACI :
VEKİLİ :
İHTİYATİ TEDBİRE
İTİRAZ EDEN DAVALI
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbire İtiraz

Taraflar arasında görülen davada Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen tarih ve 2022/155 E. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbire itiraz eden davalı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili, davalı şirketin … başvuru numaralı “…” ibareli marka başvurusuna müvekkilinin tanınmış “…”, “……”, “…”, “…” ibareli markalarını gerekçe göstererek yaptıkları itirazın Türk Patent ve Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu kararı ile nihai olarak reddedildiğini, oysa taraf markalarının benzer olduğunu, başvurunun kötü niyetle yapıldığını ileri sürerek, YİDK’nın 09/03/2022 tarih ve 2022-M-2838 sayılı kararının iptali ve dava konusu markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesi talebiyle açtığı davada “…” ibareli markanın dava sonuçlanıncaya kadar üçüncü kişilere devrinin önlenmesine dair ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiştir.
Mahkemece, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması ya da imkansız hale gelmesi, bu nedenle ciddi bir zararın doğması ihtimalinin bulunduğu, markanın mahkemenin bilgisi haricinde devredilmesi ihtimalinde doğacak olumsuz sonuçların önlenmesinin gerektiği gereksiyle, ihtiyati tedbire yönelik istemin kabulüne karar verilmiştir.
İhtiyati tedbire itiraz eden davalı vekili, tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, verilen ihtiyati tedbir kararının yerinde olduğu, ayrıca salt markanın 3. kişilere devrinin engellenmesine yönelik tedbir işlemi uygulandığı, davalı şahsa ait markanın kullanılması veya devir hariç başkaca hukuki işlemlere konu olmasının önünde yasal bir engel bulunmadığı, bu hale göre tarafların durumuna ve tesis edilen ihtiyati tedbir işleminin davalı şahsa telafisi güç zararlara maruz bırakmayacağı, teminat alınmaksızın tedbir işlemi tesisinde de hukuka aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle, itirazın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : İhtiyati tedbire itiraz eden davalı vekili, HMK’da aranan şartların sağlanmadığını, bir an için ihtiyati tedbire hükmedilebileceği düşünülse bile muhtemel zararlarının tazmini için tedbir kararının bir teminat karşılığında verilmesi gerektiğini ileri sürerek, ihtiyati tedbire ilişkin yerel mahkeme kararının kaldırılmasını, tamamen kaldırılmaz ise teminat karşılığında kararlaştırılmasını istemiştir.

GEREKÇE : Dava, ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemi ile açılan davada, dava konusu markanın yargılama sırasında üçüncü kişilere devri halinde taraf değişikliğine yol açılacağı ve bunun da yargılamanın uzamasına neden olacağı gözetildiğinde, dava konusu markanın üçüncü kişilere devrinin önlenmesi yönünde verilen ihtiyati tedbir kararına itirazın reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararının yerinde bulunduğu gibi verilen tedbir kararının niteliğine göre teminat alınmamasında da bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, ihtiyati tedbire itiraz eden davalı …. A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-İhtiyati tedbire itiraz eden davalı …. A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbire itiraz eden davalıdan alınması gereken 80,70-TL maktu istinaf karar ve ilam harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf aşamasında ihtiyati tedbire itiraz eden davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kararın tebliğ işlemlerinin yerel mahkeme tarafından yaptırılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 30/12/2022 tarihinde HMK.’nın 362/1-f maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 10/01/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.