Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/1303 E. 2022/1016 K. 19.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/05/2022
NUMARASI ….

TALEP KONUSU : İhtiyati Tedbir

Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 02/06/2022 tarih ve 2022/200 E. sayılı ara kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir isteyen tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :İhtiyati tedbir isteyen vekili, karşı taraf adına … nezdinde tescilli 2020/162733 sayılı “…” ibareli marka ile müvekkili adına tescilli “…” ve “…” ibareli markalar arasında karıştırılmaya yol açacak derecede benzerlik bulunduğunu ileri sürerek açtığı marka hükümsüzlüğü istemli davada, dava konusu markanın karşı tarafça kullanılmasının dava sonuçlanıncaya kadar engellenmesi ile markanın 3. kişilere devrinin dava sonuçlanıncaya kadar önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davanın konusu itibariyle, dava konusu markanın karşı tarafça kullanılmasının dava sonuçlanıncaya kadar engellenmesi yönündeki ihtiyati tedbir isteminin yerinde olmadığı ve tedbir için yaklaşık ispat koşullarının oluşmadığı, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı yada imkansız hale geleceği, bu nedenle ciddi bir zararın doğması ihtimalinin bulunması, dava konusu markanın, mahkemenin bilgisi haricinde devredilmesi ihtimalinde doğacak olumsuz sonuçların önlenmesi gereği de gözetilerek markanın 3. kişilere devrinin önlenmesi yönündeki tedbir talebinin ise yerinde olduğu gerekçesiyle ihtiyati tedbir isteminin kısmen kabulüne, karşı taraf Şirkete ait 2020/162733 sayılı markanın nihai kararın kesinleşmesine kadar HMK’nın 389 ve devamı maddeleri uyarınca 3. kişilere devrinin ihtiyati tedbir yoluyla önlenmesine, davanın niteliği ve tarafların durumuna göre takdiren teminat alınmasına yer olmadığına, sair ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : İhtiyati tedbir isteyen vekili, karşı taraf markasının ayırt edici ve tüketici nezdinde dikkati çekecek olan esaslı unsuru olan “…” ibaresinin, müvekkiline ait tanınmış “…” ve “…” markaları ile ayniyet derecesinde benzer olup karşı tarafça, müvekkiline ait marka ile birebir aynı olacak şekilde tescil ettirildiğini, 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi kapsamında markaların karıştırılmasının kaçınılmaz olduğunu, dava konusu ibarenin tesciline cevaz verilmesi halinde aynı türden mallar üzerinde ayırt edilemeyecek derecede benzer iki markanın varlığına sebebiyet verileceğini ve böyle bir durumun marka hukukunun ruhuyla uyuşmadığını, mahkemenin sair ihtiyati tedbir talepleri yönünden yaklaşık ispat koşullarının oluşmadığına yönelik kararının hukuka aykırı olduğunu, dava konusu markanın karşı tarafça kullanılmasının dava sonuçlanıncaya kadar engellenmesine yönelik verilecek olan ihtiyati tedbir kararının, müvekkilinin ileride telafisi imkânsız zararlara maruz kalmasını ve mağdur duruma düşmesi ihtimalini azaltacağını ileri sürerek, ilk derece mahkemesinin, ihtiyati tedbir isteminin kısmen reddine ilişkin kararının kaldırılmasını ve ihtiyati tedbir taleplerinin tümden kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Talep, ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, her ne kadar ihtiyati tedbir isteyen tarafça, dava konusu markanın karşı tarafça kullanılmasının önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmiş ise de ihtiyati tedbirin ancak dava konusu olan şey hakkında verilebileceği, eldeki davanın konusunun ise marka hükümsüzlüğü olduğu, bu tür bir davada, dava konusu olmayan markasal kullanımın önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği anlaşılmakla, ihtiyati tedbir isteyen vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-İhtiyati tedbir isteyen vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca ihtiyati tedbir isteyen vekilinden alınması gereken harç peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf aşamasında ihtiyati tedbir isteyen tarafından yapılan yargılama giderlerin uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kararın tebliğ işlemlerinin yerel mahkeme tarafından yaptırılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 19/07/2022 tarihinde HMK.’nın 362/1-f maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 19/07/2022
……

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.