Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/1857 E. 2022/1345 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/1857
KARAR NO : 2022/1345
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/07/2022
NUMARASI : 2022/507 E.

İHTİYATİ TEDBİR
İSTEYEN DAVACI :
VEKİLİ :
KARŞI TARAF :

DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbir

Taraflar arasında görülen davada Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 25/07/2022 tarih ve 2022/507 E. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir isteyen davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili, davalının, müvekkilinin mallarını, iş ürünlerini, ticari işlerini yanıltıcı ve gereksiz yere incitici beyanlarla kötüleyerek müvekkilinin Türkiye’de bulunan rakiplerini överek rekabette öne geçirdiğini, davalının sponsorlu olarak paylaşmış olduğu videonun altına yorum yapan müvekkiline iş yaptırmaktan vazgeçtiğini beyan eden birçok kişinin bulunduğunu, dolayısıyla davalının eylemlerinin müvekkiline doğrudan maddi kayıp yaşattığını, davalının çekmiş olduğu ve haksız rekabet teşkil eden videonun daha fazla yaygınlaşması halinde müvekkili açısından telafisi imkansız zararlar meydana geleceğini ileri sürerek müvekkilini karalar nitelikteki video kaydının tedbiren davalıya ait olan “https://www….” uzantılı … isimli Youtube kanalından kaldırılmasına ve sosyal medya hesapları başta olmak üzere internet ortamında yayınlanmasının yasaklanmasına karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, ihtiyati tedbir talep eden tarafın, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda (HMK m.390/3) olduğu, dosyada dava dilekçesi ekinde sunulan deliller incelendiğinde, davacının dava dilekçesindeki iddialarını, ihtiyati tedbir verilmesini gerektirecek şekilde yaklaşık olarak ispatlayamadığı, delil toplanmasının gerekli bulunduğu gerekçesi ile davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, dava dilekçesindeki iddiaların tümünün daha dilekçeler aşamasında yaklaşık olarak ispatlandığını, delillerin sunulduğunu, davalı tarafından paylaşılan haksız rekabet teşkil eden bir video olduğunu, sadece söz konusu deliller incelendiğinde dahi iddiaların ispat edildiğini, yerel mahkemenin somut olayda “yaklaşık ispatın yargılamayı gerektirdiği” yönündeki gerekçesi kanunun özüne aykırı bulunduğunu, davalının oluşturmuş olduğu video kaydının internet ortamından kaldırılması ve yayınlanmasının yasaklanması durumunda davalının hiçbir zararının da söz konusu olmayacağını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, taleplerinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, ihtiyati tedbirin şartlar başlıklı HMK’nın 389. maddesi uyarınca, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, HMK’nın 390/3. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir talep eden tarafın, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu, somut olayda dosya kapsamında herhangi bir inceleme yapılmadığı için dosyada bulunan mevcut delillere göre ihtiyati tedbir talep eden davacının haklılığının yaklaşık olarak ispat edildiğinin anlaşılamadığı, durum ve koşulların değişmesi halinde davacı tarafça yeniden ihtiyati tedbir talebinde bulunulabileceği anlaşılmakla ihtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-İhtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir isteyen davacıdan alınması gereken harç istinaf başvurusunda peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf aşamasında ihtiyati tedbir isteyen davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kararın tebliğ ve harç işlemlerinin yerel mahkeme tarafından yaptırılmasına dair,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 27/10/2022 tarihinde HMK 362/1-f maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 31/10/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip