Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/1449 E. 2022/1160 K. 22.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/1449
KARAR NO : 2022/1160
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/02/2022
NUMARASI : 2021/189 E. – 2022/27 K.

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali, Tasarım Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 01/02/2022 tarih ve 2021/189 E. – 2022/27 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı … tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :Davacı vekili,müvekkilinin dünyanın en önde gelen spor ayakkabı ve spor kıyafetleri üreticisi olduğunu, … ve “…” markalarını 1971 yılında kullanmaya başladığını ve o tarihten itibaren dünyanın pek çok ülkesinde tescilli kullanıldığını, müvekkilinin tescilli onlarca markanın sahibi olduğunu, “…” markasının tanınmış marka olarak kaydedildiğini, müvekkili tarafından davalı … adına 21.11.2016 tarihli ve 2016/07630 sayılı tasarım başvurusunun fark edildiğini, başvurunun tarihi itibari ile 554 sayılı KHK uyarınca tasarıma karşı itiraz edildiğini, itirazın YİDK’in 2017/T-809 sayılı kararıyla reddedildiğini ve tasarım tescilinin devamına karar verildiğini, anılan başvurunun yeni ve ayırt edici olmadığını, müvekkilinin tescili ve tanınmış markaları ile karıştırılmaya yol açacağını, tasarım başvuru sahibinin kötü niyetli olduğunu, davalı başvurusunun, müvekkilinin uzun yıllardır kullandığı tanınmış “…” markaları ile ayniyet derecesinde benzer olması, müvekkil markasında yer alan figüratif unsurun aynen kopyalanması sebebiyle yenilik vasfını haiz olmadığını, davalı başvurusundaki … unsurunun müvekkili markasındaki gibi sola doğru konumlandırıldığını, şeklin sadece uç kısmının hafifçe değiştirildiğini, davalı başvurusunun müvekkil … markasının seri markası izlenimi yarattığını, davalıya ait, davaya konu tasarım ile birebir aynı olan geçmiş 2016/93679 sayılı marka başvurusunun Markalar Dairesi Başkanlığının 03.10.2017 tarih ve 2017-OE-419095 sayılı kararı ile reddedildiğini, davaya konu olan tasarımın, tasarımların tescili için zorunlu olan “ayırt edicilik” vasfını da haiz olmadığını, başvurunun müvekkil markasından yola çıkarak meydana getirildiğini, belirgin bir fark bulunmadığını, konu hakkında başvuru sahibinin sonsuz bir seçim özgürlüğü olduğunu, buna karşın ufak bir farklılık gösteren ve teknik bir gerekliliğe dayanmayan başvurunun gözde ve zihinde bıraktığı izlenimin tamamen müvekkil markası ile aynı bulunduğunu, davaya konu olan tasarım başvurusunun kötü niyetle yapıldığını ileri sürerek, YİDK’in 2017/T-809 sayılın kararının iptaline ve 2016/07630 sayılı tasarımın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, Kurum kararlarının usul ve yasaya uygun olduğunu, dava konusu başvurunun yenilik ve ayırt edicilik özelliklerini taşıdığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili, müvekkilinin tescile konu logoyu ağırlıklı olarak gıda ürünlerinde kullanacağını, müvekkili adına tescilli logonun bilgilenmiş kullanıcı gözünden bakıldığında davacı markalarından son derece farklı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, dava konusu YİDK kararının yerinde olmadığı, davalıya ait dava konusu 2016/07630-1 tescilin itiraza mesnet 2002/15987, 2006/06278, 116029, 2013/74406, 115551, 11576 sayılı davacı markaları karşısında yeni olmadığı ve ayırt edici niteliğe sahip bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, YİDK’nın 2017/T-809 sayılı kararının iptaline, davalı adına tescilli 2016/07630-1 sayılı tasarımın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı … vekili, dava konusu tasarım ile itiraza gerekçe gösterilen markaların bilgilenmiş kullanıcı nezdinde farklı olarak değerlendirileceğini, nitekim dava konusu edilen tasarımın, her iki ucu küt yapıda bir tarafta genişleyen her iki yanda kavislerle oluşturulan bir çıkıntıya sahipken itiraz gerekçe gösterilen markaların ise her iki ucu sivri şekilde sonlanan bir yapıya sahip bulunduğunu, bu sebeple dava konusu tasarımın yenilik ve ayırt edicilik vasıflarını haiz olduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali ve tasarım hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, buna göre dava konusu tasarımın yenilik ve ayırt edicilik özelliklerini taşımadığı anlaşılmakla, davalı … vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı kurum tarafından istinaf başvurusunda yatırılan harcın mahsubu ile başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf aşamasında davalı … vekili tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı … üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 22/09/2022 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 19/10/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip