Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/1346 E. 2022/1248 K. 06.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2022/1346 – 2022/1248
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/1346
KARAR NO : 2022/1248
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/04/2022
NUMARASI : 2022/299 E. – 2022/264 K.

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Rekabet Yasağına Aykırılıktan Kaynaklanan)

Taraflar arasında görülen davada Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 26/04/2022 tarih ve 2022/299 E. – 2022/264 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında işçi işveren ilişkisinin olduğunu, davalının 14/10/2021 tarihinde istifa ettiğini ve aynı sektörde faaliyet gösteren başka bir firmada çalışmaya başladığını, davalı ile yapılan iş sözleşmesinde sözleşmesinin bitiminden itibaren 3 ay süresinde davacı şirket ile rekabet halindeki bir şirkette çalışmama yükümlülüğünün bulunduğunu, davalının rekabet yasağını ihlal ederek müvekkilini zarara uğrattığını ileri sürerek, davalının rekabet etmeme yükümlülüğüne aykırı eylemlerinin tespiti ile şimdilik 50.000,00 TL’nin faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, davalı işçinin davacı şirketten ayrıldığı, taraflar arasında düzenlenen sözleşmeye göre 3 ay süreyle davacının iştigal mevzuunda faaliyette bulunan bir işyerinde rekabet yasağına ilişkin düzenleme yapıldığı, taraflar arasında işçi-işveren ilişkisi bulunduğundan, taraflar arasındaki rekabet yasağına dair maddelerin işçi-işveren ilişkisi içinde tartışılmasının gerektiği, davanın yasal dayanağının 6098 sayılı TBK’nın 444-447. maddeleri arasında yer aldığı, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 5/1-a maddesine göre “6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun İkinci Kısmının Altıncı Bölümünde düzenlenen hizmet sözleşmelerine tabi işçiler ile işveren veya işveren vekilleri arasında, iş ilişkisi nedeniyle sözleşmeden veya kanundan doğan her türlü hukuk uyuşmazlıklarına iş mahkemelerinde bakılır.” hükmünün bulunduğu, 7036 sayılı Yasanın 6102 sayılı TTK’dan sonra yürürlüğe girdiğinden ve TTK’nın 4/1-c maddesindeki düzenlemeyi değiştirdiğinden, iş akdinin sona ermesinden sonra oluşacak rekabet yasağına ilişkin davalarda da iş mahkemelerinin görevli bulunduğu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. HD’nin 2018/1914 E, 2019/692 K sayılı ilamı) gerekçesiyle 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c, 115/2 maddesi uyarınca davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, İş Mahkemelerinin görevli olduklarının kabulüne, karar kesinleştiğinde ve süresinde başvuru olduğunda dava dosyasının görevli Ankara Nöbetçi İş Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, işbu davada görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemeleri olduğunu, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2021/1534 E., 2021/6811 K. sayılı ve 03.12.2021 tarihli kararı ile rekabet yasağına ilişkin doğacak uyuşmazlıklarda görevli mahkemelerin ticaret mahkemesi olduğunu belirttiğini, buna ilişkin İstanbul Bölge Adliye Mahkeme’sinin 13 ve 43. Hukuk Daireleri ile 12 ve 13. Hukuk Daireleri arasındaki görev uyuşmazlığının giderilerek, ticaret mahkemelerinin rekabet yasağı davalarında görevli olduğuna ilişkin ilgili hüküm kurduğunu, Yüksek Mahkeme kararı uyarınca iş sözleşmesinin sona ermesinden sonra işveren ve çalışan arasındaki rekabet etmemeye ilişkin ortaya çıkacak hukuki uyuşmazlığın mutlak ticari dava olarak nitelendirilmesinin gerektiği, işçinin iş ilişkisi devam ederken işverenle rekabet etmeme yükümlülüğünün temelinin, işçinin işverene karşı sadakat borcundan kaynaklandığını, sadakat borcunun temelini ise Türk Borçlar Kanunu”nun 396. maddesinde vücut bulduğunu ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, rekabet yasağı sözleşmesine aykırılık iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.

6098 sayılı TBK’nın 444. maddesi, “Fiil ehliyetine sahip olan işçi, işverene karşı, sözleşmenin sona ermesinden sonra herhangi bir biçimde onunla rekabet etmekten, özellikle kendi hesabına rakip bir işletme açmaktan, başka bir rakip işletmede çalışmaktan veya bunların dışında, rakip işletmeyle başka türden bir menfaat ilişkisine girişmekten kaçınmayı yazılı olarak üstlenebilir. Rekabet yasağı kaydı, ancak hizmet ilişkisi işçiye müşteri çevresi veya üretim sırları ya da işverenin yaptığı işler hakkında bilgi edinme imkânı sağlıyorsa ve aynı zamanda bu bilgilerin kullanılması, işverenin önemli bir zararına sebep olacak nitelikteyse geçerlidir.” hükmünü içermektedir.
Madde metninde açıkça “…akdin sona ermesinden sonra…” sözcükleriyle ifade edildiği üzere, TBK’nın 444. maddesinde düzenlenen rekabet yasağı, hizmet akdi sona erdikten sonra hüküm doğurur ve hizmet akdi sona erdikten sonra yapılmaması gereken davranışlara ilişkindir. Hizmet akdinin devamı sırasında meydana gelen bir sadakatsizlik, ister bir sözleşme ile düzenlensin ister yasayla düzenlensin, iş mahkemesinde görülecek bir davanın konusunu oluşturacaktır (HGK’nun 29.02.2012 tarih ve 2011/11-781 Esas, 2012/109 Karar, 09/03/2016 tarih ve 2014/11-866 Esas 2016/289 Karar sayılı ilamları).
Yine Yargıtay 11. H.D.’nin bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin kesin nitelikteki kararları arasındaki uyuşmazlığın giderilmesine yönelik 03.12.2021 tarih ve 2021/1534 E.- 2021/6811 K. sayılı kararında belirtildiği üzere, TBK’nın 444-447 maddelerinden doğan rekabet yasağının ihlaline dair uyuşmazlıklara bakma görevinin, TTK’nın 4/1–c maddesi gereğince aynı Kanunun 5. maddesi uyarınca Ticaret Mahkemelerine ait olduğunun kabulü gerekir.

Bu açıklamalardan sonra somut olaya bakıldığında; davacı tarafça, dosya kapsamında yer alan bilgilerden davacının işçisi olduğu olduğu anlaşılan davalının, taraflar arasındaki hizmet sözleşmesi sona erdikten sonraki dönemdeki eylemlerinin dava konusu edildiği, buna dayalı olarak açılacak davanın da, niteliği itibariyle yukarıda bahsi geçen TBK’nın 444. maddesi kapsamına girdiği, bu kapsamdaki davaların 6102 sayılı TTK’nın 4/1-c maddesinin açık hükmü karşısında, tarafların sıfatına bakılmaksızın mutlak ticari davalardan bulunduğu anlaşılmış olup, bu tür davaların ticaret mahkemelerinde incelenip karara bağlanması gerektiğinden, ilk derece mahkemesince işin esasına girilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, Dairemizce HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince davacı vekilinin istinaf itirazlarının kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince KABULÜ ile Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 26/04/2022 gün ve 2022/299 E. – 2022/264 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA;
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine İADESİNE,
3-Davacı tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 80,70-TL karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yapılacak yargılamada değerlendirilmesine,
5-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Kararın tebliği ve harç işlemlerinin yerel mahkeme tarafından yaptırılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 06/10/2022 tarihinde HMK’nın 353/1-a.3. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 07/10/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip