Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
…..
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
…..
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
…..
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/11/2021
NUMARASI :……
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbir Kararına İtiraz
Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 19/11/2021 tarih ve 2021/119 esas sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir kararına itiraz eden davalı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: İhtiyati tedbire itiraz eden davalı vekili, davaya konu markanın devri uyuşmazlığın çözümünü güçleştireceğinden 2019/128401 sayılı markanın dava sonuna kadar 3. kişilere devrinin önlenmesi bakımından teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasına şeklinde verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, dava konusu marka yargılama sürecinde 3. kişilere devir halinde yargıda hedef süre gözetilerek taraf değişikliği nedeniyle yargılamanın gereksiz uzamasına sebebiyet vereceği, dava konusu markanın davalı tarafından kullanımının da engellenmediği gerekçesi ile ihtiyati tedbir itirazının reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde, mevcut davada uyuşmazlığa konu markalar arasında hiçbir benzerlik, aynılık, çağrışım bulunmamasına ve davacı Şirket tarafından uyuşmazlığın olduğu bu noktalara ilişkin hiçbir şekilde haklılığını ispatlayacak delil sunmamış olmasına rağmen “yaklaşık ispat” şartı göz ardı edilerek ihtiyati tedbir konulmasına karar verildiğini, kararın gerekçesiz olduğunu, verilen tedbir kararı ile müvekkilinin, bu yöndeki tasarrufta bulunabilme özgürlüğünün engellendiğini ileri sürerek müvekkilinin 2019/128401 sayılı markası üzerine konulan ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, aksi takdirde davacı şirketten ihtiyati tedbir kararı için teminat alınmasına karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE : Dava, ihtiyati tedbir kararına itiraz istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, ihtiyati tedbirin şartlar başlıklı HMK’nın 389. maddesi uyarınca, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, HMK’nın 390/3. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir talep eden tarafın, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu, somut olayda yasal koşulların bulunduğu anlaşılmakla, ihtiyati tedbir kararına itiraz eden davalı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-İhtiyati tedbir kararına itiraz eden davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir kararına itiraz eden davalıdan alınması gereken 80,70.TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, istinaf başvurusunda yatırılan 59,30.TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 21,40.TL’nin anılan davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında ihtiyati tedbir kararına itiraz eden davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kararın tebliğ ve harç işlemlerinin yerel mahkeme tarafından yaptırılmasına,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 10/02/2022 tarihinde HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince KESİN olmak üzere karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 10/02/2022
…..
Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.