Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/2045 E. 2022/1588 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/2045
KARAR NO : 2022/1588
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/09/2022
NUMARASI : 2022/313 E.

İHTİYATİ TEDBİR
İSTEYEN :
VEKİLİ :
KARŞI TARAF :
TALEP KONUSU : İhtiyati Tedbir

Taraflar arasında görülen davada Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 01/09/2022 tarih ve 2022/313 E. sayılı ara kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir isteyen tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İhtiyati tedbir isteyen vekili, müvekkilinin “…” ibareli tescilli markası bulunduğunu, müvekkilinin tescilli markası ile ticari faaliyetlerinde başta pirinç üretimi ile Türkiye genelinde yaygın bir satış ağı ile sektöründe lider olarak devam ettiğini, müvekkilinin ticari iş ve ilişki içinde olduğu firmalar ve genel olarak müşteri çevresinden gelen bilgiler doğrultusunda yapılan araştırma sonucu, karşı tarafın ”…” ibaresini, sattığı gıda ürünlerinde basılı evraklarında, kataloglarında, internet sitelerinde ve benzeri mecralarda kullandığını tespit ettiklerini, karşı tarafın ”…” markalı ürününün müvekkili şirketin tescilli ”…” markası adı altında ürettiği ve yıllardır tüm kamuoyunca bilinen pirinç ürünündeki markanın birebir aynısı olduğunu, karşı tarafın ”…” markalı pirinç ürününü marketlerde ve dijital ortamlarda sattığını ileri sürerek markaya tecavüzün tespiti ve önlenmesi istemli davada müvekkilinin mağduriyetinin büyümemesi adına ivedilikle yaptırılacak bilirkişi incelemesi ile karşı tarafça “…” markasnın kulanıldığı ürünlerin satışının tedbiren durdurulması ve toplatılması yönünde ihityati tedbir kararı verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, HMK’nın 390/3 maddesi uyarınca yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmediğinden istemin reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : İhtiyati tedbir isteyen vekili, dava dilekçesi ekinde ve devamında sundukları beyan dilekçesi ekinde sundukları belgelere göre karşı tarafın haksız olarak birebir müvekkili markasını kullanarak satış yaptığının açık olduğunu, yaklaşık ispat koşulunun sağlandığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

GEREKÇE: Talep, ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, 6100 sayılı HMK’nın 389. maddesi uyarınca mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, aynı Kanun’un 390/3. maddesi uyarınca ise ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için mutlak bir ispata ihtiyaç olmayıp davanın esası yönünden haklılığın yaklaşık olarak ispat edilmesinin yeterli bulunduğu, somut olayda ise ihtiyati tedbir talep eden tarafın, bu aşamada davanın esası yönünden haklılığını yaklaşık olarak ispat edemediği, koşullarının oluşması halinde yargılamanın her aşamasında ihtiyati tedbir talep edilmesinin tabii olduğu anlaşılmakla, ihtiyati tedbir isteyen vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-İhtiyati tedbir isteyen vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir isteyenden alınması gereken harç, peşin olarak alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf aşamasında ihtiyati tedbir isteyen tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kararın tebliğ işlemlerinin yerel mahkeme tarafından yaptırılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 15/12/2022 tarihinde HMK.’nın 362/1-f maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 19/12/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip