Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/866 E. 2023/757 K. 01.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/866
KARAR NO : 2023/757
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/03/2021
NUMARASI : 2020/259 E. – 2021/131 K.

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Marka ile ilgili Kurum Kararı İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 18/03/2021 tarih ve 2020/259 E. – 2021/131 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı…vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı…vekili, müvekkilinin 1907 yılından beri pompalama araçları ve benzer nitelikteki ürünleri ürettiğini, müvekkilinin dünyanın bir çok ülkesinde kullandığı “…”, “… …+şekil”, “… …” esas unsurlu markalarının tanınır hale geldiğini, 2019/81711 başvuru numaralı ve “…+şekil” ibareli marka başvurusunun davalı…… Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulunun kararıyla SMK’nın 5/1-ç maddesi uyarınca nihai olarak kısmen reddedildiğini, oysa başvurunun 07. sınıf yönünden reddinin haksız olduğunu, kısmen red kararına dava dışı … şirketine ait 155682 ve 2013/96334 sayılı markaların gerekçe gösterilmesinin de hukuka aykırı olduğunu, zira 07. sınıf yönünden öncelik hakkının müvekkiline ait olduğunu, açmış olduklarını davaların sonucunun beklenmediğini, YİDK’nın redde mesnet gösterilen 2013/96334 sayılı markayla ilgili davayı bekletici mesele yapması gerektiğini, redde mesnet 155682 sayılı markanın yalnızca “Tulumbalar, özellikle sentrifuj tulumbalar ve bunlarla ilgili parçalar ve bağlantılar” emtiasında tescilli olduğunu, bu nedenle müvekkilinin marka başvurusu için redde mesnet alınamayacağını ileri sürerek, YİDK’nın 2020-M-5270 sayılı kararının iptaline ve 2019/81711 sayılı marka başvurusunun 07, 11 ve 37. sınıflar yönünden tescil işlemlerinin devamına ve açmış oldukları davaların bekletici mesele yapılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı…… vekili, SMK’nın 5/1-ç maddesi koşullarının somut uyuşmazlıkta gerçekleştiğini, farklı yazı karakterleri ve renklere sahip olmalarının ayniyeti ortadan kaldırmadığını, markalarda kelime unsurunun aynen kullanıldığını, şekil unsurunun da hemen hemen aynı olduğunu, YİDK kararlarında karar tarihindeki hukuki durumun gözetildiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, başvuru kapsamındaki çekişmeli 07. sınıftaki malların itiraza dayanak marka kapsamındaki mallar ile aynı/aynı tür olduğu, başvuru markası ile redde mesnet alınan markalardaki sözcük unsurlarının birbiriyle tamamen aynı olup, “…” ibaresinden oluştuğu, gerek sözcük unsurlarındaki büyük-küçük harf tercihi veya harf rengi gerek şekil unsurlarındaki “dişliyi andıran” girinti-çıkıntı yapısı, işaretleri aynı olmaktan çıkarsa da markaların içerdikleri benzerliklerin aynılık düzeyine yakın olmasının (yahut farklılıkların son derece detay düzeyinde kalması), markaları ayırt edilemeyecek derecede benzer işaretler olarak algılanmalarına neden olacağı, davacının dava aşamasında kullanım veya tanınmışlık ile ilgili delillerini sunduğu, YİDK kararının yerinde olup olmadığının kararın alındığı tarihteki koşullara göre değerlendirilmesi gerektiği, YİDK kararının verilmesinden sonra gerçekleşen olgular ve dayanılan delillerin YİDK kararının iptali için açılan davada öneminin bulunmadığı, kazanılmış hak iddiasına dayanak yapılan davacının önceki tarihli markalarından uzun süre tescilli olma koşulunu sağlayan markalarının 2010/48928, 2010/77643, 2010/77735 tescil numaralı markalar olduğu, ancak, bu markaların kapsamında da dava konusu olan 07. sınıftaki malların yer almadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı…vekili istinaf başvuru dilekçesinde, bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun olmadığını, tanınmışlığa ilişkin delillerinin dikkate alınmadığını, müvekkilinin “… …+şekil” ibareli markayı gerek Türkiye’de gerekse dünyada uzun yıllardır nizasız ve fasılasız olarak kullandığını, açtıkları davaların bekletici mesele yapılması gerektiğini, marka üzerinde gerçek hak sahibinin müvekkili olduğunu, Paris Sözleşmesi’nin 4. mükerrer 6. maddesi ile aynı sözleşmenin 5. maddesi gereğince müvekkili markalarının tanınmış marka korumasından yararlanması gerektiğini, müvekkilinin müktesep hakkının bulunduğunu, kısmen ret kararına mesnet gösterilen markaların kapsamındaki emtialan da farklı olduğunu, müvekkilinin 7. sınıfta tescilli “…” ibareli markasının bulunduğunu ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK marka kararı iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, başvuru ile redde mesnet markanın kelime ve şekil unsurundan oluştuğu, markaların kelime unsurunun “…” ibaresi olduğu, başvuruda redde mesnet markadaki şeklin aynısının kullanıldığı, aralarındaki tek farkın redde mesnet markadaki şeklin kenarlarında dişlilerin bulunması olduğu, ayrıca başvuruda kelime ve şekil unsuru yan yana konumlandırılmışken redde mesnet markada üste şekil, altta kelime unsuru olarak yer aldıkları, bu hali ile taraf markalarının aynı olmasa da ayırt edilemeyecek derecede benzer oldukları, öte yandan davalı…kurumun sonucu belirsiz bir dava sonunda verilecek kararı bekletici mesele yapma gibi bir yükümlülüğünün bulunmadığı, davalı…kurum YİDK karar tarihinde mevcut duruma göre karar verecek olup, karar tarihi itibariyle kesinleşmiş bir hükümsüzlük kararının da bulunmadığı, öncelik hakkının tescilli bir marka varken aynısı/benzerinin tescil ettirme hakkını vermeyeceği, davacının kazanılmış hak iddia ettiği markalarının da çekişmeli 07. sınıf yönünden tescilli olmadıkları, tanınmışlık iddiasının somut uyuşmazlığın çözümüne bir etkisinin olmadığı, davaya konu YİDK kararında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, davacı…vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı…vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı…vekili tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 59,30-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 120,60-TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı…tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 01/06/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 01/07/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip