Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/872 E. 2023/811 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/872
KARAR NO : 2023/811
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP :…

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/10/2019
NUMARASI : 2019/299 E. – 2019/446 K.

DAVACI :

DAVALI :
VEKİLİ :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Marka ile ilgili Kurum Kararının İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 22/10/2019 tarih ve 2019/299 Esas – 2019/446 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı … Dernek temsilcisi tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı dernek temsilcisi, başkanı olduğu derneğin davalı Kurum nezdinde 2018/59653 sayılı “…” ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, başvurunun davalı şirketin “…” esas ibareli markalarını gerekçe göstererek yaptığı itiraz üzerine davalı … Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulunun kararıyla nihai olarak reddedildiğini, oysa müvekkilinin marka başvurusu ile davalı şirketin markalarının benzer olmadığını ileri sürerek, YİDK kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davacı tarafa 01.08.2019 tarihli ön tensip tutanağının 1 nolu bendinde eksiklikleri tamamlaması için iki haftalık kesin süre verildiği, belirtilen kesin süre içinde HMK’nun 119/1-b maddesinde açıkca istenen davalı şirketin adresinin bildirilmediği, dava dilekçesindeki eksikliğin yerine getirilmediği gerekçesiyle, HMK’nın 119/2. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı dernek temsilcisi, istinaf başvuru dilekçesinde, birçok emsal kararda belirtildiği gibi, dava dilekçesinde davalının adresinin yer almaması durumunda verilen kesin süreye rağmen bu eksikliğin tamamlanamadığını, somut olayın özelliklerine göre dava dilekçesinde yer alan biçimsel eksikliğin herhangi bir özel çaba ve araştırma gerekmeksizin mahkemece tamamlanmasının mümkün olduğu ve biçimsel eksikliğin tamamlanmasına yönelik yasa kuralının uygulanmasına gerek bulunmadığı, bu yöndeki ara karara ve verilen kesin süreye hukuken değer verilemeyeceğinden bu husustaki karardan rücu edilerek davalının belirtilen adresine tebligat gönderilmesini talep etmişlerse de bu taleplerinin nazara alınmadığını ileri sürerek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK marka kararı iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davacı şirketin … sayılı marka başvurusu davalı şirketin itirazı üzerine davalı kurum Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulunun kararıyla nihai olarak reddedilmiş, davacı şirket temsilcisi sözkonusu YİDK kararının iptali talebiyle açtığı davanın dilekçesinde davalı şirketin adresi yerine davalı vekilinin adresini bildirmiştir. Bunun üzerine ilk derece mahkemesince ön tensip tutanağı düzenlenerek davacıya yurtdışında mukim davalı şirketin tebligata yarar açık adresini bildirmek üzere 2 haftalık kesin süre verilmiş, davalı şirketin adresinin bildirilmemesi üzerine ise davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Davacı tarafın ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurması üzerine bu kez gerekçeli kararın yurtdışında bulunan davalı şirkete tebliği gereği doğmuş, ilk derece mahkemesince bir kez daha davacı tarafa davalı şirketin adresini bildirmek üzere süre verilmiş, ancak bu kez davacı taraf davalı kuruma müzekkere yazılarak adresin sorulmasını talep etmiş ve bu şekilde davalı kurumdan diğer davalı şirketin açık adresi temin edilerek tebligat işlemleri gerçekleştirilebilmiştir.
HMK’nın somut olaya uygulanacak 119. maddesinin ilk fıkrasında dava dilekçesinin içeriğinde bulunacak hususlar sayılmış olup (b) bendine göre davalının adresi bunlar arasındadır. Aynı maddenin ikinci fıkrasında ise birinci fıkranın (a), (d), (e), (f) ve (g) bentleri dışında kalan hususların eksik olması hâlinde, hâkim davacıya eksikliği tamamlaması için bir haftalık kesin süre verir. Bu süre içinde eksikliğin tamamlanmaması hâlinde dava açılmamış sayılır.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 16.10.2018 tarih ve 2017/1358 E.-2018/6367 K. sayılı kararında usul hükümlerinin yargılamayı kolaylaştırmak ve hızlandırmak amacıyla getirilen yasal düzenlemeler olduğu ve zorunluluk bulunmadıkça sebepsiz yere davanın açılmamış sayılması gerekçe yapılmaması gerektiği hususuna işaret edilmiştir. Aynı konuya ilişkin olarak Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 08.10.2020 tarih ve 2017/11600 E.-2020/5969 sayılı kararında ise dava dilekçesinde davalı tarafın gerçek adresinin gösterilmesi ve gerekli tebligat giderlerinin verilmesi davacı tarafa ait bir görev ve yükümlülük ise de, davalı tarafın adresinin davacı tarafından bilinmemesi veya bilinen adreste davalıya tebligat yapılamaması halinde dosyadaki bilgi ve belgelerden de yararlanılarak davalının bilinen en son adresinin tespiti için zabıta araştırması yaptırılması, kamu kurum ve kuruluşlarından adres sorulması ve bu yolla davalı tarafın tebligat adresinin bulunması, dava dilekçesi ve duruşma oturum gününün davalı tarafa tebliğe çıkarılması işlemlerinin mahkemenin görevi olduğu, mahkemenin kendi görevine giren bu işlemlerin yapılması için davacı tarafa süre veya kesin süre veremeyeceği, ancak adres tespit edildikten sonra tebligat masraflarını yatırması için süre verebileceği belirtilmiştir. Somut uyuşmazlıkta da, davalı şirketin tebligata yarar açık adresi davalı kurum sicilinden basit bir araştırma ile temin edilmiştir.
Bu itibarla, davalı şirketin ülkemizde tescilli markasına dayanarak dava konusu başvuruya itiraz ettiği ve tebligata yarar açık adresinin davalı kurumda bulunduğu gözetilmeden, HMK’nın usule ilişkin yukarıda geçen hükmünün katı bir şekilde uygulanması suretiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru olmamış, davacı dernek temsilcisinin istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-a-5. maddesi uyarınca kabulü ile, davanın yeniden görülüp esas hakkında yeni bir karar verilmesi için ilk derece mahkemesine ait kararın kaldırılmasına ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı … Dernek temsilcisinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-a-5 maddesi gereğince KABULÜ ile Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesinin 22/10/2019 gün ve 2019/299 Esas – 2019/446 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine İADESİNE,
3-Davacı tarafça istinaf başvurusunda peşin olarak yatırılan 44,40 TL maktu istinaf karar ve ilam harcının istek halinde davacıya iadesine,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yapılacak yargılamada değerlendirilmesine,
6-Kararın tebliği ve harç işlemlerinin yerel mahkeme tarafından yaptırılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 08/06/2023 tarihinde HMK 353/1-a-5 maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 04/07/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip