Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/746 E. 2023/673 K. 22.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/746
KARAR NO : 2023/673
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/11/2020
NUMARASI : 2019/372 E. – 2020/352 K.

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Marka İle İlgili YİDK Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü İle Sicilden Terkin

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 04/11/2020 tarih ve 2019/372 E. – 2020/352 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı … tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin “…” ibareli tanınmış markaların sahibi olduğunu, markasını 1992 yılından beri yurt içi ve yurt dışında aralıksız ve etkin biçimde kullandığını, her tür mobilya ve aksesuarının tasarım, imalat ve teslimini yaptığını, dekorasyon hizmetleri ve bağlantılı diğer mal ve hizmetleri de ürettiğini, davalının “…” ibareli marka başvurusuna müvekkilinin markalarını mesnet göstererek yaptıkları itirazın davalı … Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulunun kararıyla nihai olarak reddedildiğini, oysa taraf markalarının benzer olduğunu, davalı markasının düz bir yazı ile oluşturulduğunu, herhangi bir şekil unsuru içermediğini, tüketicinin Türkiye’de bilinen ve sıklıkla kullanılan bir isim olan “…” ibaresine değil “…” ibaresine odaklanacağını, vurgu ve tonlamanın “…” ibaresinde yoğunlaşacağını, başvurunun müvekkili markalarının serisi olarak algılanacağını, YİDK’nın da markalar arasında benzerlik olduğunu kabul ettiğini, davalı markasının tescil ettirilmek istendiği sınıfların müvekkilinin tescilli olduğu sınıflarla aynı olduğunu, daha önce dava dışı “…” markası için açtıkları davanın temyiz incelemesi sonucunda “…” ve “…” markaları arasında aynı tür mallar yönünden karıştırılmaya yol açacak şekilde görsel ve işitsel benzerlik bulunduğu yönünde karar verildiğini, “…” markasının müvekkili markası ile benzer bulunduğunu, başvurunun tescili halinde iltibasa sebebiyet vereceğini ve haksız rekabet doğuracağını ileri sürerek, YİDK’nın 31/10/2019 tarih ve 2019/M-9342 sayılı kararının iptaline, 2018/82035 sayılı ve “…” ibareli marka başvurusu tescil edilmişse hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı, davaya cevap vermemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, davacının “…” esas unsurlu markaları ile davalıya ait 2018/82035 başvuru numaralı “…” ibareli markasının 21. sınıfta yer alan “Elektriksiz temizlik aletleri ve gereçleri: boya fırçaları hariç fırçalar, çelik talaşları, süngerler, çelik yünleri, üstüpüler, tekstilden mamul temizleme ve silme bezleri, bulaşık eldivenleri, elektrikli olmayan cilalama makineleri, halı süpürgeleri, sopalı yer paspasları. Diş fırçaları, elektrikli diş fırçaları, diş ipleri, tıraş fırçaları, saç fırçaları, taraklar. Değerli metalden olanlar da dahil olmak üzere, bu sınıfta yer alan ve elektrikle çalışmayan ev ve mutfak gereçleri (çatal, bıçak, kaşıklar hariç): yemek servis takımları, kap-kacak, şişe açacakları, saksılar, pipetler, elektriksiz pişirme aletleri. Ütü masaları ve kılıfları, çamaşır kurutmalıkları, elbise askıları. Ev hayvanları için kafesler, akvaryumlar, vivaryumlar, terraryumlar. Camdan, porselenden, seramikten, kilden süs ve dekorasyon eşyaları: heykeller, biblolar, vazolar ve bu malzemelerden mamul müsabakalarda verilen kupalar. Fare kapanları, haşerat tuzakları, sinek ve haşeratı kovucu veya yok edici elektrikli cihazlar, sinek yakalayıcılar, sinek raketleri. Parfüm bekleri (yandığında koku yayan bekler), parfüm spreyleri ve vaporizatörleri (püskürteç), elektrikli-elektriksiz makyaj temizleme aletleri, pudra ponponları, tuvalet eşyaları için kutular. Püskürtmeli hortum başlıkları, sulama süzgeçleri için başlıklar, sulama aletleri, bahçe sulama süzgeçleri, musluklara takılan uçlar. İşlenmemiş cam, yarı işlenmiş cam, dekorasyon için cam mozaikler ve cam tozları (inşaat için olanlar hariç), cam yünleri (izolasyon ve tekstil amaçlı olmayan).” emtiaları yönünden aynı/aynı tür olduğu, davacının itiraza mesnet markalarının “…” esas unsuru ile algılanacağı, dava konusu markada “…” isminin ayırt ediciliği zayıf bir marka olduğu, başvuru markasında vurgunun “…” ibaresinde yoğunlaştığı, “…” ibaresinin ise İspanyolca ve İtalyancada “güzel ev” anlamına geldiği, “…” ile “…” ibarelerinin benzer anlamları olduğu, dünyada ortak dil olarak kullanılan İngilizce dilinin dahi ülkemizde fazla bilinmediği, konuşulamadığı dikkate alındığında, “…” ile “…” ibarelerinin İspanyolca ve İtalyanca olması, Türkiye’de İspanyolca ve İtalyanca dillerinin yaygın olarak kullanılmaması, tüketici nezdinde bilinen dillerden olmaması, davalı markasında düz yazı şeklinde herhangi bir figüratif unsura yahut renk unsuruna yer verilmemesinin, orta seviyedeki tüketici gözünde markaların görsel olarak benzer markalar olarak algılanmasına yol açacağı, aynı şekilde ortak unsur olarak her iki markada yer alan “…” ibaresi nedeniyle markalar orta seviyedeki tüketici bakımından benzer markalar olarak algılanacağı, “…” ibaresinin yeterince ayırt edicilik sağlamadığı, ayrıca bu ibare sebebi ile tüketici nezdinde davacı ile davalı arasında bayilik sözleşmesi varmış izleniminin doğabileceği ve dolayısıyla marka sahibi işletmeler arasında bağlantı kurulabileceği, “…” ibaresinin “…” markasının alt grubu, seri markası, uzantısı izlenimi uyandırabileceği, dolayısıyla davacının … esas unsurlu markaları ile bu unsuru aynen ihtiva eden davalı markasının orta seviyedeki tüketici bakımından benzer markalar olarak algılanacağı, davacının … markasının dava konusu başvurunun yapıldığı tarihte mobilya sektöründe tanınmış marka olduğu, davacının markalarının 20. sınıfta yer alan “Yapıldıkları maddelere ve malzemelere bakılmaksızın mobilyalar” yönünden tanınmış olduğu ve bu nedenle dava konusu markadaki bakımından davacının “…” esas unsurunu içeren markalarının tanınmışlık düzeyi nedeniyle tescil engelinin söz konusu olacağı gerekçesiyle davanın kabulüne, YİDK’nın 31/10/2019 tarih ve 2019-M-9342 sayılı kararının tescile konu 21. sınıf emtialar bakımından davacının itirazının reddi yönünden iptaline, davaya konu marka tescil edilmediğinden hükümsüzlük konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde, tarafların markaları arasında “…” ibaresinden dolayı belli düzeyde bir benzerlik bulunduğunu, ancak bunun tek başına ilişkilendirilme ve karıştırılmaya yol açmadığını, dava dosyasındaki bilgi ve belgelerden davacı şirket markasının tanınmışlık düzeyi nedeniyle tescil engeli oluşacağı sonucuna ulaşmanın mümkün olmadığını ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, marka ile ilgili YİDK kararının iptali, marka hükümsüzlüğü ile sicilden terkin istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, taraf markaları arasında “…” ibaresinin ortak olarak yer almasından kaynaklı yüksek düzeyde görsel, işitsel ve anlamsal benzerlik olduğu, bu hali ile davalının marka başvurusu ile davacının itiraza mesnet markaları arasında SMK’nın 6/1. maddesi anlamında ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimalinin bulunduğu, nitekim Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 06.09.2022 tarih ve 2022/4306 E.-2022/5521 K. sayılı ilamıyla “…” ibaresinin davacının itiraza mesnet markasıyla benzer bulunduğu, “…” ibaresinin başvuruyu davacı markasından farklılaştırmaya yetmediği, aksine davacı ile bayilik sözleşmesi yapıldığı intibasını doğurabileceği anlaşılmakla, davalı … vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı … alınması gereken 179,90-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 54,40-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 125,50-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalı … vekili tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı … uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 22/05/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 13/06/2023
Başkan

Üye

Üye

Katip