Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/1502 E. 2022/1138 K. 15.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/1502
KARAR NO : 2022/1138
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/05/2022
NUMARASI : 2022/74 E.

İHTİYATİ TEDBİR
İSTEYEN :
VEKİLİ :

KARŞI TARAF :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbire İtiraz

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 26/05/2022 tarih ve 2022/74 E. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi karşı taraf vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: İhtiyati tebdir isteyen vekili, müvekkili şirketin 2009 48758, 2010 69564, 2010 69581, 2011 102717, 2011 102735, 2012 72296 sayılı, “…” ve “…” ibareli markalarının sahibi olduğu, taraflar arasında daha önce Ankara 1. FSHHM nezdinde görülüp kesinleşen 2011/187 E. Sayılı dava dosyasında karşı tarafın “…” markasını “…” adresinde “…” ile alakalı 35/5 kapsamında kullanmasıyla ilgili marka ihlalinin tespiti ve men-i kararı verilmesine rağmen kararın icra yoluyla uygulanmasına kadar karşı tarafın ihlal yaratan kullanımlarına devam ettiğini, anılan sitenin tamamen engellenmesine ilişkin tavzih kararın 29.03.2021 tarihinde Yargıtay incelemesinden geçip kesinleşmesinden sonra karşı tarafın ihlal kararını aşmak için bu kez 06.07.2021 tarihinde oluşturulan “…” ve “…” web siteleriyle, isim ve içerik olarak marka ihlalini sürdürmeye devam ettiğini, bu sitelerin isminin önceki web sitelerinde “…” ibaresini içermesiyle ayrılmasına rağmen içerik açısından farklılık bulunmadığını, karşı tarafça müvekkilinin “…” ve “…” markaları ile iltibas yaratan markaların, müvekkili markaları kapsamında yer alan ve 35/5 hizmet sınıfının konusunu oluşturan pomparlar emtiasında, bahsi geçen web sitelerinde kullanılmasının marka hakkına tecavüz oluşturduğunu ileri sürerek markaya tacavüzün tespiti, men’i, ref’i, maddi ve manevi tazminat ile hüküm ilanı istemli davada karşı tarafça “…” ve “…” web sitelerine erişiminin tamamen engellenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; 08/03/2022 havale tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak; “…“…” ve “…” internet sitelerinde aynı/benzer hizmetler için kullanılan markası ile davacı adına 2009 48758, 2011 102735, 2010 69564, 2010 69581, 2011 102717, 2012 72296 sayılarla tescilli olan tescilli olan “…” ve “…” esas unsurlu markaları arasında karıştırılma ihtimalinin mevcut olduğu; davalı adına kayıtlı bulunan “…” ve “….” alan adlarının da davacı adına tescilli olan markalarla karıştırılacak nitelikte olduğu; davalı adına 06, 07, 37 ve 42. sınıflarda yer alan mal ve hizmetler için tescilli olan 2009 11074 sayılı markasının tescil kapsamında davalı internet sitesinde kullanımı gerçekleştirilen hizmetlerin bulunmadığı; 18.08.2021 tarih ve 2021 115739 sayı ile tescilli olan markasının başvuru ve koruma tarihinin ise davacı markalarından daha sonra olduğu…” şeklinde görüş bildirildiği, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde ihtiytai tedbir isteminin yerinde olduğu gerekçesiyle ihtiyati tedbir isteminin kabulüne, karŞı tarafın …, … web sitelerine erişimin engellenmesine karar verilmiştir.
Karşı taraf vekili, mahkemenin yetkisiz olduğunu, delilleri toplanmadan ihtiyati tedbir kararı verildiğini, cevap dilekçesi ekinde sundukları kesinleşen emsal mahkme kararı ile davacının dayanağı “…” ibareli marka müvekkili adına tescilli 2009/11704 sayılı … markları arasında iltibas bulunmadığının tespit edildiğini, taraf markaları arasında benzerlik bulunmadığı yönünden kesinleşen ilam bulunmasına rağmen mahkemece alınan bilirkişi raporuna itibar edilerek tedbir kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı bulunduğunu, davacının dayanağı 2009/48758 sayılı “…” markasnın koruma tarihinin müvekkili adına tescilli 2009/11704 sayılı markanın koruma tarihinden sonra olduğunu, müvekkilinin öncelik hakkına sahip olduğunu, yine davacının danağı diğer markalarının da müvekkili markasından sonra tescil edildiğini, ayrıca davacının 2004/36163 sayılı markasnın hükümsüz kılındığını, bu markadan sonra oluşturulan diğer markalara dayalı olarak ihtiyati tedbir isteyenin haklarına tecavüz ve haksız rekabet yaratıldığının iddia edilemeyeceğini, ihtiyati tedbir isteyenin kötü niyetli bulunduğunu, müvekkili şirketin ana sözleşmesinde yer alan iştigal konularında pompalar emtiası bulunduğu gibi 2009/11074 sayılı markasının kapsamında da bu malların yer aldığını, müvekkilinin web sitesinde bu mallara yer verilmesinin yasal hakkı olduğunu, ihtiyati tedbir isteyenin dayanak markaları kapsamında … emtiasının buılunmadığını, daha önce aynı taraflar arasında görülen başka bir davada ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verildiğini, müvekkilinin web sitelerine erişimin engellenmesinin TTK’nun 1524/3 amir hükmüne aykırı olduğunu, ayrıca asıl uyuşmazlığı çözecek nitelikte ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğini ileri sürerek ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, ihtiyati tebdir isteyen vekilinin talebi, bilirkişi raporu, karşı tarafın ihtiyati tedbir kararına itirazı ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde markalar arasında karıştırılma ihtimalinin bulunduğu, karşı tarafın internet sitesindeki kullanımlarının ise tescilli marka kapsamında olmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir kararına itirazın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbire itiraz eden karşı taraf vekili, delilleri toplanmadan ve bilirkişi raporundaki isteme konu web sitelerinde tanıtımı yapılan ürünler arasında ihtiyati tedbir isteyene ait markaların aynısı yada benzeri bulunmadığına ilişkin tespit dikkate alınmadan tedbir kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının 2004/36163 sayılı markasının hükümsüz kılındığını, hükümsüz kılınan markaya dayalı olarak daha sonra oluşturulan markaların kullanılması mümkün olmadığı gibi tescil edilmesinin de mümkün bulunmadığını, müvekkilinin 2009/11074 sayılı markasının koruma tarihinin davacının dayanağı markalardan önce olduğunu, kesinleşen Ankara 1. FSHHM’nin 2011/11 Esas 2012/34 K sayılı ilamında davacıya ait “…” markası ile müvekkiline ait “…” markalarının iltibas oluştumayacağının belirlendiğini, müvekkili şirketin 2009/11074 sayılı markası kapsamında … emtiası yer aldığı gibi ana sözleşmesinde de iştigal konuları arasında … emtiasının bulunduğunu, emsal bir davada ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verildiğini, asıl uyuşmazlığı çözecek mahiyette tedbir kararı verilmeyeceğini, müvekkilinin web sitelerine erişimin engellenmesinin TTK’nun 1524/3 amir hükmüne aykırı olduğunu, mahkemece tedbir kararı verilirken daha önce aynı taraflar arasında görülen Ankara 1. FSHHM’nin 2011/187 esas sayılı dava dosyasında verilen karar dikkatte alınmışsa da bu karara gerekçe olan ihtiyati tebdir isyteyene ait markanın hükümszülüğüne karar verildiğini, takdir edilen temiant miktarının çok düşük olduğun, ileri sürerek ilk derece mahkmesinin ihtiyati tedbire itirazın reddine dair kararının kaldırılmasını istemiştir.

GEREKÇE :Talep, ihtiyati tedbir kararına itiraz istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, karşı tarafın “…” ve “…” ibareli alan adlarının ve bu siteler içeriğindeki “…” ibareli markasal kullanımların ihtiyati tedbir isteyenin 2009/48758, 2010/69564, 2010/69581, 2011/102717, 2011/102735, 2012/72296 sayılı “…” ve “…” ibareli markaları ile iltibas yaratacağının, karşı tarafça bahsi geçen internet sitesinde verilen hizmetlerin karşı tarafın 2009/11074 sayılı markası kapsamında yer almadığının mahkemece görüşüne başvurulan bilirkişi raporu ile tespit edildiği, buna göre SMK.’nın 159 ve HMK.’nın 390. maddeleri uyarınca yaklaşık ispat koşulu gerçekleştiğinden mahkemece yazılı şekilde ihtiyati tedbir kararına itirazın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik olmadığı, diğer taraftan ihtiyati tedbir isteyen tarafından 2004/36163 sayılı markaya dayanılmadığından anılan markanın hükümsüz kılınmasının varılan sonucu değiştirmeyeceği gibi Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşen Ankara 1. FSHHM’nin 2011/11 Esas 2012/34 K sayılı ilamında da karşı tarafa ait 2009/11074 sayılı markanın 35/5 sınıf genel mağazacılık hizmetlerinde tescilinin ihtiyati tedbir isteyenin aynı sınıfta tescilli “…” ibareli başka bir markası ile iltibas yaratacağının kabul edildiği, ayrıca takdir edilen 5000 TL nakdi teminatın da dosya kapsamı ile uyumlu bulunduğu, anlaşılmakla, ihtiyati tedbir kararına itiraz eden karşı taraf vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-İhtiyati tedbire itiraz eden karşı taraf şirket vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Karşı taraf şirket vekili tarafından istinaf başvurusunda yatırılan maktu harcın mahsubu ile yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf aşamasında ihtiyati tedbire itiraz eden karşı taraf şirket tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
5-HMK’nın 302/5. maddesi uyarınca kararın tebliği işlemlerinin yerel mahkeme tarafından yaptırılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 15/09/2022 tarihinde HMK.’nın 362/1-f maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 19/09/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip