Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/710 E. 2023/647 K. 18.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2021/710 – 2023/647
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/710
KARAR NO : 2023/647
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/01/2021
NUMARASI : 2020/77 E. – 2021/7 K.

DAVACI
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 06/01/2021 tarih ve 2020/77 E. – 2021/7 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı … tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin özel bir eğitim kurumu olduğunu ve “…” ve “…” ibareli markalarının bulunduğunu, davalı Şirketin “…” ibareli marka başvurusuna anılan markalarına dayalı olarak yaptıkları itirazlarının dava konusu YİDK kararı ile nihai olarak reddedildiğini, oysa dava konusu başvuru ile itirazlarına mesnet markalar arasında iltibas bulunduğunu, dava konusu başvurunun müvekkilinin seri markası olarak algılanacağını, müvekkiline ait “…” ibareli markaların tanınmış olduğunu, dava konusu başvurunun müvekkilinin ticaret unvanı ile de benzerlik teşkil ettiğini, dava konusu başvurunun kötü niyetli olduğunu ileri sürerek, 2020-M-6 sayılı YİDK kararının iptali ile 2019/22253 sayılı dava konusu markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak , davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı davaya cevap vermemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, dava konusu marka kapsamında yer alan 9. sınıf malların, davacının itirazına mesnet 2006/30477, 2016/31250, 2016/31277, 2016/36358, 2016/36371, 2016/70477, 2017/04948 sayılı markaları kapsamında da aynen yer aldığı, davacının anılan markaları ile dava konusu markanın işaretler bakımından görsel ve işitsel olarak yüksek seviyede benzer bulunduğu, bu itibarla dava konusu başvuru ile davacının bahsi geçen markaları arasında SMK’nın 6/1 maddesindeki iltibas koşullarının oluştuğu, öte yandan davacının SMK’nın 6/5, 6/6 maddelerine dayalı ve kötü niyet iddialarının yerinde bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile 2020-M-6 sayılı YİDK kararının iptaline ve dava konusu 2019/22253 sayılı markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı … vekili, dava konusu başvuru ile davacının itirazına mesnet markalarının görsel, kavramsal ve fonetik olarak birbirinden son derece farklı bulunduğunu, dava konusu başvurunun bir bütün olarak “…” ibaresinden oluştuğunu, davacının SMK’nın 6/5 ve 6/6 maddelerine dayalı iddialarının da yerinde bulunmadığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, 2019/22253 sayılı ve “…” ibareli dava konusu başvuru ile 2006/30477, 2016/31250, 2016/31277, 2016/36358, 2016/36371, 2016/70477, 2017/04948 sayılı ve “…” ve “…” asıl unsurlu markaları arasında, 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında ortalama alıcılar nezdinde görsel ve işitsel olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde iltibas tehlikesinin bulunduğu, zira uyuşmazlık konusu 9. sınıf malların davacının bahsi geçen markaları kapsamında aynen yer aldığı, dava konusu başvuru bir bütün şeklinde “…” ibaresinden oluşsa da ilgili tüketici nezdinde “…-…” şeklinde algılanacağı, mahkemece alınan bilirkişi raporunda da açıklandığı üzere “…” ibaresinin çok sık kullanılan bir domain uzantısı olduğundan, markasal algı yaratmayacağı, buna göre dava konusu başvurunun asli unsurunun “…” ibaresinden oluştuğu, davacının itirazına mesnet markalarının asli unsurlarını da “…” ve “…” ibareleri oluşturtuğu, görüldüğü üzere tarafların marka işaretleri arasında sadece tek harften kaynaklanan bir farklılığın bulunduğu ve bu farklılığın taraf markaları arasındaki iltibası önlemediği, uyuşmazlık konusu 9. sınıf malların hitap ettiği tüketici kitlesinin bilinçli olmasının da varılan sonucu değiştirmeyeceği anlaşılmakla, davalı … vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalı … tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 59,30-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile kalan 120,60-TL bakiye harcın davalı … tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalı … tarafından yapılan yargılama giderlerinin anılan davalının uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 18/05/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 16/06/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.